İskelet Komponentleri 2.Sınıf 2024 PDF
Document Details
Uploaded by GloriousIntelligence3233
İstanbul Kent Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi
2024
Prof. Dr. Fatma Ünalan
Tags
Summary
Bu belge, diş hekimliği öğrencileri için, iskelet komponentleri hakkındaki bir ders notu veya sunum içeriği. Ana ve küçük bağlayıcılar, tırnaklar, direkt ve indirekt tutucular, kaide plakları ve retansiyon ağları, yapay dişler gibi çeşitli konular ele alınmaktadır.
Full Transcript
18/12/2024 Prof. Dr. Fatma Ünalan İstanbul Kent Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi 1 1 İSKELETİN KOMPONENTLERİ 1....
18/12/2024 Prof. Dr. Fatma Ünalan İstanbul Kent Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi 1 1 İSKELETİN KOMPONENTLERİ 1. Ana bağlayıcılar (Major connectors) 2. Küçük bağlayıcılar (Minor connectors) 3. Tırnaklar 4. Direkt tutucular 5. Endirekt tutucular 6. Kaide plakları ve retansiyon ağları 7. Yapay dişler 2 1 18/12/2024 ANA (BÜYÜK) BAĞLAYICILAR Diş kavsinin bir tarafındaki iskelet komponentlerini, kavsin karşı tarafındaki komponentlere bağlayan bir iskelet parçası olarak tanımlanır. 3 ANA BAĞLAYICILARIN LOKALİZASYONU 1. Hareketli dokulardan uzakta yer almalıdır. 2. Dişetlerini sıkıştırmayacak şekilde lokalize edilmelidir. 3. Protezin takılıp çıkarılması sırasında kemik ve yumuşak doku çıkıntılarına zarar vermemelidir. 4. Ana bağlayıcı tasarımının mevcut koşullara göre düzenlenmesi gereken durumlarda rölief yapılmalıdır. 4 2 18/12/2024 ANA BAĞLAYICILARIN ÖZELLİKLERİ 1. Rijit 2. Ağız dokularına uyumlu materyal 3. Dili tahriş etmemeli 4. Gereğinden fazla alan kaplamamalı 5. Yüzey morfolojisine uygun 6. Doku uyumu net 7. Üniform kalınlık 8. Besin artıklarını tutmamalı 5 ÜST ÇENEDE KULLANILAN ANA BAĞLAYICILAR Tek damak barı Ön-arka damak barı Damak bandı Damak plağı At nalı veya U plak 6 3 18/12/2024 TEK DAMAK BARI(PALATAL BAR) Bar denilebilmesi için, genişliği 8 mm den daha az olmalıdır. Üst çenede kullanılan en zayıf ana bağlayıcıdır. 7 TEK DAMAK BARI(PALATAL BAR) Endikasyonları Kennedy sınıf 3 modifikasyon 1 vakaları Köprü yapımı için destek dişlerin periodontal dokularının uygun olmadığı durumlarda KIII modifikasyonsuz vakalarda düşünülebilir. 8 4 18/12/2024 ÖN-ARKA DAMAK BARI Üst çenede her vakada kullanılabilecek en sağlam ana bağlayıcı tipidir. Biri önde diğeri arkada ve sert damakta olmak şartıyla orta çizgiye dik geçen birbirine paralel ve simetrik hazırlanmış iki bar söz konusudur. 9 ÖN-ARKA DAMAK BARI Endikasyonları Destek dişleri ve alveol kemik desteği iyi olan Kennedy sınıf I-II vakalar Eksik diş sayısı çok olan KII, Mod. 1 vakaları Kennedy III vakaları Yumuşak-sert damak birleşim yerine kadar uzanmayan maksiller torus vakaları 10 10 5 18/12/2024 DAMAK BANDI(PALATAL BAND) En çok kullanılan üst ana bağlayıcıdır. Bar’a göre daha geniş ve daha incedir. Genişliği ortalama 8-20 mm, kalınlığı 0.4-0.5 mm. dir. 11 DAMAK BANDI(PALATAL