Istanbul Atlas Üniversitesi Türk Dili 6. Hafta PDF
Document Details
Uploaded by SnazzyEarthArt8280
İstanbul Atlas Üniversitesi
Tags
Summary
Bu belge, Istanbul Atlas Üniversitesi'nde 2024-2025 akademik yılında verilen Türk Dili 6. haftanın ders içeriğini ve konularını kapsamaktadır; ses özellikleri, kelimeler, ekler ve yazım kurallarını detaylı bir şekilde ele almaktadır.
Full Transcript
İSTANBUL ATLAS ÜNİVERSİTESİ 2024-2025 AKADEMİK YILI TÜRK DİLİ 6. HAFTA Dersin konusu Türkçenin ses özellikleri. Kelime (Türemiş kelimeler-Birleşik k...
İSTANBUL ATLAS ÜNİVERSİTESİ 2024-2025 AKADEMİK YILI TÜRK DİLİ 6. HAFTA Dersin konusu Türkçenin ses özellikleri. Kelime (Türemiş kelimeler-Birleşik kelimeler) Ekler (Yapım ekleri-Çekim ekleri) Yazım ve noktalama. Okunacak çalışmalar - İzleme - Türkçenin Ses Özellikleri Kök hâlindeki bir sözcük üzerine herhangi bir yapım eki gelmesiyle oluşan sözcüklere türemiş kelimeler adı verilir. Türemiş kelimenin kökü isim, sıfat, zarf, zamir ve fiil olabilir. kapıcı (isim + yapım eki), hoşluk (sıfat + yapım eki), gülüş (fiil + yapım eki), benlik (zamir + yapım eki), azlık (zarf + yapım eki) Televizyon, faaliyet, fotoğraf, mesuliyet gibi yabancı dillerden dilimize geçmiş sözcükler geldikleri dilde türemiş olsalar dahi Türkçede basit yapılı sözcük olarak kabul edilirler. Fakat bu sözcükler Türkçe bir yapım eki aldıkları takdirde türemiş sözcük olurlar. Televizyoncu, fotoğrafçı, mesuliyetli… Köke yapım eki getirilmesiyle oluşan yapıya gövde denir. Türemiş yapıdaki sözcükler gövde hâlindeki sözcüklerdir. Gövdelerin türleri Gövdeler isim ve fiil gövdeleri olmak üzere ikiye ayrılırlar. 1. İsim gövdeleri İsimden isim: Çaycı, kuşçu, atlı, okçu, güneşli, kömürlük, vatandaş, bencil, tuzsuz, kansız, kitaplık, çocuksu, egemenlik, geleneksel… Fiilden isim: Övgü, bilim, görgü, öpücük, yemek, deyiş, atış, gülüş, bilinç, çizelge, bölge, süzgeç, soluk, bilmece, bulmaca, görüntü… 2. Fiil gövdeleri İsimden fiil: Susa-, kana-, karar-, yönel-, ucuzla-, yaşlan-, daral-, körel-, türe-, doğrul-, azal-... Fiilden fiil: Üşüt-, ağlaş-, bakış-, uçurt-, batır-, kaçır-, öpüş-, görün-, çıkar-, taktır-, anımsa-, gülümse, koştur-, yaptır-…. Yukarıdaki örneklere bakıldığında bütün gövdelerin kök durumundaki kelimelere getirilen yapım ekleriyle oluşturulduğu anlaşılmaktadır. Bu yeni gövdelere yeni yapım ekleri getirilerek birincil, ikincil, üçüncül gövdeler de oluşturulabilir. Birleşik Kelimeler Yeni bir kavramı karşılaşmak üzere birden fazla sözcüğün birleşmesi ya da kalıplaşması yoluyla oluşan sözcüklere birleşik sözcükler denir. Birleşik sözcüğü oluşturan ögeler arasına yapım ya da çekim ekleri giremez. Aralarına herhangi bir ek giremediği için bu sözcükler bitişik yazılırlar. Kurallı birleşik sıfatlar ayrı yazılır. Uzun boylu, beş parasız, güleç yüzlü, geniş bahçeli, üç aylık, yalan yanlış, kan kırmızısı… 1 Ses düşmesi ya da ses türemesinin olmadığı hâllerde yardımcı fiillerle yapılan birleşik fiiller ayrı yazılır. Pişman ol-, yardım et-, namaz kıl-, dua et-, hasta ol-, merak et-, arz et-, hak