Summary

This document discusses the classification of plants, including different domains, kingdoms, divisions, and important features of various plant groups. It covers topics such as non-vascular and vascular plants, and plant evolution, focusing on the different types of plants and their characteristics.

Full Transcript

BİTKİLERİN SINIFLANDIRILMASI CANLI DÜNYASININ FİLOGENİSİ 3’ LÜ DOMAIN SİSTEMİ (Süperalem) DOMAIN: ARCHAEA Alem: Euryarchaeota (metanogenler, halofiller, bazı termofiller) Alem: Crenarchaeota (çoğu termofil) DOMAIN: BACTERIA Alem: Proteobacteria Alem: Gram-pozit...

BİTKİLERİN SINIFLANDIRILMASI CANLI DÜNYASININ FİLOGENİSİ 3’ LÜ DOMAIN SİSTEMİ (Süperalem) DOMAIN: ARCHAEA Alem: Euryarchaeota (metanogenler, halofiller, bazı termofiller) Alem: Crenarchaeota (çoğu termofil) DOMAIN: BACTERIA Alem: Proteobacteria Alem: Gram-pozitif Bakteriler Alem: Kükürtsüz Yeşil Bakteriler Alem: Flavobacteria Alem: Cyanobacteria DOMAIN: EUKARYA Alem: Parabasala (örn; Trichomonadlar) Alem: Diplomonadida (Diplomonadlar, Giardia) Alem: Euglenozoa Şube: Euglenophyta Alem: Alveolata Şube:Dinoflagellata, Ciliophora, Apicomplexa=Sporlular DOMAIN: EUKARYA Alem: Stramenophila Şube: Phaeophyta Şube: Chrysophyta Şube: Bacillariophyta Şube: Oomycota=Su küfleri Alem: Rhodophyta Alem: Chlorophyta Alem: Mycetozoa Şube: Cıvık Mantarlar, Bazı Amipler, Güneş Hayvanları, Radiolaria Üyeleri, Delikliler Alem: PLANTAE İletim Demetsiz (Nonvasküler=Damarsız) Bitkiler “Bryophytes” Karayosunları Division: Hepatophyta (Ciğerotları) Division : Anthoceratophyta (Boynuzotları) Division : Bryophyta (Yapraklı Karayosunları) İletim Demetli (Vasküler=Damarlı) Bitkiler “Pteridophytes” (Tohumsuz Damarlı Bitkiler) Şube: Lycophyta (Kibritotları) Şube: Pteridophyta (Filicophyta;Eğreltiler, Atkuyrukları) “Tohumlu Bitkiler” “Açık Tohumlular” Gymnospermae Coniferophyta Şube: Ginkophyta Şube: Cycadophyta Şube: Gnetophyta Şube: Coniferophyta “Kapalı Tohumlular” Angiospermae Magnoliophyta Şube: Anthophyta (Çiçekli Bitkiler) Alem: Fungi (Funguslar) Şube: Zygomycota Şube: Ascomycota Şube: Basidiomycota Deuteromycetes Lichens Alem: Animalia (Hayvanlar) DAMARSIZ (NON-VASKÜLER) BİTKİLER 1. Divizyo: Hepatophyta (Ciğerotları) Evrimsel açıdan en ilkel bitkilerdir. Karalara çıkan ilk bitkiler olarak kabul edilirler. En eski örneklerine Devoniyen (395 mö) döneminde rastlanır. Bir kaç sucul türü dışında tamamı karasal ortamda yaşarlar, ancak bu karasal ortamlar da nemli yerlerdir. Görünüş olarak genellikle yassı, yapraksı bir biçimleri vardır. Bu yassı yapıda belirgin üst ve alt yüzey farklılaşması (dorsiventral yapı) vardır. Üremeleri suya bağımlıdır. arasında önemli morfolojik farklılıklar vardır. Genel özellikleri ise aşağıda belirtilmiştir. Vejetatif yapıları yassı tallus biçimindedir. Genellikle çatalsı dallanma göstererek vejetatif olarak büyürler. Üst yüzeylerinde (dorsal-sırt) hava odacıkları Açıklık, Hava odacığı, Klorenkima vardır. hücreleri, Parankima Gemma çanakları vejetatif hücreleri çoğalmayı sağlayan küçük birimlerdir. Bunların içinde küçük mercimek biçimli gemmalar vardır. Alt yüzeyde (ventral-karın) rizoidler ve pulcuklar vardır. Dokularında bir dereceye kadar farklılaşma görülür. Fotosentetik hücreler, Gemma EŞEYSİZ ÜREME 2. Divizyo: Anthoceratophyta (Boynuzotları) Genel Özellikleri Oldukça küçük ancak kendine özgü bir divizyodur. Gametofit ince yassı tallus görünümünde, sporofit ise ince uzun bir yapıdır. Monoik veya dioik olabilirler. Eşey organları tallusun sırt kısımında bulunur. Olgunlaşma sonrası tallus içine gömülürler. Döllenme sonrası oluşan zigot sporofit olarak gelişir. Sporofitin iç kısmı boşluk halindedir ve buradaki amfitesyum tabakasından spor tetratları gelişir. Zamanla olgunlaşıp dış ortama yayılan sporlardan vejetatif yapıdaki gametofit gelişir. Anthoceros’un gametofiti, sporofiti ve yaşam 3. Divizyo: BRYOPHYTA- YAPRAKLI KARAYOSUNLARI Genel Bilgiler Karayosunları ilk farklılaşıp evrimleşen günümüz kara bitkileridir. Karayosunları asitli turbalıkların baskın bitkisidir. Evrimli bitkilerin zor iklim koşulları nedeniyle yetişemediği yüksek dağ katları ve kutup bölgelerinin baskın bitkisidir. Ayrıca bunları ormanlık ve nemli tüm yaşam ortamlarında görmek olasıdır. Karayosunlarını gametofit ve sporofit evrenin birlikte bulunmaları ile diğer iki divizyodan kolaylıkla ayırabiliriz. Olgun gametofit evresi her zaman yapraklıdır ve rizoid çok hücrelidir. Sporofit gametofitin üzerinde zigotun mitoz bölünmeyle çoğalmasından gelişir. Sporofitin ucundaki kapsül sporları içerir. Sporofit Gametofit Karayosunları bitkiler dünyasının amfibileri olarak nitelendirilebilir. Üremelerinin suya bağımlı kalması fakat gelişmelerini sudan uzak ortamda da sürdürebilmeleri onların bu şekilde nitelenmeye uygunluğunu sağlamaktadır. Karayosunu türlerinin büyük kısmı vücutlarındaki suyun çoğunu