Süt ve Sürekli Diş Embriyolojisi PDF
Document Details
Doç.Dr. M.S.
Tags
Summary
Bu belge, süt ve sürekli dişlerin embriyolojik gelişimini ele almaktadır. Dokudaki hücrelerin orijinini, gelişim sırasındaki hücre göçlerini, farklılaşma süreçlerini ve potansiyel anomalileri ayrıntılı olarak açıklamaktadır. Öğrenciler için eğitici bir kaynak niteliğindedir.
Full Transcript
Süt ve Sürekli Diş Embriyolojisi Doç.Dr. M.S. 1 Pedodonti (Çocuk diş hekimliği) Pedodonti intrauterin hayattan itibaren 15/18 yaşına kadar süt ve sürekli dişlerin; Gelişimi ve sürmesi Beslenme ve çürük Çürük profilaksisi, Çürük t...
Süt ve Sürekli Diş Embriyolojisi Doç.Dr. M.S. 1 Pedodonti (Çocuk diş hekimliği) Pedodonti intrauterin hayattan itibaren 15/18 yaşına kadar süt ve sürekli dişlerin; Gelişimi ve sürmesi Beslenme ve çürük Çürük profilaksisi, Çürük tedavisi ve restorasyonlar, Pulpa hastalıklarının teşhis ve tedavisi, Dişlerin gelişim anomalileri ve tedavileri, Diş ve destek doku yaralanmalarının teşhis ve tedavisi, Çocuklarda kapanış ilişkileri olmak üzere çok farklı konuları içeren anabilim dalıdır. 2 DENTAL EMBRİYOLOJİ -Başlangıç (tomurcuk) dönemi -Proliferasyon (takke/kep) dönemi -Histodiferansiyasyon ve morfodiferansiyasyon (çan) dönemi -Apozisyon ve kalsifikasyon (mineralizasyon) dönemi -Erüpsiyon dönemi -Kök gelişimi 3 Ağız içerisindeki tüm hücrelerin orjini nöral krest hücreleridir. Gelişim sırasında bu hücrelerin göçünde ya da farklılaşmasındaki herhangi bir bozukluk ağız ve çene-yüz bölgesinde çeşitli anomalilere neden olur. Bu hücreler çeşitli hücre tiplerine farklılaşmak üzere embriyoda farklı yerlere göç ederler. Bu hücrelerin fonksiyon yapacakları yere göç etmeleri normal morfogenezis için gereklidir. 4 Dişlerin gelişimi doğumdan evvel başlayıp, doğumdan sonra devam eden olaylar dizisidir. 40 hafta süren intrauterin hayatın 3. haftasında ilkel ağız (Stomedium) oluşur. Nöral krest hücreleri, diş gelişimini gerçekleştiren mezenkimin kaynağıdırlar ve sadece dental dokuların çoğunu değil ayrıca dişleri konumunda tutan periodonsiyumu da oluştururlar 5 Diş gelişimi, intrauterin 6. haftada ektoderm ve mezoderm arasındaki epitelyal-mezenşimal etkileşim ile başlar. Mine, oral kavitenin ektoderminden kaynaklanır; dişin diğer bütün yapıları ise ektodermal epitelin altındaki mezenşimden farklılaşır. 7.haftada ilk dişimizi görüyoruz (alt anterior) 6 7 Stomediumun içi 3. hafta sonunda 2 katlı bir epitelyum ile örtülüdür. Üstte kübik altında silindirik epitel katları vardır. Dişlerin mine organını bu oral epitel hücreleri oluştururken , epitelin örttüğü mezenşim dokusu ise dental papilayı oluşturur. 8 1.Başlangıç (Tomurcuk) Dönemi Başlangıç evresinin, dişlerin çene kemiklerindeki yerleşimlerinin belirlendiği bir dönem olduğu söylenmektedir. 6. haftada; epitel hücreler (ektoderm), üstünü örttükleri mezenşim tabakasına (dental papilla) doğru prolifere olurlar ve U şeklinde “dalıcı duvar” adını alan bir oluşum meydana gelir. Lamina vestibularis 9 Lamina Dentalis Dik olarak gelişimine devam eden dala lamina vestibularis lingual tarafa gelişene ise lamina dentalis adı verilir. Lamina dentalis dişleri oluştururken, lamina vestibularisten dudak, yanak ve diş eti gelişir. 10 Embriyonel hayatın 7. haftasından başlayarak 11. haftaya kadar lamina dentalis üzerinde süt dişlerine uyan yerlerde her hafta her yarım çene taslağında bir adet epitel tomurcuklanması gözlenir. Bu döneme tomurcuk safhası adı verilir. Böylece alt orta keserlere ait tomurcuklar 7. haftada olmak kaydıyla her bir yarım çenede birer hafta ara ile 5 adet süt dişi tomurcuğu oluşur. 