Bebeklerde Bilişsel Gelişim PDF

Summary

Bu belge, bebeklerde bilişsel gelişimin aşamalarını ve Piaget'in kuramını ayrıntılı olarak ele almaktadır., Ayrıca, çevresel faktörlerin ve biyolojik etmenlerin dil ve bilişsel gelişim üzerindeki etkilerini ve diğer önemli yapıları da kapsamaktadır.

Full Transcript

Bebeklerde Bilişsel Gelişim Bilişsel Gelişim insanların bilgiyi nasıl edindiklerini, organize ettiklerini ve kullanmayı öğrendiklerini açıklar. dil edinme, bilgi edinme, düşünme, bellek, karar verme, akıl yürütme, problem çözme, keşfetme gib...

Bebeklerde Bilişsel Gelişim Bilişsel Gelişim insanların bilgiyi nasıl edindiklerini, organize ettiklerini ve kullanmayı öğrendiklerini açıklar. dil edinme, bilgi edinme, düşünme, bellek, karar verme, akıl yürütme, problem çözme, keşfetme gibi unsurları içerir. Piaget’nin Bilişsel Gelişim Kuramı Şemalar Çocuklar doğuştan itibaren şemalara sahiptir. Dünyayı anlamak ve çevremizdeki bilgileri organize etmek için kullandığımız zihinsel yapılardır. Şemalar yaş ile birlikte değişir. Çocuklar büyüdükçe ve daha fazla deneyim kazandıkça fiziksel odaklı şemalardan zihinsel odaklı şemaları kullanmaya doğru geçiş yaparlar. İki süreç: uyum ve organizasyon, şemalarda değişimlere neden olur. UYUM (ADAPTASYON) Özümleme (assimilation) Var olan şemalarımızı kullanarak dış dünyayı yorumlarız. Uyumsama (accomodation) Var olan düşünce yollarımızla çevreyi anlamlandıramazsak yeni şemalar üretir ya da var olan şemalarımızı değiştiririz. Denge ve dengesizlik arası ileri geri olan hareket her defasında daha fazla etkin şemanın üretilmesine yol açar. ORGANİZASYON Şemalar organizasyon ile değişirler. Çocuklar birbirine bağlı güçlü bir bilişsel sistem geliştirmek için yeni şemalar geliştirdiklerinde, bunları yeniden organize eder ve diğer şemalar ile ilişkilendirirler. ❑ Piaget doğumdan iki yaşa kadar olan gelişimsel süreci sensorimotor (dugusal motor) evre olarak adlandırmıştır. Sensorimotor (Duyumotor) Evre: Piaget’in bebeklik dönemini kapsayan, düşüncenin bilmek için fiziksel eylemler ve duyuları kullanmakla sınırlı olduğunu öne sürdüğü bilişsel gelişim aşamasıdır. 1. Alt Dönem: Basit Refleksler Doğumdan sonraki ilk bir aylık süreci kapsar (0-1 ay) Öğrenme ve çevreyle etkileşim için bir başlangıç noktasıdır. Bebeklerin emme refleksi: Parmaklarınıza dokundurduğunuzda emmeye başlar. Yakalama refleksi: Parmağınızı avuçlarına koyduğunuzda sımsıkı tutarlar. 2. Alt Dönem: Birincil Döngüsel Tepkiler İlk şemaların uyumunda özel bir aracıdır. Bebeğin kendi motor hareketinden kaynaklanan yeni bir deneyim ile karşılaşmasını içerir. Bebek hareketi yeniden ve yeniden tekrarlamaya çalıştığında şans eseri ortaya çıkan duyu motor bir tepki, giderek yeni bir şema şekillenmesi biçiminde güçlenir. Baş Parmak Emme Başlangıçta rastgele ortaya çıkan bu hareket, bebek tarafından giderek daha sık yapılır ve sonunda bir şema haline gelir. 