kaybetseler de ölmezler; yeterli nem var olunca hücreleri içine tekrar su alıp yeniden aktive edilebilirler. Bu nedenle karayosunları çok kuru ve çok soğuk habitatlarda yaşayabilirler. İLETİM DEMETLİ (VASKÜLER=DAMAR LI) BİTKİLER The Vascular Phyta (Tracheophytes) “Pteridophytes” Vascular Cryptogams (Tohumsuz Damarlı Bitkiler) (ferns) Bu ders ve daha sonraki derslerde tartışılacak tüm bitki öbekleri, Damarlı Bitkiler (Trakeofit) alt alemi içinde yer almaktadır. Trakeofit denen bu bitkilere damarlı bitkiler (borulu bitkiler, vasküler bitkiler) diyoruz. Damarlı bitkilerin özelliği ligninleşmiş iletim dokusu olan ksilemin gelişmiş olmasıdır. Elbette ksilemle birlikte ksileme bağlı diğer doku ve hücreleri, bunların işlevlerini, ekolojik uyumlarını ve evrimsel gelişimlerine katkısını da dikkate almakta yarar vardır.  1- Genellikle karasal, kısmen sucul ya da epifitik yaşam ortamları vardır.  2- Klorofil a, klorofil b, karotenoid ve ksantofil plastidlerinde bulunan pigmentlerdir.  3- Hücre duvarlarında selüloz, hemiselüloz ve lignin bulunur.  4- Depo besinleri nişasta, inülin ve diğer polisakkaridler ile yağ ve proteindir.  5- Sporofit daha baskınlaşıp çok daha belirgin hale gelmiştir.  6- Üremeleri genelde suya bağımlı değildir. Erkek ve dişi eşey organları bazen verimsiz hücrelerden oluşmuş koruyucu bir tabakaya sahiptir. a) Erkek gametler nadiren kamçılıdır. b) Embiryo genellikle tohum içinde korunmuştur. c) Sporlar nadiren yeşildir ve sporopollenin içeren çok sağlam bir duvarı vardır. d) Megaspor ve mikrospor denen genellikle iki farklı spor üretilir. e) Vejetatif çoğalma görülür. 3 SPERMATOPHYTA Tohumlu Bitkiler Çiçekli Bitkiler Phanerogamae Embryophyta Siphonogamae Antophyta BİTKİLER ALEMİ 470.000’i aşan türden meydana gelmiştir. CRYPTOGAMAE-SPORLU BİTKİLER  Bacteriophyta - Bakteriler  Cyanophyta - Mavi yeşil su yosunları  Phycophyta - su yosunları 20.000 tür  Mycophyta - Mantarlar 100.000  Bryophyta - Karayosunları 20.000  Pteridophyta - Eğreltiler 10.000 SPERMATOPHYTA TOHUMLU BİTKİLER - 270.000 tür Tohumlu Bitkiler, bitkiler evreninin en büyük ve en çok bilinen bölümünü oluştururlar. Sporlu bitkilerden tohumlu bitkilere doğru geçişte;  Gametofitte görülen indirgenme daha ileri gitmiş, gametofit kendi kendine beslenebilen, bağımsız bir faz olma özelliğini tamamen kaybetmiş, sporofit döl hakim duruma geçmiştir.  Gametofit ancak birkaç hücreden oluşmuş ve bağımsız olmayıp, özelliğini tamamen kaybetmiş olarak sporofit döl üzerinde yaşamaktadır.  Tohumlu Bitkilerde Sporofit esas bitkiyi oluşturur. Tohumlu Bitkilerde sporofit üzerinde; Mikrosporofil Stamen Mikrosporangium Polen kesesi Mikrospor Polen tanesi Makrosporofil Karpel Makrosporang Tohum taslağı nusellusu Makrospor Embriyo kesesi primer hücre Tohumlu Bitkiler, çiçek ve tohum oluşumu ile karakteristik olan gelişmiş Kormofitlerdir. Eşeyli üremeye yarayan çiçek yapısı tipiktir. Gametofitin oluşumu, döllenme ve yavru bitkinin ilk gelişimi sporofitte oluşur. Embriyonun tohum içinde korunuyor olması gibi çok gelişmiş evrimsel özelliklere sahiptirler. İlk Kara Bitkileri ve Gelişimi Karalarda ilk yaşayan bitkilere ait fosiller Avustralya’da günümüzden yaklaşık 400 milyon yıl önce sona eren Siluriyen devrinde görüldüğü söylenebilir. Cooksonia, Rhynia, Asteroxylon gibi bitkiler ilk kara bitkileridir. Devoniyen bitki dünyasının gelişimi için çok önemli bir devirdir. Özellikle üst devoniyen bugünkü modern floranın temelinin atıldığı devirdir. Permiyen 290 milyon yıl önce başlamış olup bitki dünyasını en parlak devridir. Triası takip eden Jura ise Gymnospermlerin en parlak dönemleridir. Sonuç olarak bitki dünyasının tarihi 4 devirde özetlenebilir. Cooksonia Rhynia Bitki Dünyası Tarihi *Üst Devoniyen (420 my)bugünkü modern floranın temellerinin atıldığı devirdir. Karbonifer (350 my) ve Permiyen (290 my) bitki dünyasının en parlak devirleridir. Damarlı Kriptogam’lar bu devirde en yüksek düzeye ulaşmışlardır. İlk ovül (tohum taslağı) bu devreye rastlar. Bitki Dünyası Tarihi Bitki dünyası tarihi 4 devirde özetlenebilir 1. Thallofit çağı: Siluriyen’e kadar (440 myö) 2. Damarlı Kriptogam’ların çağı: Üst Siluriyenden Permiyen’e kadar ve onlardan sonra ortaya çıkan Prephanerogamların çağı (417-250 myö) 3. Gymnospermlerin çağı: Permiyen’den üst Juraya kadar (250 -142 myö) 4. Angiosperm’lerin çağı: Üst Juradan zamanımıza kadar (142 myö-günümüz) DIVISIO: Spermatophyta 1. Alt Bölüm 2. Alt Bölüm Gymnospermae Angiospermae İletim elemanları ve ovülün ortaya çıkışından bu yana bitkiler herhangi bir büyük değişiklik geçirmemiştir Günümüze değin morfolojik açıdan başlıca 3 tip organizasyon düzeyi görülür Tallofitler Damarlı kriptogamlar Ovüllü bitkiler (Gimnosperm ve Angiosperm’ler) Gymnospermae Açık Tohumlular Gymnos açık sperma tohum Bu bölümün tipik özelliği: Tohum taslaklarının megasporofiller üzerinde açık durumda bulunması