6. Sınıf Fen Bilimleri Ders Notları (Güneş Sistemi ve Tutulmalar) PDF

Summary

Bu belge, 6. sınıf Fen Bilimleri ders notlarından Güneş Sistemi ve tutulmalar konusunu ele almaktadır. Güneş Sistemi'ndeki gezegenler, özellikleri, Güneş ve Ay tutulmaları hakkında bilgi içermektedir. Özellikle gezegenlerin hareketleri ve karakteristik özellikleri üzerinde durulmaktadır.

Full Transcript

6.Sınıf Fen Bilimleri Ders Notları Barış ZEREN Fen Bilimleri Öğretmeni 1.Ünite: Güneş Sistemiwww.fenbilim.net ve Tutulmalar V 20.0.3  Venüs ve Uranüs kendi ekseni etr...

6.Sınıf Fen Bilimleri Ders Notları Barış ZEREN Fen Bilimleri Öğretmeni 1.Ünite: Güneş Sistemiwww.fenbilim.net ve Tutulmalar V 20.0.3  Venüs ve Uranüs kendi ekseni etrafında doğudan Konu: 6.1.1 Güneş Sistemi batıya (saat yönünde), diğer gezegenler ise batıdan doğuya (saat yönünün tersi) döner.  Gezegenler Güneş etrafında dolanma, kendi eksenleri etrafında dönme hareketi yapar.  Güneş kütle çekim kuvvetiyle bütün gezegenleri kendine doğru çeker. Bu çekim kuvvetinden dolayı gezegenler Güneş'in çevresinde belirli bir yörüngede hareket ederler.  Gezegenler Güneş'e farklı uzaklıktadır, yörüngeleri elips şeklindedir.  Gezegenlerin Güneş etrafındaki dönüş hızları Güneş Sistemi farklıdır.  Güneşe yakın olan gezegenlerin dönüş hızı büyük, uzak olanların dönüş hızları küçüktür. Güneş sistemi  Güneşe en yakın gezegen Merkür, en uzak Güneş'in ve onun etrafında belirli yörüngelerde hareket gezegen Neptün’dür. eden gezegenlerin, uyduların, kuyruklu yıldızların  Gezegenler hem kendi ekseni etrafında hem de bulunduğu gök cisimleri topluluğuna Güneş Sistemi denir. Güneş etrafında dönerlerken Samanyolu galaksisinin Güneş sistemindeki ısı ve ışık kaynağı Güneş'tir. etrafında da dönmüş olurlar. Güneş Gezegen Olma Koşulları 1. Güneş etrafında dolanmalı  Dünya'ya en yakın yıldız Güneş'tir. 2. Küresel yapıya sahip olmalı  Güneş küre şeklindedir. 3. Yörüngesindeki gök cisimlerini temizlemiş olmalı.  Güneş 4,6 milyar yaşındadır, 5 milyar yıl sonra (Plüton bu şartı sağlamadığı için cüce gezegen sönecektir. sınıfındadır.)  Güneş ısı ve ışık kaynağımızdır.  Kullandığımız enerjinin tümünü Güneş'ten Gezegenlerin Güneş'e olan uzaklıkları gelmektedir. Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Jüpiter, Satürn, Uranüs,  Samanyolu galaksisi içinde bulunan yaklaşık 200 Neptün'dür. milyar yıldızdan bir tanesidir.  Güneş ile Dünya arasındaki mesafe yaklaşık 150 (Ezberlemek için kısaltması: Meraklı Vedat Dünkü milyon km'dir. Maçta Jaleye Sordu Umut Nasıldı)  Güneş ışığı Dünya'ya yaklaşık 8 dakikada ulaşır.  Güneş, Dünya'mızdan çok uzakta olduğu için küçük görülür. Gezegenleri büyüklüklerine göre (büyükten küçüğe)  Güneş'in çapı, Dünya'nın çapının 110 katıdır. Güneş'in sıralaması hacmi Dünya'nın hacminin 1.300.000 katıdır. Jüpiter, Satürn, Uranüs, Neptün, Dünya, Venüs, Mars, Merkür (Kolay yolu: Önce dış gezegenler sırasıyla, sonra Dünya, A- Gezegenler Dünya'nın ikizi Venüs, Mars ve en küçük Merkür) Bir yıldızın etrafında dönen büyük gök cisimlerine gezegen denir. Gezegenler sönmüş katılaşmış çevresine ısı ve ışık saçmayan gök cisimleridir. Gezegenlerin Özellikleri  Gezegenler Güneş'ten aldıkları ışığı yansıtarak görülebilir.  Güneş sisteminde sekiz gezegen vardır. İç ve Dış Gezegenler www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.1.1 Güneş Sistemi  Güneş sisteminin en yoğun gezegenidir. İç gezegenler (Karasal gezegenler)  Güneş sisteminde oksijen yoğunluğu en fazla olan gezegendir.  Güneş sistemindeki ilk dört gezegendir.  