Fotosentez PDF
Document Details
Uploaded by Deleted User
Tags
Summary
Bu belge fotosentez sürecini, reaksiyonlarını, pigmentlerini ve mekanizmalarını ayrıntılı bir şekilde ele almaktadır. Fotosentez, bitkilerin güneş enerjisini kimyasal enerjiye dönüştürme süreci ve bitkilerin karbonhidrat üretimini detaylı bir şekilde incelemektedir.
Full Transcript
Fotosentez FOTOSENTEZ Işık enerjisinin kullanılarak organik bileşiklerin üretilmesidir. Yeşil yapraklı bitkilerin inorganik maddelerden (H2O, CO2), ışık enerjisi ve klorofil yardımı ile organik besin üretmeleridir. Genel Denklemi: IŞIK 6 CO2 + 6 H2O...
Fotosentez FOTOSENTEZ Işık enerjisinin kullanılarak organik bileşiklerin üretilmesidir. Yeşil yapraklı bitkilerin inorganik maddelerden (H2O, CO2), ışık enerjisi ve klorofil yardımı ile organik besin üretmeleridir. Genel Denklemi: IŞIK 6 CO2 + 6 H2O C6H12O6 + 6 O2 KLOROFİL Glikoz Fotosentez yapan canlılar: - Bitkiler - Mavi – yeşil algler - Bazı bakteriler - Bazı protistalar Güneşten dünyaya ulaşan enerjinin ancak yüzde bir kadarı da bitkiler, algler ve bazı bakteriler tarafından kimyasal bağ enerjisine dönüştürülerek yaşamsal işlevlerde kullanılır. Bu işleme, yani güneşin fiziksel ışık enerjisinin, klorofil içeren organizmalar tarafından kimyasal enerjiye dönüştürülmesine fotosentez adı verilir. C02 + H20 ——> (CH20) + O2 Fotosentez bir dizi oksidasyon redüksiyon reaksiyonları zinciri olup, özetle, güneş enerjisinin yardımıyla, suyun okside olmasını ve CO2 in indirgenerek karbohidratların oluşmasını sağlar. 6 CO2 + 6H2O + Işık enerjisi → C6H12O6 + 6 O2 Fotosentez sonucu oluşan besin (Glikoz) diğer organik maddelere dönüştürülür. Fotosentez de sadece besin değil oksijende oluşarak atmos fere verilir. Uzun yıllar fotosentezde meydana gelen oksijenin kaynağının karbondioksit olduğu sanılmaktaydı. Ancak oksijenin bir izotopu olan ağır oksijen O18 ile yapılan çalışmalarda bu kaynağın karbondioksit değil su olduğu görülmüştür. Sudaki hidrojen atomları üretilen glikoz ve açığa çıkan suyun yapısına katılır. Karbondioksitteki oksijen atomu hem sentezlenen glikoz hem de açığa çıkan suyun yapısına katılır. Karbondioksitteki karbon atomu ise glikozun yapısına katılır. Bitkiler ve diğer ototroflar biyosferin üreticileridir. Bir organizma, enerji ve karbon iskeleti için kullandığı organik bileşikleri ya ototrofik ya da heterotrofik olmak üzere iki yoldan biriyle kazanır. Ototroflar (kendi beslektirler), o2’ den ve ortamdan bulunan inorganik maddelerden organik madde sentezi yaparlar. Heterotroflar (tüketiciler), diğer organizmalar tarfından sentezlenen organik maddeleri kullanırlar. Fotosentezin yapıldığı yer Fotosentez kloroplastlarda gerçekleşir. Bir bitki hücresinde yaklaşık 30-40 kloroplast vardır. Kloroplastlar stroma ve grana adı verilen iki kısımdan oluşmuştur. Granada fotosentezin ışık reaksiyonları stromada ise enzimatik reaksiyonlar gerçekleşir. Klorofiller ve Fotosentez Yeşil renkli pigmentler olup, fotosentez olayında temel rolü üstlenmişlerdir. Klorofilin değişik çeşitleri olup en önemlileri klorofil a ve Klorofil b’ dir. İki