Spor Psikolojisi PDF
Document Details
Uploaded by Deleted User
Yaşar Doğu Spor Bilimleri Fakültesi
Muhammet Kusan
Tags
Summary
Bu belge, spor psikolojisi kavramını, tarihini, kişilik teorilerini ve sporda stresin etkisini ele almaktadır. Kişilik özelliklerinin spor performansı ve stresle nasıl ilişkili olduğunu detaylı olarak analiz etmektedir.
Full Transcript
YAŞAR DOĞU SPOR BİLİMLERİ FAKÜLTESİ SPOR YÖNETİCİLİĞİ SPOR PSİKOLOJİSİ Muhammet KUSAN TANIMLAR Spor psikolojisi, sporcuların performansını ve genel yaşam kalitesini etkileyen zihinsel ve duygusal süreçleri inceleyen bir bilim dalıdır. TANIMLAR Sporun insan davranışl...
YAŞAR DOĞU SPOR BİLİMLERİ FAKÜLTESİ SPOR YÖNETİCİLİĞİ SPOR PSİKOLOJİSİ Muhammet KUSAN TANIMLAR Spor psikolojisi, sporcuların performansını ve genel yaşam kalitesini etkileyen zihinsel ve duygusal süreçleri inceleyen bir bilim dalıdır. TANIMLAR Sporun insan davranışları üzerine etkisidir (Alderman 1980). Psikoloji ilkelerinin spor ortamına uygulanmasıdır (Cox,1985). TARİHİ *1800. yıllar(hipnoz, hayal etm. Vb. ile perf.art.çalışmaları) 1897Norman Triplett *1900.yıll.başl.(Alm.,japonya,Sovyetl.Birl.vb.öncül erin ortaya çıkışı). *1920-30 yıll.Coleman Griffithilk lab. İlk dersler(illinois üni.) TARİHİ *1930-40 A.B.D üniversitelerinde ilk Dr.Prg.lar *1940-1960 Ara *1965 ilk kongre (Roma) *1976 ilk olimpiyat katılımı *1986 APA bünyesine 47. bölüm olarak katılım KİŞİLİK Eğitim ve deneyimlerin belli evreler içerisinde bütünleşmesi sonucu oluşan bir süreçtir. Beş Temel Kişilik Özelliği Kişilik Psikolojisinin Temel Taşları Deneyime Açıklık Hayal gücü, yaratıcılık, merak ve yeni şeyler deneme isteği. Yüksek ve düşük deneyime açıklık seviyelerinin örnekleri. Sorumluluk Organizasyon, sorumluluk, detaylara dikkat ve güvenilirlik. Yüksek ve düşük sorumluluk seviyelerinin örnekleri. Dışadönüklük Sosyallik, konuşkanlık, iddialılık ve coşku. Yüksek ve düşük dışadönüklük seviyelerinin örnekleri. Uyumluluk Merhamet, işbirliği ve güven. Yüksek ve düşük uyumluluk seviyelerinin örnekleri. Duygusal Dengesizlik Duygusal kararsızlık, kaygı ve ruh hali değişiklikleri. Yüksek ve düşük duygusal dengesizlik seviyelerinin örnekleri. Kişilik gelişimde etkili olan faktörler Eğitim sosyo-ekonomik düzey Kültürel çevre Yaş Mesleki ilerleme SPORDA KİŞİLİK Kişilik araştırmaları 1960-1970 yılları sonlarına doğru ivme kazanmıştır. Sporda kişilik araştırmalarını tetikleyen sorularsa; -Sporcu olan ile olmayanların kişilik farklılıkları var mı? -Spor mu kişiliği yoksa kişilik mi sporu etkiliyor? -Yarışmanın zorluğu içinde kim başarır kim kaybeder,yada kim iyi bir takım sporcusu olur,kim olimpiyatlarda madalya kazanabilir? KİŞİLİK KURAMLARI TREYT KURAMLAR DURUM KURAMLAR SOSYAL DAVRANIŞ KURAMLARI TREYT KURAMLAR Davranışın bireye özgü ve ayırt edici özelliklerini anlamaya çalışan teoriler, ölçülebilen kişilik özelliklerinin kombinasyonları üzerine kuruludur. Bu özellikler bir araya getirilerek, bir kişinin genel davranış yapısı açıklanabilir. DURUM KURAMLARI Bu kuram Freud’un kişilikle ilgili düşüncelerinden kaynaklanır. Kurama göre insanların fark edemedikleri “İTİ” VE “GEREKSİNİMLERİ” vardır. Bunları tanıyabilirsek farklı ortamlarda yapılan davranışların tutarlılığını da görebiliriz. SOSYAL DAVRANIŞ KURAMLARI Sosyal davranış kuramları, bireylerin sosyal çevrelerinde nasıl davrandıklarını açıklamaya çalışan teorilerdir. Bu kuramlar, insan davranışının sosyal etkileşimler, toplumsal normlar, grup dinamikleri, çevresel faktörler ve öğrenme süreçlerinden nasıl etkilendiğini inceler. Sosyal davranış kuramları, bireyin kişisel özelliklerinin yanı sıra sosyal bağlamın da davranışlar üzerinde önemli bir rol oynadığını vurgular. KİŞİLİĞİN DEĞERLENDİRİLMESİ Sporda kişilikle ilgili ilk metodolojik çalışmalarda 2 önemli yaklaşım ortaya konmuştur. Nomothetik Bireyin belli kişilik örüntülerini inceler. Bireyin davranışlarını hangi kişilik özelliklerinin belirlediğinin araştırılmasıdır. Nomotetik yaklaşım geniş gruplar arasındaki benzerlikleri ve genellenebilir yasaları keşfetmeye çalışır. Bu yaklaşımla, geniş bir popülasyon üzerinde yapılan araştırmalardan elde edilen veriler genelleştirilmeye çalışılır. İDİOGRAFHİC Bireyin tüm yapısının düzenli olarak incelenmesini ele alan çalışmalardır. Kişiliği bütünlükçü bir yaklaşımla ele alır. Bireysel farklılıklara odaklanır ve her bireyin benzersiz olduğunu vurgular. İDİOGRAFHİC Bu metodoloji ile yapılan çalışmalarda 1-bireysel nitelik ve eğilimler ölçülmeye çalışılmıştır. 2-kişiliğin bütünleşmesine yönelik çalışmalar yapılmıştır. Bu çalışmalar için 3 tür değerlendirme yöntemi kullanılır Kişinin yaşamında önemli olan olayların kronolojik öyküsü Mülakat-karşılıklı görüşme Doğrudan davranışın gözlenmesi Sporda kişilikle ilgili bir diğer metodolojik çalışma ise Carlson 1971 tarafından ortaya atılmıştır. Carlson 3 ana metod üzerinde durmuştur. Deneysel metod Korelasyonel metod Klinik model Deneysel metod Bireyin içsel faktörlerinin önemini azaltarak ve sosyal çevresel faktörleri işleyerek genel insan davranışı yasalarını keşfetmeyi araştırmaktadır. Korelasyonel metod Herhangi bir deneysel maniplasyon çalışma olmaksızın,farklı bireyler arasında kişilik özelliklerindeki farklılıkların mevcudiyetini araştırmaktadır. Klinik metod Bireyin içindeki kişilik organizasyonu yada kişilik özelliklerinin eşsizliğini anlamayı araştırmaktadır. 1950-74 1974-88 Deneysel metod %10 %28 Korelasyonel metod %89 %68 Klinik metod %01 %04 oldu Görüldüğü gibi başlarda korelasyonel metod un en yaygın olarak kullanılmasına karşın ilerleyen yıllarda literatür daha metodolojik bir dengeye doğru gitmektedir. Deneysel metod değişkenlerin manipülasyonun zorluğu nedeni ile az kullanılırken, Klinik metod sporda klinik nitelikli çalışmaların azlığı nedeni ile az kullanılmaktadır. Sporda kişilikle ilgili bir 3üncü metodolojik çalışma tanımlama yordama ve uygulamayla ilgili kişilik çalışmalarıdır. Kişilik araştırmacıları idiyografik yada nomografik yaklaşımı benimseyebilirler ve kişilik çalışmalarında deneysel korelasyonel yada klinik metodolojisini kullanabilirler. Peki ama bu kişilik araştırmaları ile uğraşmamızın nedenleri nelerdir? Bunu 3 sınıfa ayırabiliriz: Tanımlamaktır: kişiliğin statik tanımıdır. Örneğin müsabaka kaygısı konusunda bireysel spor yapanlar ile takım sporu yapanların farklılaşıp farklılaşmadıklarını belirtmektedir.”insanların ne gibi olduklarını verir” Yordalamaktır: insanların ne yaptığını verir. Örneğin sürekli kaygısı yüksek sporcuların müsabakada performans ve durumluluk kaygı açısından sürekli kaygısı düşük olanlardan farklılaşıp farklılaşmadığını belirlemektedir. Uygulamadır: insanların nasıl değiştiğini incelemek için uygulama yapmaktadır. Örneğin sporcuların kendine güven ve benlik saygısı üzerine psikolojik beceri antrenmanının etkilerini belirlemektedir. 1974-88 Tanımlama %44 Yordalama %48 Uygulama %08 1982’den günümüze yordayıcılar azaldı,uygulamalar arttı ve tanımlayıcılar sabit kaldı. Sporda kişilik çalışmalarında 2 hedef vardır Kişilik gelişiminde sporun belirleyici rolü spor kişilik gelişiminde etkilimi?vb. böyle ise sporun teropatik bir değeri vardı(spora katılım şiddet davranışını azaltır savı bu hedef içerisinde değerlendirilir.) Sportif performansta kişiliğin belirleyici rolü Spor dalına özel kişilik özellikleri var mı?Bireyler kişiliklerine uygun sporlarımı seçerler?Böyle ise performansı kolaylaştırıcıdır. Sporda kişilikle ilgili yapılan araştırmalar 1980 li yılların başında yapılan çalışmalar. Sporcu ve sporcu olmayanların farklılaştığını ortaya koymaya yönelikti ve sporcuların Heyecan arayışları Dışa dönüklükleri Algılama biçimleri bakımından farklılaştıkları ortaya konmuştur.(Kane 1980) Türkiyede 435 sporcu ile yapılan bir çalışmada (1988)ise; Sporcuların sporcu olmayanlara göre daha ; Maceracı Risk alabilen Dikkat yoğunlaşımı iyi Hırslı Kazanma gücü yüksek Sorumluluk üstlenebilen Kişilik özelliklerini sergiledikleri görülmüştür. Williamson 1980. başarılı ve daha az başarılı sporcularla yapmış olduğu çalışmasında elde ettiği sonuçlar ise aşağıdaki gibidir. BAŞARILI SPORCULAR DAHA AZ BAŞARILILAR -…….. -yüksek heyecan -Hırslı -yüksek kaygı -Yeterli bir kendilik düzeyi -çöküntü -Yüksek başarı isteği - yorgunluk YAŞAR DOĞU SPOR BİLİMLERİ FAKÜLTESİ SPOR YÖNETİCİLİĞİ SPOR PSİKOLOJİSİ Muhammet KUSAN TANIMLAR Sporun insan davranışları üzerine etkisidir (Alderman 1980). Psikoloji ilkelerinin spor ortamına uygulanmasıdır (Cox,1985). TARİHİ *1800. yıllar(hipnoz, hayal etm. Vb. ile perf.art.çalışmaları) 1897Norman Triplett *1900.yıll.başl.(Alm.,japonya,Sovyetl.Birl.vb.