11 2. Proliferasyon (Takke) Dönemi Tomurcuklar büyümelerine devam ederken, alt kısımlarındaki mezenşimal hücrelerinde de proliferasyonu sonucu bir hücre yoğunlaşması meydana gelir. Sonuçta küre şeklindeki diş tomurcuğunda epitel hücrelerinde bir çökme meydana gelir. Bu çökmenin periferindeki hücreler daha hızlı prolifere olmaya başlar ve takke şeklini alırlar. Stratum retikulare 12 Takke safhası 3-4 hafta devam eder. Bu safhanın 2.yarısında takkeyi oluşturan hücrelerde bir farklılaşma (histodiferansiyasyon) görülmeye başlar. Bu aşamada takkeye mine organı adı verilir. Mine organının sardığı ektomezenşimal doku dental papil adını alır. 1. yarısı proliferasyon 2. yarısı histodiferansiyasyon Süt dişi öncülerine sahip olan kalıcı dişlerin tomurcukları, dental laminanın derin bir devamı olarak yaklaşık 10. haftada 13 Hücrelerin arası albuminden zengin bir sıvı ile dolar. Pulpa dokusuna benzemesi nedeniyle bu tabakaya stratum retikülare (mine pulpası) adı verilir. Bu yapı, ileride ameloblastlara ihtiyaç duydukları besini sağlayacaktır. 14 Bu aşamada takkeye mine organı adı verilir (Takke safhasının son 2 haftası). Mine organı ve dental papili saran yoğun dokuya da dental follikül yada sakkulus dentalis adı verilir. Bu aşamada palatinal/lingual yöne doğru kalıcı dişlerin tomurcukları, dental laminanın derin bir devamı olarak yaklaşık 10. haftada görülmeye başlanır. 15 Tomurcuk aşamasında bir eksiklik ya da proliferasyonda duraksama olursa, dişlerde konjenital eksiklik meydana gelir. Mine organı ve bitişiğinde bulunan dental papilla çoğalarak çan safhasına geçerler. 16 3.Histodiferansiasyon ve Morfodiferansiyon dönemi (Çan safhası, Bell Stage) A)Histodiferansiasyon: Fötus 7 cm olduğunda mine organı çan şeklini alır ve çan safhası başlar. 14. haftada, takkenin iç bükey kısmındaki hücreler silindirik şekil alırken, dış bükey kısmındaki hücreler kübik şekillerini korurlar. İç bükey kısımdaki hücrelere iç mine epiteli, dış kısmındaki hücrelere ise dış mine epiteli adı verilir. Takke döneminden sonra hücrelerin farklılaştığı bu döneme çan safhası adı 17 B)Morfodiferansiasyon (İleri çan): Bu aşamada çan organı, dental papil ve bunu saran sakkulus dentalisin tümüne birden diş jermi adı verilir. İleri çan döneminde iç mine epitel hücreleri ileride mineyi oluşturacak olan ameloblastlara dönüşür. Çan döneminin sonunda dental papilla hücreleri dentini oluşturacak olan odontoblastlara dönüşerek ameloblastların hemen altına dizilirler. 18 Daha sonra ameloblastlar mine oluşturmalarından önce, odontoblastlar dentini oluştururlar. Stratum retikülare ile iç mine epiteli hücreleri arasında yer alan, yassı hücrelerden oluşan tabakaya ise stratum intermedium denir. Bu yapı ileride mineralizasyonda rol oynayacaktır. 19 Kronun alacağı şekil ve sert doku formasyonu çan safhasında başlar. 12 diş anomalisi bu aşamada olur 20 Histodiferansiasyon, proliferatif evrenin sonlandığını işaret eder. Formatif hücrelerin diferansiasyonunda bir duraklama olursa, dentin veya minede anormal yapılar ortaya çıkar. Klinik bir örnek olarak; ameloblastın farklılaşmasında hata oluşursa, amelogenezis imperfecta durumu ortaya çıkabilir. 21 Kronun alacağı şekil bu aşamada belli olur. Morfodiferansisayon evresinde formatif hücreler dişin form ve boyutunda düzenlenme sağlar. Bu aşamadaki sorunlar dişlerde şekil ve boyut bozukluklarına yol açar. Örneğin, mikro-makrodonti gibi. 22 4.Histogenez dönemi (Apozisyon ve mineralizasyon) Dentinogenezis; kollojen matrix oluşumu ve hidroksiapatitin kollojen matrixe birikmesi safhalarını içerir. Oluşan dentin matrixi de preameloblastları ameloblastlara farklılaşmaya tetikler. Sert dokuların organik matrikslerinin sentezlenmesine apozisyon safhası denir. 