3. Alt Dönem: İkincil Döngüsel Tepkiler (Secondary Circular Reactions) Bebeklerin çevrelerindeki nesnelerle etkileşime girdikleri ve bu etkileşimlerin sonucunda hoş bir etki elde ettikleri durumları ifade eder. Bu aşamada bebekler, kendi vücutlarının ötesindeki dünyayla ilişki kurmaya başlar ve davranışlarını tekrar ederek dış dünyayı anlamaya çalışırlar. Çıngırak Sallamak 4. Dönem: İkincil Dairesel Tepkilerin Koordinasyonu, Kasıtlı Davranış 8-12 aylık bebekler şemaları, yeni ve daha karmaşık hareket ifadeleri oluşturacak şekilde birleştirirler. *Kasıtlı ve amaçlı davranışta bulunabilirler. Basit problemleri çözecek şemaları amaçlı olarak bir araya getirebilirler. Nesne Saklama görevi Nesne Saklama görevi A-değil-B arama hatası 5. Alt Dönem: Üçüncül Dairesel Tepkiler, Yenilik ve Merak 12-18 aylarda bebekler dünyayı kasıtlı yollarla keşfetmeye çalışırlar ve bu nedenle problem çözmede yetkinleşirler*. Bu deneme kapasitesi sayesinde nesne sürekliliği konusunda daha yetkin bir anlayış geliştirirler. Doğru bir A-B araştırması yaparak saklı bir nesneyi çeşitli yerlerde ararlar. 6. Alt Dönem: Zihinsel Temsiller Çocukların kafalarında nesneleri, olayları veya kavramları temsil edebilmelerini sağlayan zihinsel imgelerdir. Bu dönemde çocuklar, gözlerinin önünde olmayan şeyleri bile düşünebilirler. Bu yetenek, çocukların dil kullanımını geliştirir çünkü artık yaşadıkları deneyimleri başkalarıyla paylaşabilirler. Ertelenmiş taklit yani şimdiki zamanda mevcut olmayan modellerin davranışlarını kopyalama ve davranışları hatırlama yeteneğinin gelişmesi Mış gibi oyun çocukların günlük olayları ve hayali aktiviteleri canlandırdığı oyun Nesne Sürekliliği Kavramı I. ve II. Alt dönemlerde bebeklerin kendileri dışında bir nesne kavramları yoktur. III. Alt dönemde dış dünyaya ilgi başlar. Bebek, düşen bir oyuncağın arkasından yere bakar ve kısmen örtülmüş bir nesneyi bulur. IV. Alt dönemde tamamen örtülü nesneleri bulur fakat bir nesneyi ilk saklandığı yerde aramakta ısrar eder. V. Alt dönemde nesneyi saklandığı farklı yerlerde bulur. VI. alt dönemde koltuğun altına doğru yuvarlandığını gördüğü bir topu gidip onun etrafında dolaşarak arayabilir. Nesnenin hareketini görmese bile kendininkini ve nesneninkini içselleştirdiği için bulabilir. Beklenti İhlali Yöntemi Sembolik Kavrayış Kelimelerin fiziksel olarak var olmayan şeylerin zihinsel imgelerini belirtmek için kullanılabileceğinin anlaşılmasıdır. Bir yaş civarı ortaya çıkan yer değiştirmiş referanstır. Bu durum bebeğin diğerleriyle iletişim kurmak yoluyla dünyayı öğrenme kapasitesini oldukça genişletir*. Hafıza ve kelime dağarcığı genişledikçe yer değiştirmiş referans becerileri de gelişmektedir. Oyuncak Kullanımı Yemek Yeme Oyunları Resimler ve Kitaplar Rol Yapma Oyunları Gizli Nesne Oyunları Resimlerin Sembolik Fonksiyonlarının Farkındalığı Bebekler resimleri semboller gibi algılamazlar başta. Resimler gerçek nesnelere benzediği sürece, 2. yılın ortasından itibaren