lipid 1. .pptx.pptx
Document Details
Uploaded by ImportantSitar
Tags
Related
Full Transcript
LİPİDLER Lipidler genel olarak suda erimeyen eter, kloroform, benzen ve aseton gibi organik çözücülerde eriyebilen organik biyomoleküllerdir. Lipidlerin Ortak Özellikleri Başlıca C,H ve O’den oluşurlar. Bazı lipid türlerinde C ve H’e ilave P,...
LİPİDLER Lipidler genel olarak suda erimeyen eter, kloroform, benzen ve aseton gibi organik çözücülerde eriyebilen organik biyomoleküllerdir. Lipidlerin Ortak Özellikleri Başlıca C,H ve O’den oluşurlar. Bazı lipid türlerinde C ve H’e ilave P, S, ve N da bulunur. Yapılarında önemli miktarda HC zinciri taşırlar. Yüksek enerjili bileşiklerdir. Apolar veya hidrofob bileşiklerdir. Suda çözünmezler ENERJİİİİİİİİİİ !!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!! Lipidler hem yüksek kalorili enerjiye sahip olmalarından hem de yağda çözünen vitaminler ve esansiyel yağ asitlerini içerdiklerinden dolayı diyetin başlıca bileşenidirler. Vücut için çok önemli enerji kaynağıdırlar. Direkt olarak kullanılabildikleri gibi depo olarak da kullanılırlar. okside 1 gr yağ 9.3 kcal okside 1 gr KH 4.2 kcal okside 1 gr protein 5.6 kcal Enerjinin fazlası öncelikle karın boşluğu ve derialtı dokusunda lipid olarak (özellikle nötral yağ halinde) depolanır. Bu depo yağları ihtiyaç halinde mobilize olur ve metabolik reaksiyonlar için hazır hale geçerler. Yağda çözünen vitaminlerin (A, D, E ve K), bazı hormonların, pigmentlerin ve safra asitlerinin ana kaynağıdırlar. Özellikle diyetle alınan lipidlerle birlikte esansiyel yağ asitleri (EYA) vücuda alınır: linoleik asit -linolenik asit araşidonik asit Bazı lipid sınıfı bileşiklerin; enzim kofaktörleri, elektron taşıyıcıları, ışık emici pigmentler, hidrofilik bağlayıcılar, hormonlar ve hücre içi haberciler gibi değişik fonksiyonları bulunmaktadır. Lipidlerin Görevleri Enerji kaynağıdırlar Membran yapısında yer alırlar (fosfolipidler, sfingolipidler, kolesterol) Hormonlar (cinsiyet hormonları, progesteron, testesteron, östrogen) Enzim kofaktörleri (koenzim A) ve elektron taşıyıcıları (koenzim Q) Organların dış kısımlarını sararak darbelerden korumak Endojen su( Oksidasyon sonucunda 1 gr yağdan 1,07 ml su oluşabilmektedir. Günde 2000 kcallik bir diyet 200 ml endojen su oluşturur) Işık- absorbe eden pigmentler (klorofil/karotenoid/isoprenler) Yağda eriyen (A, D, E, K) vitaminlerinin emilimi Emülsifiye ajanlar (safra tuzları, safra asitleri) Intraselüler haberciler (fosfotidilinositol) İzolatör Kan plazmasında lipoproteinler lipidlerin transport formlarını oluştururlar. Hücresel yapılarda da bulunurlar. Hücre zarı ve mitokondri gibi hücre içi organellerin yapısında da yer alırlar. Lipidler CNS ve PNS dokusunda yüksek oranda bulunurlar. İzolatör özelliklerinden dolayı sinirsel iletinin kayba uğramadan hedefe doğru hızla ilerlemesini temin ederler. İzolatör özelliklerinden dolayı vücutta ısı kaybını minimumda tutarlar. Bazı organların etrafını sararak (özellikle uzun zincirli doymuş yağ asitleri) uygun anatomik pozisyonda kalmalarını sağlarlar. Bu yağlar vücut ısısında erimezler (uzun zincirli doymuş YA). 