et- , yetkili kıl-, ihmal et-, tedirgin ol-, rahatsız et-, telefon et-, mest ol-, şikâyet et-, memnun ol-… Yardımcı fillerle yapılan birleşik fiillerde ses düşmesi ya da türemesi varsa birleşik eylemler bitişik yazılır. Sabret-, kahret-, zannet-, hapsol-, reddet-, seyret-, şükret-, hisset-… Birleşik sözcükler kaç sözcükten oluşursa oluşsun tek bir kavramı karşıladıkları için hecelerine ayrılırken bu durum göz önünde bulundurulur. Ça-nak-ka-le, Kı-zı-lır-mak, a-yak-üs-tü, sü-ta-na, ya- rı-ma-da Birleşik kelimelerin bitişik yazılma durumları Birleşik kelimeler aşağıda ifade edilen hâllerde bitişik yazılırlar: Ses düşmesi ya da türemesi gibi ses olaylarının yaşandığı birleşik kelimeler bitişik yazılır. Sütlü+aş > Sütlaç 1. Tek heceli Arapça kelimeler “eylemek, etmek, olmak, edilmek, olunmak” gibi eylemlerle birleşirken ses düşmesi, türemesi veya değişmesine uğradıklarında bitişik yazılırlar. Kaybol-, emret-, affet-, reddet-… 2. Birleşik kelimeyi oluşturan ögelerden en az biri birleşme sırasında anlam değişmesine uğrarsa bu birleşik sözcükler bitişik yazılırlar. “-a, -e, -ı, -i, -u, -ü “ zarf fiil ekleriyle “vermek, gelmek, bilmek, kalmak, durmak ve yazmak” fiilleriyle yapılan fiiller bitişik yazılır. 3. Sevebilmek, yapıvermek, gülüvermek, uyuyakalmak, yazadurmak, çıkagelmek, düşeyazmak… 4. En az bir bileşeni emir kipiyle kurulan kalıplaşmış birleşik kelimeler bitişik yazılır. Albeni, ateşkes, gelberi, sallabaş, çekyat, kaçgöç, kapkaç, örtbas, veryansın, yapboz… 5. “-an/-en, -r/-ar/-er/-ır/-ir, -maz/-mez ve -mış/-miş” sıfat fiil ekleriyle kurulan kalıplaşmış birleşik kelimeler bitişik yazılır. Cankurtaran, çöpçatan, dalgakıran, gökdelen, barışsever, basınçölçer, hacıyatmaz, kadirbilmez, kuşkonmaz, külyutmaz, varyemez, çokbilmiş… 6. Bileşenlerinden ikincisi görülen geçmiş zaman ekleriyle (-dı /-di / -du / -dü, -tı / -ti / -tu / -tü) kurulan birleşik kelimeler bitişik yazılır. Albastı, çıtkırıldım, fırdöndü, gecekondu, gündöndü, hünkârbeğendi, imambayıldı, külbastı, mirasyedi, papazkaçtı, serdengeçti, şıpsevdi… 7. Bileşenlerinin tamamı görülen geçmiş zaman (-dı /-di / -du / -dü, -tı / -ti / - tu / -tü) veya geniş zaman eklerini (-r /-ar /-er) almış ve kalıplaşmış birleşik kelimeler bitişik yazılır. Dedikodu, kaptıkaçtı, biçerdöver, biçerdöver, konargöçer, okuryazar, uyurgezer, yanardöner… 8. “Alt, üst ve üzeri” gibi somut olarak yer bildirmeyen kelimelerin sona getirilmesiyle kurulan birleşik sözcükler bitişik yazılır. Ayakaltı, bilinçaltı, gözaltı (gözetim), şuuraltı, akşamüstü, ayaküstü, olağanüstü, suçüstü, yüzüstü; akşamüzeri… 9. Birden fazla sözcüğün birleşmesinden oluşmuş kişi adları, soyadları ve lakaplar bitişik yazılır. Günseli, Abasıyanık, Adıvar, Atatürk, Gökalp, İnönü, Karabekir, Karaosmanoğlu, Tanpınar, Yurdakul, Yirmisekiz Çelebi Mehmet… 10. Birden fazla sözcüğün bir araya gelmesiyle oluşmuş il, ilçe ve mahalle isimleri bitişik yazılır. Kırıkkale, Çanakkale, Pamukkale, Gümüşhane, Acıpayam, Şebinkarahisar, Eminönü, Dikilitaş… 11. Eğer mahalle, meydan, semt vb. yer ve kuruluş adları kişilere ait isim ve unvan kelimelerinden oluşuyor ve unvan kelimesi sonda yer almışsa bitişik yazılır. Turgutreis (ilçe), Gazi Osmanpaşa (mahalle); Ertuğrulgazi (ilçe), Kemalpaşa (ilçe)… 2 12. Ara yönler bitişik yazılır. Güneybatı, kuzeydoğu, güneydoğu, kuzeybatı… 13. Bileşenlerden ikincisi “ev” kelimesi olan birleşik sözcükler bitişik yazılır. Bakımevi, huzurevi, sevgievi, polisevi, basımevi, doğumevi, gözlemevi, konukevi, öğretmenevi... 