Document Details

ProperRetinalite527

Uploaded by ProperRetinalite527

Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi

Öğr. Gör. Meryem Uçkaya

Tags

vitaminler beslenme biyokimya sağlık

Summary

Bu belge, vitaminler hakkında genel bilgiler sağlayan bir eğitim malzemesi/sunumu. Vitaminlerin tanımlamasını, türlerini, işlevlerini, kaynaklarını, eksikliklerini ve nedenlerini içerir.

Full Transcript

Vitaminler Öğr. Gör. Meryem Uçkaya Vitaminler ▪ Vücutta belirli bir oranda sentezlenmeyen, yaşam için gerekli, çok küçük miktarlarıyla hücre metabolizmasında önemli tepkimeleri uyaran organik bileşiklerdir. ▪ Vita (hayat) ve amin kelimelerinden kurulmuş olan...

Vitaminler Öğr. Gör. Meryem Uçkaya Vitaminler ▪ Vücutta belirli bir oranda sentezlenmeyen, yaşam için gerekli, çok küçük miktarlarıyla hücre metabolizmasında önemli tepkimeleri uyaran organik bileşiklerdir. ▪ Vita (hayat) ve amin kelimelerinden kurulmuş olan vitamin kavramı ilk olarak 1911 yılında tiaminin izole edilmesiyle kullanılmaya başlanmıştır. Vitaminler ▪ Vücudun vitaminlere olan gereksinimi vücut büyüklüğü, büyüme hızı, egzersiz düzeyi ve hamilelik gibi faktörlere göre değişiklik gösterir. ▪ Her vitamin, vücutta özel bir enzim sistemiyle ilgili olup, kendine özgü fonksiyona sahiptir. ▪ Bazı B grubu vitaminler enzimlerin koenzim veya prostetik grubunu oluştururlar. Vitaminler ▪ Besinlerle alınan vitaminlerin organizmada değiştirilmesi ile koenzimler elde edilmektedir. ▪ Birçok metabolik tepkimenin enzimler ile katalizlenebilmesi için enzimin protein yapısı dışında koenzim denilen bu organik moleküllere veya metal iyonlarına gereksinim duyulmaktadır. ▪ Bu yüzden vitaminlerin en önemli fonksiyonu enzimlerin koenzimleri olarak çalışmalarıdır. Vitaminler ▪ Vitaminler gerekenden çok veya az kullanıldığı zaman bazı bozukluklar ortaya çıkar. ▪ Uzun süre ihtiyacın altında vitamin alınması durumunda spesifik olmayan bazı belirtiler görülür. Buna hipovitaminoz denir. ▪ Birden çok vitaminin noksanlığına bağlı olarak meydana gelirse buna, polihipovitaminoz denir. Vitaminler ▪ Noksanlık durumu ölüme yol açacak kadar ilerlemişse avitaminoz denir. ▪ Birden fazla vitamine bağlı olarak noksanlık gerçekleştiğinde ise, poliavitaminoz denir. ▪ A ve D vitaminleri aşırı miktarda alındığı zaman, hipervitaminoz denilen toksikasyon belirtileri görülür. Vitaminlerin vücut için önemi ▪ Vitaminler, insan ve hayvan yaşamının devamı ve normal büyüyüp gelişmesi için gerekli organik maddelerdir. ▪ İnsanlar ve hayvanlar bu maddeyi yapamadıkları için dışarıdan almak zorundadırlar. ▪ Bazı vitaminler çok küçük miktarda dahi olsalar etkindirler. Vitaminlerin vücut için önemi ▪ Vücutta vitamin eksikliğine bağlı olarak birçok hastalık bulunur. ▪ Bunlar azlığında da çokluğunda da hastalık yapma özelliğine sahiptirler. Vitamin eksikliği nedenleri Vitamin eksikliği nedenleri Vitamin eksikliği nedenleri Vitaminlerin sınıflandırılması ▪ Çözünürlüklerine göre vitaminler Suda çözünen vitaminler B grubu vitaminler C vitamini H vitamini Yağda çözünen vitaminler A vitamini D vitamini E vitamini K vitamini Vitaminlerin sınıflandırılması ▪ Etki mekanizmalarına göre vitaminler Koenzim görevi olan vitaminler B grubu vitaminler K vitamini H vitamini Koenzim görevi olmayan vitaminler A vitamini D vitamini C vitamini E