12 Organizma bir günlük enerji ihtiyacından daha az miktarını glikojen şeklinde depo edebilir. TG’lerden uzun süre yeterli enerji sağlanabilir. Glikoz ve glikojen ise suda çözünürlükleri iyi olup metabolik enerjinin hızlı kaynaklarıdırlar. Lipazlar TG’lerin enzimatik hidrolizini katalizlerler. Açığa çıkan yağ asitleri yakıt olarak diğer dokularda kullanılır. 14 Lipidlerin Sınıflandırılması Basit Lipidler Kompleks Lipidler Öncül ve Türev Lipidler Lipidlerin sınıflandırılmaları 16 Basit Lipidler Yağ Asitleri: Yapısında uzun bir hidrokarbon zincir ve bir karboksil gruptan meydana gelir Mumlar: Yağ asitlerinin yüksek molekül ağırlıklı mono hidrit alkollerle yaptıkları esterlerdir. Yağ asitlerinin çeşitli alkollerle oluşturdukları esterler basit lipidler olarak bilinirler. Yağ asitlerinin gliserol (gliserin) ile oluşturdukları esterler nötral yağlardır. 18 Gerek hayvansal yağlar gerekse bitkisel yağlar, yağ asitlerinin gliserin (gliserol) ile oluşturdukları oldukça kompleks esterlerdir. 19 Yağ asitlerinin gliserolden daha büyük moleküllü alkollerle oluşturdukları esterler mumlardır. O H3C (CH2)14 C O CH2 (CH2)28-CH3 fatty acid long chain alcohol Mumlar, doğada yaygın olarak bazı böceklerin salgılarında; hayvanların deri, kıl ve tüylerinde; bitkilerin yapraklarında, meyve ve kabuklarında bulunurlar. 20 21 Yağ Asitleri Yağ asitleri, hidrokarbon zincirli monokarboksilik organik asitlerdir. Yapılarında, 4-36 karbonlu hidrokarbon zincirinin ucunda karboksil grubu bulunur. Yağ asitlerinin yapısında yer alan hidrokarbon zinciri karbonları, COOH karbonundan itibaren isimlendirilir. COOH karbonuna komşu ilk karbon atomuna -karbon, ikinciye -karbon, üçüncüye -karbon denir. En sonda yer alan metil grubunun karbonu ise - karbon olarak isimlendirilir. Yağ asitleri 2’ye ayrılır Doymuş Doymamış Doğal yağ asidleri genelde çift karbon sayılıdır. Yağ asidlerinde yer alan karboksil grubu –COO- ve H+ iyonlaşabilir. Karboksil uç zayıf asittir. (pKa= 4,5- 5) Doymuş yağ asitleri: alifatik yan zincirlerinde çift bağ bulundurmazlar Genel formülleri: CnH2n+1 COOH Zincirdeki C sayısı arttıkça erime sıcaklığı artar, C sayısı azaldıkça erime sıcaklığı azalır. Düşük sıcaklıklarda zikzak şeklindedir. Sıcaklık artınca bazı bağlar dönerek zincirin kısalmasına sebep olur, bu da sıcaklık arttıkça membranın incelmesini izah eder. Altıdan fazla C atomu taşıyan doymuş yağ asitleri suda çözünmez. Plazma kolesterol ve LDL düzeyinin artmasına neden olurlar. Kolesterolü arttıran doymuş yağ asitlerinin en önemli kaynağı et ve süt ürünleridir. Doymuş YA C sayısı Yaygın adıSistematik adı Formülü 2 Asetik Etanoik CH 3COOH 4 Bütürik Butanoik CH 3(CH 2)2COOH 8 Kaprilik Oktanoik CH 3(CH 2)6COOH 14 Miristik Tetradekanoik CH 3(CH 2)12COOH 16 Palmitik Heksadekanoik CH 3(CH 2)14COOH 18 Stearik Oktadekanoik CH 3(CH 2)16COOH 20 Araşidik Eikozanoik CH 3(CH 2)18COOH 24 Lignosetik Tetrakozanoik CH 3(CH 2)22COOH Karbon sayıları 2-6 olan doymuş yağ asitlerine kısa zincirli yağ asitleri denir. Karbon sayıları 6-12 olan yağ asitlerine orta zincirli yağ asitleri denir. Karbon sayıları 12’den fazla olan yağ asitlerine uzun zincirli yağ asitleri denir. Hayvansal yağlarda en çok bulunan doymuş yağ asitleri, 16 karbonlu palmitik asit ile 18 karbonlu stearik