🎧 New: AI-Generated Podcasts Turn your study notes into engaging audio conversations. Learn more

Loading...
Loading...
Loading...
Loading...
Loading...
Loading...
Loading...

Full Transcript

ZEHİRLERİN VÜCUDA GİRİŞ YOLLARI VE ABSORBSİYONU Dr. Öğr. Üyesi Sezgin AYDEMİR 2/12/2024 1 ADME - Dispozisyon  Bir kimyasal madde veya ksenobiyotiğin dispozisyonu, absorpsiyon, dağılım, biyotransformasyon ve eliminasyon işlemlerinin birleşimidir.  Ksenobiyotik dispozusyonunun nicel olarak tanımlanm...

ZEHİRLERİN VÜCUDA GİRİŞ YOLLARI VE ABSORBSİYONU Dr. Öğr. Üyesi Sezgin AYDEMİR 2/12/2024 1 ADME - Dispozisyon  Bir kimyasal madde veya ksenobiyotiğin dispozisyonu, absorpsiyon, dağılım, biyotransformasyon ve eliminasyon işlemlerinin birleşimidir.  Ksenobiyotik dispozusyonunun nicel olarak tanımlanması farmakokinetik / toksikokinetik olarak tanımlanır.  Bir kimyasalın etki yerindeki konsantrasyonu genellikle doz ile orantılıdır.  Dizpozisyonu etkileyen faktörler: 1. Absorpsiyon hızı (düşük ise etki yerinde yeterli kons. ulaşamaz) 2. Dağılımı, hedef organdan başka bir yerde birikmesi toksisiteyi azaltabilir. 3. Metabolizma, aktif metabolit oluşumu, hızlı metabolize olması vb. 4. Eliminasyon hızı; hızlı elimine edilmesi toksisitede azalma. 2/12/2024 2 2/12/2024 3 ADME: Absorpsiyon, Dağılım, Metabolizma, Eliminasyon  Öncelikle ksenobiyotiklerin kan dolaşımına geçmesi  Organizmanın savunma sistemi o Membran bariyerleri pasif ve kolaylaştırılmış diffüzyon, aktif transport o Biyotransformasyon enzimleri, antioksidanlar o Eliminasyon mekanizmaları  Biyoaktivasyon: Biyotransformasyon sonucu reaktif metabolit şekillenebilir 2/12/2024 4  Organizmaya giren bileşiklerin organizmada başına gelen olaylardır. Kısaca, vücudun ksenobiyotiğe ne yaptığının incelenmesidir.  Ksenobiyotiklerin biyolojik sistemde izlediği yol; bsorpsiyonu ağılımı etabolizması liminasyonu’dur 2/12/2024 Adsorption The substance enters the body. Distribution The substance moves from the site of entry to other areas of the body. Biotransformation The body changes (transforms) the substance into new chemicals (metabolites). Excretion The substance or its metabolites leave the body. 5 Maruziyet Yolları  Oral (GI) yolla  Solunum yoluyla (inhalasyon)  Deri yoluyla (Dermal)  Ven yoluyla (narkotikler) 2/12/2024 7 Oral Yolla (GI)  Bir çok çevresel toksikan besinler yoluyla GI kanal aracılığıyla absorpsiyona uğrar.  Kasti veya kazara yutma (özellikle çocuklar) olayları en sık oral yolla gerçekleşmesi açısından önemlidir.  Kostik veya irritan etkisi olmayan kimyasallar kan dolaşımına absorbe olmadıkları sürece bireyde sistemik hasar oluşturmazlar.  Tüm GI kanal boyunca (ağız ve rektum dahil) absorpsiyon gerçekleşebilir. 2/12/2024 8  İyonizasyon derecesi GI kanaldan absorpsiyonu etkiler:  Madde ne kadar noniyonize ise lipid çözünürlüğü o kadar yüksektir ve membrandan daha kolay geçer.  