öncül erin ortaya çıkışı). *1920-30 yıll.Coleman Griffithilk lab. İlk dersler(illinois üni.) TARİHİ *1930-40 A.B.D üniversitelerinde ilk Dr.Prg.lar *1940-1960 Ara *1965 ilk kongre (Roma) *1976 ilk olimpiyat katılımı *1986 APA bünyesine 47. bölüm olarak katılım KİŞİLİK Eğitim ve deneyimlerin belli evreler içerisinde bütünleşmesi sonucu oluşan bir süreçtir. Beş Temel Kişilik Özelliği Deneyime Açıklık Sorumluluk Dışadönüklük Uyumluluk Duygusal Dengesizlik Kişilik gelişimde etkili olan faktörler Eğitim sosyo-ekonomik düzey Kültürel çevre Yaş Mesleki ilerleme SPORDA KİŞİLİK Kişilik araştırmaları 1960-1970 yılları sonlarına doğru ivme kazanmıştır. KİŞİLİK KURAMLARI TREYT KURAMLAR DURUM KURAMLAR SOSYAL DAVRANIŞ KURAMLARI TREYT KURAMLAR Davranışın bireye özgü ve ayırt edici özelliklerini anlamaya çalışan teoriler, ölçülebilen kişilik özelliklerinin kombinasyonları üzerine kuruludur. Bu özellikler bir araya getirilerek, bir kişinin genel davranış yapısı açıklanabilir. DURUM KURAMLARI Bu kuram Freud’un kişilikle ilgili düşüncelerinden kaynaklanır. Kurama göre insanların fark edemedikleri “İTİ” VE “GEREKSİNİMLERİ” vardır. Bunları tanıyabilirsek farklı ortamlarda yapılan davranışların tutarlılığını da görebiliriz. SOSYAL DAVRANIŞ KURAMLARI Sosyal davranış kuramları, bireylerin sosyal çevrelerinde nasıl davrandıklarını açıklamaya çalışan teorilerdir. Bu kuramlar, insan davranışının sosyal etkileşimler, toplumsal normlar, grup dinamikleri, çevresel faktörler ve öğrenme süreçlerinden nasıl etkilendiğini inceler. Sosyal davranış kuramları, bireyin kişisel özelliklerinin yanı sıra sosyal bağlamın da davranışlar üzerinde önemli bir rol oynadığını vurgular. KİŞİLİĞİN DEĞERLENDİRİLMESİ Sporda kişilikle ilgili ilk metodolojik çalışmalarda 2 önemli yaklaşım ortaya konmuştur. Nomothetik Bireyin belli kişilik örüntülerini inceler. Bireyin davranışlarını hangi kişilik özelliklerinin belirlediğinin araştırılmasıdır. Nomotetik yaklaşım geniş gruplar arasındaki benzerlikleri ve genellenebilir yasaları keşfetmeye çalışır. Bu yaklaşımla, geniş bir popülasyon üzerinde yapılan araştırmalardan elde edilen veriler genelleştirilmeye çalışılır. İDİOGRAFHİC Bireyin tüm yapısının düzenli olarak incelenmesini ele alan çalışmalardır. Kişiliği bütünlükçü bir yaklaşımla ele alır. Bireysel farklılıklara odaklanır ve her bireyin benzersiz olduğunu vurgular. SPOR VE STRES STRES TOPLUMSAL,FİZYOLOJİK VE PSİKOLOJİK OLARAK ORGANİZMANIN BASKI ALTINDA KALMASI YADA SIKINTIYA DÜŞMESİ DURUMUNDA ORTAYA ÇIKAN ZORLANMADIR. STRES SADECE YARIŞMA SPORLARI DEĞİL REKREATİF ETKİNLİKLERDEDE İÇ İÇEDİR. ŞÖYLEKİ; JOHNSARD( 1985 )”ÜÇ MİL KOŞMAYA HİÇBİR STRES DAYANMAZ”DEMEKTEDİR. STRES SPOR KATILIMCISININ FİZİKSEL ETKİNLİĞİNİ ARTTIRABİLECEĞİ GİBİ AZALTABİLİRDE. EUSTRES YAPICI VE OLUMLU STRESTİR BİREYDE HAFİF BİR HEYECANLILIK DUYGUSU OLUŞTURUR. DYSTRES YIKICIDIR.İSTENDİK DEĞİLDİR,SIKINTI VE IZDIRAP VERİR. FİZİKSEL İŞLEVLERDE AZALMAYA NEDEN OLUR. SELYENİN GENEL UYUM BELİRTİSİ STRES YARATICI ALARM TEPKİSİ DİRENÇ TÜKENME STRES YARATICININ ORTADAN KALKMASI STRESİN HASTALIĞA DÖNÜŞMESİ EĞER BEDEN SAVUNMASI STRESE KARŞI KOYABİLİYOR İSE GENEL UYUM BELİRTİSİ İYİ ÇALIŞIYOR DEMEKTİR. PSİKO-SOMATİK SONUÇLARIN ORTAYA ÇIKMASINDA İSE ÜÇ ÖNEMLİ ETMEN VARDIR.BUNLAR; STRESİN KRONİKLEŞMESİ STRESİN ŞİDDETİ GENEL UYUM BELİRTİSİNİN HANGİ AŞAMADA OLDUĞU. SPORLA İLGİLENENLER STRESİ İKİ BOYUTTA ELE ALIRLAR. FİZYOLOJİK BOYUT PSİKOLOJİK BOYUT FİZYOLOJİK BOYUT DİYET, YORGUNLUK, ENFEKSİYONLAR, YETERSİZ DİNLENME SONUCU ORTAYA ÇIKAN DURUMLARDAN OLUŞUR. PSİKOLOJİK BOYUT SPORCUNUN ÖZGÜN DURUMUNA İLİŞKİN TALEPLERİ İÇERİR. ÖRN:KAZANMAK İÇİN KOŞMALIYIM YADA YETENEĞE İLİŞKİN ALGILANAN KAYGI”SON KOŞTUĞUMDA BAŞARISIZDIM”GİBİ SPORDA STRES REAKSİYONLARININ NEDENLERİ TEMEL GEREKSİNİMLER AÇISINDAN GÜVENDE AZALMA ÇALIŞMA KOŞULLARI VE ÇALIŞMA ORTAMLARI İKLİMSEL DEĞİŞMELER ANTRENÖRLÜK YÖNTEMİ MÜSABAKAYA İLİŞKİN ETMENLER SEYİRCİ VE MAÇIN SKORU ENGELLENMELER-ÇATIŞMALAR-BASKILAR BASININ ETKİSİ SPORCUYU ETKİLEYEN STRES REAKSİYONLARI FİZYOLOJİK TEPKİLER.(ARTAN CANLILIK DÜZEYİ) DAVRANIŞSAL TEPKİLER.(KASSAL GERGİNLİK VE PERFORMANSTA DÜŞME) BİLİŞSEL TEPKİLER.(DİKKATİN AZALMASI) STRES SEMPTOMLARI K.A.H ARTMA SIK NEFES ALIP VERME KASLARDA TİTREME MİDEDE BULANTI VE KRAMPLAR İŞTAH BOZUKLUĞU ÇABUK YORULMA GEVŞEYEMEME’DİR. MC. GRATH’IN STRES YOLU İSTEK VE TEPKİ ARASINDAKİ İSTEK TEPKİ DENGESİZLİK SPİELBERGER’İN KAYGI YOLU DURUMLULUK STRES TEHDİT KAYGI McGrath’ın Stres Modeli Stresin Dört Aşamalı Süreci McGrath’ın Stres Modeli Nedir? McGrath’ın stres modeli, stresin doğasını ve bireylerin stresle nasıl başa çıktıklarını açıklayan bir yaklaşımdır. Model, stresin dört aşamalı bir süreç olduğunu öne sürer ve bu aşamalar stresin başlangıcından sonlanmasına kadar olan süreci kapsar. McGrath’ın Dört Aşamalı Stres Süreci 1. Çevresel Talep: Birey üzerinde baskı oluşturan dış faktörler. 2. Algılanan Talep: Bireyin çevresel talepleri nasıl algıladığı. 3. Stres Yanıtı: Bireyin stresli durumlara karşı verdiği fizyolojik ve psikolojik tepkiler. 4. Sonuç: Bireyin stresle başa çıkma stratejilerine ve sonuçlarına dayalı tepkileri. McGrath Modeli'nin Spor ve Egzersiz Bağlamında Uygulanması McGrath’ın stres modeli, sporcuların antrenman, yarışma veya performans sırasında yaşadıkları stresle başa çıkma süreçlerini anlamak için kullanılabilir. Sporcuların bu süreçteki algı, yanıt ve başa çıkma stratejileri, başarılarını ve performanslarını doğrudan etkileyebilir. McGrath’ın Stres Modelinin Avantajları ve Sınırlamaları Avantajlar: Stresin aşamalarını net bir şekilde ortaya koyar ve bireylerin stresle başa çıkma süreçlerini anlamayı kolaylaştırır. Sınırlamalar: Model, bireylerin stres yaşama deneyimlerinin karmaşıklığını tam anlamıyla yansıtmayabilir ve kültürel farklılıkları göz önünde bulundurmaz. Spielberger’in Kaygı Modeli Durumsal ve Sürekli Kaygı Spielberger’in Kaygı Modeli Nedir? Spielberger’in Kaygı Modeli, bireylerin kaygı düzeylerini iki temel kavram üzerinden açıklar: Durumsal Kaygı (State Anxiety) ve Sürekli Kaygı (Trait Anxiety). Bu model, bireylerin kaygı düzeylerinin hem belli olaylarla tetiklenen geçici bir durumdan hem de sürekli kişilik özelliğinden kaynaklandığını savunur. Durumsal Kaygı (State Anxiety) Durumsal kaygı, bireyin belirli bir durumda ya da olayda ortaya çıkan geçici kaygı durumu olarak tanımlanır. Örneğin, bir sporcu önemli bir maç öncesinde artan bir kaygı yaşayabilir, bu kaygı durumdan duruma değişebilir. Sürekli Kaygı (Trait Anxiety) Sürekli kaygı, bireyin genel olarak kaygıya eğilimli olma halini ifade eder. Bu, kişinin sürekli olarak gergin, endişeli ya da kaygılı olmasına yol açan kişilik özelliklerinden kaynaklanır. Spielberger Modelinin Avantajları ve Sınırlamaları Avantajlar: Model, kaygıyı hem durumsal hem de sürekli bir olgu olarak açıklayarak bireylerin farklı kaygı deneyimlerini anlamaya yardımcı olur. Sınırlamalar: Kaygı düzeyinin bireyler arasında büyük farklılıklar gösterebileceği ve bu modelin her duruma tam olarak uygulanamayabileceği eleştirileri vardır. Stresle Başa Çıkma Stratejileri 1. Problem Odaklı Başa Çıkma: Stresin kaynağını çözmeye yönelik stratejiler. 2. Duygu Odaklı Başa Çıkma: Stresin etkilerini hafifletmeye yönelik stratejiler. 3. Kaçınma Davranışları: Stresle yüzleşmek yerine durumu görmezden gelme ya da kaçma. JONES’UN ETKİLEŞİMSEL YAKLAŞIMI UYARAN ARACI TEPKİ STRES BİREYİN DUYGUSAL OLUŞTURUCU DEĞERLENDİRMESİ YAŞANTI OLUMSUZ KAYGI ÖRN/MÜSABAKA OLUMLU BAŞA ÇIKMA YAŞAR DOĞU SPOR BİLİMLERİ FAKÜLTESİ SPOR YÖNETİCİLİĞİ SPOR PSİKOLOJİSİ Muhammet KUSAN TANIMLAR Sporun insan davranışları üzerine etkisidir (Alderman 1980). Psikoloji ilkelerinin spor ortamına uygulanmasıdır (Cox,1985). TARİHİ *1800. yıllar(hipnoz, hayal etm. Vb. ile perf.art.çalışmaları) 1897Norman Triplett *1900.yıll.başl.(Alm.,japonya,Sovyetl.Birl.vb.öncül erin ortaya çıkışı). *1920-30 yıll.Coleman Griffithilk lab. İlk dersler(illinois üni.) TARİHİ *1930-40 A.B.D üniversitelerinde ilk Dr.Prg.lar *1940-1960 Ara *1965 ilk kongre (Roma) *1976 ilk olimpiyat katılımı *1986 APA bünyesine 47. bölüm olarak katılım KİŞİLİK Eğitim ve deneyimlerin belli evreler içerisinde bütünleşmesi sonucu oluşan bir süreçtir. Beş Temel Kişilik Özelliği Deneyime Açıklık Sorumluluk Dışadönüklük Uyumluluk Duygusal Dengesizlik Kişilik gelişimde etkili olan faktörler Eğitim sosyo-ekonomik düzey Kültürel çevre Yaş Mesleki ilerleme SPORDA KİŞİLİK Kişilik araştırmaları 1960-1970 yılları sonlarına doğru ivme kazanmıştır. KİŞİLİK KURAMLARI TREYT KURAMLAR DURUM KURAMLAR SOSYAL DAVRANIŞ KURAMLARI TREYT KURAMLAR Davranışın bireye özgü ve ayırt edici özelliklerini anlamaya çalışan teoriler, ölçülebilen kişilik özelliklerinin kombinasyonları üzerine kuruludur. Bu özellikler bir araya getirilerek, bir kişinin genel davranış yapısı açıklanabilir. DURUM KURAMLARI Bu kuram Freud’un kişilikle ilgili düşüncelerinden kaynaklanır. Kurama göre insanların fark edemedikleri “İTİ” VE “GEREKSİNİMLERİ” vardır. Bunları tanıyabilirsek farklı ortamlarda yapılan davranışların tutarlılığını da görebiliriz. SOSYAL DAVRANIŞ KURAMLARI Sosyal davranış kuramları, bireylerin sosyal çevrelerinde nasıl davrandıklarını açıklamaya çalışan teorilerdir. Bu kuramlar, insan davranışının sosyal etkileşimler, toplumsal normlar, grup dinamikleri, çevresel faktörler ve öğrenme süreçlerinden nasıl etkilendiğini inceler. Sosyal davranış kuramları, bireyin kişisel özelliklerinin yanı sıra sosyal bağlamın da davranışlar üzerinde önemli bir rol oynadığını vurgular. KİŞİLİĞİN DEĞERLENDİRİLMESİ Sporda kişilikle ilgili ilk metodolojik çalışmalarda 2 önemli yaklaşım ortaya konmuştur. Nomothetik Bireyin belli kişilik örüntülerini inceler. Bireyin davranışlarını hangi kişilik özelliklerinin belirlediğinin araştırılmasıdır. Nomotetik yaklaşım geniş gruplar arasındaki benzerlikleri ve genellenebilir yasaları keşfetmeye çalışır. Bu yaklaşımla, geniş bir popülasyon üzerinde yapılan araştırmalardan elde edilen veriler genelleştirilmeye çalışılır. İDİOGRAFHİC Bireyin tüm yapısının düzenli olarak incelenmesini ele alan çalışmalardır. Kişiliği bütünlükçü bir yaklaşımla ele alır. Bireysel farklılıklara odaklanır ve her bireyin benzersiz olduğunu vurgular. SPOR VE STRES STRES TOPLUMSAL,FİZYOLOJİK VE PSİKOLOJİK OLARAK ORGANİZMANIN BASKI ALTINDA KALMASI YADA SIKINTIYA DÜŞMESİ DURUMUNDA ORTAYA ÇIKAN ZORLANMADIR. STRES SADECE YARIŞMA SPORLARI DEĞİL REKREATİF ETKİNLİKLERDEDE İÇ İÇEDİR. STRES SPOR KATILIMCISININ FİZİKSEL ETKİNLİĞİNİ ARTTIRABİLECEĞİ GİBİ AZALTABİLİRDE. EUSTRES YAPICI VE OLUMLU STRESTİR BİREYDE HAFİF BİR HEYECANLILIK DUYGUSU OLUŞTURUR. DYSTRES YIKICIDIR.İSTENDİK DEĞİLDİR,SIKINTI VE IZDIRAP VERİR. FİZİKSEL İŞLEVLERDE AZALMAYA NEDEN OLUR. SELYENİN GENEL UYUM BELİRTİSİ STRES YARATICI ALARM TEPKİSİ DİRENÇ TÜKENME STRES YARATICININ ORTADAN KALKMASI STRESİN HASTALIĞA DÖNÜŞMESİ EĞER BEDEN SAVUNMASI STRESE KARŞI KOYABİLİYOR İSE GENEL UYUM BELİRTİSİ İYİ ÇALIŞIYOR DEMEKTİR. PSİKO-SOMATİK SONUÇLARIN ORTAYA ÇIKMASINDA İSE ÜÇ ÖNEMLİ ETMEN VARDIR.BUNLAR; STRESİN KRONİKLEŞMESİ STRESİN ŞİDDETİ GENEL UYUM BELİRTİSİNİN HANGİ AŞAMADA OLDUĞU. SPORLA İLGİLENENLER STRESİ İKİ BOYUTTA ELE ALIRLAR. FİZYOLOJİK BOYUT PSİKOLOJİK BOYUT FİZYOLOJİK BOYUT DİYET, YORGUNLUK, ENFEKSİYONLAR, YETERSİZ DİNLENME SONUCU ORTAYA ÇIKAN DURUMLARDAN OLUŞUR. PSİKOLOJİK BOYUT SPORCUNUN ÖZGÜN DURUMUNA İLİŞKİN TALEPLERİ İÇERİR. ÖRN:KAZANMAK İÇİN KOŞMALIYIM YADA YETENEĞE İLİŞKİN ALGILANAN KAYGI”SON KOŞTUĞUMDA BAŞARISIZDIM”GİBİ SPORDA STRES REAKSİYONLARININ NEDENLERİ TEMEL GEREKSİNİMLER AÇISINDAN GÜVENDE AZALMA ÇALIŞMA KOŞULLARI VE ÇALIŞMA ORTAMLARI İKLİMSEL DEĞİŞMELER ANTRENÖRLÜK YÖNTEMİ MÜSABAKAYA İLİŞKİN ETMENLER SEYİRCİ VE MAÇIN SKORU ENGELLENMELER-ÇATIŞMALAR-BASKILAR BASININ ETKİSİ SPORCUYU ETKİLEYEN STRES REAKSİYONLARI FİZYOLOJİK TEPKİLER.