asittir. Doymuş yağ asitlerinin karbon sayısı 8 ve daha az olanları oda sıcaklığında sıvı ve uçucudurlar; diğerleri katı yağlar olarak tanımlanırlar. Doymamış yağ asitleri: yapılarında bir ya da daha fazla çift bağ taşılar Genel formülleri: CnH2n-aCOOH (a çift bağ sayısı) Çift bağın her iki tarafındaki atom gruplarının yerleşimine bağlı olarak geometrik izomerler ortaya çıkar, bunlar cis (açil grupları aynı tarafta) ve trans (açil grupları farklı tarafta) izomerleridir. Membranlarda doymamış yağ asiti miktarı arttıkça membranın akışkanlığı artar ve madde alışverişi kolaylaşır Doymamış Yağ Asitleri: Yapılarında bir ya da daha fazla çifte bağ içeren yağ asitleridir. Çifte bağlar ∆ işaretiyle gösterilir. Karbon atomlarına karboksil (COOH) grubundaki C atomundan başlayarak numara verilir. Bir Tane Çifte Bağ İçeren Yağ Asitleri (Monoenoik Yağ Asitleri): Genel Formül: CnH2n-1COOH Oleik Asit: C17H33COOH ya da C18H34O2 8:1:9 ya da C18 ∆9 Hidrokarbon zincirinde bir çift bağ içeren doymamış yağ asitleri, monoansatüre (monoenoik) yağ asitleridirler. CH3(CH2)7C=C(CH2)7COOH İki Tane Çifte Bağ İçeren Yağ Asitleri (Dienoik Yağ Asitleri): Genel Formül: CnH2n-3COOH Linoleik Asit: C17H31COOH ya da C18H32O2 18:2:9,12 ya da C18 ∆9,12 Eğer yağ asidi 2 veya daha fazla çift bağa sahipse çift bağlar ardışık olmayıp metilen köprüsü ile ayrılırlar. (Çift bağlar genellikle 3 C ara ile yerleşir) Üç Tane Çifte Bağ İçeren Yağ Asitleri (Trienoik Asitler): Genel Formül: CnH2n-5COOH Linolenik Asit: C17H29COOH ya da C18H30O2 18:3:9,12,15 ya da C18 ∆9,12,15 Doymamış yağ asitleri plazma kolesterol ve LDL düzeyini azaltır. Hidrokarbon zincirinde iki veya daha fazla çift bağ içeren doymamış yağ asitleri, poliansatüre yağ asitleridirler. Poliansatüre yağ asitleri, içerdikleri çift bağ sayısına göre dienoik, trienoik, tetraenoik yağ asitleri olarak adlandırılırlar. 37 38 Linoleik asit18:2;9,12 6 yağ asidi Linolenik asit 18:3; 9,12,15 3 yağ asidi Araşidonik asit 20:4; 5,8,11,14 6 yağ asidi Doymamış yağ asitleri, palmitoleik asit, oleik asit, linoleik asit, araşidonik asittir. Hayvanlarda depo yağlarını çoğunlukla palmitik ve oleik asitler oluşturur. Daha az olarak da stearik asit bulunur. Esansiyel Yağ Asitleri 1. Linoleik (C18:2 -6) asit, 2. Linolenik (C18:2 -3) asit 3. Arahidonik asit (C20:4 6) esansiyel yağ asitleri olarak kabul edilmektedir. Yani vücutta sentez edilmezler; besinlerle dışarıdan alınmaları gerekir. 41 Linoleik asit, linolenik asit ve araşidonik asit, insanlar için esansiyeldirler. Linoleik asit, mısır yağı, yer fıstığı, pamuk yağı ve soya fasülyesi yağı gibi tohum yağlarında bulunur Linolenik asit, ayrıca keten tohumu yağında bulunur Araşidonik asit, yer fıstığı yağında daha fazla miktarda vardır. 42 Yapılarında ÇİFT BAĞ içerirler Linoleik, Linolenik ve Araşidonik Asitler Hayvanlar için esansiyel özelliğe sahiptirler. Düşük düzeyde ihtiyaç nedeniyle yetersizlik belirtisi fazla görülmez. Deri epitel hücrelerinde bozukluklar, gelişmede yavaşlama, verim düşüklüğü ve kısırlık görülür. Omega 3 ve Omega 6’nın Faydaları: Kolesterol seviyesini düşürür Diğer çoklu yağ asitlerinden çok daha iyi bir şekilde trigliserid seviyesini düşürebilir Kanın pıhtılaşmasını engeller Bazı kanser oluşumlarına engel olur Bağışıklık sistemindeki bozulmaları engelleyici yönde hareket eder. Örneğin bir omega 3 yağ asidi çeşidi olan Linolenik asit için 18 karbonlu, 3 çiftli bağı var ve 3. karbonda ilk çiftli bağ görülür“ olarak anlayacağız. Omega 3 ve omega 6 yağ asitleri, kolesterol ve doymuş yağ asitleri gibi vücuda zararlı değil de yararlı olan yağ asitleri sınıfında yer alırlar. 