Sanatın Gerekliliği ve İşlevi PDF
Document Details
Uploaded by ProsperousCosecant
Tags
Summary
Bu belge, sanatın gerekliliği ve işlevi, oyunculuk teorileri ve sanatın varlık nedeni gibi konuları ele almaktadır. Oyunculuğun farklı teorileri ve yaklaşımları tartışılmaktadır. Toplumsal durumlardan bağımsız sanatın değişmez doğası vurgulanmaktadır.
Full Transcript
**Sanatın Gerekliliği ve İşlevi** **Tarkovski:** Dünya mükemmel olsaydı, sanat faydasız ve işe yaramaz olurdu. Sanatçı vardır çünkü dünya mükemmel değildir. **İnsanlar Sanatı Neden Sever?** **\***Kültürlenmek, \*Dinlenmek, \*Eğlenmek, \*Oyalanmak için. - İnsan, tüm insan olmak istiyor. Sını...
**Sanatın Gerekliliği ve İşlevi** **Tarkovski:** Dünya mükemmel olsaydı, sanat faydasız ve işe yaramaz olurdu. Sanatçı vardır çünkü dünya mükemmel değildir. **İnsanlar Sanatı Neden Sever?** **\***Kültürlenmek, \*Dinlenmek, \*Eğlenmek, \*Oyalanmak için. - İnsan, tüm insan olmak istiyor. Sınırlı benliğini sanatta toplu yaşayışıyla birleşmeyi, bireyselliğini [toplumsallaştırmayı] özlüyor. - İnsanlar bir grugun, bir şeyin, bir birliğin vb. şeylerin bir parçası olmak istiyor. Güvende olmak için. - Sanat eseri bırakmak, çocuk yapmak vb. Gerid ebir şey bırakmak ölümsüz olma isteğidir. - Kendini aşma, kendinden çıkma isteği. **Suture Teori (Psikoanaliz)** İmgesel Evre -\> Bebek kendini ve annesini dünya'nın uzantısı olarak görür Aile Evresi -\> Kendini bulma. Simgesel Evre -\> **Sanatın Varlık Nedeni Nedir?** - Toplumsal durumlar değişse bile, sanatın hiç değişmeyen bir [gerçeği - yansıtma niteliği] vardır. - Sanat insanın doğayı tabıyıp değiştirebilmesi için gereklidir. **Oyunculuğa Dair Paradokslar** - Oyunculukta usta-çırak ilişkisi vardır. - Oyunculuk ile ilgili litarütürde; -\> Bir takım videolar vardır -\> Kitaplarda hep bilgiler, oyunculuğa yeni başlayanlara bilgi verir. Bunlar, reklamlarda oynamak isteyenlere vb yardımcı olur. Ama aktör olanlara, tiyatro sanatçılarına pek fayda sağlamaz. **Stanislavski** \*Yöntem oyunculuğu **Stanislavski** yöntemidir. Sinema bu yöntemi çok kullanır. \*Stanislavski Rusya'da çalışmıştır. \*Stanislavski yönteminin Amerika'ya "Hollywood"a gelmesi Stanislavski'nin öğrencileri sayesinde olmuştur -Öğrencileri Stanislavski öldükten sonra yazdıklarını, çizdiklerini Amerika'ya getirmiştir. -\>İlk kez oyunculukla ilgili sistemi bir teoriyi, kuramı, yöntemi Stanislavski'nin ortaya koyduğunu görürüz -\>Doğu tiyatrosu ve yoga ile ilgilenir. **Fransız Psikolog Ribat;** -\> Davranış psikolojisi üzerine çalışmaları vardır. -\> Yaratıcı imgelem diye bir kuramı vardırç Stanislavski bu kuramdan yararlanarak kendi kuramının fiziksel zenginliğini oluşturuyor. **Ribat** -\> Herhangi bir coşku fiziksel sonuçlar dopurmaksızın var olmaz. -\> İçerisindeki duygu dönüşmüyorsa ya zayıftır, ya yoktur. -\> Bir aksiyon varsa altında yatan