14. Bileşenlerden ikincisi “hane, name, zade” kelimeleri olan birleşik kelimeler bitişik yazılır. Çamaşırhane, çayhane, dershane, yazıhane, beyanname, kanunname, amcazade… 15. “-zede” ile kurulmuş birleşik kelimeler bitişik yazılır. Depremzede, afetzede, kazazede... 16. Farsça tamlamalar bitişik yazılır. Cihanşümul, darıdünya, ehlibeyit, gayrimenkul, gayrimeşru, Misakımillî, suikast, hercümerç, hüsnükuruntu… 17. Arapça kurala göre kurulmuş birleşik sözcükler bitişik yazılır. Darülaceze, darülfünun, fevkalade, hıfzıssıhha, şeyhülislam, tahteşşuur; inşallah… 18. İsmi kanunla tescil edilmiş kurum, kuruluş ve yer isimleri bitişik yazılır. İçişleri, yükseköğretim, açıköğretim… 19.Renk isimleriyle kurulan birleşik sözcükler bitişik yazılır. Akciğer, karadut, alabalık… Birleşik sözcüklerin oluşum yolları Birleşik sözcükler üç farklı yolla oluşur: 1. Anlam kayması yoluyla oluşum: Anlam kayması yoluyla birleşik sözcük oluşumunda üç farklı tür vardır: Birleşik sözcüğü oluşturan tüm sözcüklerin gerçek anlamlarından uzaklaştığı kelimeler: Burada birleşik sözcüğü oluşturan sözcüklerin kendi anlamları dışında bir isim olmasına rağmen bu iki isim bir araya gelip yeni bir kavram olan bir böcek türünü karşılamaktadırlar. Sadece birinci sözcüğün gerçek anlamından uzaklaştığı kelimeler: Adamotu, yayınbalığı, başköşe, incehastalık, tozpembe, başbakan, akciğer, alageyik, akçaağaç, karabiber… Sadece İkinci sözcüğün gerçek anlamından uzaklaştığı kelimeler: Karatavuk, gökyüzü, yerelması, rüzgârgülü, karafatma, suoku… 2. Ses değişimi yoluyla oluşum: Bu tür birleşmelerde kaynaşma, ses yitimi, ses düşmesi gibi ses olayları söz konusudur. Cuma+ertesi=Cumartesi Pazar+ertesi=Pazartesi Kahve+altı=Kahvaltı Pek+iyi=Peki 3. Tür değişimi yoluyla oluşum: Birleşik sözcüğü oluşturan ögeler hangi sözcük türünden olurlarsa olsunlar, birleşik sözcük durumuna geldiklerinde artık isim soylu sözcüğe dönüşmüş olurlar. Ağaçkakan, kaptıkaçtı, bilirkişi, külbastı, biçerdöver, mirasyedi, vurdumduymaz, dedikodu, veryansın, hünkârbeğendi, cankurtaran, albastı, günebakan, gecekondu, albeni, örtbas, uyurgezer, sıkboğaz, kaçgöç, alaşağı, ateşkes, kaptıkaçtı, kapkaççı… Birleşik kelimelerde kalıplaşma biçimleri İki isimden oluşanlar Büyükbaba, anneanne, bilimkurgu… Belirtisiz isim tamlamasından oluşanlar Denizaltı, aslanağzı, hanımeli, ateşböceği, gökkuşağı, katırtırnağı, ateşböceği… Sıfat tamlamasından oluşanlar Akdeniz, akbaba, akarsu, Acıgöl, kırkayak, Eskişehir, kızılçam… Cümle değerinde olanlar İmambayıldı, kuşkonmaz, külbastı, papazkaçtı, kaptıkaçtı, vurdumduymaz… 3 Çekimli iki fiilden oluşanlar