Farmakoloji Girişi, İlaç Şekilleri ve Veriliş Yolları PDF
Document Details
Uploaded by Deleted User
Tags
Summary
Bu doküman, farmakoloji, ilaç çeşitleri ve ilaçların vücuda verilme yöntemleri hakkında temel bilgileri sunmaktadır. Ayrıca ilaçların farklı kategorilere ayrılma süreçleri ve kökenleri hakkında açıklamalara da yer verilmiştir.
Full Transcript
FARMAKOLOJİ Farmakoloji Giriş, İlaç Şekilleri, Veriliş Yolları Farmakoloji nedir? Pharmacon (İlaç) + Logos (Bilgi) = Farmakoloji Farmakoloji; İlaçların kaynaklarını, Fiziksel ve kimyasal özelliklerini, Vücuda alınış şekillerini, Hastaya verilecek hale getirilme yöntemlerini, Etkilerini...
FARMAKOLOJİ Farmakoloji Giriş, İlaç Şekilleri, Veriliş Yolları Farmakoloji nedir? Pharmacon (İlaç) + Logos (Bilgi) = Farmakoloji Farmakoloji; İlaçların kaynaklarını, Fiziksel ve kimyasal özelliklerini, Vücuda alınış şekillerini, Hastaya verilecek hale getirilme yöntemlerini, Etkilerini, Özelliklerini, Tedavide kullanılışlarını inceleyen bir bilim dalıdır. Farmakoloji biliminin anatomi, fizyoloji, patoloji, epidemiyoloji, kimya, biyokimya, eczacılık gibi bilim dallarıyla ilişkisi vardır. Bu bilimlerle olan ilişkisi sayesinde ilaçların vücuttaki etkisi, emilimi, dağılımı ve başka ilaçlarla olan etkileşimleri hakkında bilgiler edinilir. Farmakolojinin Bölümleri Farmakoloji bilimi kendi içinde çeşitli bölümlere ayrılır: Farmakokinetik: İlaçların canlıda absorbsiyonunu (emilim), dağılımını, metabolize edilmesini (biyotransformasyon) ve eliminasyonu (atılım, itrah) inceleyen bilim dalıdır. (organizmanın ilaç molekülüne ne yaptığı!!) Farmakodinamik: İlaçların canlılardaki fizyolojik, biyokimyasal etkilerini ve etki mekanizmalarını (güç, süre, etkinlik vs.) inceleyen bilim dalıdır. (ilacın organizmaya ne yaptığı!!) Yeni bir ilacın tedaviye girişi Uygun bir tedavi şeması oluşturulması İlaç aktif maddesinin uygun kan konsatrasyonunun bulunması (dozaj) İstenmeyen etkilerin en aza indirilmesi İlacın veriliş zaman ve aralığının saptanması İlacın etki şeklinin ortaya konulabilmesi Farmakokinetik ve Farmakodinamik analizler sonucu sağlanabilir! Farmakolojinin Bölümleri Farmakoterapi: İlaçların hastalıkların tedavisinde kullanılmasını inceleyen bilim dalıdır. Klinik farmakoloji: Yeni ilaçların bulunması ve geliştirilmesi amacıyla deney hayvanlarında incelenmiş kimyasal maddelerin; normal ve hasta insanlarda uygulanmasını ve sonuçların değerlendirilmesini inceleyen bilim dalıdır. Toksikoloji: İlaçlarla veya diğer kimyasal maddelerle oluşan zehirlenmeleri, zehirli maddelerin yapısını, özelliklerini, etki mekanizmalarını, zehirlenme belirtilerini ve tedavilerini inceleyen bilim dalıdır. Farmakolojinin Bölümleri Biyofarmasi: İlaçların en etkili farmasötik şekillerinin belirlenmesi için, organizmaya alınan ilaçların absorbsiyonuna etki eden faktörleri konu alan bilim dalıdır. Farmasötik kimya: İlaçların kimyasal yapısını ve özel şekillerde hazırlanmasını (tablet, merhem, ampul, kapsül v.b.) inceleyen bilim dalıdır. Biyokimyasal