vitamini Vitamin benzeri maddeler Mezoizonit, Karnitin (T vitamini), Esansiyel yağ asitleri (F vitamini), Flavonoidler (P vitamini), Lipoik asit (Tioktik asit), Kolin Vitaminler Aktif (Koenzim) formu Etkili olduğu reaksiyon tipi Suda çözünen vitamin: Vitaminler Tiamin (Vitamin B1) Tiamin pirofosfat -ketoasitlerin dekarboksilasyonu Riboflavin (Vitamin B2) FMN, FAD Oksidasyon-redüksiyon Niasin (Vitamin B3) NAD+, NADP+ Oksidasyon-redüksiyon Biyotin (Vitamin B7) Biyositin CO2 transferi Pantotenik asit (Vitamin B5) Koenzim A Açil grubu transferi Piridoksin (Vitamin B6) Piridoksal fosfat Amino grubu transferi Folik asit (Vitamin B9) Tetrahidrofolik asit Tek C’lu grupların transferi Kobalamin (Vitamini B12) Deoksiadenozil kobalamin Hidrojen kaymaları Askorbik asit (Vitamin C) Bilinmiyor Hidroksilasyon reaksiyonları Yağda çözünen vitamin: A vitamini Retinal Görme siklusunda D vitamini 1,25-Dihidroksikolekalsiferol Kalsiyum metabolizması E vitamini Bilinmiyor Lipid antioksidant K vitamini Bilinmiyor Protrombin sentezi Vitaminlerin özellikleri Vitaminlerin özellikleri Karşılaştırma Suda çözünenler Yağda çözünenler ❖ Direkt kana geçerler ❖ Önce lenfe sonra kana geçerler ❖ Serbest taşınırlar ❖ Taşınımları için protein taşıyılara gereksinim vardır ❖ Vücut sıvılarında dolaşırlar ❖ Hücrelerde yağ ile birlikte depo ❖ Fazlası böbrekler tarafından edilirler uzaklaştırılır ❖ Fazla miktarda alındıklarında ❖ Toksik düzeylere nadiren ulaşırlar toksik düzeylere ulaşırlar ❖ Sık ve küçük dozlarda alınmalıdır ❖ Periyodik dozlarda alınmalıdır (1-3 gün) Suda çözünen vitaminler C ve B grubu vitaminler Suda çözünen vitaminler ▪ Bu grubtaki suda eriyen organik maddeler, bütün canlı hücrelerde bulunur. ▪ Çoğu besin maddelerinin oksidasyonunu sağlayan enzim sistemlerinin koenzim ve apoenzimlerini oluştururlar. ▪ B vitamini kompleksinde bulunan vitaminlerin bir kısmının sentezi barsak bakterileri tarafından yapılır. B1 vitamini (Tiamin, Antiberiberik vitamin) ▪ Yapısı: Tiyazol halkasına metilen köprüsü ile bağlanmış bir piridinden oluşan tiaminin aktif şekli, tiamin pirofosfattır. ▪ Beyin ve KC’de bulunan ATP’ye bağımlı bir enzim (tiamin difosfotransferaz) tiyaminin, aktif formu olan tiamin pirofosfata dönüşmesinden sorumludur. ▪ İlk keşfedilen vitamindir. B1 vitamini (Tiamin) ▪ Normal pişirme yöntemleriyle bozulmaz. Fakat pişirme ortamına bir alkali eklenirse parçalanır. ▪ Tiaminin aktif şekli olan tiamin pirofosfat (TPP), çeşitli enzimatik reaksiyonlarda aldehit grubunun transferinde görev yapan bir koenzimdir. ▪ Diğer vitaminlerin eksikliği ile birlikte olan tiamin eksikliği hallerinde beriberi hastalığı tablosu ortaya çıkar. B1 vitamini (Tiamin) Kaynak ▪ Tahıl taneleri, yağsız et, balık, süt, kurutulmuş bira mayası, buğday kepeği, yer fıstığı, pamuk tohumu, bezelye, ceviz. Eksiklik Durumları: ▪ B1 vitamini eksikliği insanlarda ve hayvanlarda iki büyük gruba ayrılan semptomlara neden olur. ▪ 1-Kardiovasküler bozukluklar (nefes darlığı, göğüste sıkışma, taşikardi vb.) ▪ 2-Sinirsel bozukluklar ( Aşırı duyarlılık veya duyarlılık eksikliği, ayaklarda yanma, nevritler, kas zayıflığı ve kas ağrıları, kramplar ve felç) B1 vitamini eksikliği ▪ Primatlarda BERİBERİ hastalığı ▪ Ruminant ve atlarda poliensefalomalazi ▪ Tilki, vizon ve kedide Chestak paralizi ▪ Kanatlılarda