Yanardöner, uyurgezer, döverbiçer, dedikodu, vurdumduymaz… İki sıfattan oluşanlar Birkaç, herhangi, ikiyüzlü, serinkanlı, ağırbaşlı… Öneklerle oluşanlar Başbakan, altyapı, öngörü, özdeyiş, ön yargı… EKLER Kelimelerin cümlede görev almalarını sağlamak veya kelimelerden yeni kelimeler türetmek amacıyla kök veya gövdeye getirilen seslere ek denir. Türkçe sondan eklemeli bir dil olduğu için hem çekim ekleri hem de yapım ekleri kökün arkasına getirilir. Türkçede ekler ikiye ayrılır: 1. Çekim ekleri 2. Yapım ekleri Çekim Ekleri Kelimelerin cümle içerisinde kullanılmasını sağlayan eklere çekim ekleri denir. Kök ya da gövde hâlindeki isim ya da fiiller ancak çekim ekleri vasıtasıyla diğer kelimelere bağlanır, zaman ve şahıs anlamı kazanır. Çekim ekleri eklendikleri sözcüklerin anlamını değiştirmezler. Türkçede çekim ekleri iki gruba ayrılır: İsim çekim ekleri ve fiil çekim ekleri İsim çekim ekleri İsim ya da isim soylu kelimelere gelerek isimleri diğer isimlere ya da fiillere bağlayan, isimlerin şahıslarını belirten, isimlerin hâllerini bildiren eklerdir. İsim çekim ekleri hâl ekleri, çoğul eki, iyelik eki, soru eki ve ek fiilden oluşmaktadır. Hâl ekleri (-i, -e, -de, -den, -in, -ce, -le): İsimler ve isim soylu sözcükler cümlede yalın hâl, -i hâli, -e hâli, -de hâli ve –den hâli gibi eklerle kullanılırlar. Hâl ekleri isimleri isimlere, fiillere ve edatlara bağlayan ve onlarla ilgilerini gösteren eklerdir. Yalın hâl, isimlerin hiçbir hâl eki almamış şekilleridir. Yalın hâldeki isimler cümlede özne, yüklem ve belirtisiz nesne görevinde kullanılabilir. Yönelme eki -e hâli, isimlerin “-e” ve “-a” eki almış şekilleridir. “-e” hâlindeki kelimeler yönelme bildirir ve isimleri fillere bağlar. Bu eki alan isimler cümlede dolaylı tümleç ya da yüklem olabilir. Belirtme eki -i hâli, isimlerin “–ı / -i / -u / -ü “ eki almış hâlleridir. Buna yükleme hâli de denir. Fiilin bildirdiği işten etkilenen varlığı bildirir. -i hâlindeki kelimeler ise cümlede belirtili nesne görevinde kullanılır. Bulunma eki -de hâli: Bulunma hâli eki olarak da bilinen bu ek isimlerin “–de / -da / -te /-ta eklerini almış şekilleridir. “-de” hâlindeki kelimeler cümlede dolaylı tümleç, zarf tümleci ve yüklem olabilir. “-de” hâlindeki kelimeler bulunma ve zaman anlamı haricinde durum ve ölçü bildirerek ayrıca ikilemeler de kurulmasını sağlar. Ayrıca yapım eki görevinde kullanıldığı da görülebilir (gözde) Ayrılma/Uzaklaşma eki -den hâli: Ayrılma ve uzaklaşma hâli de denilen “–den” hâli isimlerin “-den /-dan / -ten / -tan eklerini almış şekilleridir. “–den” hâlindeki isimler bir yerden ayrılma, uzaklaşma ve kopma bildirir. “–den” hâlindeki isimler cümlede dolaylı tümleç, zarf tümleci, edat tümleci ve yüklem olabilir. -den hâli karşılaştırma, ham madde, durum, ikilemelerin kurulmasını da sağlar. Tamlayan ekinin yerine kullanıldığı gibi eklendiği ismi kendinden sonraki ismin niteleyicisi hâline de getirir. Ayrıca yapım eki görevinde kullanıldığı da görülebilir. Eşitlik hâli 4 İsimlerin –ce / -ca/ -çe / -ça eklerini almış şeklidir. Eklendikleri isimlere “eşitlik, benzerlik, görelik, gibilik”b anlamları katar. “-ce, -ca” eklerini alan kelimeler cümlede zarf tümleci ve yüklem görevinde bulunur. Son hamlesi akıllıcaydı. (akıllıca: Yüklem) Çevresine dostça davranır. (dostça: Zarf tümleci) Çocukça davranış (Benzerlik) Sence nasıl? (Görelik) Yıllarca seni bekledim. (Süresince) Uzunca bir adamdı.