Asidik maddeler asit ortamda, bazik maddeler bazik ortamda kolayca difüze olabilirler.  Salisilik asit (pKa=2.97) kuvvetli asit ortamda (mide, pH 1-3 arası) iyonlaşmamış hali oldukça yüksektir ve emilimi daha fazladır. 2/12/2024 9 GI kanaldan absorpsiyona etki eden faktörler 1. Yağda çözünürlük, 2. Dissolüsyon hızı (partikül büyüklüğü ile azalır) dahil fiziksel özellikleri (pKa), 3. GI kanalda bulunduğu bölgenin pH’sı, 4. Beslenme durumu (açlık-tokluk), 5. Sindrim enzimleri ve safra asitleri, 6. Bakteriyel mikroflora, 7. GI kanal motilitesi ve permeabilitesi. 2/12/2024 10 Oral Yolla (GI)  Oral yolla uygulanan maddelerin toksisitesi dolu ve boş mideye göre değişir.  Gastrik boşalmayı, Geciktiren Durumlar Çok sıcak besinler Ülserasyon Gebelik Yaşlılık Yağlı ve sıcak besinler Vizkoz içecekler Ağır egzersiz Heyecan Antikolinerjik ilaçlar 2/12/2024 Hızlandıran Durumlar Soğuk besinler ve içecekler Hafif egzersiz GI kanal hastalıklar (örn: rezeksiyon) Açlık 11 Solunum Yoluyla (Inhalasyon) Tracheobronchial Alveolar GI Tract Blood Nasopharyngeal Gazlar ve Buharlar:  Genellikle gazlar, uçucu olan veya uçucu hale getirilebilen sıvıların buharları ve aerosolleri…  Suda çözünür olanlar mukoz membandan diffüz olarak akciğere ulaşmaları engellenir.  Gazın kandaki çözünürlüğü arttıkça sistemik dolaşıma geçişi kolaylaşır. Lymph 2/12/2024 12 2/12/2024 13 Aerosol ve Partiküller:  5 µm veya daha büyük partiküller genellikle nazofaringeal bölgede birikir.  Yaklaşık 2,5 µm olan partiküller başlıca trakeabronşiyoler bölgede birikir.  1-2 µm ve daha küçük partiküller alveol keseciklerine penetre olur. 2/12/2024 14 2/12/2024 15 Deri Yoluyla Yağda çözünen maddeler ciltten absorplanır. Bazı örnekler: Pestisitler: (insektisit, herbisit, rodentisit, akarasit, fungusit, mollusit) Nikotin 2/12/2024 16  Dış epitel doku absorbsiyona karşı dayanıklı iken, dermis tabakası fazla dayanıklı değildir.  Paratiyon vb. organik fosfatlar,  Sinir gazları (sarin),  Fenol ve türevleri,  Striknin, nikokin gibi alkaloidler,  MeOH, karbon tetraklorür,  Radyoaktif izotoplar ve siyanür iyonları absorbe olurlar. 2/12/2024 17  Deride absorbsiyon basit difüzyon ile gerçekleşir.  pH, iyonizasyon derecesi, molekül büyüklüğü, lipid ve sudaki çözürlük gibi faktörler önemlidir.  Deri yavaş absorbe olan maddelerin biyotransformasyona uğradığı ilk yerdir. 2/12/2024 18 Absorpsiyon Temastan itibaren membran ve/veya membranları geçerek kan ve/veya lenf dolaşımına geçinceye kadar geçirdiği tüm membran geçme olaylarıdır. Absorbsiyon Hızı Birim zaman zarfında absorbe edilen ilaç miktarı ilaçla ilgili bazı faktörlere ve veriliş yeri ile ilgili bazı biyolojik faktörlere bağlıdır. 2/12/2024 19 Hücre Membranı Fosfolipid-kolestrol yapısında bimoleküler lipit tabakası protein ile sıkı sıkıya bağlanmıştır. Membran kalınlığı 70-90 Å Membran porlarının çapı 4 Å MA 100 D< olan bileşikler 2/12/2024 20 Hücre Membranı  Membranlar; çift katlı lipit tabakalarıdır.  