ve polenin mikropile doğrudan doğruya ulaşmasıdır. Gymnospermler; Pteridofitler ile Angiospermler arasında birçok karakter bakımından geçit oluştururlar. Pteridophya üyelerinde döllenme, silli spermatozoidlerle (zoidogami) iledir. İlk Gymnospermlerde de zoidogami görülür. İleri Gymnospermlerde Angiospermlere özgü sifinogami (silsiz spermatozoidlerin ovüle polen tüpü aracılığı ile ulaşması) özelliği de görülür. Döllenme; Pteridofitlerde 1, Angiospermlerde 2, spermatozoid/sperma tarafından yapılırken, Gymnospermlerde hem 1, hem de nadiren 2 spermatozoid tarafından gerçekleştirilen döllenme olur. Gymnosperm ae Açık tohumluların yeryüzüne çıkmaya başladıkları andan itibaren süregelen 2 grubu vardır, 1. Pteridospermales 2. Cordaitales Jeolojik devirler boyunca Gymnosperm türleri; Devoniyen: 3000 tür Karbonifer: 5000 tür Permo-Triyas: 10 000 tür Jura: 20 000 tür Kretase: 10 000 Günümüzde: 800 tür Gymnospermae Çoğunlukla ağaç veya ağaççık nadiren de çalı şeklinde tümüyle odunsu olan bitkilerdir. Genellikle her dem yeşil, yapraklar çoğunlukla iğnemsidir. Bununla beraber; Pulsu (Ephedra, Cupressus), Yelpaze (Ginkgo), Şeritsi (Welwitschia) veya Tüysü (Cycas) tipte yaprakları olanlar da vardır. Monoik veya dioik bitkilerdir. Monoik olanlarda kozalaklar tek eşeylidir. Erkek kozalaklar bir eksen üzerine imbrikat şekilde dizilmiş mikrosporofillerden oluşur. Mikrosporofiller Angiospermlerin stamenlerine karşılıktır Mikrosporofiller pul veya kalkan şeklinde olup, her bir mikrosporofil 2-4 adet mikrosporangiyum (polen kesesi) içerir. Polen üretimi oldukça fazla olup her bir erkek kozalak birkaç milyon polen üretebilir. Polenleri rüzgar etkisiyle uçmayı sağlayacak hava keselerine sahiptir.  Makrosporofiller Dişi kozaklarda bir eksen etrafında sarmal dizilmiş makrosporofillerden (dişi kozalak pulu) meydana gelir. Her makrosporofilin üst kısmında 2 adet tohum taslağı bulunur. Tohum taslaklarında ise makrosporangiyumlar yer alır. Kozalaklar Angiosperm’lerdeki çiçek durumuna karşılıktır denilebilir. Abies nordmanniana subsp. bornmuelleriana Tozlaşmadan sonra makrospor ana hücresi meios bölünme ile 4 gon oluşturur. Bunlardan biri gelişerek makroprotalyumu meydana getirir. Makroprotalyumun mikropile bakan kısmında birkaç adet arkegonyum gelişir. Arkegonyumlarda ise yumurta hücreleri yer alır. Örtü pulu (Makropro talyum) Tohum Taslağı Bir dişi kozalağın tek bir çiçek mi yoksa pek çok dişi çiçekten meydana gelmiş olduğu düşünülecek olursa, bunun bir çiçek durumuna karşılık olabileceği varsayılabilir. Gametofit döl, ilkel gruplara oranla oldukça indirgenmiştir. Haploid gametofit döl oldukça indirgenmiş olup sporofit dölün üzerinde ve ona bağlı olarak bulunur. Tohum taslakları tek integümente sahiptir. Tohum taslaklarında çok iyi gelişmiş nusellus dokusu da bulunur. Nusellusun uç kısmında ise çoğunluk primer endosperm yer alır. Dolayısıyla döllenme den önce bir endosperm dokusu mevcuttur. Olasılıkla bu nedenle bu grupta çift döllenme yoktur. Döllenmiş yumurta hücresi ilkin proembriyoyu verir. Bunun alt tarafından da embriyo gelişir. Embriyonun etrafında protalyum dokusundan gelişen endosperm ve integümentten gelişen tohum kabuğu (testa) bulunur. Gymnospermler’de Tozlaşma ve Döllenme Tozlaşma rüzgarla olur ancak Encephalartos’ta böceklerlede görülebilir. Mikropil’e gelen polenler polen odacığında çimlenir. Polende birkaç vejetatif hücre ile tek bir generatif hücre vardır. Çimlenme sonucu polen tüpü oluşur, bu esnada generatif hücre 2’ye bölünür, bu sperm hücrelerinden biri arkegonyum içine girer ve yumurta hücresini döller ve embriyo oluşur.Embriyonun etrafında protalyum dokusundan gelişen endosperm ve integümentten gelişen tohum kabuğu (testa) bulunur. Döllenmeden sonra testa genellikle odunsu bir yapı olmakla beraber bazı gruplarda (Taxus, Ephedra) integüment etlenerek arillus adı verilen meyveyi andıran bir yapı oluşturur. Tohumların olgunlaşma süreleri değişiktir. Bazılarında (Picea, Abies, Thuja) da 1 yıl Bazılarında (Pinus, Cedrus) 2- 3 yıldır. Her embriyo radikula, plumula ve kotiledon olmak üzere 3 kısım içerir. Kotiledonlarda çenek sayısı 2- 18 olup polikotil embriyo bulunmaktadır. Gymnospermler hem ekonomik açıdan hem de ormancılık açısından önemlidirler. Pinus brutia’dan reçine ve terebentin Cedrus libani’den sedir yağı üretilmektedir. Pinus pinea tohumları ise gıda olarak ve yağ yapımında kullanılmaktadır. Gymnospermlerin Sınıflandırılması 1. Classis 2. Classis: 3. Classis: Cycadopsida Coniferopsida Gnetopsida Kitabımızda Gymnospermler Abbayes ve ark. (1963)’a göre sınıflandırılmıştır. Coniferales Dallanmış ağaçsı bitkilerdir. Uzun ve kısa sürgünlü, yapraklarda ve odunlarında reçine kanalları bulunur. Yapraklar iğne ve pul şeklindedir. Erkek ve dişi organlar tek eşeyli kozalaklıdır. Coniferales; 3 subordo’ya ayrılarak incelenir CONİFERALES 1.Subordo: 2. Subordo: 3. Subordo: Pinoidineae Podocarpineae Taxineae Pinoidineae Dişi kozalakları ile karakteristiktirler. Kozalaklar üzerinde bulunan makrosporofiller bir veya birçok ovül taşır. 