polineuritis ▪ Güvercinlerde opistotonus ▪ Sinir sistemi bozuklukları ▪ Alkolizmde noksanlık sık görülür B1 vitamini eksikliği B1 vitamini eksikliği B2 Vitamini (Riboflavin) ▪ Riboflavin, şeker alkolü olan ribitole bağlı heterosiklik bir izoalloksazin halkasından oluşur. ▪ Yan zincir olarak 9. N atomuna beş karbonlu şeker bağlanmıştır. ▪ İlk defa sütten izole edildiğinden laktoflavin adı da verilir. B2 Vitamini (Riboflavin) B2 Vitamini (Riboflavin) B2 Vitamini (Riboflavin) ▪ Flavoproteinler koenzim olarak oynadıkları rolde, FMNH2 ve FADH2’nin indirgenmiş biçimlerini vermek üzere izoalloksazin halkasının geri dönüşümlü indirgenmesine uğrar. ▪ Flavinmononükleotidler (FMN, FAD), flavoproteinlerin (redoks enzimleri) prostetik grubunu oluşturur. ▪ Bu enzimler piruvatın, yağ asitlerinin, amino asitlerin oksidatif yıkımına ve elektron taşıma sistemine katılır. B2 vitamini eksikliği ▪ Dernatitis, hafif keratozis, atrofi ▪ Ratlarda: Dilde vaskularizasyon, kongenital bozukluklar ▪ Tavuklarda: Felç, ölüm ▪ Köpeklerde: Büyümede gerileme, ayakta duramama, dermatitis, hipoplastik anemi, bradikardi ▪ Noksanlığı ölümcül değildir B3 vitamini (Niasin) Niasin, Nikotinamid, Nikotinik asit, Antipellegra vitamini Niasin, her ikisi de vitaminin diyetteki kaynağı olarak rol oynayabilen nikotinik asit ve nikotinamidin formül adlarıdır. Nikotinamid Nikotinik asit B3 vitamini (Niasin) NAD’nin yapısı Nikotinamid adenin dinükleotid (NAD) ve bunun fosforile şekli (NADP) niyasinin biyolojik aktif şekilleridir. B3 vitamini (Niasin) ▪ NAD ve NADP birçok oksidoredüktaz enzimin koenzimidir. ▪ Nikotinamid nükleotidleri (NAD ve NADP), hem sitozol (LDH) hem de mitokondride (malat dehidrogenaz) yer alan birçok dehidrogenazın koenzimi olarak rol oynar. ▪ Bu nedenle, karbonhidrat, yağ ve aminoasit metabolizmasını etkileyen birçok metabolik yolun kilit yapı taşıdır. B3 vitamini (Niasin) B3 vitamini (Niasin) B3 vitamini ▪ NAD ve NADP’nin katıldığı önemli reaksiyonlar ❖ Karbonhidrat metabolizması: Glikolizis, Krebs çemberi ❖ Lipit metabolizması: Gliserol sentezi ve yıkılması, yağ asidi sentezi ve oksidasyonu, steroid sentezi ❖ Protein metabolizması: Aa’lerin sentez ve yıkımı, Krebs çemberi yoluyla karbon zinciri oksidasyonu ▪ Fotosentez ▪ Rodopsin sentezi B3 vitamini eksikliği ▪ PELLEGRA (Dermatitis, Diyare ve Demensiya) ▪ Köpeklerde Karadil Hastalığı ▪ Kilo kaybı, sindirim bozuklukları, dermatit, depresyon ve demans B5 vitamini Pantotenik asit, Antidermatitis vitamin ▪ Pantotenik asit, pantoik asit ve -alaninin bir araya gelmesiyle oluşur. B5 vitamini (Pantotenik asit) ▪ Aktif pantotenik asit ise, Koenzim A (KoA) ve açil taşıyıcı proteindir (ACP). B5 vitamini (Pantotenik asit) B5 vitamini (Pantotenik asit) B5 vitamini eksikliği ▪ Büyümede gerileme ▪ Deri lezyonları ▪ Sinir sistemi bozuklukları ▪ Antikor sentezinde azalma ve enfeksiyonlara karşı direncin azalması ▪ Adrenal fonksiyon yetersizliği ▪ Köpeklerde anemi ve karaciğer yağlanması ▪ Piliçlerde büyümede gecikme, tüylerde renksizleşme ve dermatitis B6 vitamini Piridoksin, Piridoksal, Piridoksamin ▪ Vitamin B6 birbirine benzeyen üç piridin türevi olan piridoksin, piridoksal ve piridoksamin ve bunların fosfatlarından oluşur. ▪ Bunlardan piridoksal fosfat (PLP) ve piridoksamin fosfat , vitaminin aktif koenzim formlarıdır. B6 