farmakoloji: İlaçlar ile enzimler arasındaki etkileşmeleri inceleyen bilim dalıdır. Farmakolojinin Bölümleri Nörofarmakoloji: Sinir sistemini etkileyen ilaçların özelliklerini ve etki mekanizmalarını inceleyen bilim dalıdır. İmmünofarmakoloji: İlaçların immün sisteme etkisini inceleyen bilim dalıdır. Kemoterapi: İnsan vücudunu istila eden parazit, mikroorganizma ve bakteriler ile neoplazmaların (kanser hücreleri) yaptığı hastalıkların tedavisi ile uğraşır. İLAÇ nedir? İlaç; hastalıkların teşhisi, tedavisi, profilaksisi (korunma), cerrahi girişimlerin kolaylaştırılması ve bazı fizyolojik olayların değiştirilmesi amacıyla kullanılan kimyasal maddedir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO)’ na göre ilaç; fizyolojik durumları ya da patolojik olayları alanın yararı için değiştirmek, incelemek amacıyla kullanılan veya kullanılması öngörülen bir madde ya da ürün olarak tanımlanır. "Her madde zehirdir. Zehir olmayan madde yoktur; zehir ile ilacı ayıran dozdur" Paracelsus (1493-1541) Tedavide sürecinde ilaçta aranılan en önemli klinik beklenti, ilacın selektivitesi (seçiciliği)’dir. İlaç molekülleri dolaşıma karıştıktan sonra, sağlam dokuların yanı sıra, özellikle büyük ölçüde hedef (patolojik) doku ya da organlara yönelsin istenir. Bu durumda yarar / zarar oranı gözetilmelidir. İlaçların elde edildikleri kaynaklar 1. Doğal kaynaklı ilaçlar 2. Kimyasal sentez yoluyla elde edilen ilaçlar 3. DNA Rekombinasyon teknolojisiyle (gen klonlaması) elde edilen ilaçlar 1. Doğal kaynaklı ilaçlar Bitkisel İlaçlar: Bazı alkaloid (kodein, papaverin vb. opiyum alkaloidleri; atropin, skopolamin vb. belladon alkaloidleri) ve glikozidler (kalp glikozidleri-dijitaller) 1. Doğal kaynaklı ilaçlar Hayvansal İlaçlar: Serumlar, hormonlar (insülin, adrenalin vb.), ekstreler (sığır KC ekstresi) vb. 1. Doğal kaynaklı ilaçlar Mineral İlaçlar: İyot, kükürt, demir gibi elementler, antasid olarak kullanılar alüminyum hidroksit, diüretik olarak kullanılan amonyum klorür gibi metal tuzları, son yıllarda teşhis ve tedavi için kullanılan radyoaktif izotoplar vb. 1. Doğal kaynaklı ilaçlar Mikroorganizmalardan elde edilen ilaçlar: Küf mantarı (penisilin), B12 vitamini vb. 2. Kimyasal sentez yoluyla elde edilen ilaçlar Bir kısmı tamamen sentez yoluyla elde edilen, bir kısmı ise doğal kaynaklardan elde edilen molekül üzerinde bir takım kimyasal değişiklikler yapılarak (yarı sentetik) hazırlanmış ilaçlardır. Sülfonamidler, bazı hormonlar, eter, yarı sentetik penisilinler vb. 3. DNA Rekombinasyon teknolojisiyle (gen klonlaması) elde edilen ilaçlar Memeli hücrelerinden alınan DNA molekülü, özel yöntemlerle kolay üretilen bir mikroorganizma sitoplazması içine sokularak, DNA rekombinasyonu tekniği ile son yıllarda ilaç elde edilmeye başlanmıştır. Bu yöntemle interferonlar, büyüme hormonu, insülin ve bazı aşılar hazırlanır. İLAÇLARLA İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR Doz: Bir defada verilen ilaç miktarıdır. Drog: Tedavi amacı ile kullanılan tek bir