(ARTAN CANLILIK DÜZEYİ) DAVRANIŞSAL TEPKİLER.(KASSAL GERGİNLİK VE PERFORMANSTA DÜŞME) BİLİŞSEL TEPKİLER.(DİKKATİN AZALMASI) STRES SEMPTOMLARI K.A.H ARTMA SIK NEFES ALIP VERME KASLARDA TİTREME MİDEDE BULANTI VE KRAMPLAR İŞTAH BOZUKLUĞU ÇABUK YORULMA GEVŞEYEMEME’DİR. MC. GRATH’IN STRES YOLU İSTEK VE TEPKİ ARASINDAKİ İSTEK TEPKİ DENGESİZLİK SPİELBERGER’İN KAYGI YOLU DURUMLULUK STRES TEHDİT KAYGI McGrath’ın Stres Modeli Stresin Dört Aşamalı Süreci McGrath’ın Stres Modeli Nedir? McGrath’ın stres modeli, stresin doğasını ve bireylerin stresle nasıl başa çıktıklarını açıklayan bir yaklaşımdır. Model, stresin dört aşamalı bir süreç olduğunu öne sürer ve bu aşamalar stresin başlangıcından sonlanmasına kadar olan süreci kapsar. McGrath’ın Dört Aşamalı Stres Süreci 1. Çevresel Talep: Birey üzerinde baskı oluşturan dış faktörler. 2. Algılanan Talep: Bireyin çevresel talepleri nasıl algıladığı. 3. Stres Yanıtı: Bireyin stresli durumlara karşı verdiği fizyolojik ve psikolojik tepkiler. 4. Sonuç: Bireyin stresle başa çıkma stratejilerine ve sonuçlarına dayalı tepkileri. McGrath Modeli'nin Spor ve Egzersiz Bağlamında Uygulanması McGrath’ın stres modeli, sporcuların antrenman, yarışma veya performans sırasında yaşadıkları stresle başa çıkma süreçlerini anlamak için kullanılabilir. Sporcuların bu süreçteki algı, yanıt ve başa çıkma stratejileri, başarılarını ve performanslarını doğrudan etkileyebilir. McGrath’ın Stres Modelinin Avantajları ve Sınırlamaları Avantajlar: Stresin aşamalarını net bir şekilde ortaya koyar ve bireylerin stresle başa çıkma süreçlerini anlamayı kolaylaştırır. Sınırlamalar: Model, bireylerin stres yaşama deneyimlerinin karmaşıklığını tam anlamıyla yansıtmayabilir ve kültürel farklılıkları göz önünde bulundurmaz. Spielberger’in Kaygı Modeli Durumsal ve Sürekli Kaygı Spielberger’in Kaygı Modeli Nedir? Spielberger’in Kaygı Modeli, bireylerin kaygı düzeylerini iki temel kavram üzerinden açıklar: Durumsal Kaygı (State Anxiety) ve Sürekli Kaygı (Trait Anxiety). Bu model, bireylerin kaygı düzeylerinin hem belli olaylarla tetiklenen geçici bir durumdan hem de sürekli kişilik özelliğinden kaynaklandığını savunur. Durumsal Kaygı (State Anxiety) Durumsal kaygı, bireyin belirli bir durumda ya da olayda ortaya çıkan geçici kaygı durumu olarak tanımlanır. Örneğin, bir sporcu önemli bir maç öncesinde artan bir kaygı yaşayabilir, bu kaygı durumdan duruma değişebilir. Sürekli Kaygı (Trait Anxiety) Sürekli kaygı, bireyin genel olarak kaygıya eğilimli olma halini ifade eder. Bu, kişinin sürekli olarak gergin, endişeli ya da kaygılı olmasına yol açan kişilik özelliklerinden kaynaklanır. Spielberger Modelinin Avantajları ve Sınırlamaları Avantajlar: Model, kaygıyı hem durumsal hem de sürekli bir olgu olarak açıklayarak bireylerin farklı kaygı deneyimlerini anlamaya yardımcı olur. Sınırlamalar: Kaygı düzeyinin bireyler arasında büyük farklılıklar gösterebileceği ve bu modelin her duruma tam olarak uygulanamayabileceği eleştirileri vardır. JONES’UN ETKİLEŞİMSEL YAKLAŞIMI UYARAN ARACI TEPKİ STRES BİREYİN DUYGUSAL OLUŞTURUCU DEĞERLENDİRMESİ YAŞANTI OLUMSUZ KAYGI ÖRN/MÜSABAKA OLUMLU BAŞA ÇIKMA Jones’un Etkileşimsel Yaklaşımı Kişisel ve Durumsal Faktörlerin Etkileşimi Jones’un Etkileşimsel Yaklaşımı Nedir? Jones’un Etkileşimsel Yaklaşımı, bireylerin davranışlarını hem kişisel özelliklerinin hem de çevresel faktörlerin etkileşimiyle açıklayan bir modeldir. Bu yaklaşım, sadece bireysel özelliklerin değil, çevresel koşulların da bireyin tepkilerini etkilediğini vurgular. Kişisel ve Durumsal Faktörler Etkileşimsel yaklaşım, bireyin kişilik özellikleri ile durumsal faktörlerin bir arada ele alınması gerektiğini savunur. Bireyin performansı ve davranışı, hem kişisel özellikleri (mizaç, yetenek) hem de çevresel etmenler (takım dinamikleri, seyirci baskısı) tarafından şekillenir. Etkileşimsel Yaklaşımın Spor Psikolojisinde Kullanımı Bu yaklaşım, sporcularda davranış ve performansın hem kişisel faktörlere hem de durumun gereksinimlerine göre değiştiğini gösterir. Örneğin, bazı sporcular baskı altındayken daha iyi performans sergilerken, diğerleri bu baskıdan olumsuz etkilenebilir. Bireysel Farklılıklar ve Etkileşim Etkileşimsel yaklaşım, bireyler arasındaki farklılıkların dikkate alınması gerektiğini savunur. Aynı çevresel koşullar farklı bireylerde farklı etkiler yaratabilir; bu yüzden her bireyin kişisel özellikleri ve durumsal faktörler birlikte değerlendirilmelidir. Etkileşimsel Yaklaşımın Avantajları ve Sınırlamaları Avantajlar: Bu model, davranışı hem kişisel hem de çevresel faktörlerin etkileşimiyle açıklayarak daha bütüncül bir anlayış sunar. Sınırlamalar: Model, bireylerin davranışlarını anlamada faydalı olmakla birlikte, tüm kişilik özellikleri ve çevresel koşulların detaylı bir şekilde analiz edilmesini gerektirir. Stresle Başa Çıkma Stratejileri 1. Problem Odaklı Başa Çıkma: Stresin kaynağını çözmeye yönelik stratejiler. 2. Duygu Odaklı Başa Çıkma: Stresin etkilerini hafifletmeye yönelik stratejiler. 3. Kaçınma Davranışları: Stresle yüzleşmek yerine durumu görmezden gelme ya da kaçma. YAŞAR DOĞU SPOR BİLİMLERİ FAKÜLTESİ SPOR YÖNETİCİLİĞİ SPOR PSİKOLOJİSİ Muhammet KUSAN TANIMLAR Sporun insan davranışları üzerine etkisidir (Alderman 1980). Psikoloji ilkelerinin spor ortamına uygulanmasıdır (Cox,1985). SPOR VE STRES STRES Toplumsal, fizyolojik ve psikolojik olarak organizmanın baskı altında kalması yada sıkıntıya düşmesi durumunda ortaya çıkan zorlanmadır. EUSTRES YAPICI VE OLUMLU STRESTİR BİREYDE HAFİF BİR HEYECANLILIK DUYGUSU OLUŞTURUR. DYSTRES YIKICIDIR.İSTENDİK DEĞİLDİR,SIKINTI VE IZDIRAP VERİR. FİZİKSEL İŞLEVLERDE AZALMAYA NEDEN OLUR. SELYENİN GENEL UYUM BELİRTİSİ STRES YARATICI ALARM TEPKİSİ DİRENÇ TÜKENME STRES YARATICININ ORTADAN KALKMASI STRESİN HASTALIĞA DÖNÜŞMESİ MC. GRATH’IN STRES YOLU İSTEK VE TEPKİ ARASINDAKİ İSTEK TEPKİ DENGESİZLİK SPİELBERGER’İN KAYGI YOLU DURUMLULUK STRES TEHDİT KAYGI McGrath’ın Stres Modeli Stresin Dört Aşamalı Süreci McGrath’ın Stres Modeli Nedir? McGrath’ın stres modeli, stresin doğasını ve bireylerin stresle nasıl başa çıktıklarını açıklayan bir yaklaşımdır. Model, stresin dört aşamalı bir süreç olduğunu öne sürer ve bu aşamalar stresin başlangıcından sonlanmasına kadar olan süreci kapsar. McGrath’ın Dört Aşamalı Stres Süreci 1. Çevresel Talep: Birey üzerinde baskı oluşturan dış faktörler. 2. Algılanan Talep: Bireyin çevresel talepleri nasıl algıladığı. 3. Stres Yanıtı: Bireyin stresli durumlara karşı verdiği fizyolojik ve psikolojik tepkiler. 4. Sonuç: Bireyin stresle başa çıkma stratejilerine ve sonuçlarına dayalı tepkileri. McGrath Modeli'nin Spor ve Egzersiz Bağlamında Uygulanması McGrath’ın stres modeli, sporcuların antrenman, yarışma veya performans sırasında yaşadıkları stresle başa çıkma süreçlerini anlamak için kullanılabilir. Sporcuların bu süreçteki algı, yanıt ve başa çıkma stratejileri, başarılarını ve performanslarını doğrudan etkileyebilir. Spielberger’in Kaygı Modeli Durumsal ve Sürekli Kaygı Spielberger’in Kaygı Modeli Nedir? Spielberger’in Kaygı Modeli, bireylerin kaygı düzeylerini iki temel kavram üzerinden açıklar: Durumsal Kaygı (State Anxiety) ve Sürekli Kaygı (Trait Anxiety). Bu model, bireylerin kaygı düzeylerinin hem belli olaylarla tetiklenen geçici bir durumdan hem de sürekli kişilik özelliğinden kaynaklandığını savunur. Durumsal Kaygı (State Anxiety) Durumsal kaygı, bireyin belirli bir durumda ya da olayda ortaya çıkan geçici kaygı durumu olarak tanımlanır. Örneğin, bir sporcu önemli bir maç öncesinde artan bir kaygı yaşayabilir, bu kaygı durumdan duruma değişebilir. Sürekli Kaygı (Trait Anxiety) Sürekli kaygı, bireyin genel olarak kaygıya eğilimli olma halini ifade eder. Bu, kişinin sürekli olarak gergin, endişeli ya da kaygılı olmasına yol açan kişilik özelliklerinden kaynaklanır. JONES’UN ETKİLEŞİMSEL YAKLAŞIMI UYARAN ARACI TEPKİ STRES BİREYİN DUYGUSAL OLUŞTURUCU DEĞERLENDİRMESİ YAŞANTI OLUMSUZ KAYGI ÖRN/MÜSABAKA OLUMLU BAŞA ÇIKMA Jones’un Etkileşimsel Yaklaşımı Kişisel ve Durumsal Faktörlerin Etkileşimi Jones’un Etkileşimsel Yaklaşımı Nedir? Jones’un Etkileşimsel Yaklaşımı, bireylerin davranışlarını hem kişisel özelliklerinin hem de çevresel faktörlerin etkileşimiyle açıklayan bir modeldir. Bu yaklaşım, sadece bireysel özelliklerin değil, çevresel koşulların da bireyin tepkilerini etkilediğini vurgular. Bireysel Farklılıklar ve Etkileşim Etkileşimsel yaklaşım, bireyler arasındaki farklılıkların dikkate alınması gerektiğini savunur. Aynı çevresel koşullar farklı bireylerde farklı etkiler yaratabilir; bu yüzden her bireyin kişisel özellikleri ve durumsal faktörler birlikte değerlendirilmelidir. SPORDA KAYGI KAYGI Kaygı, belirsiz veya potansiyel bir tehdide karşı hissedilen endişe ve gerginliktir. Çok yönlü bir duygusal durumdur??? Tehlikenin doğası Tehlike olasılığı Kişinin tehlike ile başa çıkma yetileri Kişinin beklediği tehlikeye ilişkin öznel duyguları kapsar Alarm sistemi Zihnimiz sorunlar ve tehlikeler karşısında bizi uyaracak erken uyarı sistemine sahiptir. Bu sistem geçmişte yaşamda var olmak için fiziksel tehlikelere karşı kullanılırken, günümüzde zihnimizdeki olumsuz bir düşünce ile bile tetiklenebilmektedir. Sağlıklı kaygı "Anksiyete sağlıklı, normal ve doğal bir duygu olarak tanınmalıdır. O bize güç katar, çünkü yaratıcıdır; bize sevinç katar, çünkü canlı kılar. Onun belirtilere ve hastalığa götürmesi gerekmez, otantik bir varoluş için hammadde olabilir." – Koestenbaum Aşırılık düzeyi Olağan durumlar konusunda akılcı olmayacak şekilde, orantısız olma, düşüncede çarpıtmalara neden olma, günlük etkinlikleri