(Küçültme) –ce, -ca eki yapım eki olarak da kullanılır. Çatalca, Arapça, kokarca… Vasıta hâli: İsimlerin “-le, -la” eklerini almış hâlleridir. Birliktelik, beraberlik, ve durum anlamını verir. Bu eki alan kelimeler cümlede zarf tümleci, edat tümleci ve yüklem görevinde kullanılır. İşi kolaylıkla yaptı. (kolaylıkla: Zarf tümleci) Durum bildirir: Haberi sevinçle karşıladı. “Ve” bağlacının yerine kullanılır: Babasıyla oğlu geldi. Birliktelik, beraberlik anlamı katar: Kardeşiyle sinemaya gitti. Araç, alet bildirir: Betonla iyice sağlamlaştırıldı. Sebep sonuç anlamı verir: Çocuğun ağlamasıyla yerinden kalktı. Zaman anlamı verir: Yazın gelmesiyle sobalar kaldırıldı. İlgi hâli: Tamlayan eki de denir. İsimleri isimlere bağlayarak tamlamalar kurar. Yalancının mumu yatsıya kadar yanar. El elin eşeğini türkü çığırarak arar. İlgi hâli eki ismi fiile de bağlayabilir: Bütün güzellikler sizin olsun. İlgi hâli eki isimleri edatlara da bağlar: Sizin için ta Edirne’den geldim. Çoğul eki: -ler, -lar: İsimlerin sonuna gelerek onları çoğul yapar. –ler, -lar eki, eklendikleri kelimenin tek olmadığını, birden fazla olduğunu bildirir. Dağlar, evler, köyler, ovalar, çocuklar, çiçekler, ülkeler… Benzerleri, gibi anlamları verir: Bu ülkede Mustafa Kemal’ler bitmez. Millet ve yer isimlerinin sonuna gelerek genelleme ve topluluk kavramı verir: Türkler, Yunanlılar, Azeriler… Abartma anlamı katar: Dünyalar kadar işim var. İkilemelerin kurulmasını sağlar: Yıllar yılı oldu, görmedim seni. Alçak gönüllük ve saygı bildirmek için kullanılır: Sizlerin gelişiyle içimiz umut doldu. İyelik ekleri: -m, -n, -i, -si, -miz, -niz, -leri İsimlerin sonuna gelerek onların ait oldukları şahısları bildiren eklerdir. Şahıslara göre değişir. İşim, işin, işi, işimiz, işiniz, işleri / çantam, çantan, çantası, çantamız, çantanız, çantaları İyelik eklerinden sonra hâl ekleri de gelebilir: Babama sordum. İyelik ekleri isim tamlamalarında tamlanana getirilir: Kapının kolu, kale arkası, krizin sonu, işin başı "-leri, -ları” üçüncü şahıs iyelik eki zaman bildiren eklere eklemlenip genelleme anlamı katar: Akşamları bu parka gelirdi. İyelik eki “-leri, -ları” ile çoğul ekleri “-ler, -lar” karıştırılmamalıdır. Öğrenciler öğretmenlerini bekliyorlardı. 5 Soru eki: mı, mi, mu, mü Soru eki hem isimlere hem de fillere eklenen bir çekim ekidir. Ayrı bir kelime olarak yazılır. Kendinden sonra yazılan ekler soru ekine bitişik olarak yazılır. Bizi öğretmen mi çağırdı? Zaman anlamı katar: Buraya geldi mi size de uğrar. Şart, koşul olarak bildirir. İşi bitirdin mi ofisten çıkarsın. Pekiştirme işlevi görür: Akıllı mı akıllı bir adamdı. Şaşırma, beklenmezlik, hayret anlamları katar: Birden karşıma çıkmasın mı! Tehdit