BAND) Endikasyonları Kennedy III modifikasyonlu vakalar Az sayıda diş eksikliği olan serbest sonlu vakalar Karşıt ark stabilizasyonundan yararlanılması gereken vakalar Kennedy II Mod. 1 vakalarında 12 6 18/12/2024 DAMAK PLAĞI(PALATİNAL PLAK) Üst ana bağlayıcının ortalama genişliği 20 mm. üzerinde ise palatinal plak adını alır. 13 DAMAK PLAĞI(PALATİNAL PLAK) Endikasyonları Kennedy I vakalar Kennedy II-III vakalar Damak kubbesi sığ- alveol kretleri rezorbe olan vakalar Damak yarıklı hastalarda Ön bölgede de eksik dişlerin olduğu dişsiz sonlanan çenelerde 14 7 18/12/2024 PALATAL AT NALI (U) PLAK Mekanik açıdan zayıf, hasta açısından rahatsızlık verici bir bağlayıcıdır. 15 PALATAL AT NALI (U) PLAK Endikasyonları Geniş ve opere edilemeyen torus varlığı Ön grup dişlerin eksikliği Damak refleksi olan hastalar 16 8 18/12/2024 ALT ÇENEDE KULLANILAN ANA BAĞLAYICILAR Dil barı Dil plağı Dil barıyla birlikte devamlı kroşe Dudak barı Sublingual bar 17 DİL BARI(LİNGUAL BAR) Dişeti kenarını örtmeyen en kullanışlı mandibular ana bağlayıcı tipidir. Kesiti yarım armut şeklinde olup alt tarafı kalın yuvarlak, üst tarafı daha ince olan bir ana bağlayıcı tipidir. Gingival marjin ve sulkus tabanı arasındaki mesafe 6- 8 mm olmalıdır. 18 9 18/12/2024 DİL BARI(LİNGUAL BAR) Kontrendikasyonları Ağız tabanı ile dişeti kenarı arasındaki mesafe 8 mm. den az ise ve dil tarafındaki dokularda aşırı eğim varsa kullanılmaz. 19 SUBLİNGUAL DİL BARI Klasik lingual bara benzer. Ağız tabanı yüksekliğinin 8 mm. den az olduğu vakalarda (5-7 mm.) endikedir. Endikasyonları Lingual bar kullanımını engelleyecek dişeti çekilmesi varlığı Sığ lingual vestibül Derin andırkat varlığı 20 10 18/12/2024 DİL PLAĞI(LİNGUAL PLAK) Lingual bar kullanımı kontrendike ise plak biçiminde bir ana bağlayıcı kullanılır. 21 DİL PLAĞI (LİNGUAL PLAK) Endikasyonları Dil barı kullanılabilmesi için gerekli 8 mm. lik mesafe yoksa Dil frenulumunun yüksek olduğu vakalarda Alveol kretlerinin vertikal yönde aşırı rezorpsiyona uğradığı Kennedy sınıf I vakalar Periodontal bakımdan zayıf olan dişleri stabilize etmek için Bir süre sonra proteze ön dişlerin ilavesi düşünülen vakalarda 22 11 18/12/2024 DİL BARI İLE DEVAMLI KROŞE KOMBİNASYONU Ana bağlayıcı olarak lingual plak gerekiyor, fakat ön dişlerin eğimleri buna izin vermiyorsa, böyle bir kombinasyon düşünülebilir. 23 DİL BARI İLE DEVAMLI KROŞE KOMBİNASYONU Özellikle ön dişlerin şinelenerek birbirine bağlanması gereken durumlarda Ön dişlerin dil yüzeylerine dil plağının yapılamadığı ve dişlerden de destek alınması gereken çok sayıda diş eksikliklerinin olduğu durumlarda tercih edilir. 24 12 18/12/2024 LABİAL BAR(DUDAK BARI) Alt çenede en az kullanılan ana bağlayıcı tipidir. Yerleştirilmesi zor, kullanımı kolay değildir. 25 LABİAL BAR(DUDAK BARI) Endikasyonları Geniş lingual torus varlığı Alt ön dişlerin linguale eğimli olduğu vakalar 26 13 18/12/2024 KÜÇÜK BAĞLAYICILAR Tırnakları, indirekt tutucuları, kroşeleri ve kaide plaklarını bir araya getiren ve ana bağlayıcıya birleştiren rijid parçalardır. 