engelleme, kontrol etmede güçlük yaşanması, şiddetli ve yoğun olma, kaçınma ve kaçmaya yönlendirmesi, belirgin bir sıkıntı, zorlanma oluşturması. Kaygının bileşenleri: Bedensel duyumlar ve Duygular Hızlı kalp atışı, nefes daralması, bulantı, mide ağrısı, kas gerginliği, terleme, titreme, yorgunluk, uyuşma, baş dönmesi, sersemlik hali, bayılacak gibi olma. Duygular: Korku, endişe, öfke, panik hissi, gerçeklik duygusunu yitirme. Kaygının bileşenleri: Bilişsel yaşantılar ve Davranış Bilişsel yaşantılar: Kendini eleştirme, yetersizlik, unutma, dikkatini verememe, kontrolünü yitirme korkusu. Davranış: Kaçma, kaygı yaratan durumlardan kaçınma, aşırı güvenlik arama, madde kullanma, aşırı hareketlilik, huzursuzluk. Kaygı Güvenlik duygusu azaldığında kaygı ve gerilim artar. Uyarılmışlık Uyarılmışlık, organizmanın derin uyku durumundan yoğun heyecana değin uzanan süreci kapsayan genel fizyolojik ve psikolojik etkinliğidir. Kaygı, fizyolojik uyarılmışlığın artması ve öznel endişe hissi olarak tanımlanabilir. Kaygı Kaygı ve heyecan arasındaki fark nedir? Bir sporcu, bu iki duyguyu nasıl ayırt edebilir ve yönetebilir? Kaygı Sporcunun bir kaygı yaşayıp yaşamadığını nasıl belirleriz ? Kaygı Türleri Sürekli Kaygı, Durumluluk Kaygı. Yarışma Kaygısı Yarışma nedeniyle ortaya çıkan kaygı sporcunun kendi yeteneğini nasıl değerlendirdiği ile yakından ilişkilidir. Olumsuz değerlendirme ve düşük özyeterlik performansı olumsuz etkiler. Yarışma Kaygısı Belirtileri: Fizyolojik Kalp atışında artış, terleme, kas gerginliği, nefes hızlanması, karın ağrısı, ağız kuruması, sık idrara çıkma. Yarışma Kaygısı Belirtileri: Bilişsel Şaşkınlık, odaklanamama, karar vermede güçlük, kontrol kaybı hissi, kendini hasta hissetme. Yarışma Kaygısı Belirtileri: Davranışsal Hızlı konuşma, sinirlilik, tırnak yeme, ayak vurma, istemsiz seğirmeler, göz temasından kaçınma. Yarışma Kaygısının Yenilmesi Antrenörün kaygı ve korkuyu ele alarak sporcuya yarışma ortamını sunması en önemli uygulamadır. İdeal Performans Yüksek yeterlik, baskı altında ilgili ipuçlarını algılamada odaklanma ve olumsuz düşünceleri azaltma. Performans Öngörüsü Kaygı ve öz yeterlik ölçümleri yarışma öncesi performansın belirleyicisi olabilir. Durumluk Kaygı Bileşenleri Yarışma ortamındaki nesnel tehdit algısının kaygıya dönüşmesi. Bilişsel ve Bedensel Kaygı Bilişsel: Otogenik alıştırmalar, hayal etme. Bedensel: Yoga, derin nefes alma. Heyecan Düzeyi Performans sonuçlarına odaklanmak heyecanı artırabilir. Ancak, mutluluk verici bir yaklaşım güdüleyici olabilir. Kaygıyı Azaltma Yöntemleri Hayal etme, derin nefes alma, gevşeme, duyguları olumlu şekilde çerçevelemek. Uyarılmışlığı Artırma Yöntemleri İpuçlarıyla uyarım, fiziksel aktivite, müzik. YAŞAR DOĞU SPOR BİLİMLERİ FAKÜLTESİ SPOR YÖNETİCİLİĞİ SPOR PSİKOLOJİSİ Muhammet KUSAN TANIMLAR Sporun insan davranışları üzerine etkisidir (Alderman 1980). Psikoloji ilkelerinin spor ortamına uygulanmasıdır (Cox,1985). SPOR VE STRES STRES Toplumsal, fizyolojik ve psikolojik olarak organizmanın baskı altında kalması yada sıkıntıya düşmesi durumunda ortaya çıkan zorlanmadır. SPORDA KAYGI KAYGI Kaygı, belirsiz veya potansiyel bir tehdide karşı hissedilen endişe ve gerginliktir. Çok yönlü bir duygusal durumdur??? Tehlikenin doğası Tehlike olasılığı Kişinin tehlike ile başa çıkma yetileri Kişinin beklediği tehlikeye ilişkin öznel duyguları kapsar Alarm sistemi Zihnimiz sorunlar ve tehlikeler karşısında bizi uyaracak erken uyarı sistemine sahiptir. Bu sistem geçmişte yaşamda var olmak için fiziksel tehlikelere karşı kullanılırken, günümüzde zihnimizdeki olumsuz bir düşünce ile bile tetiklenebilmektedir. Kaygı Güvenlik duygusu azaldığında kaygı ve gerilim artar. Kaygı Türleri Sürekli Kaygı, Durumluluk Kaygı. SPORDA DİKKAT DİKKAT TANIMLARI Cox(1970) dikkati “önem verme yeteneği, belli bir uyarıcının farkındalığını arttıran algının yoğunlaşması” olarak tanımlarken, Chaplin “bir tepki veya tepki gurubuna tercihli olarak karşılık verme süreci” olarak, Harris(1984) “dış dünyayı algılamak için kullandığımız bir süreç” olarak, Boutcher(1992) ve Schidt(1991) ise “bir bilgi kaynağından bir başkasına odaklanma ve herhangi bir zamanda yoğunlaşılabilen bilgi miktarı olarak tanımlamışlardır. DİKKAT VE SPOR PERFORMANSI Boutcher(1992)’e göre dikkat-performans literatürü üç farklı yaklaşımla çalışılmıştır. Bunlar; 1. Bilgi işlem yaklaşımı 2. Sosyo-psikolojik yaklaşım 3. Psiko-fizyolojik yaklaşım BİLGİ İŞLEM YAKLAŞIMI Bilişsel bir yaklaşım olup uyaran- tepki ilişkisini anlamaya çalışır. Bu yaklaşım algılama yoluyla belleğe gelen bilginin kısa süreli belleğe ve oradan uzun süreli belleğe geçiş aşamaları ve bu aşamalarda bellekte olagelen yapılarla ilgilenir. BİLGİ İŞLEM YAKLAŞIMI İLE ÇALIŞAN ARAŞTIRMACILAR DİKKATİN ÜÇ YÖNÜNE ODAKLANMAKTADIRLAR. BUNLAR; 1. SEÇİCİ DİKKAT 2. KAPASİTE 3. UYANIKLIK SEÇİCİ DİKKAT Dışsal ve içsel çevreden bilgi-işlem sistemine bilginin elenerek girmesi süreci olarak tanımlanır. Dikkat değiştirilebilir mi? Spor becerilerinin hem ÖĞRENİLMESİ hem de UYGULANMASINDA seçici dikkatin merkezi bir rolü vardır. Örneğin/basketbolda top sürmesini yeni öğrenenler dikkatlerini topa yoğunlaştırırken, öğrenmiş olanlar dikkatlerini oyunu takibe yoğunlaştırır. Yukarıda ki örnek bize aynı zamanda dikkatin değiştirilebilirliğini de gösterir. DİKKATİN DEĞİŞİLEBİLİRLİĞİ Değişilebilirlikten dikkatin iki yönü üzerinde durulur. 1. KONTROL SÜREÇLERİ 2. OTOMATİK SÜREÇLER farklar???? KONTROL SÜREÇLERİ Yeni ve tutarsız bilgiyi işlemde kullanır. Yavaştır Çaba gerektirir. Kapasitesi sınırlıdır. Yüksek farkındalık gerektirir. Bireyin kendisi tarafından kontrol edilir. Beceri kazanımlarının ilk aşamalarında kullanılır. OTOMATİK SÜREÇLER İyi öğrenilmiş becerilerin yapılmasından sorumlu olurlar. Hızlıdır. Fazla çaba gerektirmez. Bilinçli kontrol gerektirmez. Daha az dikkat gerektirir. Daha az farkındalık gerektirir. DİKKAT KAPASİTESİ Dikkat ile ilgili ilk kuramlardandır. Bu kurama göre bilgiyi işleyen sabit bir kapasite vardır ve görev gereksinimleri bu kapasiteye yaklaşır yada aşarsa performansın bozulacağı varsayılmıştır. Bu kurama göre bellekte bir defada işlenen bilgi miktarında sınırlılık vardır. NEDİR BU SINIR? Bu kurama göre, insan zihni belirli bir anda yalnızca sınırlı miktarda bilgi işleyebilir. Eğer görev gereksinimleri bu kapasiteyi aşarsa, dikkat dağılır ve performans düşer. Bu sınırlılığın miktarı tam olarak belirli bir sayıyla ifade edilemese de, bir klasik teori olan George Miller'ın (1956) "7 ± 2" kuralı dikkatin işleyebileceği bilgi miktarına dair yaygın bir referans noktasıdır. Miller’a göre, insanlar kısa süreli bellekte yaklaşık 7 (artı veya eksi 2) birim bilgi tutabilir. Bu, dikkat kapasitesinin sınırlı olduğuna ve aynı anda çok fazla bilgiyle uğraşmanın performans düşüşüne yol açabileceğine dair bir örnektir. Chunking yöntemi ile bu artırılabilir nasıl? Chunking, bilişsel psikolojide, bilgiyi daha büyük ve anlamlı birimler halinde organize ederek kısa süreli bellekte daha fazla bilgi tutmayı sağlayan bir stratejidir. Bu, özellikle kısa süreli belleğin sınırlı kapasitesini aşmadan daha fazla bilgi işlemek için kullanılır. Örneğin: Telefon Numarası: "5302367214" gibi uzun bir dizi rakamı tek tek hatırlamak zor olabilir. Ancak bu rakamları "530-236- 7214" şeklinde üç grup halinde hatırlamak daha kolaydır.Harfler: "C, I, A, N, A, S, A" harflerini ayrı ayrı hatırlamak zor olabilir, ancak bunları "CIA" ve "NASA" gibi anlamlı gruplar halinde organize ederseniz, çok daha kolay hatırlarsınız. DİKKATTE UYANIKLIK Bireyin uyarana tepki verebilirliği veya duyarlılığı olarak tanımlanır. Optimum uyarılmışlık bireyin görevle ilgili ipuçlarına odaklanmasını sağlar. SOSYO-PSİKOLOJİK YAKLAŞIM Sporcu iyi öğrenilmiş becerileri yapmaya çalışırken bazen görevle ilgili olmayan bilgiye odaklanma söz konusu olmaktadır ve buda performansı negatif yönde etkilemektedir. Boutcher(1992) ‘a göre dikkat alıştırmalarının üç alanı; Distraksiyon kuramları Otomatik işlem Dikkat stilidir. DİSTRAKSİYON KURAMLARI Dikkatin görevle ilgili olmayan işaretlere çekilerek dikkat kayıplarına maruz kalınması söz konusu olabilmektedir. Sporda bir çok potansiyel dikkat dağıtıcılar vardır. bunlar; Dışsal dikkat dağıtıcılar(seyirci, çevresel koşullar,vb.) İçsel dikkat dağıtıcılar(kaygı,yorgunluk,vb.) OTOMATİK İŞLEV Müsabaka baskısı sonucu sporcunun iyi performans sergilemeye itilmesi ve bu nedenle performans sürecine odaklanması ile (performansını bilinçli olarak izlemeye olması) otomatik işleyen sürecin bozulmasıdır. DİKKAT STİLİ Nideffer kavramsal olarak dikkatin aynı anda iki boyutta yer alabileceğini öne sürmüştür. 1. GENİŞLİK(DAR-GENİŞ) nedir?? 2. YÖN(İÇSEL-DIŞSAL) nedir?? GENİŞLİK DAR ODAK:Sadece birkaç işarete odaklanma. GENİŞ ODAK:Aynı anda birçok ipucuna odaklanma. YÖN İÇSEL:Bireyin içsel süreçlerinden kaynaklanır. DIŞSAL:Çevreden gelen ipuçlarını içerir.