anlamı katar: Oraya geldim mi görürsün. Ek fiil: -dır, -dir, -tır, -tir, idi, imiş Ek fiil, isimlerin yüklem olmasını sağlar. Ek fiilin geniş zaman, görülen geçmiş zaman, duyulan geçmiş zaman olmak üzere üç ayrı zamanda çekimi vardır. Ben öğretmenim. Her gün seni görmek ne kadar güzel. Adam yıllardır vatanına hasretmiş. Fiil çekim ekleri Fiil çekim ekleri fiil kök ve gövdelerine eklenerek fiillerin zamanını, şeklini ve şahsını belirten eklerdir. Fiil çekim ekleri de isim çekim ekleri gibi eklendikleri sözcüğün anlamını değiştirmez. Türkçede fiil çekim ekleri şu şekilde açıklanabilir: Zaman ve şekil ekleri Haber kipleri Görülen geçmiş zaman: Fiilin kök veya gövdesine “–dı / -di / du / dü /-tı / -ti /-tu / -tü” eklenerek yapılır. İş, hareket önce; anlatım sonradır. Dün buraya gelen adamlar çok sitem ettiler. Görülen geçmiş zaman eki ikilemeler de kurar: Doldu boşaldı derken zaman kalmadı. Duyulan geçmiş zaman: İş, hareket oluş önce; anlatım sonradır. Fiil kök veya gövdesine “-miş” eki getirilir. Çocuk dünden beri görülmemiş. “-miş” eki sonradan farkına varma anlamı da verir: Olaylara aşırı tepki vermişim. Yapım eki olarak da kullanılır: Geçmişi anmadan duramazdı. Duyulan geçmiş zaman eki olan “-miş” eki ile sıfat fiil eki “-miş” karıştırılmamalıdır: Bitmiş işlerin listesini çıkarmış. Şimdiki zaman: Fiil kök veya gövdesine “–iyor” eki getirilerek yapılır. İş, oluş ve hareket söylemle aynı anda gerçekleşir. Zil çalıyor, öğrenciler sınıfa giriyor. Gelecek zaman: İşin ya da hareketin söylemden sonra gerçekleşeceğini bildirir. Fiil kök veya gövdesine “-ecek /-acak” eki gelir. Erzurum’a geleceğim ve bu işi bitireceğim. Gelecek zaman eki “-ecek” ile sıfat fiil eki “-ecek” karıştırılmamalıdır: Sonunda kan akacak./Akacak kan damarda durmaz. “-ece/, - acak” ekiyle kurulan kelimeler isim olarak da kullanılır: Geleceğini düşünmelisin. Geniş zaman: Fiil kök veya gövdesine “–ır / -ar / -er” ekleri getirilerek yapılır. Günler geçer, yıllar geçer ve biz yaşanırız. "–ır / -ar / -er” ekleri ile geniş zaman anlamı taşıyan sıfat fiiller de kurulur. Dilek kipleri Dilek-şart: Eylemin oluşunu dilek ve şarta bağlı olarak bildiren fiil kipidir. Gelirse veririz. İstek: Fiile istek anlamı katan “-e, -a” ekiyle yapılır. Bu işi ben de üstleneyim. Gereklilik: Eylemin olması zorunluluğu bildirilir. Bu sene sınıfı geçmelisin. Emir: Eylemin yapılıp yapılmamasını başkalarından istemeyi bildirir. Birinci tekil ve çoğul şekilleri yoktur. Derslerine çalış, kendini çevrene mahcup etme. Şahıs ekleri: Şahıs ekleri birinci tekil ve çoğul, ikinci tekil ve çoğul, üçüncü tekil ve çoğul olmak üzere üçe ayrılır: Şimdiki zamanda şahıs ekleri: Yapacağım, yapacaksın, yapacak, yapacağız, yapacaksınız, yapacaklar 6 Soru eki:” -mı, -mi, mu, -mü” eklerinin isim ya da fiilden sonra kullanılmasıyla kurulur. Kendinden önce yazılmış sözcükle bitişmez, kendinden sonra gelen eklerle bitişir. Dün yaşananları duydun mu? Ek fiil: Fiillerin birleşik zaman çekimlerini sağlar: Ok-(u)yor-i-di+k (Şimdiki zamanın hikâyesi) Yapım Ekleri Yapım ekleri, kök