farklı molekül farklı spektrumdaki ışıkları emerler. Fotosentez hızı ölçüldüğünde, maksimum fotosentezin klorofilin maksimum absorbsiyon yaptığı bölgeye düşer. Klorofil –a ( C55 H72 O5 N4 Mg ) Klorofil –b ( C55 H 70 O6 N4 Mg ) Fotosentezde rol oynayan pigmentler Klorofiller Fikobilinler Karotenoidler karotenler ksantofiller Fotosentezde rol oynayan pigmentler klorofiller, karotenoidler ve fikobilinlerdir. Molekül yapıları birbirlerinden farklı birçok klorofil vardır. Klorofil a fotosentez yapan tüm ökaryotlarda ve siyanobakterilerde bulunur ve fotosentez için mutlak gereklidir. Yüksek bitkiler ve yeşil algler aynı zamanda klorofil b de içerirler. Klorofil b fotosentezin absorpsiyon spektrumunu genişleten yardımcı bir pigmenttir. Klorofil b' nin absorbe ettiği ışığın dalga boyu, klorofil a' nınkinden farklı olduğundan, ışık enerjisi tarafından yüksek enerji düzeyine çıkan elektronların enerjisi, klorofil a molekülüne aktarılır; böylece, fotosentezde kullanılacak ışığın miktarı artmış olur. Bazı alglerde ise klorofil b'nin yerine klorofil c bulunur. Işık enerjisini tutan diğer iki grup pigment ise karotenoidler ve fikobilinlerdir. Bu yardımcı pigmentler tarafından absorbe edilen enerji klorofil a'ya aktarılır; bu pigmentler fotosentezde klorofil a‘nın yerini alamazlar. Karotenoidler kloroplastlarda ve siyanobakterilerde bulunan kırmızı, turuncu ve sarı pigmentlerdir ve yağda çözünürler. Klorofiller gibi kloroplast karotenoidleri de tilakoid membranına gömülü olarak bulunurlar. Normal olarak kloroplastlarda karotenler ve ksantofiller olmak üzere iki tip karotenoid bulunur (karotenlerin ksantofillerden farkı oksijen içermeleridir). Üçüncü grup pigmentler olan fikobilinler ise sadece siyanobakterilere ve kırmızı alglerin kloroplastlarında bulunur. Karotenoidlerin tersine fikobilinler suda çözünürler. Pigment molekülleri membran içerisine gömülmüş Granum (tylokoid destesi) Porfirin halkası (güneş ışığını absorbe eden Tylokoid kısım) membran Kloroplast Hidrokarbon kuyruk (Hidrojen atomları gösterilmemiştir) Klorofil a ve b belli ışık emme özelliği gösterirler. Karotinoidler bitkilerde yaygın olarak bulunan kırmızı , sarı, kahverengi renkte lipit bileşiklerdir. Klorofil ve karotinoidler kloroplastlarda aynı proteine bağlanıp fotosintin adı verilen bir bileşiği oluştururlar. Karotinoidler fotosentez için önemli belli dalga boylarındaki ışık enerjisini absorbe ederek klorofile aktarması böylece fotosenteze yardım etmesidir. Fotosentez, ışık reaksiyonları ve calvin devri reaksiyonlarından oluşur. Işık enerjisiyle ATP ve NADPH molekülleri sentezlenir. Kalvin devrinde ATP ler endotermik reaksiyonun enerji ihtiyacını NADPH ise Glikoz sentezi için Hidrojen ihtiyacını karşılar. FOTOSENTEZ EVRELERİ IŞIK IŞIK ATMOSFERE VERİLİR IŞIK REAKSİYONLARI EVRESİ H 2O 3 ATP + 2 NADPH2 sentezlenir (Granalarda) O2 KARBON TUTMA REAKSİYONLARI EVRESİ CO2 (Karanlık Evre) 3 ATP + 2 NADPH2 C6H12O6 harcanır (Stromada) GLİKOZ Fotosistem Merkezleri Fotosistem merkezleri birkaç yüz klorofil a,b ve karotinoidler den meydana gelen anten kompleksleridir. Bir foton