Duygular ve Kişilik Psikolojisi

Duygular, öznel deneyimler, bedensel değişiklikler ve eyleme yönelik eğilimlerdir.

Çeşitli durumlara verilen duygusal tepkilerde farklılıklar gösterilebilir.

Duyguların hayatta kalmayı artırma yönünde evrimsel bir değer taşıdığı düşünülmektedir. Örneğin, iğrenme zehirli maddelerden uzak durmamızı sağlar.

Bir kişinin genel duygusal eğilimini ifade eder. Örneğin, sürekli olarak sinirli biri, yüksek bir sinirsellik özelliğine sahip olabilir.

Duyguları kategorik olarak sınıflandırma, temel duygu grupları tanımlamayı amaçlar. Bu yaklaşımda, birincil veya temel duygular belirlenir.

Kategorik duygu yaklaşımında önerilen temel duygu türlerini ele alır. Örneğin, Ekman'a göre temel duygular öfke, tiksinti, korku, sevinç, üzüntü ve şaşkınlıktır.

Boyutsal yaklaşım, duyguları hoşluk ve uyarılma düzeylerine göre değerlendirerek, duygusal deneyimi bir süreklilik üzerinde gösterir.

Mutluluk, olumlu bir duygusal deneyim veya olumsuz duygulara göre olumlu duyguların baskınlığı olarak değerlendirilebilir.

Bir kişinin hayatından ne kadar memnun olduğunu belirlemek için kullanılan bir ölçüt.

Kişinin olumlu ve olumsuz duygularını ölçerek ruh halindeki dengelenmeyi değerlendirir.

Öznel İyi Oluş, yaşam memnuniyeti, olumlu ruh hali ve düşük olumsuz ruh haline dayanır.

Öznel İyi Oluşu ölçmek için kullanılan bir anket.

Kişinin dışarıdan nasıl göründüğü algısına dayalı olarak mutluluk tanımı. İnsanlar kendilerini mutsuz hissetseler bile, dışarıdan mutlu görünmek isteyebilirler.

Kendisi hakkında olumlu görüşlere sahip olma eğilimi. Genellikle kişiliğe, yeteneklere ve diğer olumlu özellikler hakkındaki abartılı görüşleri içerir.

Öznel İyi Oluşun gerçekliğine dair bulgular, öz bildirimlerin, arkadaşların ve ailenin görüşlerinin örtüştüğünü göstermektedir.

İnsanların günlük tuttuklarında olumlu deneyimlere odaklanma eğilimi. Bu nedenle, günlükler olumlu deneyimleri daha fazla yansıtır.

Mutlu insanların daha fazla olumlu ve daha az olumsuz deneyim bildirdiği gözlemlenmiştir.

Mutlu insanlar, diğer insanlara daha az kötü ve daha az düşman davranışlar göstererek daha sosyal ve yardımsever olabilirler.

Mutlu insanların daha güçlü bağışıklık sistemlerine sahip oldukları ve daha sağlıklı oldukları gözlemlenmiştir.

Mutluluk ve yaşamın çeşitli alanlarındaki başarılar arasındaki ilişkinin nedensel yönü ele alınır. Yani, mutluluk iş başarısına mı neden olur yoksa iş başarısı mutluluğa mı neden olur?

Mutluluk ve başarı birbirini etkileyen faktörler olarak tanımlanır.

Mutluluğun, hem kişinin kendi eylemlerinde hem de dış dünya ile ilişkilerinde olumlu sonuçlara yol açtığı gözlemlenmiştir.

Anlık duygusal deneyimin ölçüsüdür. Kişinin o anki ruh halini yansıtır.

Yüksek gelirli kişiler, olumlu beklentilere kapılmak yerine, yüksek gelire rağmen aynı düzeyde mutluluk bildirebilirler.

Bir kişinin yakın çevresindeki mutlu kişiler, kendisinin mutlu olma olasılığını artırabilir. Mutluluk, bulaşıcı olabilir.

Mutluluk, %50'lik bir oranla genetik faktörlere, %40'lık bir oranla kişinin eylemlerine ve %10'luk bir oranla dış koşullara bağlıdır.

Kişinin yaşam boyunca gösterdiği genel mutluluk seviyesi. Çocuklukta gözlemlenen mutluluk seviyelerinin ileri yaşlarda da devam etme eğilimi vardır.

İnsanların zamanla yeni durumlara uyum sağlama ve başlangıçtaki duygusal reaksiyonları azaltma eğilimini ifade eder. Mutluluk bir süre sonra eskime gibi.

Kişinin hayatında ortaya çıkan en büyük mutluluk ve üzüntü verici olayları sorgulamayı içerir. İnsanların genel mutluluk seviyeleri bu olaylardan nasıl etkilenir?

Kişinin mutluluk seviyesini artırmaya yönelik stratejiler. Bunlar, sahip olunanları değiştirmek yerine yapılacakları değiştirmeyi önerir.

Kişinin işini anlamlı bulması mutluluk düzeyini artırabilir.

Zamanın farklı etkinliklere ayrılması. Çeşitli aktiviteler, mutluluk seviyesini artırabilir.

Sürekli kaygı veya yüksek N değerine sahip kişiler, olumsuz duygulara karşı daha duyarlı olabilir. Bu kişiler genellikle huysuz, alıngan ve endişelidir.