vitamini (Piridoksin) Pridoksin Pridoksal Pridoksamin Piridin türevi olan bu maddelerdeki tek farklılık halkadaki fonksiyonel gruptan ileri gelmektedir Pridoksal fosfat B6 vitamini (Piridoksin) ▪ Vitamin B6’nın bütün formları bağırsaktan emilirse de, sindirim sırasında fosfat esterlerinin bir kısmı hidroliz olur. ▪ Piridoksal fosfat, plazmada taşınan ana formdur. ▪ Dokuların çoğu, fosforlanmamış vitamin formlarını fosfat esterlerine (ATP) kataliz edebilen piridoksal kinaz enzimi içerir. B6 vitamini (Piridoksin) ▪ Piridoksal fosfat, Aa metabolizmasındaki birçok enzimin koenzimidir. ▪ Piridoksal fosfat, bir -Aa’in amino grubu ile, kendisine ait aldehit grubu arasındaki bir Schiff baz’a girerek -amino C’un geri kalan üç (kovalent) bağında sırasıyla; transaminasyon, dekarboksilasyon veya treonin aldolaz aktivitesinin görülmesine izin verecek değişiklikleri kolaylaştırır. B6 vitamini (Piridoksin) B6 vitamini eksikliği ▪ Vitamin B6’nın tek başına eksik olması çok ender görülür. ▪ Eksikliğine bağlı olarak aa metabolitlerinin idrarda atılımı artar. ▪ Sıçanlarda büyüme durması ve dermatitis ▪ Sinir sistemi dejenerasyonları ve aşırı duyarlılık ▪ Yetersizlik, laktasyonda, alkoliklerde ve izoniyazid tedavisi sırasında görülebilir. Alkoliklerde eksiklik etanolün, koenzime ait fosfatın hidrolize olmasını uyaran asetaldehide metabolize edilmesi nedeniyle görülebilir. B7 vitamini Biyotin, H vitamini, Koenzim R ▪ Biyotin, doğal besinlerde yaygın bulunan bir imidazol türevidir. Biyotin B7 vitamini (Biyotin, H vitamini) ▪ Büyüme faktörü olarak adlandırılır. ▪ Yumurtada bol bulunmasına rağmen çiğ yumurta tüketimi biyotin yetersizliğine neden olabilir. Çünkü, yumurta akında, biyotinle sımsıkı bağlanarak emilimini önleyen (ısıya dayanıksız) bir protein olan avidin bulunur. ▪ Biotin, karboksilaz, dekarboksilaz ve transketolaz enzimlerinin kofaktörüdür. B7 vitamini (Biyotin, H vitamini) ▪ Biotin bitkisel gıdalarda serbest halde hayvansal gıdalarda ise proteine bağlı halde bulunur. ▪ Biotin karboksilaz reaksiyonlarında CO2 fiksasyonunda veya bir moleküldeki karboksil grubunun başka bir moleküle transferinde görev alır. B7 vitamini (Biyotin, H vitamini) ▪ Biotinin karboksilasyon reaksiyonları: 1. Piruvatın oksalasetata dönüşümü 2. Propionil-KoA’nın metilmalonil-KoA’ya dönüşümü 3. Lösinden asetoasetat oluşumu 4. Yağ asidi biyosentezinde Asetil-KoA’dan malonil-KoA sentezi B7 vitamini eksikliği ▪ Dermatitis, kas zayıflığı ▪ Tiroid ve böbrek üstü bezleri problemleri ▪ Sinir sistemi bozuklukları ▪ Kanatlılarda büyümede yavaşlama, deri lezyonları ▪ Köpeklerde, felç, büyümede yavaşlama, deri lezyonları ▪ Atlarda, deride değişiklikler ve kıl dökülmesi, dermatitis B9 vitamini Folik asit, Folasin, Antianemik vitamin ▪ Folik asit veya folat, birer molekül p- aminobenzoik asit (PABA) ve glutamik aside bağlanmış pteridin bazından oluşur. B9 vitamini (Folik asit) ▪ Hayvanlar, PABA sentezleyemediği gibi, glutamatı pteroik asite bağlayamaz ve bu yüzden, diyetlerinde folat bulunması gerekir; maya, KC ve yapraklı sebzeler ana kaynaklardır. B9 vitamini (Folik asit) ▪ Diyetsel folat türevleri, emilim için, özgül bağırsak enzimleri tarafından monoglutamil folata kesilir. Bunun büyük bölümü, bağırsak hücreleri içinde, indirgeyici ekivalanların vericisi olarak NADPH kullanan folat