maddedir. Günlük doz: Gün boyunca verilmesi tavsiye edilen ilaç miktarıdır. Prospektüs (Prospectus): İlaca ait tanıtıcı bilgilerin bulunduğu broşür. İLAÇLARLA İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR Yan etki: İlaçların olağan dozlarında bile istenilen etkilerine ek olarak yaptıkları istenmeyen etkileridir. Toksik etki: Genellikle ilaçların farmakodinamik etkilerinin şiddetlenmesine bağlı hasta için hoş olmayan, rahatsızlık veren ve hatta ölümüne neden olan etkidir. Yan etkiler de toksik sayılabilir. Yarar / Risk oranı: İlaçlar normal dozlarda kullanıldıklarında bile toksik tesirler oluşturabildiklerinden (Örn. kanser ilaçları) ilaç tedavisinde göz önünde tutulması gereken nokta; ilacın yararının zararına üstünlüğünün saptanmasıdır. İLAÇLARLA İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR Emniyet aralığı: İlacın tedavi dozu ile toksik etki gösteren dozu arasındaki mesafeye denir. Endikasyon: İlacın, kullanım amacına yönelik etkilerine denir. Kontrendikasyon: İlacın, kullanılmaması gereken durumlara denir. Rezistans: Mikroorganizmaların özelliklerine bağlı olarak ilaçlara direnç gelişmesi ve ilaçların etkisiz kalması. Tolerans: İlaçlar, devamlı kullanıldığında normalde alınan cevabın gittikçe azalması. İLAÇLARLA İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR İlacın yarılanma ömrü: Çeşitli yollar sonucu bir ilacın plazmadaki konsantrasyonunun yarıya inmesi için geçen süredir. Biyoyararlanım: İlacın kimyasal değişikliğe uğramadan, sistemik dolaşıma geçen kısmıdır. Profilaksi: Hastalıkların oluşumunu ya da gelişimini önlemek amacıyla yapılan tedavisel girişimlere verilen ad. İLAÇLARLA İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR Farmakope: İlaç yapmak için gerekli formül ve tariflerin yazılı olduğu kitap. ✓Her ülkede, ilaçlar konusunda birlik sağlamak amacıyla Farmakope (Kodeks)’ ler hazırlanır. Bunlar hekim ve eczacı arasında ilaçların hazırlanış ve kullanılışları yönünden birlik sağlar. İLAÇLARLA İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR Majistral ilaç: İçeriği ve bileşimi doktor tarafından reçeteye açıkça yazılan ve bu bileşime uygun olarak eczanede eczacılar tarafından yapılan ilaçtır. Ofisinal ilaç: Her ülkenin farmakopesinde kayıtlı olan ve eczanelerde hazır olarak bulunan veya istendiğinde farmakopedeki formüle göre hazırlanan ilaçlardır. Örnek: İyot tentürü gibi. Müstahzar (Spesiyaliteler) ilaç: İlaç firmaları tarafından tıbbi ve teknik kurallara uygun olarak üretilip özel ad ve ambalajla satışa sunulan hazır fabrikasyon ilaçtır. İLAÇLARIN FARMASÖTİK ŞEKİLLERİ Katı ilaç şekilleri Sıvı ilaç şekilleri Yarı katı ilaç şekilleri Katı İlaç Şekilleri Toz (Pudra) Kaşe Kapsül Tablet (Komprime) Draje Pastil Pilül Süpozituvar Sabunlar Katı İlaç Şekilleri Toz (Pudra): Doğal ve sentetik kaynaklardan elde edilen ilaçların ezilerek çok ince parçalara ayrılmasıyla elde edilen ilaç şekilleridir. Kaşık ya da paket içerisinde ağız yolundan (oral) alınabildiği gibi dıştan cilt ve mukoza yaralarına serpme