ya da gövdelerin üzerine gelerek onlardan yeni kelimelerin türetilmesini sağlayan eklerdir. Yapım eklerinin kelimedeki yeri kökten hemen sonradır. Türkçede kökten sonra yapım eki, yapım ekinden sonra da çekim eki gelir. Fakat kural dışı uygulama olarak birkaç örnek bulunmaktadır. Yüzdelik dilime giremedi. Annemsiz gitmek istemiyorum. Kalbimdeki Yara oyunu çok güzeldi. Türkçede yapım ekleri isim yapım ekleri ve fiil yapım ekleri olarak ikiye ayrılır. Bunlar kökleri olarak gruplandırıldığında yapım ekleri şu şekilde sıralanabilir: İsimden isim yapan, isimden fiil yapan, fiilden fiil yapan ve fiilden isim yapan ekler. İsimden isim yapan ekler: İsimden isim yapan ekler isim kök ve gövdelerinden yeni isimler yapan eklerdir. -lık, -lik, -luk, -lük: Kömürlük, kulaklık, Türklük, kardeşlik, akşamlık, iyilik, öğretmenlik, kışlık… –ce, -ca, -çe, -ça: Türkçe, İngilizce, kokarca, sütlüce, binlerce, düşmanca, açıkça… –cı, -ci, -cu, -cü: Sanatçı, kitapçı, gözlükçü, yolcu, çaycı, futbolcu... –lı, -li, -lu, -lü: Ankaralı, Erzurumlu, bilgili, görgülü, insaflı, kırmızılı, saygılı, akıllı… –cık, -cik: Kızılcık, gelincik, elmacık –sız, -siz, -suz, -süz: Korkusuz, saygısız, şüphesiz, yersiz, eşsiz, akılsız… –ki: bugünkü, yarınki, akşamki, raftaki, geceki… –tı, -ti: Çıtırtı, zırıltı, şakırtı, patırtı, horultu… –cıl, -cil: Etçil, otçul, insancıl, evcil… –daş, -taş: Vatandaş, yoldaş, anlamdaş… –gıl, -gil: Amcamgil, Yaşargil… –leyin: Akşamleyin, geceleyin, sabahleyin… –nci, -ncı: Sonuncu, yedinci, birinci… –ar, -er: Üçer, beşer, yedişer… Fiilden isim yapan ekler: Fiilden isim yapan ekler fiil kök ve gövdelerinden yeni isimler yapan eklerdir. -mak, -mek: sormak, sevmek, silmek, aramak… –me, -ma: Başlama, okuma, yazma, sorma… –ış, -iş, -uş, -üş: Sunuş, açılış, görünüş… –ım, -im: Alım, satım, üretim, yıkım… -gı, -gi, -gu, -gü, -kı, -ki, -ku, -kü: Sevgi, saygı, duygu, örgü, sergi, övgü, biçki… –gın, -gin, -gun, -gün, -kın, -kin: Dalgın, kırgın, azgın, durgun, sürgün… –ı, -i, -u, -ü: Yapı, batı, korku, bölü, artı… –ıcı, -ici, -ucu, -ücü: Okuyucu, görücü, satıcı, yazıcı, sürücü… –k: Açık, Saçık, bölük, çürük… Diğer fiilden isim yapan ekler ise “–tı, -ti, -ak, -ek, -en, -an, -kan, -ken, -gan, - gen, -r, -ar, -er, mış, - miş, -maz, -mez, -ecek, -acak, -dık, -dik, -ç, -ntı, -nti” şeklinde sıralanabilir. 7 İsimden fiil yapan ekler: İsimden fiil yapan ekler isim kök ve gövdelerinden yeni fiiller yapan eklerdir. -la, -le: Başla-, suçla-, gecele-, terle, konakla-… -al, -el: Daral-, azal-, çoğal, düzel… -l: Kısal-, sivril-, durul-… -a, -e: Yaşa-, kana-, tüne-, oyna- -r, -ar, -er: Karar-, yaşar-, sarar-… -de, -da: Çatırda-, fısılda-, şırılda-… -mse, -msa: Azımsa-, benimse-, özümse-… -se, -sa: Susa-, önemse-, duyumsa-… -leş, -laş: Taşlaş-, sertleş-, katılaş-… -len, -lan: Canlan-, uslan-, içlen-… Fiilden fiil yapan ekler: Fiilden fiil yapan ekler fiil kök ve gövdelerinden yeni fiiller yapan eklerdir. -me, -ma: Olma-, görme-, okuma-… -t: Yürüt-, acıt-, okut-… -dır, -dir, -tır, -tir: Sordur-, batır-, bitir-… -r, -ar, -er: Kopar-, kaçır-, düşür-… -l: Atıl-, yazıl-, çizil-… -n: Başlan-, bilin-, sürün-… -ş: Dövüş-, görüş-, bekleş-… -ele, -ala: İtele-, kovala-, tepele-… Yazım (İmlâ) ve Noktalama Eğik Çizgi ( / ) 1. Dizeler yan yana yazıldığında aralarına konur: Korkma! Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak / Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak / O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak / O benimdir, o benim milletimindir ancak. (Mehmet Akif Ersoy) 2. Adres yazarken apartman numarası ile daire numarası arasına ve semt ile şehir arasına konur: Altay Sokağı No.: 21/6 Kurtuluş / ANKARA Ülke adı yazılacağında ise: Atatürk Bulvarı No.: 217 06680 Kavaklıdere / Ankara TÜRKİYE 3. Tarihlerin yazılışında gün, ay ve yılı gösteren sayıları birbirinden ayırmak için konur: 18/11/1969, 15/IX/1994 vb. 4. Dil bilgisinde eklerin farklı biçimlerini göstermek için kullanılır: -a /-e, -an /-en, -lık /-lik, -madan /-meden vb. 5. Genel ağ adreslerinde kullanılır: http://tdk.gov.tr 6. Matematikte bölme işareti olarak kullanılır: 70/2=35 7. Fizik, matematik vb. alanlarda birimler arası orantıları gösterirken eğik çizgi araya boşluk konulmadan kullanılır: g/sn (gram/saniye) Ters Eğik Çizgi ( \ ) Bilişim uygulamalarında art arda gelen dizinleri birbirinden ayırt etmek için kullanılır: C:\Belgelerim\Türk İşaret Dili\Kitapçık.indd 8 Tırnak İşareti ( “ ” ) 1. Başka bir kimseden veya yazıdan olduğu gibi aktarılan sözler tırnak içine alınır: Türk Dil Kurumu binasının yan cephesinde Atatürk’ün “Türk dili, Türk milletinin kalbidir, zihnidir.” sözü yazılıdır. Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesinin ön cephesinde Atatürk’ün “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir.” vecizesi yer almaktadır. Ulu önderin “Ne mutlu Türk’üm diyene!” sözü her Türk’ü duygulandırır. Bakınız, şair vatanı ne güzel tarif ediyor: “Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.” UYARI: Tırnak içindeki alıntının sonunda bulunan işaret (nokta, soru işareti, ünlem işareti vb.) tırnak içinde kalır: “İzmir üzerine dünyada bir şehir daha yoktur!” diyorlar. (Yahya Kemal Beyatlı) 2. Özel olarak vurgulanmak istenen sözler tırnak içine alınır: Yeni bir “barış taarruzu” başladı. 3. Cümle içerisinde eserlerin ve yazıların adları ile bölüm başlıkları tırnak içine alınır: Bugün öğrenciler “Kendi Gök Kubbemiz” adlı şiiri incelediler. UYARI: Cümle içerisinde özel olarak belirtilmek istenen sözler, kitap ve dergi adları ve başlıkları tırnak içine alınmaksızın eğik yazıyla dizilerek de gösterilebilir: Höyük sözü Anadolu’da tepe olarak geçer. Cahit Sıtkı’nın Şairin Ölümü şiirini Yahya Kemal çok sevmişti. (Ahmet Hamdi Tanpınar) UYARI: Tırnak içine alınan sözlerden sonra gelen ekleri ayırmak için kesme işareti kullanılmaz: “İşaret Dili Çalıştayı”nın ilki 7-8 Haziran 2007 tarihinde Türk Dil Kurumunda düzenlendi. 4. Bilimsel çalışmalarda künye verilirken makale adları tırnak içinde yazılır. Kaynakça: ATA. Türk Dili I, Erzurum 2019. https://tdk.gov.tr/icerik/yazim-kurallari/noktalama-isaretleri-aciklamalar/ 9