bebekler resimleri sembolik olarak algılarlar. Bebekler diğerleriyle iletişim kurmada ve yeni bilginin edinilmesinde resimleri araç olarak kullanırlar. Resimlere işaret ederler, onlar hakkında konuşurlar, gerçek gözüken nesne kitabından öğrendikleri bir bilgiyi gerçek nesnelere taşıyabilirler ya da tam tersini yapabilirler. Bebekler videoyu (sürekli hareket halinde olan resimli aracı) nasıl yorumlarlar? VİDEO ZARAR ETKİSİ Bebeklerin videodan gördüklerini gerçek duyumlara aktaramadıklarını göstermektedir. Ertelenmiş taklit, amaca yönelik problem çözme becerileri olumsuz etkilenir. Bebekler gündelik hayatta birşeyler öğrenirlerken insanlar onlara bakarlar, ortak odak nokta üzerinden sohbet ederler. Piaget’in Bilişsel Gelişim Kuramının Değerlendirilmesi Bebeklikteki bir çok bilişsel değişim Piaget’nin düşündüğü gibi ani ve dönemsel olmak yerine yavaş ve süreklidir. Değişik tip görevler ve bebeklerin bunlarla olan değişik deneyimleri yüzünden, bebek bilişinin değişik yönleri bir arada değil, düzensiz şekilde değişir. BİLGİ İŞLEME KURAMI Merkez yönetici, zihinsel sistemimizin bilinçli ve yansıtıcı bölümüdür. Kavrama, nedenselleştirme ve problem çözme gibi faaliyetleri yönetmek için çalışan bellek ile yakından çalışmaktadır. BİLGİ İŞLEME KURAMI İnsanın zihin sisteminin temel yapısının hayat boyunca aynı kaldığına inanılmaktadır. Fakat sistemin kapasitesi, yani tek seferde geri çağırılan ve işlenen bilgi miktarı ile bilginin işlenme süresi de artmaktadır. Bebeklerde Dikkatin Gelişim Adımları Refleksif Dikkat (Doğum - 2 ay): Yenidoğanlar, doğal refleksleriyle çevresel uyaranlara tepki verirler. Parlak ışıklar, yüksek sesler veya yüz gibi güçlü görsel uyarıcılar bebeklerin ilgisini çeker. İlgi Dağılımı (2 ay - 4 ay): Bebekler, ilgilerini belirgin bir nesne veya kişiden başka nesne veya kişilere kaydırmaya başlarlar. Yüzleri ve insan seslerini diğer uyarıcılardan ayırt edebilme yeteneği gelişir. Sürdürülmüş Dikkat (4 ay - 8 ay): Bebekler, dikkatlerini daha uzun süreler boyunca bir nesne veya etkinlik üzerinde tutabilirler. Nesne kalıcılığı kavramı geliştikçe; bir nesnenin görüş alanından çıkmasının onun var olmadığı anlamına gelmediğini kavrarlar. Kontrollü Dikkat (8 ay - 12 ay): Bebekler, dikkatlerini istedikleri nesne veya etkinliklere yönlendirme yeteneği kazanır.Uyaranlar arasında seçim yapabilme ve dikkati bir uyaran üzerinde bilinçli olarak odaklama yetenekleri gelişir. Hedefe Yönelik Dikkat (12 ay - 24 ay): Çocuklar, belirli hedefler doğrultusunda dikkatlerini kullanmayı öğrenirler. Örneğin, bir yetişkinin işaret ettiği yönde bakma veya gösterilen nesneye odaklanma gibi. İşlevsel Dikkat (2 yaş ve üzeri):Çocuklar, dikkatlerini belli görevleri yerine getirebilmek için gerekli süre boyunca sürdürebilir.Basit görevleri tamamlarken veya oyun oynarken dikkat sürelerinde belirgin artış gözlemlenir. Bebeklerde Bellek Edimsel Koşullanma Araştırmaları Alışma Araştırmaları KOŞULLAMA