Protein ve karbonhidrattan oluşur.  Membran, statik değildir. Hareketli bir yapıya sahiptir.  Karbonhidratlar lipid veya proteinlere bağlı halde bulunurlar. Buna göre; glikolipid veya glikoprotein olarak adlandırılırlar.  Lipid çözünürlüğü fazla olan maddeler membranları kolaylıkla geçerler, suda çözünenler zor geçer. 2/12/2024 21 İlaçla İlgili Faktörler İlaç Molekülünün Fizikokimyasal Özellikleri İlaçların çoğu pasif difüzyon olayı ile absorbe edilirler. İlaç molekülünün bu olayla hücre tabakalarını aşmasında iki fizikokimyasal özellik önemlidir.  Molekül Büyüklüğü: Molekülü büyük olan ilaçların absorbsiyon hızı, ufak moleküllü ilaçlara göre genellikle daha yavaştır.  Lipofiliklik: İlacın hücre membranının lipid ortamında çözünme eğiliminin ölçüsü lipid/su partisyon katsayısıdır. Bu denge halinde, yağ fazında çözünen ilaç konsantrasyonunun su fazında çözünen ilaç konsantrasyonuna oranıdır. İlacın lipid/su partisyon katsayısı ne kadar büyükse hücre membranından difüzyon ve dolayısıyla absorbsiyon hızı o kadar fazladır. 2/12/2024 22 İlaçla İlgili Faktörler İlacın Farmasötik Şeklinin ve Çözücüsünün Fiziksel Özellikleri  İlaç moleküllerinin veya iyonlarının çözücü içinde tek başlarına ayrı halde bulundukları solüsyonlar içinden ilacın absorbsiyonu, süspansiyon veya emülsiyonlar içinden olana göre daha hızlı olur.  Tablet, draje ve benzeri katı farmasötik şekiller içinde uygulanan ilacın absorbsiyonundan önce bu şeklin parçalanması (disintegrasyon) ve parçalar içindeki ilacın çözünmesi (dissolüsyon) gerekir. Bu ön olayların hızı ilacın absorbsiyon hızını etkiler. 2/12/2024 23 İlaçla İlgili Faktörler İlaç Konsantrasyonu  İlacın uygulandığı yerdeki konsantrasyonu yüksek olursa absorsiyonu genellikle hızlı olur. İlacın Farmakolojik Özelliği  Az sayıda bazı ilaçların belirli farmakolojik özellikleri absorbsiyon hızını etkiler. (Vazokonstriktör-vazodilatör) 2/12/2024 24 Veriliş Yeri İle İlgili Biyolojik Faktörler İlacın Uygulandığı Doku Içinden veya Vücut Boşluğunun Çeperinden Geçen Kan Akımının Hızı  Kan akımının azalmasına neden olan durumlarda absorbsiyon hızı azalır. Absorbe Eden Yüzeyin Genişliği ve Geçirgenliği  İlaç ne kadar geniş bir yüzeye uygulanırsa ve bu yüzeyin geçirgenliği ne kadar fazla ise absorbsiyon o kadar hızlı olur. 2/12/2024 25 Hücre Membranından Geçiş 2/12/2024 Pasif Difüzyon Aktif Transport Kolaylaştırılmış Diffüzyon Endositoz 26 Hücre Membranından Geçiş Pasif Difüzyon  Ksenobiyotiğin yüksek konsantrasyonlu olduğu yerden düşük konstrasyonlu olduğu yere doğru konsantrasyon farkı ile orantılı hızda geçmesidir.  Membrandan geçişlerin %90’ı bu şekilde olmaktadır.  Enerji gerektirmez. Filtrasyon: Su ve sulu bileşiklerin porlar arasından süzülmesidir. 2/12/2024 27 Hücre Membranından Geçiş Pasif Difüzyonu Etkileyen Faktörler Maddenin lipofilitesi Molekül ağırlığı İyonizasyon derecesi Ksenobiyotiğin y/s dağılma katsayısı  MA küçük olan bil. absorpsiyon oranı  Noniyonize oran  absorpsiyon oranı  Ne kadar noniyonize ise lipid çözünürlüğü o kadar fazladır. 