27 KÜÇÜK BAĞLAYICILAR Küçük bağlayıcıların 2 önemli fonksiyonu vardır: Proteze gelen basınçları destek dişlere iletmek Destek dişlere gelen basınçları proteze iletmek 28 14 18/12/2024 KÜÇÜK BAĞLAYICILAR Küçük bağlayıcıların sahip olması gereken özellikler: Rijidite Lokalizasyon Kesiti Birleşme açısı Birleşim yerleri Rehber düzlem 29 Tırnak Nedir? Tırnaklar , fonksiyonel kuvvetleri dağıtmak için doğal diş veya restorasyonların üzerinde hazırlanan özel yerlere oturan , proteze vertikal desteklik sağlayan rijit protez uzantılarıdır. Tırnakların oturması için destek diş üzerinde hazırlanan özel yerlere “ TIRNAK YUVASI” denilmektedir. 30 15 18/12/2024 TIRNAKLAR Tırnakların öncelikli görevleri parsiyel proteze vertikal destek sağlamaktır. Ayrıca: Protez bileşenlerinin planlanan konumlarında kalmalarını sağlar. Protezin gömülmesini engelleyerek var olan oklüzal ilişkilerin devamlılığını sağlar. Stop görevi yaparak protezin dokulara doğru hareketini önler. Oklüzal kuvvetleri destek dişlere yönlendirir ve dağıtır. 31 TIRNAKLAR Çevre mukozayı travmadan korumak. Kroşelerin tutucu parçalarının uygun konumda kalmasını sağlamak. Diş doku destekli protezlerde indirekt tutucuların fonksiyon görmesini sağlamak. Eğilmiş destek dişlerin oklüzyonunu temin etmek. Karşılığı olmayan destek dişlerin uzamasını önlemek. 32 32 16 18/12/2024 TIRNAKLAR Embrazür alanlarından ve kontak noktalarından gıda kaçışını sağlamak. Anterior dişlerde lingual destek sağlamak. Ölçü veya besleme işlemlerinde iskeletin doğru konumda kalmasını sağlamak. Diş doku destekli HBP’in rotasyon aksını belirlemek. Stabilizasyona yardımcı olmak. 33 33 Tırnaklar Yerleştikleri Bölgelere Göre İsimlendirilirler Oklüzal Tırnaklar Singulum (Lingual) Tırnağı İnsizal (Kesici) Tırnaklar 34 17 18/12/2024 OKLÜZAL TIRNAKLAR Posterior dişlerin çiğneyici yüzeylerine yerleştirilen HBP’lerin bir uzantılarıdır. 35 OKLÜZAL TIRNAKLAR Küçük bağlayıcı ile aralarındaki açı 90 dereceden az olmalıdır. 36 18 18/12/2024 Bukkolingual genişliği iki tüberkül arası mesafenin yarısı kadar olmalıdır. Mezio-distal uzunluğu en yakın doğal fossa ile birlikte en derin yere uzanır. 37 Tırnak yuvası tabanı marjinal kenarda tepesi dişin merkezinde olan kenarları yuvarlatılmış üçgen şeklindedir. Bu yuva rond frez kullanılarak hazırlanır. 38 19 18/12/2024 Tırnak yuvası hazırlanırken destek dişin marjinal kenarı 1.5mm kadar indirilmelidir .Yuvanın merkezi tırnağın genel düzleminden 0.5mm daha derin olmalıdır. 39 Tırnak yuvası; keskin kenar ,köşe veya vertikal duvar içermeyen kaşık şeklindedir. Bu şekli sayesinde tırnağın hafif fonksiyonel hareketlerine izin verir.(Diş- Doku destekli HBP) 40 20 18/12/2024 Tırnak Yuvaları Hazırlanırken; Yuvanın en derin yeri dişin merkezinde olmalı. Bütün köşeler yuvarlatılmalı. Eğer dentin açığa çıktıysa uygun bir restoratif materyalle kapatılmalı. Flor uygulamasıyla hassasiyet engellenmeli. Seramik kuronlarda mum modelaj aşamasında metal üzerine yuva hazırlanmalıdır. 