Koşullama ile bilgiyi nasıl akılda tuttuğu gösterilmiştir. Bebeğin davranışını ödüllendirici bir uyaran izlerse davranış tekrarlanır. ALIŞMA Alışma araştırmaları bebeklerin fiziksel olarak aktif olmadan, yalnızca nesneleri ve olayları izleyerek nasıl öğrendiklerini ve geniş çeşitlilikte bilgiyi nasıl koruduklarını ortaya koymaktadır. Alışma (habituation), bebeğin aynı uyarana sürekli maruz kalması durumunda bu uyarıcıya gittikçe daha az tepki vermesi ve bu uyarıcıya ilgisiz kalma sürecidir. Alışma bebeğin daha önce deneyim sahibi olduğu bir şeyi tanıyıp tanımadığını gösterir. GERİ ÇAĞIRMA Algısal destek olmadan bir şeyi hatırlamaya karşılık gelir. Geri çağırma için geçmiş deneyimlerin zihinsel bir imgesini oluşturmak gerekir. Yaşla birlikte güçlenir. Bulgular; Bebek 1 yaşındayken ona model olan yetişkinin kısa davranış dizileri için 3 aya kadar, 18ayda gözlemlenen diziler içinse 12 aya kadar geri çağırmanın mümkün olduğunu göstermektedir. ikinci yılın sonunda uzun süreli bellek daha sağlam ve güvenilir hale gelir. infant or childhood amnesia, bir çok yetişkin, 3 yaşından önceki yaşantılarını hatırlayamaz ve bu durum, bebeklik amnezisi ya da bellek kaybı olarak nitelendirilir. bebeklik amnezisinin açıklamalarından biri beynin olgunlaşmasına özellikle de beynin ön lobunun bebeklik dönemi sonrasında olgunlaşmasına odaklanır. Bireysel Farklılıklar ve Ölçme Bebek gelişimsel ölçekleri çocuk gelişimsel ölçeklerinden farklıdır. Bebek gelişimsel ölçekleri, çocuk gelişimsel ölçeklerine göre, daha az sözel ifade içerir ve daha çok algısal, motor ve sosyal etkileşimi ölçmeyi amaçlayan maddelerden oluşur. Bayley Bebek Gelişim Ölçekleri Bayley ölçekleri bebek gelişimini değerlendirmede sıklıkla kullanılmaktadır. Ölçeğin günümüzde kullanılan versiyonu Bayley III beş ölçekten oluşmaktadır: Zihinsel, dil, motor gelişim ölçeği, sosyoduygusal ve adaptif değerlendirme profili. Ölçekle aşağıdaki boyutlar değerlendirilmektedir: Uyarıcıya karşı işitsel ve görsel dikkat Manipülasyon (örn., bebeğin çıngırağını sallaması) Uygulayıcı ile etkileşim (örn., sesle karşılık verme ve taklit) Oyuncaklarla ilişkisi (örn., kaşıkları vurarak gürültü çıkarması) Nesne devamlılığı ile ilgili bellek kapasitesi Amaca yönelik ısrarlı davranış Yönergeleri takip etme ve nesneleri isimlendirebilme becerisi Bebeklerde Dil Gelişimi Dil semboller sistemine dayalı bir iletişim biçimidir. Bu iletişim konuşarak, yazarak veya işaretle olabilir. Tüm diller, sonsuz üretkenlik ve örgütleyici kurallar gibi ortak özellikler taşır. Sonsuz üretkenlik sınırlı sayıda kelime ya da kurallar kullanarak sonsuz sayıda anlamlı cümleler üretebilme yetisidir. Dil Gelişiminin Temel Alanları Fonoloji: sesleri ve bu seslerin nasıl bir araya getirileceğinin öğrenilmesi Morfoloji: bir dildeki en küçük anlam birimlerini, yani morfemleri bir araya getirme ve bunların birleştirilme kurallarının öğrenilmesi Syntax: gramer kurallarının öğrenilmesi Semantik: anlamların öğrenilmesi Pragmatik: dilin farklı bağlamlarda nasıl kullanılması gerektiğini öğrenme Dil Gelişiminin Temel Aşamaları Doğumda ağlama: ağlama bir stres belirtisi olabilir, ancak başka bir takım işlevleri de vardır. 