şeklinde de kullanılabilir. Katı İlaç Şekilleri Kaşe: Tad ve kokuları hoşa gitmeyen toz şeklindeki ilaçların konması için pirinç unu ya da nişastadan yapılmış, oval ya da silindir şekilli iç içe geçen koruyuculardır. Katı İlaç Şekilleri Kapsül: Tad ve kokuları hoşa gitmeyen katı ve sıvı ilaçların silindir, yassı ve zeytin şeklindeki jelatin koruyucularıdır. Mide asidinden etkilenen ilaçlar keratin ve diğer dayanıklı maddelerle kaplı kapsüller şeklinde uygulanırlar. Barsakta açılan bu kapsüllere barsak kaplamalı kapsül (enterik kapsül) adı verilir. Katı İlaç Şekilleri Tablet (Komprime): Toz şeklindeki ilaçların özel aygıtlarla sıkıştırılmasıyla hazırlanan kesik silindir ve yuvarlak şekillerdeki preparasyonlardır. Tabletlerin köpüren (efervesan), emilen (pastil) ya da dil altı (sublingual) şekilleri bulunmaktadır. Katı İlaç Şekilleri Draje: Tadı acı olan tabletlerin alınmalarını kolaylaştırmak amacıyla, üzerleri koruyucu bir şeker ya da çikolata tabakası ile kaplanarak elde edilen ilaç şeklidir. Katı İlaç Şekilleri Pastil: Ağız içinde bekletilerek eritilen, genellikle ağız boşluğundaki hastalıkların tedavisinde kullanılan bir ilaç şeklidir. Katı İlaç Şekilleri Pilül: Çok aktif toz şeklindeki ilaçların bal, koyu şurup gibi bazı inert maddelerle karıştırılıp yassı ve küçük küreler şeklinde hazırlandığı preparatlardır. Ağırlıkları 0,03-0,05 g arasında olanlara granül,0,05 g'dan büyük olanlara da bol adı verilir. Katı İlaç Şekilleri Süpozituvar: Rektuma uygulanan, kakao yağı, gliserin, bitkisel yağlar ya da diğer sentetik maddelerden yapılan ve rektum sıcaklığında eriyen konik ya da oval şekildeki (2-3 g ağırlığında) preparatlardır. Halk arasında fitil diye de adlandırılmaktadır. Vajinaya uygulanan süpozituvarlara "vajinal süpozituvar" ya da ovül; üretraya uygulanan şekline ise buji adı verilmektedir. Katı İlaç Şekilleri Sabunlar: Cilt hastalıklarında kullanılan ve yapılarında katran, kükürt, ihtiyol ve heksaklorofen gibi antiseptik maddeler bulunduran sabunlardır. Sıvı İlaç Şekilleri Solüsyon Süspansiyon Liyofilize preparat Lavman Tentür Gargara Ekstre Losyon Şurup Dekoksiyon Posyon Aerosol İksir ya da Eliksir Sprey Sıvı İlaç Şekilleri Solüsyon: Etkin ilaç maddelerinin su, bitkisel yağ ya da diğer bir çözücüde çözülmesiyle elde edilirler. Parenteral uygulanacak solüsyonlara enjektabl solüsyon adı verilir. Enjeksiyonluk solüsyonlar steril bir şekilde, ampüller ya da kauçuk flakonlar (viyal) içinde korunurlar. IV kullanılan büyük hacimdeki (500-1000 ml) solüsyonlar steril şişe ya da poşetlerde bulunur. Göz, kulak, burun ya da küçük kaviteler için, dıştan kullanılan küçük hacimdeki solüsyonlara damla adı verilir. Göze uygulanan damlalara kolir denilir. Sıvı İlaç Şekilleri Liyofilize preparat: Çözünmüş halde çabuk bozulan ilaçların toz halinde saklandıkları, kullanılacakları zaman çözücü eklenerek solüsyon haline getirildikleri sıvı ilaç şeklidir. Sıvı İlaç Şekilleri Tentür: Bitkisel ve hayvansal kaynaklı ilaçların, alkol ya da eterdeki