41 OKLÜZAL TIRNAKLARIN GÖREVLERİ Vertikal kuvvetleri dişe iletir. Lateral kuvvetin bir kısmını dişe iletir. Besin maddelerinin araya girmesine engel olur. Oklüzyonu düzeltebilir. İndirekt tutucu olarak rol oynayabilir. 42 21 18/12/2024 OKLÜZAL TIRNAKLAR 1)Uzatılmış Oklüzal Tırnaklar 2)Onley Oklüzal Tırnaklar 3)Embrazür (İnterproksimal)Oklüzal Tırnaklar 43 1)Uzatılmış Oklüzal Tırnaklar Kennedy Class 2 modifikasyon 1 ve Kennedy Class 3 vakalarında posterior destek dişler genellikle mesiale devrilmiş molarlar olmaktadır. 44 22 18/12/2024 Tırnak , dişin mesio- distal uzunluğunun ½’sinden daha fazlasına uzatılarak gelen kuvvetlerin dişin uzun aksına daha paralel yönlendirilmesi sağlanır. 45 2)Onley Oklüzal Tırnaklar Destek dişin şiddetli derecede eğimlendiği durumlarda onley oklüzal tırnaklar dizayn edilerek oklüzal plan düzeltilebilir. Böylece kuvvetler dişin uzun aksına yönlendirilirler. Derin oluklar yeniden düzenlenmede minimal tutulur. 46 23 18/12/2024 3)Embrazür (İnterproksimal) Tırnaklar Modifikasyonsuz Kennedy 2 ve Kennedy 3 vakalarında kullanılır. Amaç ; tek bir tırnağın yaptığı kama etkisini elimine etmektir.. 47 Komşu dişlerin marjinal sırtları indirilir , fakat temas noktaları kaybedilmez. Metalin çatışma yaratmadan yeterli kalınlıkta(1-1.5mm) yapılabilmesi için yuvalar bukkal ve linguale doğru genişletilir. 48 24 18/12/2024 SİNGULUM(LİNGUAL) TIRNAĞI Singulum tırnağı ; kanin ve kesici dişlerin lingual yüzeylerine yerleştirilen HBP’lerin bir uzantısıdır. 49 Lingual yüzeyin gingival 1/3’ünde yuva hazırlanır. Ters konik veya uca doğru incelen yuvarlak bitimli frezler kullanılır. Mesial marjinal sırttan distal marjinal sırta uzanır.120 derecelik açılanma gösterir. “V” şeklindedir.Bu şekil 60 derece açılanma gösterir. En geniş bukkolingual noktası 2.5mm ve dişin merkezine eğimlidir. 50 25 18/12/2024 Üst kaninlerin singulumları alt kaninlerin bukkal yüzüyle temasta olduğundan oklüzyonu engellememesi için derin bir yuva açılmalıdır. Alt kaninlerde ise bu durum geçerli değildir. Yine de konulan tırnak dili rahatsız etmemelidir. 51 Alt kaninlerin mine tabakasının ince olması nedeniyle dentin açığa çıkabilir.Bu durumda; 1)Uygun bir restoratif materyalle dentin yüzeyi örtülebilir. 2)Lingual pinli inley yerleştirilebilir. 3)3/4 kron yapıla- bilir. 52 26 18/12/2024 İNSİZAL TIRNAKLAR Anterior dişlerin insizal kenarlarına yerleştirilen HBP’lerin bir uzantısıdır. Genellikle alt kaninlerde kullanılırlar. Üst kaninlerde kullanıldığında alt kaninlerle çatışmalar oluşur. Estetik değildirler. 53 Uca doğru incelen bir frezle dişin insizal kenarı üzerinde bir oluk yapılır. 1-1.5 mm derinliğinde ,1.5mm genişliğinde Mesial ve distal köşelerden 1-2mm daha medialde olmalıdır. 