2/12/2024 28 Hücre Membranından Geçiş Aktif Transport  Ksenobiyotiğin düşük konsantrasyonlu olduğu yerden yüksek konstrasyonlu olduğu yere doğru konsantrasyon farkı ile orantılı hızda taşıyıcı yardımıyla geçmesidir.  Enerji gerektirir.  Doygunluk sözkonusu  İlaç molekülü, membranın bir tarafında ki transport proteine bağlanır.  Bu protein, ilaç molekülünü diğer tarafa bırakır ve tekrar eski haline döner.  İlaçlar düşük konsantrasyondan, yüksek konsantrasyona bu yolla geçerler. Taşıyıcılar: (anyonik, katyonik) 2/12/2024 29 Hücre Membranından Geçiş Kolaylaştırılmış Difüzyon  Taşıyıcı aracılığıyla geçiş  Bu olayda yine bir transport protein söz konusudur.  Aktif transporttan farklı olarak kolaylaştırılmış difüzyon, yüksek konsantrasyondan düşük konsantrasyona doğru olur ve enerji gerektirmez.  Doygunluk söz konusudur. 2/12/2024 30 Taşıyıcı aracılığıyla transport olaylarında; bir maddenin taşınımı tek başına (uniport), iki maddenin aynı yöne (symport), iki maddenin farklı yöne (antiport), geçişi şekilde olabilir. 2/12/2024 31 Hücre Membranından Geçiş Endositoz (Pinositoz) / Fagositoz Yüksek MA ve koloidal taneciklerin biyomekaniksel olayla hücre membranını geçmesidir. Hücre membranının dış yüzündeki çukurluk içine giren molekül, çevresindeki membran ile sarılır ve oluşan vezikül membrandan koparak hücre içine sitoplazmaya girer. Ekzositoz: Membranın yarılması hücre içinden dışarı atılmasıdır. 2/12/2024 sonucu 32 Hücre Membranından Geçiş Reseptör Aracılığı ile Endositoz  Reseptörler, hücre membranı üzerinde coated pits adı verilen özel çukurlarda kümelenmişlerdir.  Büyük moleküller, kendilerini tanıyan bu reseptörlere bağlanarak hücre içerisine aktarılırlar.  Reseptör protein, tanıyabildiği moleküle bağlanır.  Bu bağlantı «anahtar-kilit» ilişkisi şeklinde gerçekleşir.  Eğer hücre membranında kümelenmiş reseptör proteinler, hücre içerisine alınacak molekülü tanıyamazsa molekül hücre içerisine alınamaz. 2/12/2024 33 İlaç Uygulama Yolları ve Uygulama Yollarından Absorbsiyon İlaçların uygulama yolları ilaç vermekle hedef alınan amaca ve ilacın etkilemesi gereken yerin durumuna göre iki grupta toplanırlar: 1) Lokal Uygulama Yolları: Eğer ilacın etkilemesi istenilen yer vücudun yüzeyinde ise ya da enjektör iğnesi ile erişilmesi mümkün bir derinlikte ise ilaç lokal olarak uygulanır. 2) Sistemik Etki İçin Kullanılan Uygulama Yolları: Vücutta yaygın bir etki elde edilmek isteniyorsa veya çoğu kez olduğu gibi lokal bir etki istenilmekle beraber etki yerine ilacın lokal olarak uygulanması mümkün değilse ilaç mukozal boşluklara uygulanır ya da uygun bir yerde doku içine enjekte edilir. 