5 familyaya ayrılır. Pinoidineae 1. Fam: Pinaceae 2. Fam: Taxodiaceae 3. Fam: Cupressaceae 4. Fam: Araucariaceae 5. Fam: Cephalotaxaceae Pinaceae-Çamgiller  Monoik, herdem yeşil ve nadiren yaprak döken ağaç ve çalılar  Yapraklar iğne şeklinde reçine kanallı  Erkek kozalaklar bir eksen etrafında sarmal dizilmiş mikrosporofillerden oluşur.  Herbir mikrosporofil 2-6 polen keseli  Dişi kozalaklar da bir eksen etrafında dizili makrosporofillerden oluşur.Her makrosporofilin üst yüzeyinde 2 anatrop tohum taslağı yer alır.  Makrosporofillerin üst yüzeyinde örtü pulu bulunur.Olgunlukta her ikisi odunlaşarak kozalak pulu adını alır. Tozlaşma Nisan-Mayıs aylarında olur. Dişi kozalaklar polenleri kabul etmek için dikey durumda bulunurlar.Döllenmeden sonra aşağı sarkarlar. Dişi gametofit tozlaşmadan ancak 1 yıl sonra olgunlaşır ve döllenme gerçekleşir. Tohum oluşumunun gerçekleşmesi için ise 1 yıl daha geçmesi gerekir.Bu nedenle bir Pinaceae üyesinde aynı anda hem yeni oluşmuş dişi kozalaklar, hem yeni döllenmiş dişi kozalaklar ve hem de olgunlaşmış dişi kozalaklar bulunur. Tohumun olgunlaşması sırasında kozalak pulunun üst yüzeyi çatlar ve zarımsı bir kanat meydana getirir. Bu kanat tohuma bağlı kalır ve uçma organı görevini görür. Kozalak pullarının açılması veya dağılmasıyla tohumlar serbest hale geçerler. Pinaceae 9 cins 200 kadar türü yayılış gösterir. Abies, Keteleeria, Psedotsuga, Tsuga, Picea, Larix, Pseudolarix, Cedrus, Pinus olmak üzere 9 cinsi bulunmaktadır. Yurdumuzda 4 cinsi yayılış gösterir. Pinus Cedrus Abies Picea Abies- Göknar Kuzey Yarıküre'nin dağlık bölgeleri. 80 m.'ye dek yükselen ve yalnız uzun sürgünleri bulunan bir ağaçtır. Yassı ve iki yüzlü olan yapraklarının uçları, tepe sürgünlerinde sivri, yan sürgün ve dallarda çoğunluk yuvarlak ve girintilidir. Alt yüzlerinde belirgin iki beyaz çizgi vardır. Yaprak koparıldığı veya düştüğü zaman sürgün üzerinde yuvarlak bir iz (çukurluk) bırakır. Dişi kozalaklar dalların üzerinde dik olarak dururlar. Olgunlukta kozalak pullarının dökülmesiyle eksen çıplak kalır. Örtü pulları tohum pullarından uzundur ve olgun kozalakta kıvrık olarak dışarı taşar. Abies’in Türkiye'de 2 türü bulunur: Abies cilicica ssp. cilicica  ssp. isaurica Abies nordmanniana ssp.nordmanniana  ssp. bornmüelleriana  ssp. equi-trojani Abies cilicica: Toros göknarı: Toroslar ve Amanoslar Abies nordmanniana ssp. nordmanniana: Doğu Karadeniz göknarı. Kafkasya ve Doğu Karadeniz Bölgesi. Abies nordmanniana ssp. bornmüelleriana: Uludağ göknarı. Batı Karadeniz Bölgesi. Abies nordmanniana ssp. bornmüelleria Abies nordmanniana ssp. bornmüelleria Abies nordmanniana ssp. bornmüelleriana Abies nordmanniana ssp. bornmuelleriana Abies nordmanniana ssp. bornmüelleriana Abies nordmanniana ssp. equi-trojani: Kazdağı göknarı. Edremit kuzeyinde Kazdağı. Abies nordmanniana ssp. equi-trojani Abies nordmanniana ssp. equi-trojani Abies nordmanniana ssp. equi-trojani Abies nordmanniana ssp. equi-trojan Abies balsamea: Balzam göknarı. Kuzey Amerika'nın kuzeyi. Abies balsamea’nın kabuğundan, mikroskopik incelemelerde ve sürekli preparatların hazırlanmasında kullanılan kanada balzamı elde edilir. Balsamum Canadense Balzam kabarcıkları Picea: Ladin P.orientalis Kuzey Yarıküre. Fosil olarak Kretase ve Tersiyer'de. Yalnız uzun sürgünleri bulunan yüksek boylu bir ağaçtır. Yaprakları 4 köşelidir ve her yüzünde beyaz birer mum çizgisi bulunur. Dökülünce sürgün üzerinde törpü gibi bir çıkıntı bırakırlar, koparılınca korteksle birlikte ayrılırlar. Kozalaklar sarkık durumdadır ve kozalak pulları dağılmaz. Ülkemizde Tek türü bulunur.P.orientalis P.oriental is P.orientalis Türkiye'de tek bir türü vardır: Picea orientalis: Doğu ladini Doğu Karadeniz Bölgesi ve Kafkasya. Cedrus Fosil olarak Tersiyer'de Avrupa'da. Düzgün, uzun gövdeli ağaçlardır. Uzun ve kısa sürgünleri vardır. Yapraklar uzun sürgünlerde seyrek durumda birer birer, kısa sürgünlerde ise birçoğu bir arada yerleşmiştir. Kozalaklar kısa sürgünlerde dikine durur. Güney Anadolu, Kıbrıs, Lübnan, Kuzey Afrika ve Himalaya’larda yayılış göstermektedir. Türkiye'de tek bir türü bulunur: Cedrus libani: Katran ağacı: Toroslar, Amanoslar ve Lübnan. Cedrus libani Değerli odunundan ötürü Eski Mısırlılar ve Fenikeliler tarafından yapılarda ve özellikle gemilerde yapı malzemesi olarak kullanılmıştır, Odunundan katran elde edilir. Diğer türler: Cedrus deodora – Himalayalar Cedrus atlantica- Kuzey Afrika Cedrus brevifolia- Kıbrıs Pinus Kuzey Yarıküre. Fosil formları Üst Kretase'den başlayarak bilinir. Uzun ve kısa sürgünleri bulunan ağaçlardır. 