54 27 18/12/2024 DİREKT TUTUCULAR (KROŞELER) Bölümlü protezlerde kaide plağının mukozaya teması ile sağlanan retansiyon, protezlerin yerinde durabilmesi için yeterli değildir. Genel bir kural olarak retansiyon, iskelet döküm ve klasik bölümlü protezlerde direkt tutucular yani kroşeler ile sağlanır. 55 Direkt tutucular : (KROŞELER) Destek dişlere temas eden, hareketli protezin mukozadan uzaklaşmasını, gömülmesini ve yan hareketlerini engelleyen ünitedir. Tutucu kol Stabilizasyon kolu 56 28 18/12/2024 Kroşelerin fonksiyonel elemanları; Tutucu kol; kroşenin diş üzerindeki yer değiştirmesine direnç gösterir. Üçte bir kısmı esnek,üçte bir orta kısmı yarı esnek ve gövdeye katılan kısmı rijittir. Uç kısmı ----- tutuculuk görevi Diğer kısımlar ---- vertikal gömülmeye karşı horizontal stabilize 57 Stabilizasyon kolu; tutucu kolun destek dişe uyguladığı her türlü stresi dengeler, Horizontal stabiliteye katkıda bulunur. Oklüzal Tırnak; tutucu ve stabilizasyon kollarını birleştirir, kroşenin dişeti yönünde yer değiştirmesini engeller. 58 29 18/12/2024 Kroşelerin fonksiyonları: Tutuculuk Stabilizasyon Destek Çevreleme Resiprokasyon Pasiflik 59 Tutuculuk: Kroşe kolunun esnekliği ve kroşe ucunun yerleştiği horizontal andırkat miktarı tutuculuğun derecesinde en önemli etkenlerdir. Bukkal Lingual 60 30 18/12/2024 Kroşe kolunun sahip olduğu esneklik derecesi; - kroşe kolunun uzunluğu - kroşe kolunun çapı - kroşe kolunun kesit formu (yuvarlak kesitli daha esnek) - kroşe kolunun uca doğru incelmesi (kroşe ucunun kalınlığı, başlangıç noktasındaki boyutunun yarısı kadar olmalı.) - Alaşımın cinsi ve tipi ( bükme kroşe döküm kroşeye göre daha esnektir.) 61 Stabilizasyon: Protezin horizontal düzlemde yer değiştirmesine gösterilen dirençtir. Tutucu uç kısmı hariç tüm kroşe bileşenleri bu özelliğe katkıda bulunur. Destek: Kroşenin gingival yönde yer değiştirmesine gösterdiği dirençtir. Oklüzal tırnak bu görevi üstlenir. Çevreleme: Kroşe destek dişi 180 dereceden fazla sarması. 62 31 18/12/2024 Resiprokasyon ; tutucu kroşe kolunun destek diş üzerindeki etkisinin, diğer taraftaki tutucu olmayan kroşe kolu ile dengelenmesidir. Kroşenin resiprokal kolunun esas fonksiyonu; Protezin takılıp çıkarılması esnasında tutucu kolun andırkat alanından uzaklaşma ile oluşacak horizontal kuvvetleri dengelemek olduğundan bu kroşe kolunun destek diş üzerindeki konumu (horizontal veya vertikal) ve şekli büyük önem taşır. 63 Pasiflik; protezin fonksiyon esnasında hareketi veya ağızdan çıkarılması ile aktive olana kadar, destek dişe herhangi bir basınç uygulamamalıdır. Bu şekilde kaidenin destek dişe zararlı miktarda stres uygulanması engellenir. 64 32 18/12/2024 Kroşelerin Sınıflandırılması: 1-Destek dişin mevcut andırkat bölgesine yaklaşım yönüne göre; 1- Çevresel kroşeler; dişin oklüzal yüzeyinden gelir, ekvator çizgisini geçer ve andırkat bölgesinde sonlanır. 2- Bar kroşeler; dişe gingival yönden yaklaşırlar. 