redüktaz tarafından tetrahidrofolata indirgenir. ▪ Tetrahidrofolat poliglutamat, olasılıkla dokulardaki işlevsel koenzimdir. B9 vitamini eksikliği ▪ Kırmızı kan hücrelerinin olgunlaşması gerçekleşmez ve megaloblastik hücre oluşumu aşamasında hematopoiesis durur. ▪ İnsan ve hayvanlarda leukopeni, megaloblastik anemi, iştahsızlık, zayıflık, gingivitis ve diare ▪ Hemoglobin, lökosit ve trombosit değerlerinde azalma B9 vitamini (Folik asit) Tetrahidrofolikasit’in mikroorganizmalar için önemi nedir ? Protein biyosentezi; peptit sentezi ve Hücre Bölünmesi DNA Aminoasit biyosentezi pürin biyosentezi Sentezinde gerekli bazlar (metiyonin, glisin) Tetrahidrofolikasit Zehir dönüştürme Bakteriyel hücre Genel metabolizma düşük mol’lü duvarı; D-Alanin örnek CoA sentezi bileşiklerin oluşum sentezi veya parçalanması B12 vitamini Kobalamin, Siyanokobalamin, Antipernisiyoz anemi vitamin Vitamin B12, porfirin halkasına benzer kompleks bir korin halka yapısına sahiptir; bu halkanın merkezinde bir Co+ iyonu bulunur. B12 vitamini (Kobalamin) ▪ Vitamin, sadece mikroorganizmalar tarafından sentez edilir, bitkilerde bulunmaz. ▪ Karaciğer ve maya iyi bir vitamin kaynağı olup hayvanların KC’de; metilkobalamin, adenozilkobalamin (koenzimleri) ve hidroksikobalamin halinde saklanır. ▪ Ticari preparatı, siyanokobalamindir. B12 vitamini (Kobalamin) ▪ Vitamin B12’nin emilimi için intrinsik faktör gerekir. ▪ Vitamin B12’nin emilimine ileumda bulunan reseptör noktaları aracılık etmektedir. ▪ Emilim için vitaminin, mide mukozasındaki parietal hücreler tarafından salgılanan (oldukça özgül bir glikoprotein) intrinsik faktör’e bağlanmış olması gerekir. B12 vitamini (Kobalamin) ▪ Vitamin emildikten sonra, transkobalamin adlı bir plazma proteinine bağlanır. ▪ Transkobalamin II’ye bağlanarak dokulara taşınan vitamin KC’de, transkobalamin I’e (suda çözünür bir vitamin için özgün) bağlı halde depolanır. B12 vitamini eksikliği ▪ Vitamin B12 yetersizliği, megaloblastik anemiye yol açar. ▪ İntrinsik faktör yetersizliği (veya gastrektomi) nedeni ile vitaminin emilimi önlendiğinde ortaya çıkan tabloya pernisyöz anemi denir. ▪ Vitaminin sadece hayvansal kaynaklı besinler veya org’larda bulunması nedeniyle aşırı vejetaryenler ciddi bir vitamin eksikliği riski altındadır. ▪ Eksiklik, metiyonin sentaz tepkimesinin bozulmasına yol açar. B12 vitamini eksikliği ⚫ Hücre bölünmesi ve yeni alyuvarlarda çekirdek oluşumunu engelleyen DNA sentezindeki bozulma, anemiye neden olur. ⚫ Tetrahidrofolat eksikliği ile sonuçlanan pürin ve pirimidin sentezi bozukluğu, folatın metiltetrahidrofolat halinde tutulmasının (folat tuzağı) bir sonucudur. ⚫ Homosistinüri ve metilmalonik asidüri görülür. B12 vitamini (Kobalamin) ⚫ Folik asit ile birlikte kobalaminin gebelik dönemindeki eksikliği neural tube defect (NTD) riskini artırır. ⚫ Piliçlerde büyümedem gerileme, yetişkinlerde yumurta veriminde azalma C vitamini Askorbik asit, Antiskorbüt vitamin ▪ Yapısı glukozu anımsatan askorbik asit, memelilerin büyük kısmında glukozdan türetilir. ▪ İnsan dahil primatlar ve bir grup diğer hayvanda L- Askorbik asit gulonolakton oksidaz yokluğu bu sentezi önler. C vitamini (Askorbik asit) ▪ Enediol yapısında bir asit olan askorbik asit, vücutta kolayca dehidro şekline dönüştüğü için indirgendir. ▪ Çoğunda, olaya doğrudan