çözeltisidir. Reçetelerde damla (50-60 damlası 1 g.) ya da gram olarak belirtilir. Sıvı İlaç Şekilleri Ekstre: Bitkisel madddelerin su, alkol ve eter gibi sonradan uçurulabilen bir ya da bir kaç çözücü ile karıştırılıp, sonradan çözücünün uçurulmasıyla elde edilen ilaç şekilleridir. Yoğunluklarına göre sıvı, yumuşak, katı ve kuru ekstreler diye gruplara ayrılır. Sıvı İlaç Şekilleri Şurup: Yüksek miktarda (%60dan fazla) şeker içeren sıvı ilaç şekilleridir. Fazla şekerli olduklarından içerisinde bakteri ve mantarlar üreyemez. Sıvı İlaç Şekilleri Posyon: Şeker oranı düşük ve kaşıkla içilmeye elverişli sıvı ilaç şeklidir. İçerisinde bakteri ve mantar üreyebileceğinden 4-5 dozdan fazla hazırlanmamalıdır. Sıvı İlaç Şekilleri İksir ya da Eliksir: Etken madde ile birlikte su, alkol, şeker ve koku verici madde bulunduran sıvı ilaç şeklidir. Eğer tadı hoş değilse tentürler iksir şeklinde hazırlanır. Sıvı İlaç Şekilleri Süspansiyon: Katı şeklindeki ilaçların bir sıvı içinde tam olarak çözünmeden ufak parçalar şeklinde bulunması ile elde edilen sıvı ilaç şekilleridir. Çöküntü yaptığından kullanılmadan önce çalkalanması gerekir. Bir sıvı, diğer bir sıvı içinde ufak moleküller şeklinde dağılıp, kolloidal ya da yarı kolloidal bir karışım oluşturuyorsa, bu ilaç şekline de emülsiyon denilir. Sıvı İlaç Şekilleri Lavman: Rektal yolla uygulanan solüsyon ve süspansiyon şeklindeki ilaçlardır. Boşaltıcı ya da besleyici lavmanlarda vardır. Küçük hacimdeki lavmanlara enema adı verilir. Sıvı İlaç Şekilleri Gargara: Ağız boşluğu ve farenks boşluğu dezenfeksiyonu ya da lokal anestezi için kullanılan sıvı ilaç şekilleridir. Sıvı İlaç Şekilleri Losyon: Cilde uygulanan solüsyon, süspansiyon ya da emülsiyon şeklinde preparatlardır. Sıvı İlaç Şekilleri Dekoksiyon: Bitkisel kaynaklı ilaçların üzerine kaynar su dökülerek elde edilen süzüntüdür. Eğer bitkisel ilaç, ıhlamur gibi 30 dakika su içinde kaynatılırsa dekoksiyon adı verilen ilaç şekli elde edilir. Sıvı İlaç Şekilleri Aerosol: Özel çözücüler içinde hazırlanan ve inhalasyon yoluyla kullanılan ilaç şekilleridir. Sıvı İlaç Şekilleri Sprey: Cilt ya da mukozalara püskürtme şeklinde uygulanan sıvı ilaç şekilleridir. Yarı Katı İlaç Şekilleri Pomad ya da Merhem Lapalar Yakılar Transdermal terapötik sistem (TTS) Yarı Katı İlaç Şekilleri Pomad ya da Merhem: Cilt ve mukozaya uygulanmak üzere, vazelin, lanolin gibi katkı maddeleriyle hazırlanan yarıkatı ilaç şeklidir. Merhemin talk katlarak hazırlanan hamur kıvamındaki şekline pat ya da macun adı verilir. Pomatın emilmesini kolaylaştırmak amacıyla cilt üzerinde ovularak uygulanan şekline liniment denir. Yarı Katı İlaç Şekilleri Lapalar: Cilde sıcak olarak uygulanan hamur kıvamındaki preparatlardır. Yakılar: Cilde yapıştırılan katı ve yarı katı ilaç şekilleridir. Kullanılacakları zaman biraz ısıtılarak yumuşatılırlar. Yarı Katı İlaç Şekilleri Transdermal Terapötik Sistem (TTS): Etkin maddenin (nitrat, hormon, skopolamin vb. ) bir flaster içine yerleştirilip, göğüs, kulak arkası, kol ya da