duygusal bir tetikleyici vardır. \*İnsan hareketleriönce imge-\>eylem-\>duygu ile devam eder \*İmgeler fiziksel olarak ortaya çıkmak ister **Fiziksel Aksiyon Yöntemi** -\> Fiziksel eylemlerin doğru icrası. -\> Geçmişteki imgeler çağrılır. Çağrılan imgeler eyleme ve duygu durumuna dönüşür. -\> Oyuncu kendini en karmaşık durumlarına sokabilir. Neleri Kullanır; \- Oyuncunun göndelik hayattan zihnini, bedenini, bilincini kurtarmak için egzersiz yaptırır. \- Kas denetimi \- Nefes egzersizi yaptırır. \- Oyuncunun sahneye odaklanmasını ister. İzleyicileri unutsun. Odaklanma eğitimi. \- Yogadan öneriler. **Özet;** \- Yaratıcı ruh durumuna ulaşmak için nefes egzersizi yapar. \- Odaklandı. Seyirciyi unuttu. \- Coşkuyu harekete geçirdi. \- Harekete yön kazandırdı -\>Kas denetimi -\>Yoga \* Bir rolü yaşamazsanız orada sanat olmaz \***Abartılı gösterişçilik(Basmakalıpçılık ve Teşhircilik);** Bunları gördüğümüz zaman bir oyuncuda ya bu oyuncuyu islah edin ya da tiyatronun dışına bırakın \***Abartılı Gösterişçilik** -\> Kendini göstermek -\> Rolü abartmak -\> Abartılı hareketler \***Basmakalıpçılık** -\> Tek karakteri oynar -\> Aynı karakter -\> Tek tipleme **Coşku Belleği** - Idama mahkum birisini cezaldıracaksınız - Patronu işten kovdu onu oynayacaksınız - Babası ile tartışmış babası evden kovmuş bu imgeleri geçmişten şağırır -\> Bunu yaşadığı anı oyun esnasında kullanır Stanislavski'ye göre; coşku belleği oyuncu tarafından çalışılırsa bir kas gibi, bir hafıza gibi geliştirilebilir **Sihirli Eğer** - Eğer ben şöyle olsaydım - Eğer ben şu durumda olsaydım diye düşünür - Metindekini onun yerinde ben olsaydım diye düşünür - Rol kişisinin tamamen o olmasını, oyuncunun tamamen o rol kişisi olmasını duyguya girmesini bekler - Inanç ve gerçeklik duygusu - Oyuncu karakterin içine girebilirse kendini öyle hisseder ve inanırsa seyirciye inanır -\>Metne bakığ bilişsel analiz yapılır -\>metinde karakter nasıl bir karakter. Karakteri anlamaya çalışır. Karaktr neyi sever, nasıldır vb. Geçmişte n olmuştur. -\>Metni okuyarak nasıl karakter olduğunu çıkartmalıyız. -\>Karakterin herşeyini füşünmeliyiz -\>Metne bakarak nasıl bir karakter olduğunu çıkartmak gerekiyor. **Grotowski** -\> Tiyatro yönetmenlerinden, tiyatro kuramcılarından bir tanesidir. -\> Kendi üslubu, kendi stili vardır. -\>Oyunculuk olgusunu, oyuncunun doğasını anlamını, zihinsel, fiziksel,coşkusal süreçlerin doğasını ve bilimini derinlemesine incelemiştir. -\>Oyuncunun psikolojik olarak nasıl hazırlanması gerektiğini derinlemesine inceler. -\>Uzak doğudan oradaki düşüncelerden etkilenir. -\>Kabuki tiyatrosundan etkilenmiştir. -\>Tiyatroyu bir yaşam biçimi ve varoluş biçimi olarak ele alır. -\>Tiyatroyu oyuncu ve seyirci için terapi olarak görür. -\>Grotowski "Carl Gustav Jung"tan etkilenir. -\>Oyuncudan rol kişisi olmasını istemez \*-\>Oyuncudan