2/12/2024 34 Lokal Uygulama Yeri Epidermal (cilt üzeri) Konjonktiva Kesesi İntranazal İntravajinal Bukal (ağız içine) Rektal Kolon Dış Kulak Yolu 2/12/2024 Farmasötik Şekil Merhem, pomad, krem, losyon, pudra, solüsyon Kolir (oftalmik damla ve merhem) Nazal (burun) damla ve sprey Vajinal ovül (süpozituvar, tablet, merhem, jel, köpük) Pastil, solüsyon Merhem, süpozituvar, enema Lavman Otik (kulak)damlası (solüsyon, süspansiyon 35 Lokal Uygulama Yolları  Epidermal Uygulama: Çeşitli cilt hastalıklarının tedavisinde, ilaçlar merhem, krem, solüsyon, süspansiyon, losyon, pudra ve macun şeklinde, doğrudan lezyon veya hastalık bölgesinde cilt üzerine sürülür.  Cilt Içine Injeksiyon: Steril injeksiyonluk solüsyonlar veya test serumları cilt içine injekte edilerek çeşitli alerji veya bakteriyoloji testleri yapılabilir. Lokal anestezikler de cilt içine verilebilirler.  Konjonktiva Üzerine Uygulama: Göze uygulamaya özgü preparatlara kolir adı verilir. Bunlar genellikle solüsyon veya süspansiyon ya da merhem şeklinde hazırlanırlar.  İntranazal Uygulama: Bazı burun mukozası ve paranazal sinus hastalıklarında antibakteriyel, vazokonstriktör, antiinflamatuvar veya lokal anestezik ilaç solüsyonları burun mukozasına uygulanır.  Dış kulak yoluna Uygulama: Dış kulak yolunun veya kulak zarının bazı hastalıklarında bu yolla ilaç uygulanır. Genellikle solüsyon ya da süspansiyon şeklinde hazırlanırlar. 2/12/2024 36 Lokal Uygulama Yolları  Bukkal Uygulama: Ağız mukozasının ve dişetinin bazı yüzeysel iltihaplarında ve diğer lezyonlarda ilaçlar bukkal tablet, pastil ya da ağız solüsyonu şeklinde lokal uygulanabilirler.  İntratekal Uygulama: Beyin zarları veya spinal sinir kökleri üzerinde lokal etki oluşturmak için steril antibiyotik veya lokal anestezik solüsyonları subaraknoid aralığa injekte edilebilirler.  İntravajinal Uygulama: Vajina ve uterus serviksinin iltihaplarında ilaçlar ovül, vajinal tablet, vajinal krem ve jel şeklinde uygulanabilirler.  İntraplevral ve Intraperitonal Uygulama: Pleura ve periton iltihabı veya tümörlerinin tedavisinde lokal etki elde etmek amacıyla antibakteriyel ve antineoplastik ilaçlar bu boşluklar içine uygulanabilirler.  İntrakardiak Uygulama: Acil durumlarda ve kalp cerrahisi esnasında adrenalin gibi bazı ilaçlar miyokard içine injekte edilerek ilacın kalbi doğrudan uyarması veya kalp boşluklarından birine verilerek dolaşıma hızla girmesi sağlanabilir. 2/12/2024 37 Lokal Uygulama Yolları  İntrauterin İnjeksiyon: Sezeryandan sonra uterusun büzülmesini çabuklaştırmak için oksitosik hormon miyometrium içine injekte edilebilir.  İntraartiküler İnjeksiyon: Bazı eklem iltihaplarında kortikosteroid veya antibakteriyel ilaçların solüsyon ve süspansiyonları eklem içine injekte edilebilir.  Rektum İçine Ve Kolon İçine Uygulama: Anüs ve rektum hastalıklarında ilaçlar süpozituvar, enema, lavman ya da merhem şeklinde rektuma uygulanabilir. Kolonun bazı hastalıklarında ise ilaçlar büyük hacimde sıvı içine verilerek lavman şeklinde uygulanabilir.  Lezyon İçine Uygulama: Bazı tümöral veya iltihabi yüzeysel lezyonların tedavisi için uygun ilaçlar lezyon içine injekte edilebilirler. 