3 ay civarında agulama (cooing): 2 ila 4 ay arasındaki bir dönemde agulamaya başlarlar, bakım veren kişiyle olan etkileşimden memnuniyeti ifade eder. 6 ay civarında babılmadam (babbling): Çağıldama, örneğin ba ba yada da da gibi seslerin çıkartılması 6-12 ay evrensel bir dilden spesifik bir dili dinlemeye geçiş 8-12 ay vücut hareketlerinin kullanılması ve sözcükleri anlama: işaret etme ve gösterme her ikisi de iletişimin önemli göstergeleridir. ilk anlamlı kelimenin üretilmesi (10 -17 ay, 13 ay) ilk anlamlı kelimenin üretilmesi üç basamağın başarılı bir biçimde geçilmesine bağlıdır: sesleri başarılı bir biçimde kaydetmesi çıkarttığı sesler üzerinde kontrol sağlaması sembolik işleyişteki büyüme 5 ay civarında kendi isimleri ile seslenildiğinde bunu fark edebilir ve 13. aya kadar yaklaşık 50 kelimeyi anlayabilirler sözcük dağarcığında artış (vocabulary spurt) 13-25 ay (19 ay) 18-24 aylar arasında iki kelimeli cümleler dönemi ve kelimeleri anlamada hızlı artış İlk Kelimeler Bir çocuğun isimleri içeren ilk kelimeleri şunlardır: Önemli insanlar (baba) - Vücut organları (göz) Tanıdık hayvanlar (kedicik) - Elbiseler (şapka) Araçlar (araba) - Ev aletleri (anahtar) Oyuncaklar (top) - Selamlama (bye) Yiyecek-içecek (süt) 27 24 21 18 15 Ay 12 olarak 9 yaş İlk Sözcükler Sözcük dağarcığında artış Dil Gelişimi 18. aydan itibaren bebeklerin kelime dağarcığı hızla artmaya başlar ve bu döneme "kelime patlaması" adı verilir. Bebekler iki kelimelik cümleler kurabilirler (örneğin "anne gel", "top ver"). Bu basit cümleler, bebeğin ilk dilbilgisel kuralları kullanmaya başladığını gösterir. Aynı zamanda bebekler, isimleri, fiilleri ve sıfatları anlamaya ve kullanmaya başlarlar. Çocukların İki Kelimelik İfadeler ile Açıkladıkları Anlamlar Tanımlama: “Köpek bak” Yer belirtme: “kitap orada” Tekrarlama: “daha süt” Yok olma: “hepsi gitti” Ret (Negation): “Kurt değil” Sahip olma: “benim köpeğim” Atıfta bulunma: “büyük araba” Ajan-Hareket: “annem yürüdü” Nesneye yönelik hareket: “sana vur” Dolaylı hareket: “baba ver” Araç-hareket: “bıçak kes” Soru: “top nerede?” Dil Gelişiminde Biyolojik Etmenler 1. Genetik Etmenler Aile Geçişi: Ailede dil gecikmesi veya özel dil bozukluğu (SLI) olan bireyler varsa, çocukta da benzer bir dil gelişimi gecikmesi ya da zorluğu görülme olasılığı yüksektir. FOXP2 Geni: FOXP2 geni, dil ve konuşma becerilerinin gelişimi ile ilişkilendirilmiştir. Bu gende bir mutasyon olduğunda, bireyin dil becerilerinde ciddi zorluklar yaşayabileceği gözlemlenmiştir. 