bilinçaltındaki, bilinçdışındaki dürtüler, arzular, sapkınlıklar vb bunlarla yüzleşmesini ister. Sahnede, bir toğluluğun önünde bunlardan sıyrılmasını ister. **(Bütünsel Edinim)** -\>Oyuncu fiziksel ve ruhsal engellerden kurtulmalı. **(Sahneye çıktığında)** -\> Grotowski'ye göre biz gündelik hayatımızda farklı farklı kimliklerle yaşıyoruz ve kendi benliğimizi unutuyoruz -\>Oyuncu sahnede bütünsel edime ulaşmalıdır. Kendi olabilmelidir. -\>İnsanların rol maskeleri taktığını söyler **Oyuncu Skoru-\>** metin önemli değildir. Ben/self: oyuncunun beliği rol kişisinin benliği ile bir araya geldiği zaman oyuncunun bedeni üzerinde rol kişisinin benliği oraya çıkar. \***Stanislavski (Coşku Belleği)** -\>Geçmiş deneyimlerle çağrışım içerisinde olmak. -\>Oyunu oynamak için yaşadıklarını anımsar ve oynar. -\>Oyuncu çalışırsa bunu geliştirebilir. **\*Stanislavski (Sihirliği Eğer)** -\>Eğer ki ben şu şu şarlarda olsaydım diye düşünür. **Grotowski** -\>Oyuncunun kendi bilinçdışındaki itkilerle, dürtülerle yüzleşmesi. -\>Benlik katmanlarını fethederek derine inmek. -\>Günlük hayattaki personalardan kurtulması. **Persona** -\>Maskedir -\>Toplum tarafından beğenilmek, kabul edilmek, toplum tarafından dışlanmamak için insanlar maske takar. \*-\>Okulda başka bir kimliğimiz, başka maskeler takarız. Evde, iş yerinde başka maskeler takarız. **Dramaturji** -\>Rol kişisi nasıl birisi -\>Nasıl bir karakter -\>Şuan ne düşünür -\>Şuan nasıl duygu içinde düşünür **Oyun Alanı ve Gündelik Hayat** -\>Gündelik hayat olarak, mekan farklıdır -\> Süresi vardır **Duyarlılık Karşısında Soğukkanlılık** -\> Duyumsamak Örnek-\> Bir anda arkadaşlarımla konuşurken milliyetçilik duyguların kabarır veya sevgilinle otururken romantikleşirsin. -\>Bir anda gelen heyecan, ruh ,his. **Japonlar - Kabuki Tiyatro** -\>Geniş bir alanda oynarlar -\>Seyirci aksiyonun içindedir -\>4. Duvar yıkılmıştır -\>Batı tiyatrosu kabuki tiyatrodan etkilenmiştir -\>Usta-çırak ilişkisi vardır **Denis Diderot** 18. yy geldiğimizde Diderot bir oyuncunun oynama tekniğinin nasıl olması gerektiği ile ilgili bir takım şeyler söylemiştir. Tiyatro yönetmeni değildir. Fakat gözlem yaparak dönemindeki oyunculara bakarak nasıl, olmalı olmamalı bunları yazmıştır. Yazdıkları Stanislavski'yi etkilemiştir -\>Büyük bir rolü bütün genişliğiyle kavramalı -\>Karakteri kavramalı -\>Karateri bedeni kullanarak ortaya çıkartmak -\>Ahenkli ve tek olduğunu hissedecek **Meyerhold** -\>Stanislovski'nin oyuncusu, öğrencisidir. Bir süre sonra ondan ayrılmıştır. -\>Stanislavski yöntemini bilir. -\>Meyerhold'un tekniği Stanislavski ve Grotowski'den farklıdır. -\>Stanislavski ve Grotowski'ye karşı tezat olmuştur. -\>Tiyatronun tüm unsurlarını baştan sona değiştirmeye çalışır. -\>Bilinçaldının dışarı çıkması. Karşı -\>Rol kişisi olma, duygusal olma onu sahbede canlandırma. Karşı -\>Oyuncunun kendi benliğinden çıkıp rol kişisinin benliğine geçmesine bunlara tamamen karşıdır. \*Bir deli karakterini canlandırırken az kalsın deliriyordum der. Grotowski'deki gibi bilinçaltına ulaşsın oradaki korkularla hezeyanlarla yüzleşsin bunlarla tamamen karşıdır. 