bacak derisine yapıştırılmasıyla uzun süreli ilaç emilmesi sağlanır. İLAÇLARIN ADLANDIRILMALARI 1.Genel (jenerik) ad 2.Ticari ad 3.Bilimsel (Kimyasal) ad Ticari ad (Marka adı, müstahzar ya da spesiyalite adı) Bilimsel (kimyasal) ad Genel (jenerik) ad Aspirin, Coraspin Asetil Salisilik Asit Aspirin 2-(asetiloksi) benzoik asit İLAÇLARIN SINIFLANDIRILMALARI 1.Etki yerlerine göre sınıflandırma 2.Kullanma amaçlarına göre sınıflandırma 3.Kökenlerine göre sınıflandırma 4.Dünya Sağlık Örgütüne göre sınıflandırma İLAÇLARIN SINIFLANDIRILMALARI 1. Etki yerlerine göre sınıflandırma: İlaçlar organizmada etki yaptıkları yere göre sınıflandırılabilirler. Nöromüsküler Bloke Edici İlaçlar Santral Sinir Sistemi İlaçları Kardiyovasküler Sistem İlaçları vs. İLAÇLARIN SINIFLANDIRILMALARI 2. Kullanma amaçlarına göre sınıflandırma: 1.Koruyucu (profilaksi) amaçla ilaç kullanımı 2.Tamamlayıcı (substitif ya da replasman) amaçla ilaç kullanımı 3.Radikal tedavi 4.Semptomatik ya da palyatif tedavi Kullanma amaçlarına göre sınıflandırma 1. Koruyucu (profilaksi) amaçla ilaç kullanımı Olası bir hastalıktan korunmak veya fizyolojik bir olayı geçici olarak değiştirmek amacıyla sağlam bir insana ilaç uygulanmasıdır. Örnek: Aşılar Profilaktik antibiyotik kullanımı Kullanma amaçlarına göre sınıflandırma 2. Tamamlayıcı (substitif ya da replasman) amaçla ilaç kullanımı Organizmadaki endojen hormon, insülin ya da eksojen bir eksiklikten ileri gelen bir hastalığa karşı doğrudan ya da dolaylı olarak bu eksikliği tamamlayacak ilaç uygulamasıdır. Örnek: İnsülin Vitaminler Kullanma amaçlarına göre sınıflandırma 3. Radikal tedavi Hastalık nedenini ortadan kaldırmaya yönelik ilaç kullanımıdır. Örnek: Enfeksiyon tedavisi Kullanma amaçlarına göre sınıflandırma 4. Semptomatik ya da palyatif tedavi Hastalığın nedenini ortadan kaldırmadan, sadece patolojik bozuklukları azaltmak amacıyla ilaç uygulamasıdır. Örnek: Ağrının dindirilmesi Kan basıncının düşürülmesi 3. Kökenlerine göre sınıflandırma: Özellikle bitkisel ilaçlar, tür, familya ve bitki adına göre sınıflandırılırlar. Örnek: Narkotik analjezik olarak kullanılan ve afyon (opium) bitkisinden elde edilen ilaçlar “opiyatlar” şeklinde sınıflandırılırlar. 4. Dünya Sağlık Örgütüne göre sınıflandırma: Anatomik Terapötik Kimyasal Sınıflandırma sistemi (ATC) kimyasal bileşiklerin sınıflandırılması için kullanılır. Uluslararası bir sınıflandırma sistemi olan ATC Sınıflandırması ile ilaçlar da sınıflandırılmakta ve terapötik ilişkileri hakkında uzmanlara ve kullanıcılara bilgi vermektedir. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde üretilen ve satılan ilaçların bir ATC kodu bulunmaktadır. ATC yapısal gruplarının listesi Örnek ATC sınıflandırması Tanımlanmış günlük doz (Defined Daily Doses:DDD) Erişkinlerde kullanılması gereken günlük dozdur. Tanımlanmış günlük doz birimleri İLAÇLARIN VERİLİŞ YOLLARI Sistemik uygulama: İlaç molekülleri hastanın kan dolaşımına karışıp, organizmaya dağılır. Lokal uygulama: İlaç molekülleri kan dolaşımına