Merkür, Venüs, Dünya ve Mars iç gezegendir.  Yoğunluk, büyüklük ve kayalık biçimleri benzerdir. 4.Mars  Halkaları bulunmaz.  İki uydusu vardır.  Güneş'e yakındır. (İç yörüngede bulunur.)  Halkası yoktur.  İç gezegenlerin en büyüğü Dünya'dır.  Kızıl gezegen olarak bilinir.  Yüzey sıcaklığı -140˚C ile 20˚C arasındadır.  Dünya, Mars'tan 2 kat büyüktür. Dış gezegenler (Gazsal gezegenler)  Atmosferinde su bulunmasından dolayı yaşam olabilecek bir gezegendir.  Güneş sistemindeki son dört gezegendir.  Güneş sisteminde en yüksek dağı bulundurur.  Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün dış gezegendir.  Kalın atmosferleri vardır.  Büyük kısmı gazlardan oluşmuştur. 5. Jüpiter  Dış gezegenler iç gezegenlerden büyüktür.  Güneş sisteminin en büyük gezegenidir. (Dev gezegen  Hepsinin halkası ve çok sayıda uydusu vardır. olarak bilinir.)  Sıcaklıkları iç gezegenlere göre düşüktür.  79 uydusu vardır.  Güneş sisteminin dış yörüngesinde bulunurlar.  Kırmızı büyük lekeleri vardır.  Yüzey sıcaklığı -110˚C’dir.  Etrafında halkası vardır. Gezegenler  En büyük uydusu "Ganimet"tir.  Jüpiter, Dünya'dan 11 kat büyüktür. 1. Merkür  Güneş'e en yakın gezegendir.  Güneş sistemindeki en hızlı gezegendir. 6. Satürn  Güneş sisteminin en küçük gezegenidir.  82 uydusu vardır.  Uydusu ve halkası yoktur.  Etrafında 7 adet halkası vardır.  Yüzeyi kraterlerle kaplıdır.  Jüpiter'den sonra ikinci büyük gezegendir.  Çok ince bir atmosferi vardır.  Yüzey sıcaklığı -140˚C’dir.  Dünya, Merkür'den 3 kat büyüktür.  En büyük uydusu Titan'dır.  Yüzey sıcaklığı -170 ˚C ve 350 ˚C arasındadır.  Satürn, Dünya'dan 10 kat büyüktür. 2. Venüs  Venüs'ün dönüş yönü diğer gezegenlerden farklı 7. Uranüs olarak doğudan batıya dönmektedir.  27 uydusu vardır.  Atmosferindeki yoğun karbondioksit nedeniyle sera  Çevresinde ince bir halkası vardır. etkisinden dolayı çok sıcak bir gezegendir. (460 °C)  Yüzey sıcaklığı -197˚C’dir.  Uydusu ve halkası yoktur.  Dönüş şekli yuvarlanan varil gibidir.  Dünya'nın ikizidir. (Yaklaşık Dünya ile aynı  Zehirli gazlardan oluşan atmosferi vardır. büyüklüktedir.)  Güneş Sisteminin 3. büyük gezegenidir.  Venüs'ün diğer ismi Çoban Yıldızı'dır.  Uranüs, Dünya'dan 4 kat büyüktür.  Güneş sisteminin en sıcak gezegenidir.  Dünya'dan bakıldığında en parlak gezegendir.  Dünya'ya en yakın gezegendir. 8.Neptün  14 uydusu vardır. 3. Dünya  Çok ince 6 halkası vardır.  Üzerinde yaşam olduğu bilinen tek gezegendir.  Yüzey sıcaklığı -214˚C’dir.  Tek uydusu Ay'dır.  Güneş sisteminin en uzak ve en soğuk gezegenidir.  Halkası yoktur.  Lacivert renkli gezegendir.  Mavi gezegen olarak bilinir.  Güneş Sisteminin 4. büyük gezegenidir. (Uranüs'ün  Yüzeyinin 3/4'ü sudur. ikizi)  Büyüklük olarak 5. büyük gezegendir.  Atmosferi zehirlidir.  Yüzey sıcaklığı ortalama 15 ˚C'dir.  Neptün, Dünya'dan 4 kat büyüktür. www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.1.1 Güneş Sistemi Not: Uydu sayıları MEB kitabına göre verilmiştir. (Uydu sayıları değişebilir) Not: Plüton 24 Ağustos 2006 tarihinde gezegen sınıfından çıkarılarak cüce gezegen sınıfına dahil edilmiştir. B- Uydu Gezegen çevresinde belirli yörüngede dolanan küçük gök cisimlerine uydu denir. Bir uydu, etrafında dolandığı gezegenden daha küçüktür. Jüpiter'in uydusu Ganimet ve Satürn uydusu Titan, Merkür gezegeninden daha büyüktür. Titania, Uranüs'ün uydusudur. Triton, Neptün'ün uydusudur. C- Asteroit, Meteor, Gök taşı Güneş sistemi oluşurken ortaya çıkan, aşınmış kaya ve metal parçalarına asteroit denir. Asteroitler küresel yapıda değildir. Asteroitlerin büyük