1905-1908 yılları arasında 3 yıllık tiyatro atölyesi çalışmaları olmuştur. (**Tiyatro Stüdyosu)** -\>Deneysel çalışmalar yapmıştır. -\>Geleneksel, gerçekçi tiyatro anlayışından, doğalar sahneleme doğalcı oyunculuk anlayışından nasıl çıkabilirim, başka tiyatro için çalışma yapmıştır. -\>Sahne dekoru ile başlar. -\>Sembolik -\>İzleyicinin hayal gücüne bırakır. -\>Oyuncuya özgürlük alanı bırakır. -\>İzleyicinin hayal gücü sürekli açık olmalıdır. -\>4. Duvarı kırmaya çalışır. -\> Aksiyonu seyirciye yaşatmaya çalışır. -\>Özdeşleşmeyi yıkmaya başlar. -\> Bölgesel aydınlatmalar yapar veya tamamen aydınlatır. Gerorg Fuchs'un "Geleceğin Tiyatrosu" bir kitap kaleme alır ve Meyerhold bu kitaptan etkilenmiştir. -\>Geleceğin Tiyatrosu \*Sahne düzenlemesi \*Oyunculuk \*Oyuncunun ritmik, müzikal olması \*Seyirci-oyuncu ilişkisi **Ritim ve Müzik** -\>Metin değişebilir. Metindeki rol kişisi değişebilir. Karakter üzerinde oynamalar yapılabilir. -\>Oyuncu hayatı birebir taklit etmekle yetinmemeldir. -\>Stanislavskinin yöntemini saçma bulur -\>Oyunculuğu ritmik hale getirir -\>Sahneyi estetik, stilize hale getirir -\>Grotowskideki gibi sarsılmaları istemez \*Tiyatroda Ekim Serbest Meyerhold Atölyesi Kurulmuştur. -\>İlk oyun "Muhteşem Boynuzlu" -\>İlk defa biyomekanik oyunculuğu dener. -\>Hareketler robot gibi (eleştirilir) -\>Atolyesinde 22 tane etüt uygulaması vardır. \*Taylorizm ve Refleksiyolojiden etkilenir. **Taylorizm** -\>Fabrikadaki işçileri daha verimli nasıl çalıştırırım der. Bu düşünce ile ortaya çıkar -\>İşçinin bütün anını gözlemler -\>Meyerhold'da benim oyuncularımda işçi gibi olmalıdır der. -\>Oyuncu her an sahnede bilinçli olacak -\>Oyun makine - oyuncu ise makinisttir \*İnsanın tüm davranışlarını gözlemler. **Refleksiyoloji** -\>William James ve Carl George Large -\>Fiziksel aksiyon yaparsa bir insan o duygularu ortaya çıkartır. Örnek; Ayı ile karşılaşınca korkup kaçarız Önce fiziksel eylem ortaya çıkar, sonra duygu ortaya çıkar. -\>Ayıyı gördüğünde kaçarsın, kaçtığın için korku ortaya çıkar. -Üzülürüz çünkü ağlarız -\> Ağlarsın ağladıktan sonra üzüntü duygusu seni kaplar. \*Ben eylemi yaptırırsam, ritmik aksiyonlar yaptırırsam oyuncuyu duygu kaplar ve burdan da izleyiciye geçer \*Refleksiyonu uyarlar \*Refleksiyoloji -\> Önce yapar sonra hisseder \*Ritmik ve mekanik hareketler görülür -\> Stanislavski ve Grotowskiden \*Fiziksel aksiyon yaparsa diğer duygularu farklıdır. Ortaya çıkartır -\> Önce yapar sonra hisseder **Meyerhold amacı, üstün yönetimi;** -\>Sosyalizm kurulmasına etkin sanatsal katkılarda bulunacak politik bilince