2/12/2024 38 SİSTEMİK İLAÇ UYGULAMA YOLLARI ENTERAL Oral 2/12/2024 Sublingual ve Bukkal PARENTERAL TRANSDERMAL İNHALASYONLA Rektal 39 Sistemik İlaç Uygulama Yolları Sistemik Uygulama Yeri Farmasötik Şekil Oral (Ağızdan) Katı Şekilller: tablet, draje, kapsül, film kaplı tablet, barsakta açılan (enterik) tablet, çiğneme veya efervesan tableti, kaşe, granül, pilül (hap), SR (modifiye) tablet Sıvı Şekiller: şurup, eliksir, solüsyon, süspansiyon, damla (konsantre solüsyon), posyon, emülsiyon Parenteral (SC, IM, IV) İnjeksiyonluk solüsyon veya süspansiyon, emülsiyon (ampül, flakon, sulandıracak toz), implantasyon peleti İnhalasyon Gaz, buhar, aerosol, inhalatör, nebülizör, disk Transdermal Flaster (TTS), merhem Diğerleri Nazal sprey, intratekal 2/12/2024 40 Sistemik İlaç Uygulama Yolları Sistemik etki elde edebilmek için verilen ilacın uygulama yerinden emilerek kan dolaşımına karışması ve bu yolla etki yerine ulaşması gerekir. Başlıca sistemik ilaç uygulama yolları  enteral,  parenteral,  transdermal  inhalasyonla uygulamadır. 2/12/2024 41 Sistemik İlaç Uygulama Yolları  Enteral İlaç Uygulama Yolları: İlacın sindirim kanalı içine verilmesi ve böylece bu kanalın mukozasından absorbsiyona bırakılması demektir. 3 şekilde yapılır: oral, sublingual ve bukkal, rektal Biyoyararlanım; sistemik etki yapması için verilen bir ilaçtan vücudun ne kadar yararlandığını gösteren somut bir ölçüdür. Geniş anlamıyla farmasötik şekil içinden aktif maddenin absorbe edilme ve vücuttaki etki yerine erişebilme hızı ve derecesi olarak tanımlanabilir.  Parenteral İlaç Uygulama Yolları: Oral yoldan uygulandığında gastrointestinal kanaldan yeterince absorbe olmayan veya orada parçalanan ya da çok yoğun ilk geçiş etkisine maruz kalan ilaçları steril solüsyon şeklinde damar veya doku içine sterilize edilmiş bir injektör ve iğne ile vermek gerekir. 2/12/2024 42 Sistemik İlaç Uygulama Yolları Transdermal İlaç Uygulama:  İlacın özel bir farmasötik şekil içinde ve ciltten absorbe edilerek dolaşıma girmesini sağlamak amacıyla cilt üzerine uygulanmasına denir. İnhalasyonla İlaç Uygulama:  Gaz veya oda sıcaklığında yeterince buharlaşan uçucu sıvı halindeki lipofilik ilaçlar solundukları zaman akciğerde alveol membranını aşarak hızlı bir şekilde kan dolaşımına geçerler.  İlaçların molekülleri ufaktır ve bu nedenden dolayı alveollerden hızlı bir şekilde absorbe edilirler ve etkileri çok çabuk başlayabilir. 2/12/2024 43 DAĞILIM VE BİRİKME Ksenobiyotiklerin kan ve lenf dolaşımında etki yerlerine ulaşıncaya kadar geçirdikleri tüm evrelere dağılım denir. Dağılım hızı, membranlardan geçme yeteneği, vücut komponentlerine olan afinitesine bağlı olarak değişir. Ksenobiyotikler dağılım sırasında özelliklerine göre vücudun belirli yerlerinde birikirler. Toksik madde inaktif şekilde ise birikim yeri depolanma yeridir. Örneğin kurşun kemikte inaktif şekilde depolanırken, toksik etkisini kana serbest iyon halinde geçtiğinde gösterir. Yine zayıflama sonucu yağ dokuda biriken toksik maddeler de serbest hale geçerek toksik etki gösterebilirler. 