44 c) Yağ Asidi Türevleri: Mumlar (Wax = parafin): Yüksek karbonlu alkollerin yüksek karbonlu yağ asitleri ile oluşturdukları esterlerdir. Prostoglandinler, lökotrienler ve tromboksanlar (Eikozanoidler); Prostoglandinler, Lökotrienler ve Tromboksanlar araşidonik asitten oluşur. Omurgalı dokularında hormon benzeri etkiler gösterirler. Hormonlardan farklı olarak dokular arasında kan yoluyla taşınamazlar. Bulundukları dokularda etkilidirler. Prostoglandinler; hücre içi mesajcı molekül olan cAMP’nin sentezini düzenler, düz kasların kasılmasını sağlar, kan basıncını düşürür. Lökotrienler; düz kasların ve bronşların kasılmasını sağlar. Tromboksanlar; pıhtı oluşumuna katılırlar ve pıhtılaşma olan bölgeye kan akımını azaltırlar. 48 Trigliseridler (triaçilgliseroller, nötral yağlar) Gerek hayvansal yağlar gerekse bitkisel yağlar, yağ asitlerinin gliserin (gliserol) ile oluşturdukları oldukça kompleks esterlerdir. Bu esterlere gliserid adı verilir. 49 50 Yağ asitlerinin kimyasal özellikleri -Yağ asitlerinin karboksil grupları ile alkollerin hidroksil grupları arasından su çıkışı suretiyle yağ asidi ve alkolün birbirine ester bağıyla bağlanması sonucu esterler oluşur. Trigliseridler, gliserolün yağ asidi esterleridirler. 53 Trigliseridlerin kimyasal özellikleri -Yağlar, ya yüksek basınç altında su ile, ya da normal basınç altında asitlerle kaynatılarak ya da lipaz gibi belirli enzimlerin katalitik etkisiyle hidrolize olurlar; gliserol ve yağ asitlerine parçalanırlar. 54 Genelde yağların yapısı trigliserid biçimindedir. Trigliseridlerde gliserin ile esterleşen yağ asitlerinin üçü de aynı ise yani ,, pozisyonlarının hepsinde aynı tür yağ asidi bulunuyorsa trigliseridler, basit yağlar olarak tanımlanırlar. 55 Trigliseridlerde gliserin ile esterleşen yağ asitleri aynı değilse yani , , pozisyonlarında farklı tür yağ asidi bulunuyorsa trigliseridler, karışık yağlar (miks yağlar) olarak tanımlanırlar. 56 Nötral yağlar olarak bilinen trigliseridler, birçok organizmada enerji için başlıca yakıt deposudur. 57 Mumlar 14-36 karbon atomuna sahip doymuş ve doymamış yağ asitlerinin gliserolden daha büyük moleküllü O alkollerle yaptığı esterlerdir. H3C (CH2)14 C O CH2 (CH2)28-CH3 Mumlar deniz hayvanlarında fatty acid long chain alcohol metabolik yakıtın depo şeklidir. 58 Mumlar - Omurgalılarda deri bezlerinden salgılanan mumlar deriyi yumuşak, yağlı ve su geçirmez halde tutarlar. -Mumlar, doğada yaygın olarak bazı böceklerin salgılarında, meyve ve kabuklarında bulunurlar. - Saçlar, hayvan yünleri ve kürklü hayvanların kürkleri mumsu salgılarla kaplanmıştır. - Kuşlar ve özellikle su kuşları tüy bezleri vasıtasıyla salgıladıkları mumlar sayesinde tüylerini su geçirmez hale getirirler. - Bitkilerin yapraklarındaki parlaklık mumlardan ileri gelir. 59