(gürültü,topun uçuşu vb) Nideffer dikkat gereksinimlerinin dört farklı tipi olduğunu ileri sürer Geniş-İçsel Geniş-Dışsal Dar-İçsel Dar-Dışsal Yukarıdakilerin her birisi birer dikkat stilidir. İÇSEL Spesifik imajlar Düşünme Bilişsel işaretler planlama analizde kullanılır DAR GENİŞ Basketbol:faul atışı Dış çevrenin geniş alanıdır. Takozdaki sprinterin Örneğin/futbolcunun pas konsantrasyonu atacak oyuncuyu araması DIŞSAL PSİKO-FİZYOLOJİK YAKŞALIM Dikkat süreçlerinin psikofizyolojik incelemesinde kullanılırlar. Göstergeler ise; EEG kayıtları Spesifik bir uyarana beyinin tepkisi. KAH KONSANTRASYON Dikkatin daralması, belli uyaranlara sabitlenmesi ve seçilen uyaranlar üzerinde dikkatin tutulmasıdır. YAŞAR DOĞU SPOR BİLİMLERİ FAKÜLTESİ SPOR YÖNETİCİLİĞİ SPOR PSİKOLOJİSİ Muhammet KUSAN TANIMLAR Sporun insan davranışları üzerine etkisidir (Alderman 1980). Psikoloji ilkelerinin spor ortamına uygulanmasıdır (Cox,1985). SPOR VE STRES STRES Toplumsal, fizyolojik ve psikolojik olarak organizmanın baskı altında kalması yada sıkıntıya düşmesi durumunda ortaya çıkan zorlanmadır. SPORDA KAYGI KAYGI Kaygı, belirsiz veya potansiyel bir tehdide karşı hissedilen endişe ve gerginliktir. Çok yönlü bir duygusal durumdur??? Alarm sistemi Zihnimiz sorunlar ve tehlikeler karşısında bizi uyaracak erken uyarı sistemine sahiptir. Bu sistem geçmişte yaşamda var olmak için fiziksel tehlikelere karşı kullanılırken, günümüzde zihnimizdeki olumsuz bir düşünce ile bile tetiklenebilmektedir. Kaygı Türleri Sürekli Kaygı, Durumluluk Kaygı. SPORDA DİKKAT DİKKAT TANIMLARI Cox(1970) dikkati “önem verme yeteneği, belli bir uyarıcının farkındalığını arttıran algının yoğunlaşması” olarak tanımlarken, Chaplin “bir tepki veya tepki gurubuna tercihli olarak karşılık verme süreci” olarak, DİKKAT VE SPOR PERFORMANSI Boutcher(1992)’e göre dikkat-performans literatürü üç farklı yaklaşımla çalışılmıştır. Bunlar; 1. Bilgi işlem yaklaşımı 2. Sosyo-psikolojik yaklaşım 3. Psiko-fizyolojik yaklaşım BİLGİ İŞLEM YAKLAŞIMI Bilişsel bir yaklaşım olup uyaran- tepki ilişkisini anlamaya çalışır. Bu yaklaşım algılama yoluyla belleğe gelen bilginin kısa süreli belleğe ve oradan uzun süreli belleğe geçiş aşamaları ve bu aşamalarda bellekte olagelen yapılarla ilgilenir. BİLGİ İŞLEM YAKLAŞIMI İLE ÇALIŞAN ARAŞTIRMACILAR DİKKATİN ÜÇ YÖNÜNE ODAKLANMAKTADIRLAR. BUNLAR; 1. SEÇİCİ DİKKAT 2. KAPASİTE 3. UYANIKLIK Dikkat değiştirilebilir mi? DİKKATİN DEĞİŞİLEBİLİRLİĞİ Değişilebilirlikten dikkatin iki yönü üzerinde durulur. 1. KONTROL SÜREÇLERİ 2. OTOMATİK SÜREÇLER farklar???? KONTROL SÜREÇLERİ Yeni ve tutarsız bilgiyi işlemde kullanır. Yavaştır Çaba gerektirir. Kapasitesi sınırlıdır. Yüksek farkındalık gerektirir. Bireyin kendisi tarafından kontrol edilir. Beceri kazanımlarının ilk aşamalarında kullanılır. OTOMATİK SÜREÇLER İyi öğrenilmiş becerilerin yapılmasından sorumlu olurlar. Hızlıdır. Fazla çaba gerektirmez. Bilinçli kontrol gerektirmez. Daha az dikkat gerektirir. Daha az farkındalık gerektirir. DİKKAT KAPASİTESİ Dikkat ile ilgili ilk kuramlardandır. Bu kurama göre bilgiyi işleyen sabit bir kapasite vardır ve görev gereksinimleri bu kapasiteye yaklaşır yada aşarsa performansın bozulacağı varsayılmıştır. Bu kurama göre bellekte bir defada işlenen bilgi miktarında sınırlılık vardır. NEDİR BU SINIR? SOSYO-PSİKOLOJİK YAKLAŞIM Sporcu iyi öğrenilmiş becerileri yapmaya çalışırken bazen görevle ilgili olmayan bilgiye odaklanma söz konusu olmaktadır ve buda performansı negatif yönde etkilemektedir. Boutcher(1992) ‘a göre dikkat alıştırmalarının üç alanı; Distraksiyon kuramları Otomatik işlem Dikkat stilidir. DİSTRAKSİYON KURAMLARI Dikkatin görevle ilgili olmayan işaretlere çekilerek dikkat kayıplarına maruz kalınması söz konusu olabilmektedir. OTOMATİK İŞLEV Müsabaka baskısı sonucu sporcunun iyi performans sergilemeye itilmesi ve bu nedenle performans sürecine odaklanması ile (performansını bilinçli olarak izlemeye olması) otomatik işleyen sürecin bozulmasıdır. DİKKAT STİLİ Nideffer kavramsal olarak dikkatin aynı anda iki boyutta yer alabileceğini öne sürmüştür. 1. GENİŞLİK(DAR-GENİŞ) nedir?? 2. YÖN(İÇSEL-DIŞSAL) nedir?? PSİKO-FİZYOLOJİK YAKŞALIM Dikkat süreçlerinin psikofizyolojik incelemesinde kullanılırlar. Göstergeler ise; EEG kayıtları Spesifik bir uyarana beyinin tepkisi. KAH KONSANTRASYON Dikkatin daralması, belli uyaranlara sabitlenmesi ve seçilen uyaranlar üzerinde dikkatin tutulmasıdır. ZİHİNSEL ANTRENMAN ZİHİNSEL ANTRENMAN Zihinsel Antrenman: Hareket akışının gerçek bir uygulama olmadan yoğun bir düşünme ile öğrenilmesi yada geliştirilmesidir. Carpenter etkisi Carpenter etkisi, zihinsel olarak bir hareketi düşündüğümüzde veya izlediğimizde, sanki o hareketi yapıyormuşuz gibi kaslarımızda düşük düzeyde de olsa bir aktivasyon oluşmasını ifade eder. Carpenter etkisi Örneğin, bir sporcunun rakip bir hareketi izlerken ya da o hareketi zihninde canlandırırken, kendi kaslarında o hareketin minik bir versiyonu ortaya çıkar. Bu etki, beynin motor kontrol bölgesinin hayali hareketleri gerçek hareketler gibi işlemesinden kaynaklanır ve spor gibi alanlarda performans gelişimi için zihinsel canlandırma tekniklerinin kullanılmasının bilimsel temelini oluşturur Yoğun tasarımlar sonrasında beyindeki elektrik yükünün arttığı görülmüştür. Yetişkinlerde bu artış % 20-30 Gençlerde ise % 15 olarak saptanmıştır. Zihinsel Antrenmanı iki önemli başlık altında toplayabiliriz. 1. Öğrenmeyi hızlandırıcı olarak uygulanan zihinsel antrenman çalışmaları. 2. Müsabakaya hazırlık amacı ile yapılan zihinsel çalışma uygulamaları. Öğrenmeyi hızlandırmaya yönelik uygulamalardan örnek GÖSTER - İSTE MODELİ 1. Göstererek anlatma Zihinde canlandırma Uygulama Zihinde canlandırma tartışma Müsabakaya Hazırlık Amaçlı Ugulamalar Görselleme Hayal etme Zihinsel provalar GÖRSELLEME Sadece görme duygusu kullanılarak yapılan zihinsel çalışmalara denir. Bir basketbol oyuncusu serbest atış çalışırken, görselleme yaparak kendini potaya odaklanmış ve atışı yaparken rahat hissettiğini hayal eder. Topun elinden çıkıp, düzgün bir yay çizerek potadan geçişini ayrıntılı bir şekilde gözünde canlandırır. Bu yöntem, oyuncunun gerçek atışı yaparken kendine güvenini artırır ve performansını olumlu yönde etkiler. HAYAL ETME Hayal etme, zihinde çeşitli görüntüler, olaylar veya durumlar canlandırma sürecidir. Hayal etme, insanların geçmiş deneyimlerden yararlanarak gelecekte olmasını istedikleri şeyleri zihinsel olarak kurgulamalarını sağlar. Bir sporcu, hayal etme tekniğini kullanarak kendini önemli bir yarışta birinci olurken hayal edebilir. Bu tür bir hayal, sporcuya moral verir ve yarışa daha iyi odaklanmasını sağlar. ZİHİNSEL PROVALAR Tüm duyumlar kullanılarak müsabakanın provasının yapılmasıdır. Hayal Etme Çalışmalarının Kullanıldığı Alanlar ►Sporsal becerilerin öğrenilmesi ►Sporsal becerilerin uygulanması ►Problem çözme ►Fizyolojik tepkilerin kontrolü Kendine güvenin yükseltilmesi Konsantrasyonun arttırılması Kaygının düzenlenmesi Stres aşılama çalışmaları Bir kısım ikonik çalışmalar Zihinsel Antrenmanın Faydaları Yaralanma riski yoktur Öğrenmeyi hızlandırır Eksik ve yanlış geliştirilmeye bağlı kusurların düzeltilmesine olanak sağlar Hareketi düşünerek yapmak daha az efor harcamaya neden olur Yarışmaya Zihinsel Hazırlık Rehberi Müsabaka Günü Sabah Kahvaltıdan Sonrası Yapılacaklar 1. Başarı için gerekli olan hareketini düşün 2. Kendini müsabakaya hazırlamak için müsabaka ortamını ve kendini yarışırken düşün 3. Eğer kendini gergin hissediyorsan derinleşen gevşeme çalışmasını yap ama asla uyuma 4.Müsabakadan 3 saat önce yemeğini ye. Malzemelerini bir kez kontrol et ve eksiklerinin kalmamasına çalış 5.Müsabaka ortamına olabildiğince geç git 6.Müsabaka ortamına girince gerginliğini kontrol et, eğer gergin olduğunu düşünüyorsan hayal etme ile gevşemeye çalış 7. Konsantrasyonun için otojenik alıştırmaların iki basamağını öğrenmiştin ve onu kullan 8.Malzemelerini kontrol et ve ısınmana başla 9.Isınma sırasında ne yapacağını tam olarak düşünebiliyor musun bunu kontrol et. Eğer düşünemiyor isen “kendini en iyi hissettiğin müsabakanı düşün ve yeniden bu müsabakaya ilişkin amacını bir kez daha hatırla”. 10.Müsabakadan birkaç dakika önce yerini aldığında durumunu kontrol et her şeyinle hazırsın şimdi şu sözleri tekrar etmelisin “Kazanacağına inanan kazanır Kazanacağına inanmayanın kazanmaya hakkı yoktur, Bende bu müsabakayı kazanacağım..” YAŞAR DOĞU SPOR BİLİMLERİ FAKÜLTESİ SPOR YÖNETİCİLİĞİ SPOR PSİKOLOJİSİ Muhammet KUSAN TANIMLAR Sporun insan davranışları üzerine etkisidir (Alderman 1980). Psikoloji ilkelerinin spor ortamına uygulanmasıdır (Cox,1985). SPOR VE STRES STRES Toplumsal, fizyolojik ve psikolojik olarak organizmanın baskı altında kalması yada sıkıntıya düşmesi durumunda ortaya çıkan zorlanmadır. SPORDA KAYGI KAYGI Kaygı, belirsiz veya potansiyel bir tehdide karşı hissedilen endişe ve gerginliktir. Çok yönlü bir duygusal durumdur??? Alarm sistemi Zihnimiz sorunlar ve tehlikeler karşısında bizi uyaracak erken uyarı sistemine sahiptir. Bu sistem geçmişte yaşamda var olmak için fiziksel tehlikelere karşı kullanılırken, günümüzde zihnimizdeki olumsuz bir düşünce ile bile tetiklenebilmektedir. Kaygı Türleri Sürekli Kaygı, Durumluluk Kaygı. SPORDA DİKKAT DİKKAT TANIMLARI Cox(1970) dikkati “önem verme yeteneği, belli bir uyarıcının farkındalığını arttıran algının yoğunlaşması” olarak tanımlarken, Chaplin “bir tepki veya tepki gurubuna tercihli olarak karşılık verme süreci” olarak, DİKKAT VE SPOR PERFORMANSI Boutcher(1992)’e göre dikkat-performans literatürü üç farklı yaklaşımla çalışılmıştır. Bunlar; 1. Bilgi işlem yaklaşımı 2. Sosyo-psikolojik yaklaşım 3. Psiko-fizyolojik yaklaşım ZİHİNSEL ANTRENMAN Zihinsel Antrenman: Hareket akışının gerçek bir uygulama olmadan yoğun bir düşünme ile öğrenilmesi yada geliştirilmesidir. Carpenter etkisi Carpenter etkisi, zihinsel olarak bir hareketi düşündüğümüzde veya izlediğimizde, sanki o hareketi yapıyormuşuz gibi kaslarımızda düşük düzeyde de olsa bir aktivasyon oluşmasını ifade eder. Carpenter etkisi Carpenter etkisi, zihinsel olarak bir hareketi düşündüğümüzde veya izlediğimizde, sanki o hareketi yapıyormuşuz gibi kaslarımızda düşük düzeyde de olsa bir aktivasyon oluşmasını ifade eder. MOTİVASYON Bireyin hedeflerine ulaşmak için yoğun istek ve enerji göstermesidir. Başarısızlık korkusu mu, yoksa ödül beklentisi mi motive eder? (Gereksinim Dürtü Motiv Motivasyon Özendiriciler GEREKSİNİM Eksiklik yada fazlalığın organik tanımıdır. Gereksinimleri 3 başlık altında ele alabiliriz. Fizyolojik gereksinimler(açlık,susuz vb.) Psikolojik gereksinim(üstün olma vb.) Sosyal gereksinim(prestij kazanma, 1.olma) Gereksinimler belli bir hiyerarşik sıra içerisinde giderilir. Buna örn; Maslow gereksinimler hiyerarşisidir. DÜRTÜ Eksiklik yada fazlalığın organizmada yarattığı gerginliğin psikolojik tanımıdır. Gereksinimin olduğu her durumda dürtü vardır. Ancak birebir artış göstermeyebilir. Dürtü aşırı aç tok aç gereksinim MOTİV Organizmayı eyleme yönelten olguların her birisi, hareketlerin başlangıç noktasıdır. İki grup motivden söz edebiliriz. Bunlar 1. Fizyolojik motivler 2. Psikolojik motivler Fizyolojik motivler Yaşama ve varolmaya özetle canlılığa hizmet ederler. Açlık,susuzluk, uyuma vb. Psikolojik motivler Gerek benliğin savunulması gerekse başka kişilerle ilgili motivlere denir. Fizyolojik motivlere oranla karmaşıktırlar ve yaşantılar sonucu oluşurlar. Örn: Prestij kazanma Fizyolojik ve Psikolojik Motivler Arasındaki Farklar Fizyolojikler canlılığı sağlarken, psikolojik bireyin benliği, sosyal çevresi ve güvenliğine hizmet eder. Fizyolojikler doğuştan itibaren görülürken psikolojikler öğrenilirler. Fizyolojikler evrenseldir, psikolojiklerse toplumdan topluma ve bireyden bireye fark gösterir. Fizyolojikler yaşamın ilk yıllarında davranışları etkilerken psikolojikler ileriki yıllarda daha büyük bir güç kaynağı oluştururlar. Fizyolojik motivlerin evrimi ile meydana gelen psikolojik motivler en az fizyolojikler kadar değerlidir. Hatta bazen öyle güçlüdürler ki fonksiyonel özellik kazanırlar. ÖZENDİRİCİLER Motivi doyurabilecek nitelikte görünen ve elde edilmesi için canlıyı harekete zorlayan dıştaki bir nesne veya durumdur. Maddi ödüller Sosyal ödüller Statü veya ayrıcalık Ceza korkusu Eğlence veya eğlence odaklı teşvikler Güdülenmenin 3 ayrı yolu vardır. 