kısmı Mars ve Jüpiter gezegenleri arasında dolanır. Asteroitler birbirine çarparak küçük kaya parçaları olan meteoru oluşturur. Bazı meteorlar Dünya atmosferine girerek yanar ve yok olurlar. Yanan meteor gökyüzünde ışık demeti oluşturur buna yıldız kayması denir. Dünya atmosferinde yanarak tükenmeyip yeryüzüne kaya olarak düşen meteor parçalarına gök taşı (meteorit) denir. Gök taşının yeryüzünde oluşturduğu çukura göktaşı çukuru denir. Not: Asteroit, Meteor ve Gök taşı aslında aynıdır. Bunlar kaya parçalarıdır. ……………..Notlarım……………. www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.1.2 Güneş ve Ay Tutulmaları A- Güneş Tutulması Bazen Güneş Ay ve Dünya aynı hizada bulunur, Ay'ın gölgesi Dünya üzerine düşer. Güneş gündüz vakti görülemez hale gelir. Güneş, Ay ve Dünya'nın aynı hizaya dizildiği bu olaya Güneş tutulması denir. Güneş Tutulmasının Özellikleri  Güneş tutulması Gündüz ve Ay'ın yeni ay evresinde gerçekleşir.  Ay'ın yörüngesinin 5° eğik olmasından dolayı her yeni ay evresinde Güneş tutulması görülmez.  İdeal bir güneş tutulması 7,5 dakika ve 250 km yarıçaplı bir alanda gerçekleşir.  Güneş tutulması tam ve parçalı güneş tutulması Güneş ve Ay Tutulması şeklinde gerçekleşmektedir.  Tam güneş tutulmasında, ortalık gece gibi kararır, etraf soğur, sokak lambaları yanar, gökyüzünde Güneş ve Ay Tutulmasının Karşılaştırılması yıldızlar görülür, tam gölge meydana gelir.  Parçalı güneş tutulmasında güneşin bir kısmı görülür yarı gölge gerçekleşir.  Güneş tutulması olayını izlemek için özel üretilmiş güneş tutulma gözlüğü kullanılmalıdır.  Güneş tutulması, Güneş'in katmanları hakkında bilgi edinmemizi sağlamıştır.  Güneş tutulmasının aynı yerde tekrar gerçekleşmesi için 375 yıl geçmesi gerekir. Not: Güneş tutulmasına doğrudan bakmak göz sağlığı için zararlıdır. B- Ay Tutulması ……………..Notlarım……………. Güneş, Dünya ve Ay bazen aynı hizada dizilirler. Ay, Dünya'nın gölgesi içine girer ve görünmez olur. Bu olaya Ay tutulması denir. Ay tutulması gece ve Ay'ın dolunay evresinde gerçekleşir. Ay tutulması olayına çıplak gözle bakılabilir. Not:  Ay'ın Dünya etrafındaki dolanma ekseni düzgün olmadığı için her yeni ay evresinde Güneş tutulması, her dolunay evresinde Ay tutulması gerçekleşmez.  Ay ve Güneş tutulması belirli aralıklarla meydana gelen doğa olaylarıdır. (Bu döngüye Saros Döngüsü denir.)  Güneş ve ay tutulmaları ışığın doğrusal yayıldığını kanıtlar  Güneş ve ay tutulmaları birer ışık ve gölge olayıdır. www.fenbilim.net V 20.0.4 2.Ünite: Vücudumuzdaki Sistemler Konu: 6.2.1 Destek ve Hareket Sistemi Destek ve hareket sistemi iskelet ve kaslardan oluşur. İskelet sistemi de kemik, eklem ve kıkırdaktan meydana gelir. A- Kemikler Kemikler kıkırdağın sertleşmesi sonucu oluşur. Anne karnında kıkırdak doku kalsiyum birikerek kemiğe dönüşür. 2. Kısa kemik Kemikleşme yirmili yaşlara kadar devam eder.  Eni boyuna yakın olan kemiklerdir.  El ve ayak bilek kemikleri, omurlar kısa kemiktir. Kemiklerin Görevleri  İskeletimizi oluşturan kemikler vücudumuzun dik 3. Yassı kemik durmasını sağlar.  Yassı şekildeki kemiklerdir.  Kaslara ve diğer organlara tutunma görevi yapar.  Yapısında sarı kemik iliği yoktur.  Kan yapımında görevlidir.  Kafatası, kaburga, leğen, kürek kemikleri yassı  Vücudumuz için gerekli kalsiyum, magnezyum ve kemiklerdir. fosfor gibi mineraller kemiklerde depo edilir.  