65 II- Metalin yapısına göre; 1-Döküm kroşeler 2-Bükme kroşeler III- Kroşe kolunun kesitine göre; 1- Tam yuvarlak olanlar 2- Yarım yuvarlak olanlar IV- Alaşımın cinsine göre; 1-Sertleştirilmiş altın alaşımlar 2-Krom-kobalt alaşımlar 66 33 18/12/2024 Çevresel Kroşeler; 1- Basit çevresel kroşe: (Akers kroşe) En sık kullanılanıdır. Destek diş üzerindeki andırkat bölgesine dişsiz sahadan yaklaşır.Sonları dişli biten vakalarda endikedir. 67 2-Tersine yaklaşan kroşe: (Ters akers) Tutucu sahası dişsiz boşluğa komşudur. Avantajı, mezial fossada yer alan oklüzal tırnağın destek dişe uyguladığı kuvvetin, dişin mezialinde yer alan komşu diş ile dengelenmesidir. Özellikle serbest sonlu vakalarda dişe uygulanan stres akers kroşeden daha az olur çünkü kaide mukozaya doğru hareket ettiğinde kroşenin tutucu ucu andırkat bölgesinden gingivale doğru kolayca uzaklaşır ve destek diş üzerinde tork kuvveti oluşturmaz. 68 34 18/12/2024 3-Halka kroşe: Dişin neredeyse tüm yüzünü kaplar. Genel olarak eğilmiş mandibular molar dişlerde ve meziobukkal yönde devrilen maksiller molar dişlerde kullanılır. Bukkaldeki kolu stabilizasyonu lingualdeki kol ise retansiyonu sağlar. 4-Saç tokası kroşe: (Tersine etkili kroşe) Akers kroşe gibidir, tek farkı re- tantif kolları saç tokası şeklinde geriye doğru dönmektedir. 69 5-Bileşik kroşe (embrazür kroşe) : İki basit çevresel kroşenin gövdelerinin birleştirilmesi şeklindedir. Çift akers kroşe olarak da bilinir. Modifikasyonu olmayan Cl 11 ve Cl 111 bölümlü protezlerde kullanılır. 6- Çok kollu kroşe: stabilizasyon kollarının uçları birleştirilmiş iki basit çevresel kroşedir.Diş destekli bölümlü protezlerde, ilave tutuculuğa ihtiyaç olduğunda kullanılır. 70 35 18/12/2024 7-Yarım yarım kroşe: Destek dişin iki farklı tarafından yükselen iki çevresel tutucu kola sahiptir. Genelde tek taraflı serbest sonlu vakalarda kullanılır, iki yönlü tutuculuk oluşturma prensibine göre yapılmıştır. 71 Bar kroşeler: Destek dişin tutucu sahasına yaklaşım kolu ile gingival yönden yaklaşır. Şekillerine göre T, Y,I tipleri vardır. Çevresel kroşelere göre daha estetiktir. Serbest sonlu protezlerde, destek diş üzerinde tork etkisi yaratmaması nedeniyle tercih edilir. Bar kroşelerin itme şeklinde oluşturdukları tutuculuk, çevresel kroşelerin çekme tipi tutuculuğundan daha etkilidir. 72 36 18/12/2024 Y bar kroşe Uygun doku rölyefi ile yapılan ve proksimal yüzün orta ve gingival 1/3’üne kadar uzanan proksimal plağa sahip bir I bar kroşe tasarımı, fonksiyonel kuvvetleri daha eşit şekilde dağıtır. I Bar kroşe Genelde kanin ve premolarda kullanılır 73 Bar kroşenin kullanımını sınırlayan faktörler: a) Aşırı doku andıkatı b) Destek dişin aşırı miktarda linguale veya bukkale devrilmiş olması. - Çok fazla horizontal stabilitenin gerekli olduğu durumlar - Yüksek gülme hattına sahip hastalar a b 74 37 18/12/2024 RPI kroşe sistemi: (Mesial rest- Proksimal plak, I bar kroşe) Serbest sonlu bölümlü protezlerde basınç uygulandığında kroşelenen dişte tork etkisi olmadan protez kaide plağının belirli ölçülerde serbest hareketlerine izin veren bir tasarımdır. Serbest sonlu bölümlü protezlerde stresi gidermek için planlanmıştır. 