1..MOTİV Rahatlama 3.HEDEF 2. ARAÇSAL DAVRANIŞ Crifford. 1. Kişiyi hedefe iten durum (açlık) 2. Hedefe ulaşmak için yapılan davranış (yiyecek arama) 3. Hedefe ulaşma(bulma) GÜDÜLENMEYE KURAMSAL YAKLAŞIMLAR 1. Dürtü kuramı 2. Özendirici uyarıcı kuramı 3. Optimal düzeyde uyarılma kuramı 4. İçgüdü kuramı 5. Basımlama 6. Bilinç dışı güdülenme kuramı Sporda Motivasyon MOTİVASYON İÇSEL DIŞSAL MOTİVASYON İçsel motivasyon Eğlence, zevk, merak, kişisel tatmin amaçlı katılım Dışsal Motivasyon Sosyal kabul, maddi ödül, statü vb. katılım SPORDA MOTİVASYON Sporcuyu her gün aynı saatte zorlayan nedir? Sosyal yaşamdan fedakarlık niye? Antrenmanlarda çekilen ızdırap niye? Niye, niye niye... MOTİVASYON HATALARI YÜKSEK MOTİVASYON DÜŞÜK MOTİVASYON Düşük motivasyon Yüksek motivasyon Nedir? Ne gibi durularda yaşanır? Nasıl teşhis edilir? Önerilen çözüm yoları? Yüksek motivasyon Fizyolojik belirtiler Psikolojik belirtiler 1. Kuvvetli uyarılma hali 1. Aşırı sinirlilik 2. Kalp çarpıntısı 2. Dalgınlık 3. Terleme 3. Unutkanlık 4. İdrar da zorlama 4. Acelecilik sebepsiz 5. Ellerde titreme meşguliyet Çözüm yolları 1. Otojenik gevşeme 2. Derinleşen gevşeme 3. Derin nefes alma 4. Hayal etme Düşük motivasyon Fizyolojik belirtiler Psikolojik belirtiler 1. Hareketlerde uyuşukluk 1. Tembellik 2. Yavaşlık 2. Keyifsizlik 3. Esneme 3. Yarışa girmeme eğilimi 4. isteksizlik 4. Yorgunluk 5. Girişim yetersizliği Çözüm yolları Tüm motivasyon teknikleri Sporda Motivasyonel Yönelim Bireysel motivasyonel yönelimler 3 teorik yaklaşımla ele alınırlar. Bunlar; 1. Katılım 2. Kesintili motivler 3. İçsel dışsal motivasyon ve başarıya yönelimli hedefler KATILIM Katılım Motivleri: Bireylerin spora neden katıldığını, katılımı sürdürme nedenlerini ifade eder (örneğin, eğlenme, sağlık, sosyalleşme). Kesintili motivler Kesintili Motivler: Spordan uzaklaşmaya neden olan durumlar veya engellerdir (örneğin, sakatlık, motivasyon kaybı). 10 yaşın altındakilerde en sık rastlanan kesinti nedenleri Yarışmaya yönelik prg. İçinde oyuna vakit bulamama Antrenörden hoşlanmama 10 yaşın üstündekilerde en sık rastlanan kesinti nedenleri İlgi çatışmasının olması Göreve ait sorumluluk 7-18 yaş aralığında sırası ile en sık rastlanan kesinti nedenleri İlgi alanları etrafında verilen mücadele Diğer etkilikleri izleme arzusu Zevk almama Beceri geliştirememe Antrenörden hoşlanmama Yarışma baskısı Çok zaman alması İçsel-Dışsal Motivasyon ve Hedef Yönelimi İçsel Motivasyon: Kişinin spor yapmaktan doğrudan haz alması, öğrenme ve gelişim odaklı olması. Dışsal Motivasyon: Ödül, başarı ya da sosyal onay gibi dış faktörlerle güdülenmesi. Başarıya yönelimli hedefler Bireyin kendini başkalarıyla kıyaslayarak (performans hedefleri) ya da kendi gelişimine odaklanarak (görev hedefleri) başarıyı tanımlaması. YAŞAR DOĞU SPOR BİLİMLERİ FAKÜLTESİ SPOR YÖNETİCİLİĞİ SPOR PSİKOLOJİSİ Muhammet KUSAN MOTİVASYON Bireyin hedeflerine ulaşmak için yoğun istek ve enerji göstermesidir. Başarısızlık korkusu mu, yoksa ödül beklentisi mi motive eder? (Gereksinim Dürtü Motiv Motivasyon Özendiriciler GEREKSİNİM Eksiklik yada fazlalığın organik tanımıdır. Gereksinimleri 3 başlık altında ele alabiliriz. Fizyolojik gereksinimler(açlık,susuz vb.) Psikolojik gereksinim(üstün olma vb.) Sosyal gereksinim(prestij kazanma, 1.olma) DÜRTÜ Eksiklik yada fazlalığın organizmada yarattığı gerginliğin psikolojik tanımıdır. Gereksinimin olduğu her durumda dürtü vardır. Ancak birebir artış göstermeyebilir. Dürtü aşırı aç tok aç gereksinim MOTİV Organizmayı eyleme yönelten olguların her birisi, hareketlerin başlangıç noktasıdır. İki grup motivden söz edebiliriz. Bunlar 1. Fizyolojik motivler 2. Psikolojik motivler ÖZENDİRİCİLER Motivi doyurabilecek nitelikte görünen ve elde edilmesi için canlıyı harekete zorlayan dıştaki bir nesne veya durumdur. MOTİVASYON İÇSEL DIŞSAL MOTİVASYON İçsel motivasyon Eğlence, zevk, merak, kişisel tatmin amaçlı katılım Dışsal Motivasyon Sosyal kabul, maddi ödül, statü vb. katılım SPOR VE MOTİVASYON Spor psikolojisinde motivasyon, sporcuların performanslarını artırmak, hedeflerine ulaşmalarını sağlamak ve uzun vadeli bağlılıklarını teşvik etmek için kritik bir konudur. Motivasyon kuramları, spor ortamına özgü şekilde uygulanır ve bireylerin fiziksel performanslarını etkileyen psikolojik faktörleri anlamamıza yardımcı olur. MOTİVASYON TÜRLERİ Dışsal (Ekstrinsik) İçsel (Intrinsik) Amotivasyon Motivasyon: Motivasyon: Kışının, (Motivasyonsuzluk): Davranışın, dış yaptığı aktiviteden Sporcunun herhangi faktörler (para, ödül, doğrudan haz ve bir motivasyon övgü) nedeniyle tatmin alarak kaynağı sürdürülmesi. motive olmasıdır. hissetmemesi. Bu Örneğin, bir Örneğin, bir durum, spor sporcunun sporcunun futbol kariyerinde müdürünün övgüsüne oynamaktan keyif tükenmişlik hissine layık olmak için çaba alması. neden olabilir harcaması. MOTİVASYON KURAMLARI 1.Yüklemleme Kuramı 5. Sosyal Öğrenme Kuramı 2.Kendini Belirleme Kuramı 6.Akış Kuramı 3.Başarı Güdüsü Kuramı 7.Adalet Kuramı 4.Beklenti Değer Kuramı 8.Kendilik Algısı Kuramı 1.YÜKLEMLEME KURAMI Bazı sporcular başarı ya da başarısızlıklarını içsel nedenlere (yetenek ve çaba) yüklemlerken, bazı sporcularda dışsal nedenlere (işin güçlüğü, şans) yüklemleyebilirler. Psikolojide bu konu denetim odağı ve yüklemleme kuramı ile açıklanır. YÜKLEMLEME KURAMI Başarı Durumlarında: Bir sporcu başarısını içsel nedenlere (çaba ve yetenek) atfederse,bu motivasyonunu artırır. Örnek: “Kazanmayı hak ettim çünkü çok iyi hazırlandım.” YÜKLEMLEME KURAMI Başarısızlık Durumlarında: Sporcu başarısızlığını kontrol edilebilir bir nedene bağlarsa (örneğin, yetersiz antrenman), bu gelecekte daha çok çalışmaya teşvik eder. Eğer başarısızlık dışsal ve kontrol edilemez nedenlere bağlanırsa (örneğin, kötü hava koşulları), sporcu öğrenme ve gelişme fırsatını kaybedebilir. YÜKLEMLEME TARZLARI Olumlu Yüklemleme: Olumsuz Yüklemleme: Başarılar içsel, sabit ve Başarılar dışsal ve kontrol kontrol edilebilir nedenlere edilemez nedenlere bağlanır. bağlanır. Başarısızlıklar Başarısızlıklar dışsal ve içsel ve sabit nedenlere kontrol edilemez nedenlere yüklenir. yüklenir. Örnek: “Başarılı oldum Örnek: “Başarısız oldum çünkü şanslıydım, ama çünkü şanssızdım ama bu başarısızlığım benim benim hatam değil.” yetersizliğim.” SPORDA YÜKLEMLEME BOYUTLARI Nedensellik Yönü: İçsel (kişisel): Başarı veya başarısızlığın sebebinin sporcunun kendi yetenek ve çabaları olduğuna inanması. Örnek: "Kazandım çünkü tekniğim çok iyiydi." Dışsal (çevresel): Başarı veya başarısızlığın dış faktörlere bağlı olduğuna inanması. Örnek: "Kaybettim çünkü hava koşulları kötüydü." SPORDA YÜKLEMLEME BOYUTLARI Süreklilik: Sabit: Nedensellik değişmez bir faktöre bağlıdır (örneğin, yetenek veya rakibin üstünlüğü). Örnek: "Rakibim benden her zaman daha iyi." Değişken: Nedensellik değiştirilebilir bir faktöre bağlıdır (örneğin, çaba veya antrenman). Örnek: "Bu kez iyi performans göstermedim, ama daha çok çalışarak kendimi geliştirebilirim." SPORDA YÜKLEMLEME BOYUTLARI Kontrol Edilebilirlik: Kontrol Edilebilir: Sporcu, nedeni değiştirebileceğine inanır. Örnek: "Başarısız oldum çünkü stratejim yanlıştı; bunu bir dahaki sefere düzeltebilirim." Kontrol Edilemez: Sporcu, nedeni değiştiremeyeceğine inanır. Örnek: "Kaybettim çünkü rakip takım daha şanslıydı." 2.KENDİNİ BELIRLEME KURAMI Temel İlkeler: İnsanların üç temel psikolojik ihtiyacının karşılanması motivasyonu artırır: a. Otonomi (Seçim Özgürlüğü): Sporcu, antrenmanlar ve kararlar üzerinde kontrol sahibi olmak ister. b. Yeterlilik (Başarı Hissi): Sporcu, belirli becerileri geliştirdiğini ve performansında ilerleme kaydettiğini hissetmelidir. c. Bağlılık (Sosyal İlişki): Takım arkadaşları, koç veya diğer sporcularla anlamlı ilişkiler geliştirmek motivasyonu artırır. Uygulama Örnekleri: Sporculara bireysel hedefler belirleme özgürlüğü verildiğinde motivasyon artar. Başarıları takdir edilen bir sporcu, daha motive hisseder. 3.BAŞARI GÜDÜSÜ KURAMI Temel İlkeler: Sporcuların hedef yönelimleri, motivasyonlarını belirler a.Görev Yönelimli (Task-Oriented): Sporcu, kişisel gelişime ve bireysel performansını artırmaya odaklanır. Örnek: Daha hızlı koşma, tekniğini geliştirme. b. Ego Yönelimli (Ego-Oriented): Sporcu, başkalarını geçmeye ve rekabeti kazanmaya odaklanır. Örnek: Rakiplerinden daha fazla gol atma Sonuç: Görev yönelimli sporcular, uzun vadede daha sürdürülebilir motivasyona sahiptir. Ego yönelimli sporcular ise başarısızlık durumunda motivasyon kaybı yaşayabilir 4.BEKLENTİ-DEĞER KURAMI Temel İlkeler: Motivasyon, üç faktörün bir araya gelmesiyle oluşur: 1.Beklenti: Sporcu, çabası sonucunda başarılı olacağına inanıyor mu? 2.Değer: Sporcu, başarının sonuçlarını değerli buluyor mu? 3.Araçsallık: Başarı, istenen ödüle yol açıyor mu? Spor Uygulamaları: Sporcular, kazanacaklarına dair güçlü bir inanç geliştirdiklerinde daha motive olurlar. Hedeflerin anlamlı ve kişisel olarak değerli hale getirilmesi motivasyonu artırır. 