katılmayan askorbik asit, bir metal kofaktörü (monooksijenazlarda Cu+ ve dioksijenazlarda Fe+2’i) indirgenmiş halde tutmak için gerekmektedir. C vitamini (Askorbik asit) ▪ Kollajen sentezinde, prolinin hidroksilasyonu için gerekir. ▪ Tirozinden adrenalin sentezinde, dopamin - hidroksilaz basamağında gerek duyulur. ▪ Tirozin yıkımında, p-hidroksifenilpirüvatın, homojentisata oksidasyonu, vitamin C gerektirir (Cu’ı indirgenmiş durumda tutar). ▪ Bir sonraki basamak, askorbik asit gereksinen Fe+2 içeren homojentisat dioksijenazla katalizlenir. C vitamini (Askorbik asit) ▪ Safra asiti oluşumunda, başlangıçtaki 7- hidroksilaz basamağında gerek duyulur. ▪ Demir emilimi, vitamin C varlığında belirgin şekilde artar. ▪ Suda çözünen genel bir antioksidan olarak davranabilen askorbik asit, sindirim sırasında nitrozaminlerin oluşmasını inhibe etmektedir. C vitamini (Askorbik asit) ▪ Askorbat güçlü bir indirgeyicidir. ⚫ Membranlara bağlanmış tokoferoksil radikalini yeniden aktif tokoferole çevirerek E vitamininin dayanıklılığını arttırır. ⚫ Antioksidan vitaminlerden olup, ek olarak alınması kanser gibi hastalıkların riskini azaltır. C vitamini eksikliği ▪ Vitamin C yetersizliğinin klasik sendromu SKORBÜTtür. ▪ Bu olay kendisini; derialtı ve diğer kanamalar, kas halsizliği, yumuşayıp şişmiş dişetleri ve sallanan dişlerle gösteren kusurlu kollajen sentezi ile ilişkilidir. ▪ Vitamin C depoları 3 - 4 ay yeterli olup, skorbüt belirtileri ancak ondan sonra ortaya çıkar. C vitamini eksikliği C vitamini eksikliği ▪ Yıllardır C vitamininin soğuk algınlığından koruyucu etkisi üzerinde durulmaktadır. ▪ Bu konuda yapılan çalışmalar sonucunda C vitamininin proflaktik etkisi tesbit edilmemiştir. ▪ Ancak soğuk algınlığı geçiren kişilerde hastalık süresini kısalttığı ve semptomların ciddiyetini azalttığı da bildirilmektedir. C vitamini eksikliği ▪ Bağ dokuda bozukluk ▪ Tükürük ve gözyaşı kuruluğu ▪ Sigara içiminin vitamin C’nin kandaki düzeyini düşürücü etkisi olduğundan, sigara içenlerin içmeyenlere göre iki kat daha çok C vitamini almaları gerekmektedir. Yağda çözünen vitaminler A, D, E, K vitaminleri Yağda çözünen vitaminler ▪ A, D, E ve K vitaminleri lipofilik, hidrofobik moleküllerdir. ▪ İzoprenoid birimlerinden oluşur. ▪ Lipofilik özelliklerinden dolayı kanda lipoprotinler aracılığı ile taşınırlar. ▪ D vitamini sadece vitamin değil ayrıca prohormon olarak da değerlendirilir. ▪ Karaciğer ve adipoz dokuda yüksek oranda depo edilebilirler. ▪ A ve D vitamini toksisitye sebep olabilir. ▪ E ve K vitamini non-toksik kabul edilir. A vitamini Retinol, Akseroftol ▪ Akseroftol, antikseroftalmik vitamin, epitel koruyucu vitamin, antiefeksiyoz vitamin olarak da adlandırılır. ▪ Vitamin A; ❖ Gündüz (fotopik) ve gece (skotopik) görmede, ❖ Reprodüksiyon biyolojisinde ❖ Kemiklerin gelişmesinde ❖ Epitelyal dokunun korunması ve farklılaşmasında kilit rol alır. A vitamini (Akseroftol) ▪ A vitamininin 3 şekli vardır: Retinol (alkol) Retinal (aldehit) Retinoik asit (asit) ▪ Bütün omurgalı hayvanların, A vitaminine veya onun ön maddesi olan karotene ihtiyacı vardır. ▪ Başta -karoten olmak üzere, bütün karoten sınıfının yapısı A vitaminine çok yakın olup karaciğerde kolayca bu vitamine çevrildiklerinden, A provitamini olarak tanınırlar. A vitamini (Akseroftol) ▪ Retinolün büyük kısmı