2, 3 veya 5 adet olan uzun iğne yaprakları kısa sürgünler üzerinde demet halinde bulunur. Kozalakta tohum pulları kalındır. Türkiye'de 2 iğne yaprağı olan 5 türü vardır: Pinus nigra - Kara çam Pinus sylvestris - Sarı çam Pinus brutia - Kızıl çam Pinus pinea - Fıstık çamı Pinus halepensis - Halep çamı Pinus sylvestris Pinus sylvestris: Sarıçam Kuzey Anadolu. Kuzey Avrasya. Pinus sylvestris ssp. ramata - Karadeniz Pinus sylvestris var. armena - Ardahan, Kars ve Artvin Pinus sylvestris var. kochiana - Rus sınırı Pinus sylvestris ssp. ramata Türkmen Dağl. Pinus sylvestris ssp. ramata Sündiken Dağl. Pinus sylvestris L. Sarıçam Dişi kozalak Pinus nigra subsp.pallasiana erkek kozalaklar Pinus nigra subsp. pallasiana P.nigra ssp.pallasiana : Karaçam P.nigra ssp. pallasiana var. şeneriana: Ebe karaçamı: Dipten dallanmış küre şeklinde, genç tepeli, kompakt bir çalı. Bolu P. nigra ssp. pallasiana var. pyramidata : Ehrami karaçamı Kütahya ilinde endemik olarak yayılışı görülür. Pinus nigra ssp. pallasiana: Karaçam Pinus nigra Arn. subsp. nigra Holmboe var. caramanica Schn. Günümüzde Ülkemizdeki bütün karaçam türleri Pinus nigra Arn. subsp. nigra Holmboe var. caramanica Schn. olarak tek takson altında toplanmıştır. Pinus pinea: Fıstık çamı Seyrek olarak Batı. Güney ve Kuzeydoğu Anadolu, Akdeniz ülkeleri. Çam fıstığı ismiyle bilinen tohumlan yağlıdır ve yenir. Pinus pinea: Fıstık çamı Pinus pinea: Fıstık çamı Pinus brutia: Kızılçam Kuzey, Batı ve Güney Anadolu, Doğu Akdeniz ve Karadeniz kıyıları Bodrum-Güvercinlik Pinus brutia Ten. Bitkiden Reçine elde edilir. Çamdan elde edilen reçineli ürün, Terebintinae‘nin Distilasyonu ile 1. Uçucu yağ- Terementi esansı-neft yağı 2. Reçine- Colophonium ‘a ayrılır. Terementi iyi bir organik eriticidir. Tıbbi olarak taş düşürücü ilaçlarda ve üriner antiseptik olarak kullanılır. Kolofonium-reçine, toz halinde hemostatik olarak,bazı pomatların hazırlanmasında, kağıt, boya ve sabun sanayiinde kullanılır Pinus brutia Ten. Pinus halepensis: Halep çamı Adana çevresi, Batı Akdeniz kıyıları Pinus halepensis Pinus halepensis Pinus aristata: Higori çamı Kuzey Amerika’nın batısı. İğne yaprakları 5'Ii demetler halindedir. Boyları 8-9 m.'yi geçmeyen bu ağaçların, yaşı 4000 yıldan çok olan örnekleri bulunmuştur. Bunlar arasında 4600 yıllık olduğu saptanan bir örnek bugün yeryüzünün en yaşlı ağacı olarak kabul edilmektedir. Pinus aristata Pinus aristata Pinus succinifera: Kehrübar çamı Fosil bir çamdır. Fosilleşmiş reçinesi kehrübar (amber) ismiyle tanınır. Ambra Flava-Kehribar Keteeleria: Abies’ çok benzer Çin ve Formoza da yaşayan 3 türü vardır. Pseudotsuga: Kuzey Amerika’nın batısı ile Doğu Asya’da yayılış gösteren 7 türü vardır Pseudotsuga Tsuga: KuzeyAmerika,Japonya,Formoza, Çin ve Himalaya’larda yayılış gösterir. Tsuga Larix (Melez): Kışın yaprak döken ağaçlar Uzun ve kısa sürgünleri var. Olgunlukta Kozalak pulları dağılmaz Larix decidua Larix Larix decidua var. pendula Pseudolarix (Yalancı melez): Kışın yaprak döker.Uzun ve kısa sürgünleri var. Kozalak pulları olgunlukta dağılır. Pseudolar ix Pseudolarix Taxodiaceae Bataklık servisigiller Kretase ve Tersiyer devirlerinde geniş yayılma gösteren bu familya bugün 10 cins ve 16 türle temsil edilmektedir. Tüm türleri süs bitkisi olarak korunmaya ve kültüre alınmıştır. Avrupada yaşayan üyesi yoktur. Bugünkü linyitlerin oluşumuna büyük oranda katkıları vardır. Çoğu yüksek boylu, uzun ve kısa sürgünleri bulunan ağaçlardır. Çoğunluk sarmal diziIişli yaprakları iğne veya pul şeklindedir. Dişi kozalaklarda örtü tohum pulları çok kaynaşmıştır. Tohum taslakları 2-9 adettir. Taxodiaceae Taxodium distichum Taxodiaceae Taxodium kozalağı Taxodium : Bataklık servisi. Kuzey Amerika'nın güneydoğusundan Meksika'ya dek. Taxodium distichum: Amerikan bataklık servisi. Kuzey Amerika'nın güneydoğusunda bataklıklarda yaşayan, hava kökleri bulunan ve 50 m.'ye dek yükselen ağaçlar.Tavşanlı-tunçbilek linyit 0caklarında fosillerine rastlanmıştır. Taxodium distichum Taxodium distichum Taxodium Sequoia sempervirens: Sahil Sekoyası Kaliforniya. 10-12 (25)m. çapında ve 130 m.'ye dek yükselebilen bir ağaçtır. Dünyanın en uzun ve yaşlı ağaçlarındandır. 4000-5000 yıl kadar yaşar. Odunu sert ve kırmızı renklidir Red wood olarak bilinir. Sequoia sempervirens Sequoia sempervirens Sequoia sempervirens Sequoia sempervirens Sequoia sempervirens Sequoia sempervirens Sequoiadendron giganteum: Mamut ağacı Kaliforniya nın Siera Neveda Dağlık kesiminde 2000 m.'ye dek çıkar. 8 m. çapında 100 m. yüksekliğindeki bu ağaç 3000 yıl kadar yaşar. Tavşanlı-Tunçbilek kömür yataklarında fosilleri bulunmuştur. -- Big tree Sequoiadendron giganteum: Sequoiadendron giganteum: Sequoiadendron giganteum: Sequoiadendron giganteum kozalakları Sequoiadendron giganteum quoiadendron giganteum Metasequoia disticha: Su ladini Orta Çin. Yakın zamanlara değin Doğu Asya ve Kuzey Amerika‘ da yalnız fosil olarak bilinmekteydi. 