İç organları dış etkilere karşı korur. (Kafatası beyni, göğüs kafesi kalp ve akciğeri korur.) Not: İnsan vücudunda en uzun kemik uyluk kemiği, en  Kemikler kaslarla beraber hareket etmemizi sağlar. kısa kemikte kulakta bulunan üzengi kemiğidir. Not: Yetişkin insan iskeletinde 206, yeni doğmuş bebeklerde ise 300 kemik bulunur. Röntgen Kemiklerimizi ve bazı organlarımızı görüntülemede röntgen kullanılır. Röntgen filmi incelenerek kemik Kemikler yapısı ve şekline göre üçe ayrılır. kırıkları görülebilir. 1.Uzun kemik  Boyu eninden fazla olan kemiklerdir.  İçlerinde sarı kemik iliği bulunur. B- Eklemler  Kol ve bacak kemikleri(Uyluk, kaval, baldır, dirsek, ön kol, pazı) uzun kemiktir. Kemiklerin birbirine bağlandığı yerlere eklem denir.  İnsanda en uzun kemik uyluk kemiğidir. Hareket yeteneklerine göre üçe ayrılır. www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.2.1 Destek ve Hareket Sistemi 1.Oynar eklem 1. Çizgili kas  Hareket yeteneği fazladır.  Kırmızı renklidir.  Kemikler arasında boşluk ve eklem sıvısı vardır.  Kemiklere tendonla bağlanır.  Eklem sıvısı ve eklem kıkırdağı kemiklerin aşınmasını  İsteğimizle çalışır. önler.  Hızlı ve ritmik çalışır, çabuk yorulur.  Kol, bacak, parmak, bilek, omuzda bulunur.  Çiftler şeklinde bulunur.  Birbirine zıt olarak çalışır.  Kaslardan biri kasılırken diğeri gevşer. 2. Yarı oynar eklem  Hareket yeteneği çok azdır. 2. Düz kas  Kemikler arasında kıkırdak bulunur, eklem sıvısı  İç organlarımızda bulunur. bulunmaz.  İsteğimiz dışında çalışır.  Göğüs kafesi, boyun, omurgadaki eklemler ve alt  Beyaz renklidir. çenede guruba girer.  Yorulmazlar, sürekli, yavaş ve ritmik çalışır. 3. Oynamaz eklem 3. Kalp kası  Hareketsiz eklemlerdir.  Yapısı çizgili kas, çalışması da düz kasa benzer.  Oynamaz eklem içerisinde eklem sıvısı yoktur.  Kırmızı renklidir.  Testere dişleri gibi birbirine bağlanmışlardır.  Hızlı ve ritmik çalışır  Kafatası, yüz, kalça ve kuyruk sokumu oynamaz eklem  Yorulmaz bulunur.  İsteğimiz dışında çalışır.  Kaslar çiftler halindedir. C- Kıkırdak Kıkırdak esnek bir yapıya sahiptir.  Kıkırdak kemik uçlarında kemiğin boyuna uzamasını sağlar.  Kaygan bir yapıya sahip olduğu için kemiklerin birbirine sürtünerek aşınmasını önler.  Kıkırdak iskelete esnek bir yapı oluşturarak kırılmasını önler.  Kıkırdak uzun kemiklerin ve kaburga uçlarında, burun, ……………..Notlarım……………. kulak ve soluk borusunda bulur.  Kaburga uçlarında bulunan kıkırdak, soluk alıp vermede esneklik kazandırır. D- Kaslar Kaslar kasılma ve gevşeme yeteneğine sahiptir. Kemiklerin ve iç organların çalışmasını sağlar. Kaslar yapı ve çalışmasına göre üç çeşittir. www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.2.2 Sindirim Sistemi A- Sindirim Nedir 1. Ağız Hayatsal faaliyetlerimiz için besinlere ihtiyacımız vardır. Besinler enerji kaynağımızdır, büyümemizi sağlar, yıpranan ve yaralanan hücreleri onarımını sağlar, bizi hastalıklara karşı korur. Besinler karbonhidrat, protein, yağ, vitamin, su ve minerallerden oluşur. Protein, yağ ve karbonhidratlar büyük yapılı besinler oldukları için sindirime uğramaları gerekir. Büyük yapılı besinlerin parçalanarak kana geçebilecek kadar küçük parçalara ayrılmasına sindirim, bu olayın gerçekleştiği yere de sindirim sistemi denir. Ağız B- Sindirim Çeşitleri Hem mekanik hem de kimyasal sindirimin gerçekleşir. Çiğneme olayı ile mekanik, tükürük içindeki enzimler ile Sindirim olayı iki şekilde olur. kimyasal sindirim gerçekleşir. Karbonhidratların kimyasal sindirimi ağızda başlar. 1. Mekanik ( Fiziksel ) Sindirimi Nişasta --- enzim ---> Glikoz Besinlerin çiğneme ve kas hareketleri ile küçük parçalara ayrılmasıdır. 