geçmeden, vücutta sınırlı ya da belirli bir bölgeyi etkiler. Sistemik Uygulama Yolları Oral (Peros) Yol: Tedavide ilaçların organizmaya alınmasında en sık başvurulan yoldur. Oral yolla alınacak ilaçların farmasötik şekillerinin sindirim kanalında kolay çözünecek formda olmaları gerekir. Mideye özel bir kateter ile sıvı ilaç verilmesine gavaj adı verilir. Oral yoldan sadece sistemik etki için değil, aynı zamanda lokal etki için de (antasidler) verilebilir. Sistemik Uygulama Yolları Sublingual (Dil altı) ya da Bukkal (Yanak içi) Yol: Bu bölgelerde anatomik olarak damarlaşma yoğun olduğu için, çabuk etki etmesi istenen bazı ilaçların küçük tablet ya da sıvı (sprey) şekilleri, hızla emilerek karaciğere uğramadan doğrudan genel kan dolaşımına katılırlar. Bukkal yolda emilim, sublinguale göre daha yavaş olur. Sistemik Uygulama Yolları Rektal Yol: Oral yoldan alınmasında güçlük olan durumlarda (bebekler) ilaçlar süpozituvar ya da sıvı şeklinde rektuma uygulanırlar. Bu yoldan lokal etki elde etmek için de (hemoroid ilaçları, analjezikler vb.) ilaç uygulaması yapılabilir. Sistemik Uygulama Yolları Parenteral Yollar: Oral yoldan verilmesi sakıncalı ya da daha çabuk etki sağlanması istenilen durumlarda ilaçlar damar ya da dokular içine enjeksiyonla verilirler. Parenteral yolla verilen ilaçların kesinlikle steril olmaları ve dokulara irritan olmayan uygun bir çözelti içinde iyice çözünmüş olmaları, enjeksiyon yapılan cilt bölgesinin antiseptikle temizlenmiş ve ilacı uygulayan sağlık personelinin ellerinin yıkamış ve steril eldiven giymiş olması gerekir. Sistemik Uygulama Yolları Parenteral Yollar Deri altı (Subkutan=SC): Deri tutulup hafif kaldırılarak, derinin altına enjeksiyon yoluyla uygulanan bir ilaç uygulama yoludur. Uygulanan solüsyonlar gevşek yağ dokusu içine yayılıp absorbe (emilim) olur. Bu yol yavaşça vücuda yayılan ilaçlar ve küçük hacimlerdeki sıvılar için uygundur. Sistemik etki elde edilir. Sistemik Uygulama Yolları Parenteral Yollar Kas içi (İntramüsküler): Deri altı yoldan verildiğinde irritan olan ve ağrı veren ilaçlar daha büyük hacimlerde (5-10 ml) kas içi yolla verilebilir. Dokularda ağrı oluşturan maddelerin içine lokal anestezik eklenerek enjekte edilir. Sistemik etki elde edilir. İlaçların emilim hızı subkütan (SC) yola göre daha hızlıdır. Sistemik Uygulama Yolları Parenteral Yollar Damar içi (İntravenöz): Damar içi enjeksiyon acil durumlarda, çok hızlı etki istenen zamanlarda, yüksek hacimli sıvıların verilmesi gerektiğinde ve diğer yollardan ağrılı olan ilaçların hastaya uygulanmasında kullanılır. İlaç etkisi anında görülebilir. Pek çok madde yavaşça enjekte edilmek zorundadır. Steriliteye kesinlikle uyulmalıdır. Yağlı çözeltiler IV yolla verilemez. Sistemik Uygulama Yolları Parenteral Yollar Arter içi (İntraarteriyel): Çok seyrek başvurulan bir ilaç uygulama yöntemidir. Sadece enjekte organ ya da dokuya ilacın etkimesi istenilen durumlarda, o bölgeyi besleyen arter içine enjeksiyon yapılır. Sistemik Uygulama Yolları Parenteral