2. Beyin Gelişimi ve Yapıları Broca Alanı: Broca alanı, beynin frontal lobunda yer alır ve dil üretiminden sorumludur. Broca alanındaki hasarlar, kişinin konuşma üretiminde zorluk yaşamasına ve sınırlı cümleler kurmasına neden olabilir. Bu durum "Broca afazisi" olarak bilinir. Wernicke Alanı: Wernicke alanı ise beynin temporal lobunda yer alır ve dilin anlaşılmasında önemli bir rol oynar. Bu alandaki hasarlar, anlamlı konuşma oluşturma veya dili anlama becerisini olumsuz etkileyebilir ("Wernicke afazisi"). Broca ve Wernicke Alanları Broca Alanı Wernicke Alanı 3. Olgunlaşma ve Kritik Dönemler Kritik Dönem Hipotezi: Bu dönem, doğumdan ergenliğin ortalarına kadar devam eden, beyin plastisitesinin dil öğrenimini en iyi şekilde desteklediği bir dönemdir. Kritik dönem boyunca, çocukların dil öğrenme yetenekleri biyolojik olarak en üst seviyededir ve çevresel girdilere daha açıktır. Sinaptik Bağlantılar ve Beyin Plastisitesi: Çocukluk döneminde sinir hücreleri arasındaki bağlantılar oldukça güçlüdür. Bu süreçte dil öğrenimi, beyindeki sinaptik bağlantıların artması ve dilin beyinde kalıcı hale gelmesiyle desteklenir. Kritik dönemden sonra beyin plastisitesi azalır ve dil öğrenmek daha zor hale gelir. 4. İşitme ve Motor Beceriler İşitme: Dil öğreniminde işitme duyusu temel bir rol oynar. İşitme bozukluğu olan çocuklar, çevresel dil girdisini alamadıkları için dil gelişiminde gecikme yaşayabilirler. Bebeklerin işitme yetisi, dil seslerini algılamak ve bu seslere karşılık vermek için önemlidir. Motor Beceriler: Dil gelişimi, konuşma organlarının (dil, dudaklar, gırtlak vb.) motor kontrolünü gerektirir. Biyolojik olarak bu organların yeterince gelişmemiş olması, çocukların sesleri ve kelimeleri doğru bir şekilde üretebilmesini zorlaştırabilir. Nörolojik Gelişim ve Nörokimyasallar Nörokimyasallar: Dopamin ve serotonin gibi nörotransmitterler, dil gelişiminde rol oynayan bilişsel süreçleri etkiler. Bu nörokimyasallar, dikkat, bellek ve motivasyon gibi dil öğrenimi için kritik olan süreçlerin düzenlenmesinde önemlidir. Nörolojik Hastalıklar: Bazı nörolojik bozukluklar (örneğin otizm, Down sendromu) dil gelişimini olumsuz etkileyebilir. Bu bozukluklar, beynin dil ile ilgili bölgelerinin gelişimini etkileyebilir ve çocukların dil öğrenim süreçlerinde gecikmelere ya da zorluklara yol açabilir. Chomsky'nin Dil Öğrenme Teorisi ve Dil Kazanma Aygıtı (DKA) Bu görüş, insanların belirli bir yönde ve belirli bir zamanda dili öğrenmek üzere "programlandığı" anlamına gelir. Chomsky'ye göre, bebekler dünyaya bir Dil Kazanma Aygıtı (Language Acquisition Device, LAD) ile gelirler. Bu aygıt, dili hızlı ve etkili bir şekilde öğrenmelerini sağlayan, beynin özel bir yeteneğidir. Farklı Dillerde ve Kültürlerde Dil Gelişiminin Benzer Olması: Önce sesler çıkarır (babıldama), sonra kelimeleri ve cümleleri kurmaya başlar. Bu benzerlik, çocukların dili öğrenme yeteneğinin evrensel ve biyolojik temelli olduğunu gösterir. Dil İçin Biyolojik Alt Yapılar (Biological Substrates): Örneğin, Broca ve Wernicke bölgeleri dil üretimi ve anlamlandırmada çok önemlidir. Bu biyolojik bölgelerin