2. Yutak Mekanik sindirim sayesinde besinlerin temas yüzeyi artırılarak, enzimlerin daha kolay etki etmesi sağlanmış olur. 2. Kimyasal Sindirim Besinlerin enzimler yolu ile parçalanmasına denir. Kimyasal sindirim ile besinler hücrelere geçebilecek kadar küçük parçalara ayrılır. Yutak C- Sindirim Sistemi Organları Besinlerin ağızdan yemek borusuna iletimini sağlar. Yutkunma sırasında küçük dil ile soluk borusunu Besinler sırasıyla ağız, yutak, yemek borusu, mide, ince kapanarak besinleri yemek borusuna iletir. bağırsak, kalın bağırsak, anüs yolundan ilerleyerek Yutakta sindirim gerçekleşmez. sindirim sisteminden ayrılır. 3. Yemek Borusu Kaslı ve esnek yapısı sayesinde besinlerin mideye iletimini sağlar. 20-25 cm uzunluğunda ve düz kaslardan oluşmuştur. Yemek borusunda sindirim gerçekleşmez. 4. Mide Sindirim Sistemi Mide www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.2.2 Sindirim Sistemi Sindirim sisteminin en geniş bölümüdür. Karın boşluğunun sol alt kısmında bulunur. Şekli "J" harfine benzer. Midede mekanik ve kimyasal sindirimi gerçekleşir. Mide özsuyu ve enzimlerle kimyasal sindirim olur. Midenin kasılıp gevşemesi ve çalkalama hareketi ile mekanik sindirim gerçekleşir. Mekanik sindirime uğrayan besinler bulamaç haline gelir. Mide içerisi mukus tabakası ile kaplıdır. Bu tabaka mideyi korur. Proteinlerin kimyasal sindirimi midede başlar. Protein ---- enzim---> Amino asit 5. İnce bağırsak Sindirim sisteminin en uzun bölümüdür. D- Sindirime Yardımcı Organlar Uzunluğu 7-8 metredir. Yağların sindirimi burada başlar ve biter. Protein ve karbonhidratların sindirimi de burada biter. İnce bağırsakta villus adı verilen çıkıntılar bulunur. 1. Karaciğer Villuslar emilim yüzeyini artırırlar. Sindirilmiş besinler villuslardan emilerek kana geçer. Yağ ---enzim---> Yağ asidi + Gliserol Karaciğer Safra adı verilen salgıyı üretir. Salgılanan safra sıvısı, safra kesesinde (Öd) depo edilir. Safra yağların mekanik sindirimi gerçekleşir. Safra yağı, yağ damlacıklarına dönüştürür. Karaciğer ayrıca kanın pıhtılaşmasını sağlayan proteinleri üretir. Kanda bulunan fazla glikozu glikojen şeklinde depo eder. Hücrelerde oluşan zehirli amonyağın, daha az zehirli üre ve ürik aside çevirir. A vitamini üretir. 6. Kalın Bağırsak A, D, E ve K vitamini depo eder. Kalın bağırsakta sindirim gerçekleşmez. Fazlalık su, vitamin ve minerallerin emilimi gerçekleşir. Kalın bağırsakta B ve K vitamini sentezleyen bakteriler vardır. 2. Pankreas Kalın bağırsakta villus bulunmaz 7. Anüs Besin atıklarının dışarı atıldığı yerdir. Sindirim gerçekleşmez. Pankreas www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.2.2 Sindirim Sistemi Pankreas özsuyunu salgılar. Pankreas özsuyu yağ, protein ve karbonhidratların kimyasal sindirimini sağlar. İçerisinde enzimler bulunur. Karbonhidratların Sindirimi Ağızda başlar, ince bağırsakta biter. Proteinlerin Sindirimi Midede başlar, ince bağırsakta biter. Yağların Sindirimi İnce bağırsakta başlar, ince bağırsakta biter. Not: Vitamin, mineral ve su çok küçük yapılı oldukları için sindirilmeden kana geçer. ……………..Notlarım……………. www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.2.3 Dolaşım Sistemi B- Damarlar Hücrelere gerekli olan besin ve oksijeni taşır, oluşan atık Atardamar, toplardamar ve kılcal damar olmak üzere üç maddeleri de uzaklaştıran sisteme dolaşım sistemi çeşittir. denir. Dolaşım Sisteminin Görevleri 1. Vücuttaki hücrelere oksijen ve besin taşımak. 2. Hücrelerde oluşan karbondioksit ve atık maddeleri boşaltım organlarına taşımak. Dolaşım sistemi kalp, kan ve damarlar olmak üzere üç kısımdır. Atardamar  Kanı kalpten taşıyan damarlardır. A- Kalp  Kalınlığı fazladır.  