yağ asitleri ile ester oluşturarak şilomikronların yapısına katılır. ▪ Vitamin A şilomikronun yapısına katılır karaciğere gelir ve lipoglikoprotein olarak depolanır. Gerektiğinde hidrolize olup retinol bağlayıcı proteine bağlanır (RBP). ▪ Kaynak: Yeşil yapraklı bitkiler, mısır gluten unu, havuç, patates, kayısı, ıspanak ve turp yaprakları, mısır, domates ve domatesten elde edilen ürünler, karaciğer, yumurta sarısı, balık yağı, süt, böbrek, tereyağ, … A vitamini (Akseroftol) *Organizmadaki rolleri Retinoik asit glikoprotein sentezine katılır. Epitel hücrelerinin büyüme ve farklılaşmasını artırır. Epitel dokunun yapısının korunması için gereklidir. 1. Üreme (sperm ve yumurta üretimi) 2. Solunum sistemi (mukus salgılanması) 3. Sindirim sistemi (sindirim sistemi mukozasının korunması) 4. Boşaltım sistemi (keratinleşmenin önlenmesi) 5. Ayrıca büyüme ve gelişmede önemlidir. Normal kemik gelişimi, serebrospinal sıvı basıncının ayarlanması ve deride anormal değişimleri önler. A vitamini (Akseroftol) *Organizmadaki rolleri Antoksidan etkiye sahip bir vitamindir. Düşük oksijen basıncında serbest, peroksit radikallerinin dokularda yakalanmasında rol oynayarak antikanserojen aktiviteye sahiptir. Β-karoten düşük O2 basıncında etkili olduğundan daha yüksek O2 basıncında etkili olan vit. E’nin antioksidan etkisini tamamlar. A vitamini eksikliği Eksiklik Durumları: GECE KÖRLÜĞÜ oluşur. Büyümede gerileme, Göz retinası ve kornea’da yapısal bozulmalar, Göz sinirlerinde yapısal ve fonksiyonel bozukluklar, Daha ileri eksiklik durumlarında müköz sekresyonda azalma, göz, akciğer, gastrointestinal ve genito üriner kanallara ait epiteliyal dokularda keratinizasyon oluşur. Göz dokusunun bozulması olan kseroftalmi (korneanın ve konjunktivanın kurumasıkörlüğe neden olur. Fazlalık Durumları: Deride kuruluk, hepatik büyüme, eklem ağrısı. A vitamini eksikliği D vitamini Kalsiferol, Antiraşitik vitamin ▪ En etkili vit. D metaboliti olan 1-25 dihidroksikolekalsiferol (kalsitrol) dür. ▪ Kalsitrol hücre çekirdeğinde DNA ile etkileşerek bağırsak mukozasında Ca bağlayıcı protein sentezini uyarır ve Ca’un bağırsaklardan emilimini hızlandırır. D vitamini (Antiraşitik) ▪ Kaynak: Balık yağı, karaciğer, yumurtada provitamin hali bulunur. Diyete bağlı eksiklik durumları gözlenmez. Çünkü insan ve hayvanlarda vitamin D’nin ön maddesi olan kolesterol sentezlenir. ▪ Güneş ışığından (pencere camından geçmez) yeterince yararlanılmadığı durumlarda, böbrek yetmezliğinde vitamin D eksikliği görülür. ▪ Parathormon eksikliği durumunda oluşan hipofosfatemi ve hipokalsemide vitamin D konsantrasyonunu etkiler. D vitamini eksikliği ▪ Eksiklik Durumları: Ca yeteri kadar bağırsaklardan emilemediği için Ca eksikliğinden dolayı kemiklerde mineralizasyon gerçekleşmez. Çocuklarda RAŞİTİZM, yetişkinlerde OSTEOMALAZİ görülür. ▪ Fazlalık Durumları: Toksikasyon, iştah kaybı, bulantı, kusma, sersemlik gibi belirtilerle görülür. Hiperkalsemi şekillenir ve buna bağlı olarak arterler ve böbreklerde Ca birikir. D vitamini eksikliği ▪ Raşitizmde kemikteki kalsiyum depolanmasında yetersizlik görülür. ▪ Kalsiferol eksikliğinde uzun kemiklerde epifiz-diafiz sınırındaki kıkırdak hücreleri büyümeye devam eder. ▪ Ancak kemikleşme gecikir ya da duraklar. ▪ Bu nedenle eklemlere yakın bölgelerde kemik uçları