sahip, aynı zamanda becerikli ve erk işçisi de kültürel sanatsal mirasın tam olarak benimsemiş ve sahne üzeri imgelerin marsist, metodoloji temeli üzerinde nasıl yaratılacağını bilen yüksek nitelikli aktör yetiştirmektir. -\>Bilinçli, sosyal ve toplumsal olaylara duyarlu bunları izleyiciye aktarabilecek sahnenin her anında, sahneye çıktığı her anda bilincinin ve bedeninin farkında olan bir oyunculuk istiyor. -\>Stanislavski ve Grotowski tam tersi bir oyunculuk \*Oyuncular atölye çalışması boyunca günlük turarlar, kendi gelişim süreçlerini yazarlar. -\>İzleyiciyi takip ederler. Hangi harekette izleyici nasıl tepki verdi. -\>Yönetmen sadece yol göstericidir. Stanislavski'deki gibi çok dahil olmaz. -\>Yönetmende karakteri oynar, yaşar. -\>Oyuncu her an bilinçli olmalı. **Oyuncu Skoru:** **-\> Stanislavski =** Oyuncu rol kişisini metinden, alt metinden bakarak önce entellektüel olarak, zihinsel olarak çıkartıyor sonra bedeninde ortaya çıkartıyor ve bunu oturturdur. Defalarca bu karakteri oynuyordu ve her oynadığında aynı karakter, aynı hareketler, aynı duygular çıkıyordu. -\>Sahiplenme, oturtma o rol kişisini sabitleme işi için çıakrtığ sahipleme işine "**Skor**"diyordu. **Meyerhold** - **Personaları kullanır.** Oyuncu personları takar. Tiptir. Sembolik hareketleri gösterir. -\> Skor böyle oluşur -\>Oyunlarını askerlerin, işçilerin, öğrencilerin gittiği salnlarda oynatır. Gürültülü salonlarda oynatılır. -\> Oyuncuları sürekli değişir. İşçi oyuncuları var, öğrenci oyuncuları var. Bunlar sürekli değişir. Halkın içinde sürekli. -\>Oynadığı yer bir tiyatro salonu değil. Halkın içinde halkla bir tiyatro vardır. -\>Alternatif tiyatrolarda gözükür. **Performer** -\>Performans dediğimiz şey ile tiyatro sanatı biraz farklıdır. - Tiyatroda oyuncu bir rol kişisini taklit eder veya rol kişisi olu. - Performansta böyle bir rol kişisi yoktur. - Permorfamns sanatçısı belli bir takım kavramlar yada belli politik durumlar üzerinden kendi ifadesini kendi bedenini kullanarak ortaya koyar. -\>Performans sanatçısı belli politik durumlar üzerinden kendi tavrını ortaya koyar. -\>Performans sanatçıları toplumu eleştirmek için kendi vücutlarını ortaya koyar. **Tiyatroda** -\> Oyuncu taklit eder -\>Yazılı metindeki karakterler oynanır -\>Oyun akla gelir -\> Aristo -\> Taklit ve oyun -\>Tiyatronun kökeni oyundur \*Taklit ederek öğreniriz -\>Tiyatro çocukken oynadığımız oyunlara en yakın sanattır. **Homo Ludens;** -\>Özgürce razı olanın, ama tamamen emredici kurallarla uygun olarak belirli zaman ve mekan sınırları içinde gerçeltirilen, bizatihi bir amaca sahip olan, bir gerilim ve sevinç duygusu ile alışılmış hayattan başka türlü olmak. \*Oyuncu ve izleyici açısından paradokslar -\>Özgürlük ve emredici kurallar -\> kendi benliğinden çıkmak. -\>Oyuncu kendinden geçmeli, karaktere geçmeli ki izleyici de kendinden geçsin.