1944'te Çinli 2 botanikçi tarafından yaşayan örnekleri bulunmuştur. Athrotaxis.. Tasmanyanın dağlık bölgelerinde yayılış gösterir, 3 türü vardır. Taiwania.. Güneybatı çin ve Tayvan’da yayılışa sahiptir. Taiwania Cupressaceae- Servigiller Monoik yada dioik, çoğunluk pulsu, ender olarak iğne yapraklı ağaç ve ağaççıklardır. Yapraklar karşılıklı çapraz (dekusat) veya çevrel (vertisillat) şekilde dizilmiştir. Erkek kozalaklar küçük, uç kısımlarda veya yaprak koltuklarında veya küme halinde,2-6 polen keseli. Dişi kozalaklar uç kısımlarda veya kısa sürgünlerin yan tarafından çıkmış. Makrosporofillerdeki tohum taslakları 1-12 adet ve atrop. Meyve etli veya odunsu. Cupressaceae’den Ülkemizde doğal olarak yayılış gösteren cinsler; Cupressus ve Juniperus ‘tur. Dünyada 16 cins ve 141 türü var Thuja : Mazı Kuzey Amerika ve Doğu Asya. T. occidentalis: Batı mazısı Kuzey Amerika'nın doğusu. T. orientalis: Doğu mazısı Orta ve Doğu Asya. Önemli süs ağaçları. Cupressus : Servi Kuzey Amerika. Asya ve Akdeniz Bölgesi. C.sempervirens: Adi servi Doğu Akdeniz ve Kuzey İran. 30 m 'ye dek yükselen bir ağaçtır. 4 köşeli olan sürgünlerinin üzerinde dekusat durumdaki pulsu yapraklar kiremit gibi birbirini örtecek şekilde diziImistir. Erkek çiçekler küçük kozalaklar halindedir. Mikrosporofillerin alt yüzeylerinde 2-6 adet mikrosporang meydana gelir. Dişi çiçekler de, 8­14 adet kozalak pulundan meydana gelen kozalaklardan oluşmuştur. Kozalak pulları olgunlukta odunlaşarak çokgen şekiller alırlar ve yuvarlak kozalakları meydana getirirler C. sempervirens Juniperus : Ardıç  Kuzey Yarıküre. Sürekli yeşil ağaççık veya çalılar kimi zaman boylu ağaçlardır.  Yapraklar pulsu veya iğnemsi ve sivri uçludur.  Kozalaklar yaprak koltuklarında ve dalların ucunda  Erkek kozalaklar çok stamenli.  Dişi kozalaklar 3-8 sert yapıda puldan oluşmuş,küremsi şekilde. Her pul 1-9 tohum taslağı taşır. Meyve etli bir kozalak.  Yurdumuzda 9 türü bulunur: J. communis var. communis Adi ardıç Kars ,Ağrı J. communis var. communis Adi ardıç Bozüyük Juniperus communis Juniperus communis J. Communis var. saxatilis Batı, orta ve kuzey Anadolu Juniperus communis var saxatilis J. oblonga: Uzunca ardıç Doğu Karadeniz Bölgesi'nin doğusu ve Kafkasya J. phoenicia: Finike ardıcı Güneybatı Anadolu. Marmaris J.drupacea Toroslar, Kozalağının etli kısmı reçine ve şekerce zengin olup andız pekmezi yapılır J. sabina Sabin ardıcı Kuzey anadolu ve ve anti toroslar. Alçak çalılar J. oxycedrus: Katran ardıcı Anadolu, Trakya, Pix Juniperi-Katran ardıcı J. oxycedrus J. Oxycedrus subsp. oxycedrus J. oxycedrusKatran ardıcı J.foetidissima: Kokar ardıç Orta Anadolu J. excelsa Boylu ardıç İç Batı anadoluda yaygın 20 metreye kadar boylanabilir. J. excelsa J. excelsa Juniperus deltoides Araucariaceae (Maymunağacıgiller) Araucaria : Arokarya, Agathis olmak üzere 2 cins ve 32 türe sahiptir. Güney Yarıküre. Düzgün gövdeli, dalları katlar oluşturan, değerli orman ağacıdır. Araucaria excelsa- Sarmal dizilişli, çok dayanıklı iğne yaprakları vardır. salon arokaryası Araucaria mirabilis kozalak pulu N. Carolina Agathis jurassica Cephalotaxaceae Monoik veya dioik herdem yeşil ağaç veya ağaççıklar. Yapraklar küçük, şeritsi. Erkek kozalaklar yaprak koltuklarında küremsi başçıklarda veya başak durumda Dişi kozalaklar haç şeklinde yerleşmiş makrosporofillerde n meydana gelmiştir Cephalotaxus ve Amentotaxus olmak üzerere iki cinsi vardır. Cephalotaxus Amentotaxu s Podocarpineae Podocarpaceae Güney yarım kürenin sıcak yerlerinde 7 cins ve 150 türe sahiptir. Herdemyeşil 30 m ye kadar büyüyebilen ağaçlar Yapraklar almaşlı veya karşılıklı dizilmiş, yassılaşarak dal şeklini almış (Filloklat). Podocarpus Herdem yeşil ufak çalılar. Tohumlarının dış kısmı etlenmiş olup etli bir çiçek tablası üzerine oturmuştur. Phyllocladus Herdem yeşil ağaç veya çalılar. Özümleme filloklad haline dönüşmüş kısa sürgünlerle sağlanır. Erkek çiçekler silindirik kozalak,dişi çiçekler ise salkımlar halinde. Tohum taslağının dip tarafında meyva yaprağından oluşmuş etli bir örtü (arillus) bulunur Taxineae Taxaceae - Porsukgiller Tek familya içerir Herdem yeşil ağaç veya ağaççıklar. Yapraklar almaşlı, 2 sıralı, şeritsi mızrak şeklinde, Dişi çiçekler uç kısımlarda, çoğunlukla tek tohum taslaklı ve kozalağa benzemez. Olgunlaşan tohum kısmen veya tamamen yumuşak etli bir arillus ile sarılmıştır. Erkek çiçekler tek veya yaprak koltuklarında kozalağa benzeyen demetlerde 4 cins yaklaşık 16 türü vardır. Ülkemizde tek cins ve tek türü bulunmaktadır. Taxus baccata Taxus baccata Taxus baccata: Adi porsuk Kuzey, Batı ve Güney Anadolu 20 m'ye dek boylanabilen bir ağaçlar veya ağaççıklar. 