23 İlk sert doku formasyonu dentin dokusunda başlar. Ameloblastlar ve odontoblastlar arasında bir dentinoid doku salgılanır. Bu yapıya, predentin (manto dentini) denir. Amelogenezis ile de ; ameloblastlar mine matrixi sentezler. İlk salgılanan mineye preenamel denir. Ameloblastlar ve odontoblastlar birbirlerine komşu yüzeylere doğru salgı yaparak uzaklaşırlar. 24 Mineralizasyon, önce mine-dentin bağlantısında oluşur, tüberkül tepelerinde devam eder son olarak da servikal bölgede mineralizasyon meydana gelir. Dental papilla ileride pulpayı oluşturur. mineralizasyondan sonra iç ve dış mine epitel hücreleri birleşerek hertwig epitel kök kınını oluşturur. kök gelişiminde rol alır. 25 Mine formasyonu sırasında, sistemik bir etki ya da lokal bir travma ameloblastı yaralarsa, matrix appozisyonunda duraksamalara sebep olabilir ve de mine hipoplazileri ile sonuçlanabilir. Dentinde hipoplazi mineye göre daha az izlenir. Mine gelişimi için gerekli maddeler, dış mine epiteline kan damarları ile gelir ve str. Retikularede filtre edilerek önce str. Intermedium hücrelerine, daha sonra bir mine proteini olan amelogeninin sentez edileceği ameloblastlara aktarılırlar. DME Str Ret. Str İnt. Ameloblast 27 İlk oluşan matriks ve ilk mineralizasyon, mine dentin bağlantısında oluşur. Matriks oluşumu tüberkül tepelerine doğru periferal yönde olur. Mine ve dentin tabakalar halinde birikir. Matris oluşumu, ameloblast ve odontoblastlar tarafından, mine-dentin sınırı boyunca bir büyüme merkezinden başlar ve krona doğru lateral yönde devam eder. 28 Matrix depolanmasını takiben mineralizasyon evresine geçilmiş olur bu dönem inorganik kalsiyum tuzlarının, küçük odaklar şeklinde çökelmesi ile dokunun fiziksel olarak sağlamlaştığı dönemdir. Mineralizasyon da da apozisyonda olduğu gibi, önce mine-dentin bağlantısında oluşur, tüberkül tepelerinde devam eder. En son da servikal bölgede mineralizasyon meydana gelir. 29 Eğer formasyon normal, mineralizasyonda bir bozukluk varsa; hipokalsifikasyon meydana gelir. Mineralizasyon 2 aşamada gerçekleşir. Birinci aşamada dişin %25-30’u hızla mineralize olur. İkinci aşamada ise yavaş bir mineralizasyon görülür ve dişin %95’ini kapsar. Geri kalan kısım ise diş sürdükten sonra tükürük sayesinde mineralize olur (Sürme sonrası maturasyon). Mine oluşumundan sonra ameloblastlar, dış mine epiteliile birleşir ve birleşik mine epiteli adını alır. Birlesik mine epiteli dişi dış etkenlerden korur. Birleşik mine epitelinin hemen altında, ameloblastların amelogenetik fonksiyonlarının sona ermesi sırasında son olarak salgıladıkları kütiküla vardır. 31 Genellikle 3-10 yaş arası çocuklarda görülen, anterior dişlerin orta üçlüsünde oluşan gri-siyah renklenmeler bu gruptadır. Bu boyanmanın sebebi dişlerin sürmeleri esnasında diş yüzeylerinde mevcut olan Nasmyth zarının zamanla parçalanarak diş yüzeyinden tamamen uzaklaşamamasıdır. Bu durum fizyolojik bir olaydır ve bir süre sonra mekanik etkilerle diş yüzeyinden uzaklaşması ile son bulur. 32 Diş gelişiminin morfodiferansiyasyon aşamasında mine matriksini üreten hücreler, diş tomurcuğunun hangi kısmından farklılaşır? DusNisan 2013 –A) Dental papilla –B) İç mine epiteli –C) Dış mine epiteli –D) Dental lamina –E) Vestibüler lamina 33 Dişlerin embriyolojik sürecinde ilk gelişen yapı aşağıdakilerden hangisidir? A)Pulpa B)Dentin C)Periodonsiyum D)Sement E)Mine 34 Süt dişleri intrauterin dönemin kaçıncı haftasında gelişmeye başlarlar? A) 4 B) 7 C) 8 D) 10 E)12 35 I.Baslangıç II. Morfodiferensiasyon III.Apozisyon IV. Histodiferensiasyon V. Proliferasyon Diş oluşumu safhaları hangi sırayla gerçekleşir?