Kan basıncı ve akış hızı fazladır.  Akciğer atardamarı hariç temiz kan taşır.  En büyük atardamar Aort'tur. Toplardamar  Kanı kalbe taşıyan damarlardır.  Akciğer toplardamarı hariç kirli kan taşır.  Kan akış hızı atardamardan yavaş, kılcal damardan hızlıdır.  Kan basıncı en düşük damardır. Kılcal damar  Atardamar ile kılcal damar arasında yer alır. Kalbin Yapısı  Hücrelerle madde alışverişinin yapılmasını sağlar.  Kan basıncı toplardamardan fazladır.  Akış hızı en yavaş damardır. Kalbin Yapısı ve Görevleri  Kalp kanın pompalanmasını sağlar. Nabız  Kalp göğüs kafesi içerisinde, iki akciğer arasında  Kalbin her atışında atardamarlara yaptığı vuruş bulunur. etkisine nabız denir.  Kalbinizin büyüklüğü kendi yumruğunuz kadardır.  Nabız bilek veya boyundaki atardamardan  Kalp kalp kasından oluşur. hissedilebilir.  Kalp dört odacıklıdır.  Nabız, bebeklerde 100-120, çocuklarda 80-100,  Üsttekilere üst odacık (kulakçık), alttakilere alt yetişkinlerde 70-80 dir. odacık (karıncık) denir.  Kan toplardamarla kulakçıklara gelir.  Karıncıklar da atardamar ile kanın pompalandığı Tansiyon yerdir.  Kanın atardamar duvarına yaptığı  Kalbin sağ tarafında kirli, sol tarafında temiz kan basınca tansiyon denir. bulunur.  Alt odacıklar kasıldığında oluşan basınca büyük  Kulakçıklar ile karıncıklar arasında kapakçıklar tansiyon denir. bulunur.  Alt odacıklar tekrar kasılmadan hemen önce kanla dolduğunda oluşan basıncın ölçüsüne küçük tansiyon denir.  Sağlıklı kişilerde küçük tansiyon 8, büyük tansiyon 12'dir www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.2.3 Dolaşım Sistemi Kan pulcukları Stetoskop  Kanın pıhtılaşmasını sağlar. Doktorların vücut içindeki sesleri dinlemek için kullandığı  Çekirdeksiz ve çok küçüktür. alete stetoskop denir  Kırmızı kemik iliğinde üretilir. Stetoskop ile kanın basıncı ve tansiyon ölçülebilir. Büyük kan dolaşımı C- Kan  Büyük kan dolaşımında kan, kalp ile vücut arasında dolaşır. Kan hücreleri ve kan plazması olarak iki kısımdır.  Kalbin sol karıncığından aort atar damarı ile çıkan Yetişkin bir insanda 5 litre kan bulunur. temiz kan bütün vücuda dağılır. Kanın yaklaşık %55'i kan plazması, %45'i kan  Hücrelere besin ve oksijen taşınır. hücreleridir.  Hücrelerde oluşan atıklar ve karbondioksit kana geçerek kan kirlenir. Kan plazması  Alt ve üst ana toplardamarla kalbin sağ kulakçığına gelir. %90'ı sudur. %10'u besinler (Protein, yağ, karbonhidrat, vitamin, mineral), artık maddeler, hormonlar bulunur. Kan hücreleri Alyuvar  Kana kırmızı renk verir.  İçerisinde hemoglobin bulunur.  Oksijen ve karbondioksit taşınmasını sağlar.  Kırmızı kemik iliği, dalak ve karaciğerde üretilir.  Üretildiğinde çekirdeği vardır, zamanla çekirdeği kaybolur.  Sayısı diğer kan hücrelerinden fazladır. Kan Dolaşımı  Ömürleri 120 gündür. Küçük kan dolaşımı  Küçük kan dolaşımında kan, kalp ile akciğer arasında Akyuvar dolaşır.  Vücudu mikroplara karşı korur.  Kalbin sağ karıncığındaki kirli kan akciğer atardamarı  Mikropları içerisine alarak sindirir veya antikor adı ile akciğere taşınır. verilen madde ile öldürür.  Akciğerde temizlenir. (Karbondioksit verilerek,  Kırmızı kemik iliğinde, lenf düğümlerinde üretilir. oksijence zenginleşir.)  Çekirdekli ve beyaz renklidir.  Temiz kan kalbin sol kulakçığına gelir.  Vücuda mikrop girdiğinde sayıları artar.  Sayısı diğer kan hücrelerinden azdır. www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.2.3 Dolaşım Sistemi Kanın Görevleri Kanın görevi kısaca taşımacılık yapmaktır. Ancak bunun yanında diğer görevleri de vardır. 