1000 yıl kadar yaşar. Yaprakları iğne şeklinde, basık ve sivri uçludur, üst yüzü koyu yeşil, parlak ve belirgin damarlı, alt yüzü açık yeşildir. Reçine kanalları yok Tohum taslağı mikropilin dışına, polen tanelerini yakalamaya yarayan ve tozlaşma damlası ismini alan yapışkan bir sıvı salar. Çiçek tabanında halka şeklinde oluşan bir çıkıntı, döllenmeden sonra arillus ismini alan ve tohumu çanak şeklinde saran, etli, kırmızı, tatlı bir organ meydana getirir. Kuşlar bunu yerler ve böylece tohumlar yayılır. Aril dışında Taxus’un tüm kısımları zehirli bir alkaloid olan taksin içerir. T. brevifolia’dan elde edilen politaksol ürünleri yumurtalık ve meme kanserinde kullanılır. Gnetopsida Gymnspermlerin son sınıfı olan Gnetopsida bitki tarihi ve filogeni yönünden önemlidir. Çoğunluk Gymnosperm karakterleri taşımalarına rağmen Bazı Angiosperm karakterleri taşımaları ile ilginçtir!!! * Sekonder odunlarında trakelerin bulunuşu * Gnetum’ da geniş ve ağsı damarlanma gösteren yaprakların varlığı, * Çiçeklerinde basit bir periantın olması * 2 kotiledon içermeleri * Tozlaşmada entogamiye rastlanması * Reçine kanalları içermemeleri ile karakteristiktirler. Ephedrales, Welwitsciales ve Gnetales olmak üzere 3 takımı vardır. Ephedrales-Ephedraceae Denizüzümügiller Dioik Sürünücü veya tırmanıcı, zengin dallanma gösteren çalılardır. Yapraklar çoğunlukla dökülücü, karşılıklı veya çevresel dizilişlidir. Yapraklar pul şeklinde indirgenmiştir. Erkek çiçekler yarı küremsi, dikdörtgenimsi ve kozalağımsıdır. Bu yapının tabanında 2-8 çift periant taşır. Alttaki verimsi periantın dışında diğerleri 1-8 stamenli erkek çiçek taşır. Dişi çiçekler de kozalağımsı yapıda olup, altta 4 çift veya daha fazladır. Periantlıdır. En uçtaki periant çıplak bir tohum taslağı taşır. Karpel ve periant yaprakları etlenerek meyveye benzeyen yalancı ve etli bir meyve oluştururlar. 2 çeneklidirler. Ephedra major Türkiye'de 3 türü bulunur: Ephedra major: Hemen hemen tüm Türkiye’de yayılır. Ephedra distachya: Anadolu'da seyrek olarak (Kars ve Kayseri), Doğu Anadolu’da Ephedra campylopoda: Güney ve Batı Anadolu Çin’de de yayılan E. equisetina, E. sinica ve E. intermedia türlerinin topraküstü kısımlarından Herba Ephedrae drogu elde edilir. Efedrin taşır. Damar daraltıcı ve solunum yolları uyarıcısıdır. Welwitschiales- Welwitschiaceae Welwitschia mirabilis Angola ve Güneybatı Afrika, Kalahari çölü Kıyıya yakın sisli çöl bölgesinde yaşar. İki adet karşılıklı şeritsi yaprak meydana getirir ve bunlar bitkinin yaşamı boyunca yaşarlar. Uzunlukları 3 m.'yi bulan bu yaprakların uç kısmı çürürken tabandan büyümeyi sürdürürler. Pancarı andıran, kalın, kısa, yumru şeklinde bir gövdeye sahip olan bitkinin, derin, nemli toprak katmanlarına inen kazık kökleri vardır. Çiçekler braktelerden oluşan kozalak koltuklarında bulunur. Döllenme esnasında polen hortumuna karşı birde ovülden hortum uzanması ilginçtir Tohum iki kotiledonludur. Gnetales-Gnetaceae Tek cinsi vardır: Gnetum Tropik Asya, tropik Batı Afrika ve tropik Güney Amerika yağmur ormanlarında yaşayan lianlardır (sarılıcı bitki). Erkek ve dişi çiçekler, kat kat halkalar üzerinde sıralanmıştır. Erkek çiçek durumu uzun bir eksen üzerinde sıralı küçük braktelerden oluşur. Braktelerin koltuk altlarında 2 anterle stamenlerin filamentlerini taşıyan bir polen kesesi içerir. Dişi çiçekler de bir kozalak görünümünde ve kozalağın ekseninde bir çift brakte vardır. Her bir tohum taslağının bir periantı ve 2 tohum taslağı örtüsü bulunur. Tohum taslağı 2 integümentlidir.  Olgunlukta tohum taslağı örtüleri etlenir ve meyvamsı bir yapı oluşur. Tek cinsi vardır. Gnetum. Türleri: G. gnemon, G. costatum, G. Edule, G. urens Gnetum urens G. moritanum Gnetum gnemon ANGİOSPERMAE Kapalı Tohumlular Bu bölümün tipik özelliği: Tohum taslaklarının (Ovüller) bir veya birkaç karpelden yapılmış bir ovaryum içinde kapalı durumda bulunmasıdır. Ovaryumun tepesinde bir stilüs ve bir stigma vardır. Polen taneleri stigma üzerinde çimlenir. Angiosperm’lerin Genel Özellikleri  İlk defa kretase’ nin (140 myö) alt basamaklarında görülmüştür.  Döllenmede sulu ortama gereksinim kalmamıştır.  Çifte döllenme vardır.  Tozlaşma şekilleri çeşitli olup entomogami yaygındır.  Erkek gametofit polen tanesine kadar indirgenmiştir. Polenlerde protalyum hücreleri ve hava keseleri yoktur.  Dişi gametofit embriyo kesesine karşılıktır. Embriyo kesesi 8 hücrelidir. Arkegonyumlar kaybolmuşlardır.  Çiçekler tipik ve olağanüstü çeşitliliğe sahiptir.  Odunsu veya otsu bitkilerden oluşmuşlardır.. Angiospermlerde meyva oluşmuştur. Odunlarında Trakeidlerin yanında trakeler’de bulunur. Angiospermlerin monofiletik veya polifiletik olarak gelişmesi konusunda farklı görüşler vardır. 1.Conferales-Amentiferae Teorisi :Bir Coniferae kozalağı ile, Amentiferaenin rüzgarla tozlaşan çiçekleri arasında karşılaştırma yapılmaktadır. 2. Gnetalean Teorisi: Gnetum ve Ephedra morfolojik yapılarından ve üreme morfolojisindeki benzerlikten dolayı Angiospermlere yaklaşmaktadır. 3. Bennettitales Teorisi: Cycadeoid kozalağının, Magnolia tipinin ilkel çiçeğine benzemesine dayanmaktadır. 