44 Vücut sıvılarında dağılım: plazma total vücut ağırlığının %4 ünü, kan hacminin %54 ünü oluşturur. Dekstran yalnız plazmada dağılırken, rodanür, bromür ve klorür iyonları ise ekstraselüler sıvıda dağılırlar. Plazma Proteinlerine Bağlanma: Asidik ilaçları bağlayan albumin plazma proteinlerinin %50 sini oluşturur. Barbitüratlar, salisilatlar, sülfonamidler albümine bağlanırlar. α ve β lipoproteinler, lipidde çözünen maddeleri bağlarlar (kolesterol ve streoid hormonlar). β globulin demirin, seruloplazmin bakırın bağlanmasında rol alır. Plazma proteinlerine bağlanma reversibl olarak gerçekleşir. 45 Proteinlerle bağlanma ilaç etkileşimleri açısından önemlidir. Proteine bağlı ilaç biyolojik etkisini göstermez. Ancak diğer bir ilaç verildiğinde serbest hale geçer ve şiddetli toksik etkisi ortaya çıkar. Örneğin; antidiyabetik ilaç alan biri sülfonamid, salisilik asit gibi albumine bağlanan ilaç aldığında hipoglisemik etki artar ve hasta komaya girer. 46 Organlarda Birikme Karaciğer ve Böbrekte Birikme: Bu iki organ birçok ksenobiyotiklerin birikim ve etki yeridir. Karaciğerde bulunan ligandin proteini, karsinojen azo boyalarını ve kortikosteroidleri bağlar. Metallothionein proteini, Zn, Cd ve Hg yı değişik oranlarda bağlar. Yağ Dokusunda Birikme: klorlu hidrokarbon yapısındaki insektisitler, klorobifeniller başlıca yağ dokuda birikirler. Etkilerini ise kana geçtiklerinde gösterirler. 47 Kemikte Birikme: Stronsiyum, florürler, kurşun, radyum ve tetrasiklinler gibi birçok toksik madde kemik dokusunda birikir. Kurşun kemikte inaktif olarak depolanırken, florür toksik etkisini kemik dokusunda gösterir. Radyoaktif stronsiyum ve radyum α-radyasyonu sonucu kemikte osteosarkomlar ortaya çıkar. Diğer Dokularda Birikme: Toksik maddeler özelliklerine göre daha spesifik dokularda birikebilirler. Arsenik, keratince zengin saç, tırnak, kemik dokusunda, İyot ve iyodürler troid bezlerinde, p-nitroanilin ve bazı anorganik iyonlar eritrositlerde, CO hemoglobinle kanda birikir. 48 Kan-Beyin Engeli: birçok toksik maddelere karşı permeabilitesi oldukça az bir sistemdir. Toksik maddelerin MSS ne geçmesi önlenmiş olur. İyonize maddeler kan-beyin engelini aşamazlar. Lipidde çözünen ve serbest toksik maddeler MSS ne girebilirler. Organik metal bileşikleri geçerler (metil-Hg, trimetil-Pb). 49 Toksik Maddelerin Plasentadan Geçişi: Toksik maddelerin plasentadan geçişleri basit difüzyon ile gerçekleşir. Plasentanın toksik maddelere karşı koruyucu özelliğini etkileyen faktörler; plasentadaki biyotransformasyon mekanizmasının farklı olması, plasentanın toksik maddeyi bağlama kapasitesinin düşüklüğü, fetüs karaciğerinin bazı ksenobiyotikleri konsantre etmemesi gibi. 50 2/12/2024 51

Use Quizgecko on...
Browser
Browser