dili öğrenmek ve kulanmak için özelleşmiş olması, dilin biyolojik bir temelinin olduğunu destekler. İnsan beyni, dili öğrenmeye ve kullanmaya uygun bir yapıya sahiptir. Çevrede Uygun Dil Girdisi Olmasa Bile Çocukların Dil Yaratabilmesi: Sağır çocuklarla yapılan çalışmalar, dilin doğuştan gelen bir kapasite olduğunu göstermektedir. Örneğin, sağır çocuklar, çevrelerinde herhangi bir işaret dili bulunmasa bile, kendi işaret dilini geliştirebilirler. Bu nedenle Chomsky, insanların dili öğrenmeye biyolojik olarak yatkın olduğunu ve bu sürecin büyük oranda doğuştan gelen bir yeteneğe dayandığını savunur. Dil Kazanma Aygıtı, çocukların çok kısa bir sürede ve çevredeki karmaşık dil girdisine rağmen, dilin kurallarını öğrenip dili kullanabilmelerine olanak sağlar. Dil Gelişiminde Çevresel Etkiler 1. Ebeveyn ve Bakım Verenlerle Etkileşim Konuşma ve Diyalog:Ebeveynlerin bebekle sürekli konuşması, çevresindeki nesneleri tanımlaması ve günlük aktiviteleri açıklaması, çocuğun kelime dağarcığını ve dil bilgisi yapısını anlamasını kolaylaştırır. "Anne Baba Konuşması" (Child-Directed Speech): Yüksek tonlama, yavaş konuşma ve basit cümle yapılarının kullanıldığı anne-baba konuşması, bebeklerin dili daha kolay anlamalarına ve kelimeleri öğrenmelerine yardımcı olur. Annenin Konuşması ve Bebeğin Dil Gelişimi 800 Yüksek Annenin 600 Bebeğin sözcük dağarcığı konuşma düzeyi 400 Orta 200 Düşük 0 12 14 16 18 20 22 24 26 Bebeğin yaşı (ay olarak) 2. Sosyal Etkileşim ve İletişim Fırsatları Oyun Grupları ve Kardeşlerle Etkileşim: Çocukların akranlarıyla ve kardeşleriyle oynadıkları oyunlar, dili kullanmayı öğrenmek için fırsatlar sunar. Etkileşimli Aktiviteler: Kitap okumak, şarkı söylemek, parmak oyunları oynamak gibi etkileşimli aktiviteler, çocukların yeni kelimeler öğrenmesini ve dil kurallarını anlamasını sağlar. 3. Eğitimsel ve Kültürel Faktörler Ebeveyn Eğitim Düzeyi: Eğitim düzeyi yüksek olan ebeveynler genellikle çocuklarına daha fazla kitap okur, daha karmaşık dil yapıları kullanır ve çocuklarının sorularına daha açıklayıcı yanıtlar verir. Kültürel Farklılıklar: Bazı kültürler, çocukları daha erken yaşta aktif olarak iletişime teşvik ederken, bazı kültürlerde çocukların daha çok dinleyici olmaları beklenebilir. Bu farklılıklar, çocukların dil gelişim sürecini etkiler. Sosyoekonomik Durum: Daha yüksek sosyoekonomik seviyeye sahip aileler, çocuklarına dil gelişimi için daha fazla kaynak (kitaplar, oyunlar, eğitimli bakıcılar) sağlayabilir. Daha düşük sosyoekonomik koşullarda ise dil girdisi ve dilsel etkileşimler daha sınırlı olabilir. Çift Dillilik: Çocukların iki dil birden öğrenmesi, bilişsel esnekliğini artırır ve her iki dili de daha erken yaşta öğrenmelerine yardımcı olur. Ancak çevresel dil girdisinin yeterli ve tutarlı olması gerekir. Aile içinde ve dışında bu dillerin aktif olarak kullanılması, çocuğun çift dilli olma sürecinde başarıyı artırır.

Use Quizgecko on...
Browser
Browser