5.SOSYAL ÖĞRENME KURAMI Temel İlkeler: İnsanlar, diğerlerinin davranışlarını gözlemleyerek öğrenir ve motive olur. Öz-yeterlik: Sporcular, belirli bir görevi başarıyla yerine getirebileceklerine dair inanç geliştirdiğinde motivasyon artar. Uygulama Örnekleri: Sporcuların rol modellerini gözlemlemesi (örneğin, başarılı bir sporcu). Koçların sporculara sık sık pozitif geri bildirim vermesi 6.AKIŞ KURAMI Temel İlkeler: Sporcular, tamamen yaptıkları aktiviteye odaklandığında ve kendilerini “akış” durumunda bulduğunda içsel motivasyon artar. Akış durumu için gereken koşullar: 1.Zorluk seviyesi, sporcuların yetenekleriyle dengede olmalıdır. 2.Sporcular, açık hedeflere sahip olmalı ve anında geri bildirim almalıdır. Spor Uygulamaları: Bir sporcunun becerilerine uygun zorluk seviyesi seçilerek akış durumu yaratılabilir. Örneğin, yeteneklerini geliştiren bir basketbol oyuncusunun serbest atış pratiği sırasında yoğun bir şekilde odaklanması. 7.ADALET KURAMI Temel İlkeler: Sporcular, çabalarının karşılığını adil bir şekilde aldıklarını düşündüklerinde motive olurlar. Adalet duygusu bozulduğunda motivasyon düşebilir. Spor Uygulamaları: Koçların tüm sporculara eşit fırsatlar sunması. Ödüllerin ve tanınmanın adil bir şekilde dağıtılması. 8.KENDİLİK ALGISI KURAMI Temel İlkeler: Sporcular, kendilerini nasıl gördüklerine ve özsaygılarına bağlı olarak motive olurlar. Pozitif bir kendilik algısına sahip sporcular daha yüksek motivasyon sergiler Spor Uygulamaları: Sporcuların başarılarını öne çıkarmak ve özsaygılarını desteklemek. SPORDA MOTIVASYONU DESTEKLEYEN STRATEJILER Bireysel Hedefler Belirlemek: Sporcuların kişisel yeteneklerine ve hedeflerine uygun bireysel hedefler belirlenmelidir. Geri Bildirim ve Takdir: Koçlar, sporculara düzenli olarak pozitif geri bildirim vermelidir. Sosyal Bağlılık: Takım sporlarında sporcular arasındaki bağlılık ve destek, motivasyonu artırır. SPORDA MOTIVASYONU DESTEKLEYEN STRATEJILER İçsel Motivasyonu Artırmak: Sporcuların spor yapmaktan keyif almasını sağlamak, uzun vadeli başarı ve bağlılık getirir. Zorluk Seviyesini Doğru Ayarlamak: Sporculara, yetenekleriyle uyumlu ancak onları geliştirecek zorluklar sunulmalıdır. SONUÇ Performansı Artırır: Motivasyon, sporcunun antrenmanlarda ve müsabakalarda daha yüksek performans göstermesine yardımcı olur. Kararlılığı Sağlar: Motivasyonu yüksek olan sporcular, zorluklara rağmen hedeflerinden vazgeçmeden ilerler. Duygusal Dayanıklılığı Artırır: Sporcular, başarısızlık ve hayal kırıklıklarıyla başa çıkmada daha dirençli hale gelir. Takım Dinamiklerini Geliştirir: Grup içinde motivasyon düzeyinin yükselmesi, takım uyumunu ve başarısını artırır. Uzun Vadeli Başarı: İyi yönetilen motivasyon, sporcunun uzun vadeli spor kariyerinde sürdürülebilir bir başarı sağlamasına yardımcı olur. YAŞAR DOĞU SPOR BİLİMLERİ FAKÜLTESİ SPOR YÖNETİCİLİĞİ SPOR PSİKOLOJİSİ Muhammet KUSAN SPOR SAKATLIKLARI -Spor sırasında veya sonrasında ortaya çıkan fiziksel travmalardır. PSİKOSOSYAL BOYUTUN ÖNEMİ -Fiziksel etkilerinin yanı sıra bireyin psikolojik durumu Ve sosyal çevresi üzerindeki etkileri. SPOR SAKATLIKLARININ PSİKOLOJİK ETKİLERİ *STRES VE KAYGI Stres: Genellikle belirli bir durum veya olay karşısında verilen kısa süreli bir tepkidir. Vücudun savaş veya kaç tepkisini tetikler. Kaygı: Gelecekte ortaya çıkabilecek bir tehdit veya belirsiz durum karşısında duyulan endişe ve korku halidir. -Yaralanma sonrası spora geri dönüş korkusu. -Performans düşüklüğü etkisi. *DEPRESYON -Sakatlık nedeniyle aktivitelerden uzak kalmanın duygusal etkileri. -Özdeğer kaybı ve sosyal izolasyon. *TRAVMA SONRASI STRES BOZUKLUĞU(TSSB) -Ciddi sakatlıklarda görülebilen psikolojik travmalar. *ÖRN: -Eklem ve bağ yaralanmaları, -Ligament kopmaları(bağ kopmaları), -Kas ve Tendon yaralanmaları vb. *ÖZ YETERLİLİK ALGISININ AZALMASI -Sporcunun kendine olan güveninin zedelenmesi. *SOSYAL İZOLASYON Bir bireyin sosyal çevresinden,toplumsal ilişkilerden uzaklaşması durumudur. Bunun nedenleri; Fiziksel engeller, psikolojik faktörler, toplumsal dışlanma,sosyal beceri eksikliği. SPORDA CİDDİ SAKATLIKLARIN ÖNLENMESİ -Doğru teknik kullanımı, -Isınma ve soğuma egzersizleri, -Koruyucu ekipman kullanımı, -Yeterli dinlenme, -Fiziksel ve zihinsel hazırlık. PSİKOLOJİK MÜDAHALELER VE DESTEK STRATEJİLER *Psikolojik danışmanlık ve terapi -Bilişsel davranışçı terapi (BDT) ile stres yönetimi: Bireyin düşünce,duygu ve davranışlarını inceleyerek psikolojik sorunların çözümüne odaklanan psikoterapi yaklaşımıdır. ÖRN:"Başarısız olacağım" düşüncesi, kaygıya ve kaçınma davranışlarına yol açar. *sorun odaklı yaklaşım: bir sorun veya belirtiye odaklanarak bireye uygun çözüm önerileri sunar. PSİKOLOJİK MÜDAHALELER VE DESTEK STRATEJİLER *BDT' NİN KULLANIM ALANLARI NELERDİR? 1)Anksiyete bozuklukları: Panik bozukluk ,sosyal kaygı, fobiler. 2)Depresyon: Olumsuz düşünce kalıplarını değiştirme. 3)Obsesif- kompulsif bozukluk: Zorlayıcı düşüncelerin ve tekrarlayan davranışların yönetimi. 4)Travma sonrası stres bozukluğu (TSSB): Travmatik anıların etkisini azaltma. 5)Yeme bozuklukları: Anoreksiya, bulimiya, Aşırı yeme. BDT'NİN SÜRECİ NASIL İŞLER? 1)Değerlendirme ve hedef belirleme: Terapist ve danışan, sorunun ne olduğunu anlamak ve belirli hedefler koymak için birlikte çalışır. 2)Düşünce ve inançların incelenmesi: Danışman olumsuz, gerçek dışı veya işlevsiz düşünceleri tespit edilir. 3)Alternatif düşünce geliştirme: İşlevsiz düşüncelerin yerine daha gerçekçi ve olumlu düşünceler geliştirilir. 4)Davranışsal teknikler: Maruz bırakma, problem çözme, gevşeme teknikleri gibi Yöntemler kullanılarak danışanın davranışlarını değiştirmesi sağlanır. 5)Ev ödevleri: Terapideki öğrenilen becerilerin günlük hayatta uygulanması için ödevler SPOR SAKATLANMALARI İLE İLGİLİ ÖRNEK VAKALAR -Niki Lauda, Formula 1 tarihinde unutulmaz bir yere sahip olan bir pilot olarak adını yazdırdı. Lauda, hızlı ve disiplinli sürüş tarzıyla tanınıyordu ve üst düzey yarışlarda başarılar elde etti. SPOR SAKATLANMALARI İLE İLGİLİ ÖRNEK VAKALAR Almanya'daki pistinde gerçekleşen bir yarış sırasında ciddi bir geçirdi. Aracı alev aldı ve yüzünde ciddi yanıklar oluştu. Niki ağır yaralarla hastaneye kaldırıldı ve uzun bir tedavi sürecine girdi. Kaza sonrası durumu oldukça kritik olan Niki, sadece altı hafta sonra beklenmedik bir şekilde yarışlara geri döndü. Birçok kişi, kazadan kaynaklanan yaraların iyileşme sürecinin daha uzun olacağını düşünürken o hayranlarına büyük bir sürpriz yaptı. 1976 sezonunun geri kalanında üstün bir performans sergiledi. Niki, büyük bir azim ve kararlılıkla 1976 Formula 1 Dünya Şampiyonluğu'nu kazanmayı başardı. Spor Dalı: Formula 1 Michael Schumacher Sakatlık: 2013 yılında kayak yaparken ciddi beyin travması geçirdi. Etkileri: Uzun süre yoğun bakımda kaldı ve hayatında kalıcı değişiklikler oldu. Kobe Bryant Spor Dalı: Basketbol (NBA) Sakatlık: 2013'te Aşil tendonunun kopması. Etkileri: Tedavi süreci zorlu oldu ancak sahalara geri dönmeyi başardı ve kariyerine devam etti. Aşil tendonunun kopması. Spor Dalı: Futbol Sakatlık: 2014 Dünya Kupası çeyrek finalinde bel Neymar Jr. kemiğinden ciddi bir darbe aldı. Etkileri: Turnuvadan elendi ancak uzun vadede futbol kariyerine devam edebildi. Spor Dalı: Kayak Lindsey Vonn Sakatlık: 2013 yılında şampiyona sırasında düşerek diz bağlarından sakatlandı. Etkileri: Bir dönem pisti bırakmak zorunda kalsa da daha sonra başarıyla dönüş yaptı. Spor Dalı: Golf Tiger Woods Sakatlık: Sırt ve diz problemleri nedeniyle birçok kez ameliyat oldu. Etkileri: Sahalara dönüş yapsa da sıkça uzun aralar vermek zorunda kaldı. SPOR SAKATLIKLARININ OLUŞUMUNDAKİ ETMENLER DIŞSAL ETMENLER(FİZİKSEL) Sporcunun kontrolü dışında olan ve çevreden kaynaklanan faktörlerdir. *Ekipman: Yanlış veya yetersiz spor ekipmanları. ÖRN; Uygun olmayan ayakkabılar,koruyucu malzeme eksikliği. *Zemin ve alan koşulları: oyun sahasının bozuk,kaygan,engebeli yada zemine uygun olmayan yapısı. Alanın yeterince aydınlatılmaması veya görüş engelleyici unsurların bulunması. *Hava ve çevre şartları: Sıcaklık,nem,soğuk hava veya rüzgar gibi olumsuz hava koşulları. *Psikososyal faktörler: Seyirci baskısı, motivasyon eksikliği veya aşırı stres. Sporcunun performansını olumsuz etkileyen dış etmenler. (Örneğin; seyirci alayları) Bu dışsal etmenlerin önlenmesi için neler yapılabilir? *Uygun güvenlik önlemleri alınmalıdır; (ekipman iyileştirmeleri: futbol için çivili kramponlar, basketbol için tabanı kaymaz spor ayakkabılar vb.) *Zemin ve alan koşullarının iyileştirilmesi, *Hava ve çevre şartlarına uyum, *Sporcu eğitimi (kurallara göre haraket etme), *Psikolojik ve sosyal destek(sporcuları motive etmek). SPOR SAKATLIKLARININ OLUŞUMUNDAKİ ETMENLER İÇSEL ETMENLER (PSİKOLOJİK) Sporcunun veya bireyin kendi vücudundan ve zihinsel durumundan kaynaklanan,duygusal tepkileri ile ilgili faktörlerdir. 1)Stres 2)Kaygı 3)Dikkat dağınıklığı 4)Aşırı motivasyon ve hırs 5)Özgüven eksikliği 1)STRES: Selye'nin baskı altında kalması durumunda ortaya çıkan zorlanmadır. Bireyin kendi vücudundan ve zihinsel durumundan kaynaklanan faktörlerdir. Kısa sürelidir. (DIŞSAL) -EUSTRES: Olumlu stres,motivasyonu artırır. -DİSTRES: Yıkıcıdır,sıkıntı ve ızdırap verir. 2)KAYGI(ANKSİYETE): Bir belirsizlik veya tehdit algısıyla ortaya çıkan duygusal ve fizyolojik tepkilerdir. Özellikle yaralanma korkusu ve başarısızlık endişesi ile ilişkilidir. Uzun sürelidir. (İÇSEL) SPOR SAKATLIKLARININ OLUŞUMUNDAKİ ETMENLER *Yaralanma kaygısı: Daha önce sakatlık geçirmiş bir sporcu, aynı sakatlığı yaşamamak için aşırı tedbirli davranır. *Performans kaygısı: Beklentileri karşılayamama düşüncesi nedeniyle yaşadığı yoğun kaygı ve endişe durumudur. 