Yollar Kemik iliği içi (İntraosseöz): Damarı zor bulunan yağlı kişilerde, bebeklerde ve damar yolunun kullanılamadığı diğer durumlarda kemiklerin medullasına ilaçlar enjekte edilebilir. IV verilen her ilaç bu yoldan verilebilir. Sistemik Uygulama Yolları Transdermal: İlaçların cilt ya da mukozadan emilerek sistemik dolaşıma girmesini sağlamak amacıyla pomat ya da flaster şeklinde cilt ve mukozalara uygulanmasına “transdermal uygulama” adı verilir. Bu yöntemle ilaçlar ilk geçiş etkisine maruz kalmazlar. Kullanımı kolay ve ağrısızdır. Lipofilik olan ve oral yararlanımı düşük olan ilaçlar için idealdir. Hastalarda alerji görülebilir. Etkinin başlaması uzun sürebilir. Çok küçük dozlarda etki eden ilaçlarla sınırlıdır. Sistemik Uygulama Yolları İnhalasyon: Gaz, buhar, inhalatör, nebulizör disk şeklinde farmasötik preparatlar solunum yoluyla organizmaya alınır. Lokal Uygulama Yolları Deri üzerine (perkütan) uygulama: Sağlam deri, ilaçların emilmesi için uygun bir yol değildir. Yağda çözünen maddeler epidermis tabakasından emilebilirler. Buna karşın suda çözünen ilaçlar epidermisi geçemezler. Lezyonlar ya da enfeksiyon, cildin derinliklerinde bulunursa lokal uygulama ile sonuç alınamaz, sistemik uygulamaya başvurulur. Lokal Uygulama Yolları Deri içine (intradermik, intrakutan) enjeksiyon: Özellikle tanı amacıyla yapılan testlerde (tüberkülin, histamin vb.) başvurulur. Ortaya çıkması olası lokal alerjik reaksiyonlar kontrol edilir. Lokal Uygulama Yolları İntratekal uygulama: Lokal anestezik, antibiyotik ve analjezik maddelerin 3. ve 4. lomber vertebralar arasından subaraknoid boşluğa enjekte edilmesidir. Bu sayede verilen ilaç doğrudan beyin-omurilik sıvısına verilmiş olur. Lokal Uygulama Yolları Oküler uygulama: Gözün enfeksiyonlarında ve göz muayenelerinde lokal olarak ilaçlar damla (kolir) ya da merhem şeklinde uygulanır. Lokal Uygulama Yolları Kulak, burun, boğaz yollarına uygulama: Damla, pomat, gargara veya pastil gibi ilaçlar bu vücut bölümlerinde lokal etki yaratmak için kullanılabilir. Lokal Uygulama Yolları İntraartiküler uygulama: Eklem hastalıklarında kortikosteroid ya da antibiyotik solüsyonlar eklem içine enjekte edilir. Lokal Uygulama Yolları İntrakardiak uygulama: Acil durumlarda ve kalp ameliyatlarında kalp kasına adrenalin gibi uyarıcı ilaçlar, 4.interkostal aralıkla sternumun kesiştiği noktadan enjekte edilir. Lokal Uygulama Yolları Seröz zarlar içine uygulama: Plevra ve periton gibi seröz zarların lokal enfeksiyonlarında antibakteriyel ilaçlar intraplevral ve intraperitoneal yollardan lokal olarak verilebilir. Lokal Uygulama Yolları Ürogenital yollara uygulama: Lokal antibakteriyel ve antifungal etki sağlamak için, doğumlarda uterus kasılmasını ve kanamayı azaltmak için hormon uygulandığında, doğum kontrol amaçlı kullanılan kimi ilaçlar ve cihazların yerleştirilmesinde bu yol kullanılır. Lokal olarak uygulansa bile ilaçlar sistemik dolaşıma geçebilir. Hastalar tarafından kimi zaman hoş karşılanmayan bir uygulama yöntemidir.