genişleyerek normal şekillerini kaybeder ve deformasyona uğrar. ▪ Fontanellerin kapanması gecikir (normalde 1. yaşta kapanır). D vitamini eksikliği Raşitizm E vitamini α-Tokoferol) ▪ Işığı sağa çeviren α-tokoferol izomerlerinden daha etkilidir. ▪ Sentetik türevlerinin yapılabilmesi mümkün olabilmiştir Önemi: ▪ Oksidasyon-redüksiyon reaksiyonlarında rol oynamaktadır. ▪ Eritrositlerin oksidatif hemolizini önlemede önemli etkiye sahiptir. E vitamini (Tokoferol) ▪ Fonksiyonları: ▪ Antioksidan ❖ Hücre zarını serbest radikallerden korur. ❖ Akciğerden zararlı maddeleri uzaklaştırır. ❖ DNA’yı korur. ❖ Kalbi destekler. ▪ Kaynak: Bitkisel yağlar en önemli kaynaktır. Sebzelerin çoğunda sütlü maddelerde ve ette az miktarda bulunmaktadır. E vitamini eksikliği ▪ Zaman zaman büyüme ve gelişme sorunları ▪ Uterusta yapısal dejenerasyon ▪ Embriyonun damar sisteminde dejenerasyon ve anemi ▪ Antikor üretiminde sorunlar ▪ Yeni doğanlarda E vitamini eksikliğine bağlı anemi görülebilir. Eritrosit yaşam süresi kısalır. ▪ Poliansatüre yağ asitlerinin fazla alınımı E vitamini ihtiyacını arttır. O2 ile temas ve yetersiz lipit emilimine yol açan hastalıklar sonucu vitamin E eksikliği oluşabilir, nörölojik bozukluklar görülür. ▪ E vitamini kalp hastalığı gelişmesine karşı koruyucu etki gösterir. K vitamini Fillokinon, Antihemorajik vitamin) ▪ Aktif form 2-metil 1-4 naftakinondur. ▪ Fillokinon (K1) bitkilerde, menakinon (K2) insan ve hayvanlarda, menadiyon (K3) suni olarak bulunur. Vitamin K1 K vitamini (Antihemorajik) ▪ İki çeşit K vit bulunur; ▪ Farnokinon (K1 vit) mikroorganizmalar tarafından yapılır. ▪ Fillokinon (K2 vit) bitkilerde bulunur. ▪ İnsan barsak flora bakterileri K1 vit sentezleyebilirler. ▪ K vit eksikliğinde II, VII, IX ve X pıhtılaşma faktörlerinin sentezi yapılamaz. Bundan dolayı pıhtılaşma bozulukları görülür. ▪ K vit oksidatfi fosforilasyonla ilgili oksidasyon-redüksiyon sisteminde elektron taşıyıcı rolü üstlenir. K vitamini (Antihemorojik) ▪ Vit. K emilimi normal yağ emilimini gerektirir. Yağ emilimindeki bozukluk vit. K yetmezliğine neden olur. ▪ Vit. K safra tuzlarının varlığında emilime uğrar. ▪ Şilomikronların yapısına katılarak dolaşıma katılır. ▪ Menadiyon suda çözünebildiğinden safra tuzlarının yokluğunda bile emilime uğrar. K vitamini (Antihemorojik) ▪ Fonksiyonları: ▪ Kan pıhtılaşmasını sağlar (II, VII, IX ve X pıhtılaşma faktörlerinin sentezinde rol alır). ▪ Kemik şekillenmesinde katkıda bulunur. ▪ Oksidasyon-redüksiyon reaksiyonlarında elektron taşıyıcı rolü üstlenir. K vitamini (Antihemorajik) ▪ Kaynaklar: ▪ Bakteriler tarafından kolonda sentezlenir %10-15 ▪ Bitkisel kaynaklar ▪ Yeşil yapraklı sebzeler (pırasa, ıspanak..) ▪ Bazı bitkisel yağlar ▪ Broccoli ▪ Hayvansal kaynaklar ▪ Kc ▪ Süt K vitamini eksikliği ▪ Bağırsak florası tarafından sentezlendiğinden eksiklik pek görülmez. Besinlerle alındığı miktar önemli değildir. ▪ Vitamin K emilimi için safra asitlerine ihtiyaç vardır. Safra asitlerinde bir bozukluk olduğunda vitamin K eksikliği görülür. ▪ Uzun süre antibiyotik kullanımında ince bağırsak bakterilerinde azalma olur ve endojen vitamin K sentezi azalır. ▪ Ayrıca yeni doğanlarda bağırsak florası gelişmediğinden vitamin K sentezi yoktur. Bu yüzden yenidoğanlarda hemorajik hastalıklar oluşabilir.

Use Quizgecko on...
Browser
Browser