(Nisan 2014 DUS Sınavı) A)I-V-IV-II-III B)I-V-III-II-IV C)I-II-III-IV-V D)I-V-II-IV-III E)I-III-IV-V-II 36 SÜREKLİ DİŞLERİN OLUŞUMU Takke safhasında takkeyi diş pervazına bağlayan epitel sapı incelir ve lateral diş bandı adını alır. 38 İkinci bir değişiklik de lateral diş bandı üzerinde ikinci bir hücre proliferasyonu başlamasıdır. Daimi dişlerin oluşabilmesi için dental lamina süt 2. azının distaline doğru uzamaya başlar. Bu proliferasyonun olduğu bölgede ileride sürekli dişlerin tomurcukları oluşacaktır. 39 Dental lamina bir yandan distale uzarken, bir yandan da süt dişlerinin lingualin de yine dental laminaya bağlı dilcikler oluşur. Bu dilciklerde süt dişlerinin altında oluşan sürekli diş jermlerinin oluşumunu sağlar. 40 Kök gelişimi Diş kronu belirlendikten sonra, dişin kole bölgesine rastlayan yerde iç ve dış mine epitelleri birbirine yapışık şekilde koleden aşağıya uzayarak iki katlı epitelden oluşan bir hortum meydana getirirler. Bu epitel hortumu tek köklü dişler için bir tane, iki veya daha fazla köklü dişler için daha fazla sayıdadır. Kökleri meydana getiren hortum şekindeki bu yapıya hertwig epitel kök kını adı verilir. Hertwig epitel kınının iç tarafındaki mezenşim hücreleri diferansiye olarak odontoblastlara dönüşür. Odontoblastların ilk dentini salgılamalarından sonra kın 41 parçalanmaya başlar. Kının parçalandığı bölgelerde dentin Hertwig epitel kök kını dişin apikal yönüne doğru bir hortum şeklinde gelişirken, hortumun açık olan ucu 45 °’lik bir açıyla pulpa bölgesine doğru kıvrılır. Hafifçe içeri kıvrık olan bu uç açıklığı, epiteliyal diyafram olarak adlandırılır. Epiteliyal diyafram, kök gelişimi tamamlandıktan sonra dişin apeks bölgesinde ufak bir delik kalıncaya 42 Apeks oluşana kadar yapılan dentine primer dentin, apeks oluştuktan sonra hayat boyu devam eden dentine sekonder dentin denir. Çok köklü dişlerde ise epitelyal diyafram kökleri oluşturacak şekilde farklı bir büyüme gösterir. Dil şeklindeki horizontal uzantılar bifurkasyon veya trifurkasyon bölgesinde birleşirler. Ancak bu birleşmedeki eksikliklere bağlı olarak paramolar (pulpa periodontal) kanallar oluşabilir. Köklerin birleşme yeri dışında tüm kök boyunca ortaya çıkabilen ve pulpa ile periodontal dokuların irtibatına sebep olan kanallara ise aksesuar kök kanalları denir. Her iki kanal türü de kökteki enfeksiyonun periodontal dokulara yayılmasına 43 Kök gelişimiyle beraber diş sürmeye başlar. Ancak diş sürüp oklüzyona geldiğinde kök gelişimi ve apeks oluşumu halen tamamlanmamıştır. Kök gelişiminin tamamlanması diş sürdükten sonra, süt dişlerinde genellikle 1-2 yıl, daimi dişlerde ise 2-3 44 Embriyolojik diş gelişiminin farklı aşamalarında görülen dental anomaliler Tomurcuk Aşamasında Görülen Dental Anomaliler Hipodonti, oligodonti, anadonti Sürnumerer dişler Geminasyon (İkiz dişler) Odontoma (kompleks ve kompond) Odontojenik tümörler Odontojenik keratokistler Proliferansiyasyon dönemi (Takke) Rejyonel Odontodiplazi 45 Çan Dönemi Makrodonti Mikrodonti Densinvaginatus Densevaginatus Karabelli tüberkülü Talontüberkülü Taurodontizm Konjenital sifilizdeki Hutchinson kesicileri ve mulberry molarlar 46 Organik matriks depolanma ve mineralizasyon dönemi Mine -Amelogenesis imperfekta -Mine hipoplazisi -Molar-keser hipomineralizasyonu(MIH) -Mine opasiteleri -Florosis. Dentin -Dentinogenesis imperfekta -Dentin displazisi 47 Sürme ve kök gelişimi Prematüre erüpsiyon Natal ve neonatal dişler Sürme gecikmesi Ektopik sürme Sürme kisti Transpozisyon