klorofil molekülüne çarptığında fotonun enerjisiyle elektron daha yüksek enerjili bir düzeye çıkar, bu elektron tekrar eski kararlı durumuna dönerken aldığı kadar bir enerjiyi çevreye ısı ve floresans ışık şeklinde etrafa yansıtır. Fotosistem merkezlerinde ise , uyarılmış elektronlar elektron taşıyıcı sistemlere aktarılarak elektronların tekrar eski durumlarına aniden dönmelerine izin verilmeyerek ATP ve NADPH yapımı sağlanır. Tilakoit zarlarda iki çeşit fotosistem merkezleri vardır. Fotosistem 1 , P700 olarak bilinir ve 700 nm ve daha uzun dalga boyundaki ışıkları absorbe eder. Fotosistem 2 , ise 680 nm boyundaki ışığı absorbe ettiğinden P680 olarak bilinir. Fotosistem merkezlerinde Devirsel ve devirsel olmayan İki tip elektron taşınımı vardır. 1-Devirsel elektron akışı Fotosistem 1 den kopan elektronlar tekrar eski durumlarına dönmesi olayı devirseldir. Sadece ATP yapımı gerçekleşir. Bakterilerde yoğun bir şekilde gerçekleşir. Yüksek yapılı bitkilerde ise devirsel fotofosforilasyon daha az oranda gerçekleşir. 1. Devirsel Fotofosforilasyon ışık ferrodoksin ADP+P e- ATP e- Klorofil-a Plastokinon ADP+P e- e- sitokromlar ATP Sonuç: 2 ATP Devirsel Fotofosforilasyon Işık enerjisi yardımı ile ATP sentezlenmesi olayına Fotofosforilasyon denir. Işık enerjisini soğurmuş olan klorofil-a yüksek enerjili bir elektronu ferrodoksine aktarır. Klorofil-a yükseltgenir, ferrodoksin indirgenir. Elektronlar daha sonra sırası ile plastokinon ve stokromlar tarafından tutularak, klorofil molekülüne geri dönerler. Bu geri dönüş sırasında elektronların serbest kalan enerjisinden yararlanılarak ADP molekülüne fosfat grubu eklenir ve ATP üretilir. 2-Devirsel olmayan elektron akışı Fotosistem 2 den kopan elektron, elektron taşıma zinciri ile fotosistem 1’e ulaşır bu sırada ATP yapılır. Fotosistem 2 nin elektron ihtiyacı su dan sağlanır. Fotosistem 1 den kopan elektronlar NADPH sentezi için kullanılır. H2O→ P680→ Fotosistem 2→ P700 → Fotosistem 1→ NADPH 2. Devirsel olmayan Fotofosforilasyon 2NADP ışık ferrodoksin e- 2NADPH2 e- fotoliz Klorofil-a 4H2O 4H++ 4OH - 4OH 2H2O +O2 e- e- ADP+P Plastokinon e- sitokromlar e- Klorofil-b ATP ışık 2. Devirsel olmayan Fotofosforilasyon Işık enerjisinin soğurulmasıyla yüksek enerjili elektronlar klorofil-a ‘dan ayrılır ve ferrdoksin tarafından tutulur. İndirgenen ferrodoksin NADP koenzimi tarafından yükseltgenir. Elektron kazanan ‘NADP suyun fotolizi ile açığa çıkan H protonu alarak ‘NADPH2 haline geçer. Klorofil-a’ dan ayrılan elektronlar tekrar geri dönmediğinden devirsiz fosforilasyon adını alır. Işık reaksiyonları sonucu gerçekleşen elektron akışı sayesinde H iyonları Tilakoit boşluklarda birikir. H iyonları iç bölgeden stromaya ATP sentaz molekülü sayesinde aktarılırken ATP sentezi gerçekleşmiş olur. Bir molekül CO2 için 2 molekül NADPH ve 3 molekül ATP ye ihtiyaç vardır. Calvin Devri Bütün fotosentetik organizmalar tarafından karbondioksit karbonunun karbonhidratlara aktarılması olayıdır. Bu safhada, elektron taşınım safhasında oluşan ATP ve NADPH kullanılarak karbondioksit karbonhidratlara dönüştürülür.