4. Pteridosperm Teorisi: Caytonia nın dişi üreme yapıları ile Angiosperm karpelleri arasındaki karşılaştırmalar dikkate alınmıştır. 5.Cycadales Teorisi: Cycas makrosporofilleri ile Angiosperm karpelleri karşılaştırılmıştır. Angiosperm Çiçeğinin Meydana Gelişinde 2 Teori ileri sürülmektedir. 1.Euanthium Teorisi: Buna göre Angiosperm çiçeği, basit, tek eksenli bir sporofil durumundadır. Pinus’un erkek çiçeklerinde bazen apikal mikrosporofillerin makrospor haline dönüşmesi ile hermafrodit bir gymnosperm çiçeği oluşabilir. Hermafrodit Gymnosperm çiçeğinin mikrosporofilleri indirgenerek, herbiri 2 keseli olan 2 şer tekalı 2 stamen oluşmuştur. Makrosporofillerin içe doğru kıvrılması ile ovaryum oluşmuştur. Tek eşeyli çiçekler ise erkek veya dişi organlardan birinin indirgenmesi ile oluşur. 2. Pseudanthium Teorisi Bu teoriye göre Angiosperm çiçeği, Gymnospermlerin çiçek durumu ile homologtur. Eşem organları sporofillere değil, indirgenmiş tek erkek ve dişi çiçekler karşılıktır. Bu teori başlangıç noktası olarak Gnetum ve Ephedra çiçek durumunu almaktadır. Angiospermlerin Sınıflandırılması Kitabımızda ve derslerimizde Angiosperm ile ilgili takip edeceğimiz sınıflandırma Cronquist (1968) sistemidir. Bu sistem morfolojik, anatomik, sitolojik, embriyolojik,palinolojik,biyokimyasal ve paleobotanik bulgulara dayandırılarak geliştirilmiştir. Bitkilerin oluşturdukları kimyasal bileşikler ve bunların bitki gruplarındaki evrimle ilişkili dağılışları da araştırılarak sisteme dahil edilmiştir. Bitkilerin Gelişiminde Kemotaksonomik İlişki Angiospermlerin filogenetik olarak oluşan ilk gruplarında, bitkilerde oluşan sekonder metabolitler yenmeye ve parçalayıcı organizmalara karşı koruyucu benzil- isokinolin alkaloidlerini kullanmışlardır. Geç kretasede Magnoliidae grupları çoğalmış ve geniş alanlara yayılmıştır. Zamanla yiyici organizmalar bu maddelere karşı dayanıklılıklarını geliştirmişlerdir. Benzil-İsokinolin Geç kretasede Magnoliidae’den ayrılan Hamamelidae, Rosidae ve alkaloidler Dillanidae’ de taninler uzaklaştırıcı maddeler olarak iş görmüştür. Daha sonra İridoid bileşikler Taninler oluşmuştur. Bu bileşikler özellikle Asteridae ‘de yaygındır. Asteridae içinde de daha sonra oluşan poliasetilenler,seskiterpen laktonlar daha öncekilerin yerini Iridoid bileşikler almıştır. Poliasetilen ve Seskiterpen Laktonlar Angiospermae Classis Magnoliopsid Liliopsida Subclas. a 1. Alismatidae 1. Magnolidae 2. Arecidae 2. Hamamelidae 3. 3. Commelinidae Caryophyllidae 4. Zingiberidae 4. Dillenidae 5. Liliidae 5. Rosidae 6. Asteridae Liliopsida- Monocotyledoneae ÖNEMLİ NOT Takip ettiğimiz sisteme göre ve filogenetik olarak da Magnoliopsida Liliopsida’dan önce yer almaktadır. Ancak sadece dersimizde ve eğitimde kolaylık olması, Dikotillere göre daha az bitki türleri içerdiği için önce Monokotiller işlenecek daha sonra Dikotillere dönülecektir. Liliopsida-Monocotyledoneae Genel Özellikleri Otsu veya nadiren odunsudurlar. Hiçbir zaman sekonder büyüme göstermezler (Dracaena,Yucca,Palmae hariç). Yucca Palmae Dracaena İletim demetleri gövdede dağınık şekilde dizilmiştir ve kambiyum bulunmadığından genellikle ikincil kalınlaşma olmaz (kapalı kollateral demetler). Embriyo bir kotiledonludur. Ana kök kısa ömürlüdür ve yerini çok sayıdaki ek köke bırakır. Yapraklar çoğunluk sapsızdır (Smilax, Alisma hariç) Paralel damarlıdır (Palmae ve Musa da pennat) ve gövdeye kın şeklindeki geniş tabanlarıyla bitişmişlerdir. Çiçekler çoğunlukla trimerdir. Çiçek formülü genellikle P3+3 A3+3 G 3 şeklindedir Çoğunluk rizom, yumru, soğan gibi dayanıklı yeraltı organları geliştirmişlerdir. Nadiren tanin taşırlar. Bazen protoantosiyanin bulundurular. Ellagik asit içermezler. Liliopsida 1. Altsınıf: Alismatidae 2. Altsınıf: Arecidae 3. Altsınıf: Commelinidae 4. Altsınıf: Zingiberidae 5 Altsınıf: Liliidae Magnoliopsida-Dicotyledoneae Genel Özellikleri Embriyo iki, ender olarak daha çok sayıda veya indirgenmiş olarak bir adet kotiledon (çenek) içerir. Ana kökleri genellikle uzun ömürlüdür. İletim demetleri gövdede bir halka oluşturacak tarzda dizilmiştir (açık kolateral demetler). Magnoliopsida-Dicotyledoneae Genel Özellikleri Yapraklar farklı şekillerde, genellikle saplı, ağsı damarlı ve serbest/bileşiktir. Stipüller çoğu kez bulunur. Braktenin (taşıyıcı yaprak) arkasından meydana gelen yapraklar (brakteoller) iki adettir. Bunlar, genellikle eksensel tomurcuğun sağ ve solunda karşılıklı veya almaşlı olarak bulunurlar [( ve ) Magnoliopsida-Dicotyledoneae Genel Özellikleri Çiçekler genellikle pentamer veya tetramer halkalar halindedir. Bileşik/serbest kaliks ve korolla içerirler. Çiçek formülü K5C5A5+5G5 veya farklı şekillerdedir. Magnoliopsida-Dicotyledoneae 1. Altsınıf: Magnoliidae 2. Altsınıf: Hamamelididae 3. Altsınıf: Caryophyllidae 4. Altsınıf: Dilleniidae 5 Altsınıf: Rosidae 6 Altsınıf: Asteridae

Use Quizgecko on...
Browser
Browser