75 Destek, oklüzal tırnaktan elde edilir. Stabilizasyon, oklüzal tırnak ile mezial ve distal minör bağlayıcılardan sağlanır. Tutuculuk, I bar kroşeden sağlanır. 76 38 18/12/2024 Kroşe kırılması nedenleri: Porozitelerin olması Andırkat derinliğinin çok olması Uniform değil de fazla inceltme yapılması Defalarca kullanım Fleksibilite sınırını aşmak 77 İNDİREKT TUTUCULAR Hareketli protezin rotasyonel kuvvetlere karşı direnç gösteren bileşenleridir. Serbest sonlu bölümlü protezlerde kaide plağının hareketini önlemek için fulkrum (destek hattı) hattından mümkün olduğu kadar en uzağa konulur. Protez kaidesine yapışkan gıdaların etkisi, komşu dokuların konuşma, çiğneme ve yutkunma esnasında uyguladıkları kuvvetler ile oluşan rotasyon hareketini engeller. 78 39 18/12/2024 ÖRNEKLER 79 İndirekt tutucuların etkili olmasında bazı faktörlerin rolü vardır: Fulkrum eksenine olan uzaklık: Uzaklık arttıkça etkinliği artar. Serbest kaide plağının uzunluğu: Sonu serbest olan kesim ne kadar kısa olursa etkinliği o kadar artar. Direk tutucuların etkinliği Bağlayıcının rijitliği 80 40 18/12/2024 Direkt t. İndirekt t. Direkt t. indirekt t. Direkt t. İndirekt t. -İndirekt tutucu fulkrum eksenine mümkün olduğunca uzak, direkt tutucular da mümkün olduğunca yakın konulmalıdır. 81 İndirekt tutucu şekilleri: 1- Yardımcı oklüzal tırnak: En çok kullanılan indirekt tutucu tipidir. Serbest sonlu bölümlü protezlerde fulkrum ekseninin en uzak bölge ideal olarak santral kesiciler olmasına rağmen, bu dişlerin zayıf oluşu ve çok eğimli bir yüzeye sahip olmaları nedeniyle 1.premolarların mezialine konur. 82 41 18/12/2024 2- Oklüzal tırnak ve kanin uzantısı 3- Lingual tırnak (Singulum tırnakları) 4-Kennedy barı ve lingual plak 5-Ruga desteği 83 Kaide plağı, alveol kretine uyumlandırılan ve üzerinde yapay dişleri taşıyan metal ve/veya akrilikten yapılan protez bölümdür -Yapay dişleri destekler -Oklüzal kuvvetlerin destek dokulara iletilmesini sağlar -Alveol kretlerinin üzerindeki dokularda oluşturacağı masaj etkisi ile stimülasyon sağlar 84 42 18/12/2024 İdeal bir protez kaidesi; Minimum hacim değişikliği ile dokulara iyi adapte olma, İdeal bir bitiş çizgisini oluşturabilecek ve iritasyon oluşturmayacak yüzeylere sahip olma, Isısal geçirgenlik, Düşük spesifik ağırlık, Kırılma veya distorsiyona yeterli direnç, Kaide ve hudut yenileme işlemlerine uygunluk gibi özellikler de göstermelidir. 85 Kaide plakları fonksiyonel amaçları bakımından 2 ye ayrılır : “Diş destekli kaide plağı” “Serbest sonlu kaide plağı” 86 43 18/12/2024 “Diş destekli kaide plağı” Yapay dişleri destekleyen ve iki destek diş arasında yer alan bir alt yapıdır. Oklüzal kuvvetleri tırnaklar aracılığıyla direkt olarak destek dişlere iletirler. 