1. Vücut hücrelerinin ihtiyaç duyduğu besin ve oksijeni taşır. (Oksijen alyuvarda, besin kan plazmasında taşınır) 2. Vücut hücrelerinde oluşan atık maddelerin taşınmasını sağlar.(Karbondioksit alyuvar, diğer atıklar kan plazmasında taşınır.) 3. Yaralanan organlarda pıhtılaşarak, kan kaybını önler. (Kan pulcukları sağlar) 4. Vücuda giren mikroplara karşı savunmayı sağlar. (Akyuvarlar sağlar) 5. Vücut sıcaklığını düzenler. Kan Grupları ve Kan Alışverişi  İnsanlarda A, B, AB ve O olmak üzere dört kan grubu vardır.  Kan grubunu kanın yapısında bulunan özel protein belirler.  Kanda Rh proteini bulunanlar Rh (+), bulunmayanlar Rh (-) olarak adlandırılır.  Herkes kendi kan grubuna kan verebilir, kendi kan grubundan alabilir.  A Rh (+) bir kişi yalnızca A Rh (+) e kan verir ve alır. Kan Bağışı  Kan bağışı toplumsal dayanışmayı artırır.  Kan bağışı hijyenik ortamda yapılmalıdır.  Kızılay ülkemizdeki kan bankasıdır. Kimler Kan Bağışı Yapabilir  Bulaşıcı hastalığı olmayanlar.  18 ve 65 yaş arası olanlar.  50 kg'nin üzerinde olanlar.  Kan değerleri normal olanlar. ……………..Notlarım……………. www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.2.4 Solunum Sistemi 6. Akciğer Süngerimsi yapıda olan akciğerler biri sağda, diğeri solda olmak üzere iki tanedir. Sağ akciğer 3, sol akciğer 2 lob (Parça) dan oluşmaktadır. Sol akciğerin küçük olmasının nedeni burada kalbin bulunmasıdır. Akciğerlerin yapısında, çok ince duvarları olan alveoller bulunur. Alveollerin çevresi çok sayıdaki kılcal damarlarla çevrilidir. Akciğerle kan arasındaki gaz alışverişi alveollerde gerçekleşir. Akciğerlerin üzeri plevra adı verilen bir zar ile örtülmüştür. Diyafram Soluk alıp verme olayında görevli yapılardan biri A- Solunum Sistemi diyaframdır. Diyafram akciğerlerin çalışmasını destekleyen güçlü bir kastır. Solunum sistemi havadaki oksijenin kana, kanda bulunan karbondioksitinde havaya verilmesini sağlar. Alveoller Solunum sistemi burun, yutak, gırtlak, soluk borusu, Küçük kan dolaşımında, vücutta oksijence fakirleşen kan bronş, bronşcuk ve akciğerlerden oluşur. temizlenmek üzere akciğerlerdeki alveollere taşınır. Alveollerin etrafı kılcal damarlarla çevrilidir. Kılcal 1. Burun damarlardaki oksijence fakir kan alveollerdeki oksijeni Soluduğumuz hava burundan alınır. Burundaki kıllar ve alır, karbondioksiti alveollere verir. Oksijence zengin sümüksü madde (mukus) havadaki toz parçacıklarını kan akciğer toplardamarı ile kalbe dönerek tüm vücuda tutar. Kılcal kan damarları alınan havayı ısıtır. dağıtılır. Mukus aynı zamanda alınan havayı nemlendirir. Burun aynı zamanda koku alma organımızdır. 2. Yutak Ağız ve burun boşluğuyla, yemek ve soluk borusunun birleştiği kısımdır. Burun ya da ağız yoluyla gelen hava yutağa geçer. Ağızdan besin alındığında küçük dil soluk borusunu kapatır. 3. Gırtlak Yutaktan gelen havayı soluk borusuna iletir. Soluk borusunun başlangıcında bulunur. Gırtlak kıkırdaktan oluşur. Gırtlağın içinde bulunan ses telleri ile ses oluşumu sağlanır. 4. Soluk borusu Üst üste dizilmiş kıkırdak halkalardan oluşur. Soluk alma ve verme Soluk borusunun görevi, havanın akciğerlere iletilmesini sağlamaktır. Soluk borusunun içi bir zarla kaplıdır. Bu zar, toz parçacıklarını ve mikropları tutmak için kaygan ve yapışkan bir salgı üretir. Tutulan yabancı maddeler balgam şeklinde dışarı atılır. 5. Bronşlar ve bronşçuk Soluk borusu, bronş adı verilen iki, kola ayrılır. Bu kollardan biri sağ, diğeri sol akciğere girer. Akciğerlerde gittikçe incelen birçok dala ayrılarak bronşçukları oluşturur. Soluk Alıp-Verme www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.2.4 Solunum Sistemi Soluk Alma 1. Diyafram kasılarak düzleşir. 