3)DİKKAT DAĞINIKLIĞI: Odaklanma eksikliği, sporcunun ani veya hızlı karar vermesini engeller ve yanlış hareketlere neden olur. *Zihinsel yorgunluk: sporcu zihinsel olarak tükenmişse dikkatini antrenmana veya oyuna veremez. *Dışsal faktörlerden etkilenme: seyirciler, antrenör baskısı veya kişisel sorunlar, sporcunun dikkatini dağıtır. 4)AŞIRI MOTİVASYON VE HIRS: Bir sporcu için başlangıçta olumlu gibi görünebilir. Ancak bu durum kontrol edilemezse sakatlanmalara,tükenmişliğe ve zihinsel sağlık sorunlarına yol açabilir. Bunun nedenleri nelerdir? -Başarıya odaklanma(belirli bir hedefe ulaşma), -Dışsal baskılar antrenörler, aile üyeleri veya toplum tarafından yüksek başarı beklentisi), -Kendine güven ve egoyu besleme(sporcunun sınırlarını zorlaması), -Rekabetçi ruh(kazanma arzusu, aşırı hırs). 5)ÖZGÜVEN EKSİKLİĞİ: Sporcuların kendi yeteneklerine ve potansiyellerine olan inanç eksikliği, performanslarını olumsuz yönde etkileyebilir *Özgüven eksikliği ile başa çıkma yöntemleri nelerdir? -Pozitif düşünce ve içsel konuşma, -Başarıları hatırlamak, -Hedef belirleme, -Sosyal destek ve iyi iletişim, -Zihinsel antrenman teknikleri(görselleştirme), -Kendini kabul etme ve olumsuz duyguları yönetme. YAŞAR DOĞU SPOR BİLİMLERİ FAKÜLTESİ SPOR YÖNETİCİLİĞİ SPOR PSİKOLOJİSİ Muhammet KUSAN TANIMLAR Spor psikolojisi, sporcuların performansını ve genel yaşam kalitesini etkileyen zihinsel ve duygusal süreçleri inceleyen bir bilim dalıdır. TANIMLAR Sporun insan davranışları üzerine etkisidir (Alderman 1980). Psikoloji ilkelerinin spor ortamına uygulanmasıdır (Cox,1985). Spor ortamında insan davranışlarıyla ilgili sorulara cevap bulmaya çalışan spor ve egzersiz biliminin bir dalıdır (Gill,1986) TARİHİ 1800. yıllar(hipnoz, hayal etme Vb. ile performans araştırma çalışmaları) Bazı araştırmacılar, sporcuları hipnoz ederek performanslarını artırmayı amaçlayan deneyler yapmışlardır. Hipnozun, sporcuların zihinsel engellerini aşmalarına ve performans kaygılarını azaltmalarına yardımcı olabileceği düşünülmüştür. TARİHİ 1800'lü yıllarda, sporcuların başarıyı hayal ederek performanslarını geliştirebileceği fikri üzerinde durulmuştur. Sporcuların zihinsel olarak başarıyı ve hareketleri gözlerinde canlandırmaları, onları gerçek performans sırasında daha etkili yapabileceği düşünülmüştür. Bu çalışmalar, günümüzde kullanılan "mental antrenman" ve "vizyon" tekniklerinin temellerini atmıştır. TARİHİ 1897 Norman Triplett1 1897 yılında, Triplett, sporcularda rekabetin performansı nasıl etkilediğini inceleyen bir çalışma yapmıştır. Bisiklet yarışlarıyla ilgili gözlemlerinde Bu deney sosyal kolaylaştırma (social facilitation) teorisinin temellerinden biridir. TARİHİ 1900.yıll.başl.(Alm.,japonya,Sovyetl.Birl.vb.öncüle rin ortaya çıkışı). 1900’lü yılların başları, spor psikolojisinin akademik ve pratik anlamda gelişmeye başladığı bir dönemdir. Almanya, Japonya, Sovyetler Birliği gibi ülkeler bu alanda öncü çalışmalar yaparak sporcuların performanslarını artırmak için psikolojik teknikler ve yaklaşımlar geliştirmiştir. TARİHİ 1920’lerde, Carl Diem Almanya’da spor psikolojisi üzerine, sporcuların psikolojik durumlarının performansa olan etkilerini anlamaya yönelik çalışmalar yapmıştır. Dr. Robert Werner Schulte 1921’de, ilk spor psikolojisi laboratuvarını kurarak sporcuların zihinsel süreçlerinin bilimsel olarak incelenmesine öncülük etmiştir. TARİHİ Japon araştırmacılar, sporcuların zihinsel ve fiziksel dengesini sağlamak için meditasyon ve zihinsel hazırlık tekniklerini geliştirmiştir. Bu dönemde zihinsel konsantrasyon, dayanıklılık ve psikolojik hazırlığın spor performansına etkileri Japon spor kültüründe önemli bir yer edinmiştir. TARİHİ Aleksei Leontiev ve Peter Rudik, Sovyetler Birliği'nde spor psikolojisi çalışmalarına katkıda bulunan önemli isimlerdir. Sovyet sporcuları için mental hazırlık, yarışma öncesi psikolojik destek ve motivasyon çalışmaları olağan hale gelmiştir. TARİHİ 1920-30 yıll.Coleman Griffithilk lab. Coleman Griffith, spor psikolojisi alanında öncü bir figür olarak kabul edilir ve modern spor psikolojisinin kurucusu olarak bilinir. Griffith, Amerika Birleşik Devletleri'nde spor psikolojisine yönelik ilk bilimsel laboratuvarı kuran kişi olarak bu alanda devrim niteliğinde adımlar atmıştır. TARİHİ 1920-30 yıll.Coleman Griffith lab. Griffith’in laboratuvarında yaptığı araştırmalar, sporcuların performanslarını etkileyen zihinsel faktörleri anlamaya yönelikti. Özellikle dikkat, odaklanma, tepki süreleri ve sporcuların baskı altında nasıl performans gösterdiği gibi konuları inceledi. TARİHİ 1920-30 yıll.Coleman Griffith lab. Griffith, 1920'lerde Chicago Cubs beyzbol takımıyla iş birliği yaparak spor psikolojisini pratik uygulamalarla test eden ilk kişi oldu. Bu iş birliği, spor psikolojisinin yalnızca laboratuvar ortamında kalmayıp profesyonel spor dünyasında uygulanabilir bir disiplin olduğunu gösterdi. TARİHİ İlk dersler(illinois üni.) Coleman Griffith, 1923 yılında Illinois Üniversitesi'nde spor psikolojisi üzerine ilk dersleri vermeye başladı. Bu dersler, sporcuların zihinsel süreçlerini anlamayı ve performansı artırmak için bu süreçleri nasıl kullanabileceklerini araştırıyordu. Griffith, derslerinde sporcuların motivasyon, dikkat, konsantrasyon ve öğrenme becerileri gibi psikolojik unsurların performans üzerindeki etkisini ele aldı. Bu konular, modern spor psikolojisinin temellerini oluşturdu. TARİHİ *1930-40 A.B.D üniversitelerinde ilk Dr.Prg.lar *1940-1960 Ara *1965 ilk kongre (Roma) *1976 Montreal ilk olimpiyat katılımı (spor psikologlarının) *1986 APA bünyesine 47. bölüm ola- rak katılım Spor psikoloğu ne yapar? Neden gereklidir Performans Artışı: Spor psikologları, sporcuların mental engellerini aşmalarına ve daha iyi odaklanmalarına yardımcı olarak, performanslarını artırabilirler. Stres Yönetimi: Yarışma baskısı, sporcular üzerinde ciddi bir stres yaratabilir. Spor psikologları, stresle başa çıkma teknikleri öğretir ve bu baskının yönetilmesine yardımcı olur. Motivasyon: Sporcuların motivasyonlarını artırmak ve hedef belirleme konularında destek sağlamak, başarıya ulaşmalarında önemli bir rol oynar. Yaralanma Sonrası Destek: Yaralanma sürecinde psikolojik destek sağlamak, sporcuların iyileşme süreçlerini hızlandırabilir ve geri dönüşlerini kolaylaştırabilir. Takım Dinamikleri: Takım sporlarında, takım içindeki ilişkilerin sağlıklı olmasını sağlamak, iletişimi geliştirmek ve grup dinamiklerini optimize etmek için spor psikologlarının katkısı önemlidir. Kendine Güven: Spor psikologları, sporcuların kendine güvenini artırarak, performanslarını etkileyen olumsuz düşünceleri ve kaygıları aşmalarına yardımcı olabilir. Performans Artışı: Spor psikologları, sporcuların mental engellerini aşmalarına ve daha iyi odaklanmalarına yardımcı olarak, performanslarını artırabilirler. Stres Yönetimi: Yarışma baskısı, sporcular üzerinde ciddi bir stres yaratabilir. Spor psikologları, stresle başa çıkma teknikleri öğretir ve bu baskının yönetilmesine yardımcı olur. Motivasyon: Sporcuların motivasyonlarını artırmak ve hedef belirleme konularında destek sağlamak, başarıya ulaşmalarında önemli bir rol oynar. Yaralanma Sonrası Destek: Yaralanma sürecinde psikolojik destek sağlamak, sporcuların iyileşme süreçlerini hızlandırabilir ve geri dönüşlerini kolaylaştırabilir. Takım Dinamikleri: Takım sporlarında, takım içindeki ilişkilerin sağlıklı olmasını sağlamak, iletişimi geliştirmek ve grup dinamiklerini optimize etmek için spor psikologlarının katkısı önemlidir. Kendine Güven: Spor psikologları, sporcuların kendine güvenini artırarak, performanslarını etkileyen olumsuz düşünceleri ve kaygıları aşmalarına yardımcı olabilir. SPOR PSİKOLOJİSİNİN İŞLEVLERİ *Performansı arttırmak ve toparlanmaya yardımcı olmak amacına yönelik uygulamalar. *Gevşeme çalışmaları *Motivasyon *konsantrasyon *Kişilik *İletişim SPOR PSİKOLOJİSİNİN İŞLEVLERİ *Teknik öğretiye katkı sağlamak amacına yönelik uygulamalar. *Motivasyon *Konsantrasyon *zihinsel Antrenman SPOR PSİKOLOJİSİNİN İŞLEVLERİ Performansı engelleyen faktörlerin ortadan kaldırılmasına yönelik uygulamalar. *Stres *Kaygı *Kendine güven *Depresyon *Konfizyon SPOR PSİKOLOGUNUN YAKLAŞIMI A-Temas ve görüşme: Yardım tipi görüşülerek sporcu tanınır ve uygun görülürse başkasına refere edilir. B-İlişki kurma: karşılıklı güven ve saygı oluşturulur. SPOR PSİKOLOJİSİNİN ETİK SORUNLARI Gizlilik: Spor psikologları, sporcularla yaptıkları görüşmelerde gizliliği korumak zorundadır. Ancak, bir sporcuya zarar verme riski varsa, bu gizlilik ihlal edilebilir. Bu durum, etik bir ikilem yaratabilir. SPOR PSİKOLOJİSİNİN ETİK SORUNLARI Sınırların Belirlenmesi: Spor psikologları, profesyonel ve kişisel ilişkileri ayırt etmekte zorlanabilirler. Bu, karşılıklı güvenin zedelenmesine veya yanlış anlaşılmalara yol açabilir. SPOR PSİKOLOJİSİNİN ETİK SORUNLARI Kendi Sınırlarını Bilme: Spor psikologlarının, kendi uzmanlık alanlarını ve yeterliliklerini bilmesi önemlidir. Bu, yanlış yönlendirme veya yetersiz yardım sağlama riskini azaltır. SPOR PSİKOLOJİSİNİN ETİK SORUNLARI İkna ve Manipülasyon: Spor psikologları, sporcuları hedeflerine ulaşmaları için motive etmeye çalışırken, manipülatif davranışlardan kaçınmalıdır. Sporcuların duygusal ve zihinsel durumları üzerinde etkili olabilmek, etik bir sorumluluk gerektirir. SPOR PSİKOLOJİSİNİN ETİK SORUNLARI Kültürel Duyarlılık: Farklı kültürel geçmişlere sahip sporcularla çalışırken, etik açıdan duyarlı olmak ve bu bireylerin değerlerine, inançlarına ve normlarına saygı göstermek önemlidir. SPOR PSİKOLOJİSİNİN ETİK SORUNLARI İlaç Kullanımı ve Performans Artırıcı Maddeler: Spor psikologlarının, sporcuların doping veya diğer yasadışı performans artırıcı maddeler kullanma konusundaki kararlarına etkisi, etik bir tartışma yaratabilir SPOR PSİKOLOJİSİNİN ETİK SORUNLARI Çatışan İlgiler: Spor psikologları, sporcu, takım ve kulüp arasında dengenin sağlanması gerektiğinde, bu farklı çıkarlar arasında çatışma yaşayabilirler. Bu etik sorunlar, spor psikologlarının profesyonel uygulamalarını dikkatle düşünmelerini ve etik kurallara uymalarını gerektirir.