87 Serbest sonlu kaide plağı Diğerlerinden farklı olarak, protezin desteklenmesine katkıda bulunurlar. Terminal destek dişlere yakın olan bölgeler sadece yapay dişleri desteklerken; destek dişten uzaklaştıkça, altındaki alveol kretinden elde ettiği desteklik daha fazla önem kazanır. 88 44 18/12/2024 Hareketli bölümlü protez kaidesi Akrilik Metal ve akriliğin kombinasyonu Metal olmak üzere 3 gruba ayrılır 89 “Metal kaide” Destek dokularda oluşturduğu stimülasyon etkisi nedeniyle akrilik kaidelerde ortaya çıkan alveoler atrofiyi önler ve ağız içinde değişikliğe uğramadan, temasta olduğu dokuların sağlığını uzun süre korur Yüzey temizleme ajanlarının abrazyonuna gösterdiği direnç sayesinde, kullanıma bağlı şekil değişikliği göstermez Metal kaidelerin kendiliğinden temizlenebilme özelliği ve sıcaklık değişikliklerinin altındaki dokulara iletebilmeleri hastanın protezi kabullenmelerine katkıda bulunur. Metal kaidelerin en önemli dezavantajı yenileme işleminin zor olmasıdır 90 45 18/12/2024 Spesifik çiğneme basıncı 1 cm²ye isabet eden basınç spesifik çiğneme basıncı olarak adlandırılır Hareketli bölümlü protezler daha çok diş desteğine dayanan protez türleri olup bunlarda spesifik çiğneme basıncı daha fazladır 91 Kaide plağının genişliği aşağıdaki faktörlere bağlıdır: Destek dişlerin sayısı Destek dişlerin sağlamlığı Destek dişlerin bulundukları yerler 92 46 18/12/2024 A: Üst çenede kaide plağı tüber bölgesi ve hamular çentiği kaplamalıdır B: Posterior palatal sınır, rezilient ancak hareketli olmayan dokular üzerinde bitirilir. Bu sınır her iki taraftaki hamular çentik veya fovea palatina bölgelerinden geçen doğruya yakın konumlandırılır. C: Kaidenin doku yüzeyi akrilik ise postdam alanı oluşturulmalı, metal oduğunda ise pürüzlendirilmelidir. 93 D: Bukkal kenarın anterior sınırı da posteriora doğru gittikçe inceltilmeli ve bizotajlanmalıdır. E: Bukkal kenar hafifçe içbükey şekillendirilirek, buccinator kasın yaslanması için yer temin edilir. F: Metal bitiş çizgileri düzgün olmalıdır ve bukkal kenarlar en az 2 mm kalınlığına sahip olup, düzgün bir şekilde polisajlanır. 94 47 18/12/2024 A:Alt çenede kaide plağı retromolar üçgeni kaplamalıdır B: Kaide plağı bukkale doğru uzanarak, bukkal düzlük bölgesini içine almalıdır. C: Distolingual sınır, mylohyoid alana doğru direk olarak inmeli; distolingual kenarlar lateral yönde inceltilip, distal kenarı bizotajlanmalıdır. D: Lingual kenar, dil için yeterli mesafe bırakacak şekilde inceltilmeli; labial kenar ise buccinator kasın yerleşmesi için çok hafif bir içbükeyliğe sahip olmalıdır. 95 E: Protezin iç ve dış yüzeyindeki metal bitiş bölgeleri ince bir şekilde bitirilmelidir. F: Bukkal kenarın anterior sınırı posteriora doğru uzandıkça incelmeli ve bizotajlı olmalıdır. G: Kaide plağının dişlerle ilişkisi düzgün bir şekilde olmalıdır. H: Kaide plağının tüm kenarları düzeltilip, iyi bir şekilde polisajlanmalı ve bukkal kenar en az 2 mm olmalıdır. 96 48