2. Akciğerlerin tabanını aşağıya doğru çekilir. 3. Kaburga kasları kasılır. 4. Göğüs kafesinin genişler. 5. Akciğerlerin içerisindeki basınç azalır. 6. Akciğerler genişler içeri temiz hava girer. Soluk Verme 1. Diyafram gevşeyerek kubbeleşir. 2. Akciğerler yukarı doğru hareket eder. 3. Kaburga kasları gevşer. 4. Göğüs kafesi daralır. 5. Akciğerlerin içerisindeki basınç artar. 6. Akciğerler daralır dışarı kirli hava çıkar. Not: Yetişkin bir insan dinlenirken dakikada 15 defa nefes alır verir, egzersiz sırasında 60 kere nefes alıp verebiliriz. ……………..Notlarım……………. www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.2.5 Boşaltım Sistemi Böbrek atardamarı A- Boşaltım Nedir Temiz kan taşır (Oksijen miktarı fazla), ancak içerisinde süzülecek madde miktarı fazladır. Hücrelerde yaşamsal faaliyetler sonucu atık maddeler oluşur. Böbrek toplardamarı Ayrıca vücuda fazla alınan ve kullanılmayan artık Kirli kan taşır (Karbondioksit miktarı fazla), ancak maddeler de bulunmaktadır. süzülecek madde miktarı azalmıştır. Artık ve atık maddelerin vücuttan uzaklaştırılmasına boşaltım denir. Bu olayın gerçekleştiği sistem de boşaltım sistemidir. Vücutta oluşan artık maddeler (Fazlalık olanlar) Su, vitamin (B ve C) ve mineral Vücutta oluşan atık maddeler (Zararlı maddeler) Karbondioksit, üre, ürik asit, amonyak, safra Böbrek B- Boşaltım Sistemi Organları Böbreğin Görevleri 1. Vücudun su ve mineral dengesini sağlamak 2. Fazla olan su, tuz, vitamin (B ve C) ve mineralleri idrarla dışarı atmak. 3. Zararlı maddeleri idrarla dışarı atmak. 4. Kanın asit-baz dengesini sağlamak. 2. Üreter (İdrar borusu) İdrarın, idrar kesesine taşınmasını sağlar. İnce, uzun ve kaslı borucuk şeklindedir. 3. İdrar Kesesi (Mesane) İdrarı depolar. Esnek bir yapıya sahiptir. Boşaltım Sistemi İdrar arttıkça esneyebilir. 1. Böbrekler 4. Üretra (İdrar kanalı) İdrarın dışarı atılmasını sağlar.  Kan içindeki atık maddelerin süzüldüğü organdır.  Süzülen üre, fazla su ve tuz idrarı oluşturur. C- Boşaltım Nasıl Gerçekleşir  Böbrek atardamarı ile gelen kan böbreklerde süzülür.  Yararlı maddeler böbrek toplardamarı ile tekrar vücuda kazandırılır. 1. Kan, böbrek atardamarı yoluyla böbrekleri gelir ve  Böbrek içerisinde Nefron (Süzme cisimcikleri)'da nefronlar da süzülür. kan süzülür. 2. Kan içindeki yararlı maddeler, süzülme sırasında  Her bir böbrekte bir milyon nefron vardır. nefronlar da emilir ve tekrar kana geçer.  İnsanlarda böbrekler bel omurlarının yanında iki 3. Süzülerek temizlenen kan, böbrek toplardamarı ile tanedir. böbreklerden çıkar.  Böbreklerin şekli fasulyeye benzer. 4. Süzülmeden sonra kalan mineraller, su, vitamin, üre  Böbrekler yaklaşık 10 cm uzunluğundadır. ve ürik asit idrarı oluşturur. 5. Oluşan idrar, üreter ile idrar kesesine taşınır ve burada toplanır. 6. İdrar üretra ile vücuttan dışarı atılır. www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.2.5 Boşaltım Sistemi Not: Böbrek atardamarında temiz kan, böbrek toplardamarında ise kirli kan bulunur. Böbrek çalışması sırasında oksijeni kullanır ve karbondioksit üretir. Kan içindeki atık maddeler uzaklaştırılırken kan kirlenmiş (Karbondioksit bakımından zengin) olur. D- Atık Maddeleri Vücudumuzdan Uzaklaştıran Organlar 1. Deri Terleme yoluyla vücuttaki fazlalık su ve tuzu dışarı atar. 2. Akciğerler Hücre içi solunum sonucu oluşan karbondioksit ve su buharının dışarı atılmasını sağlar. 3. Kalın bağırsak Su, safra ve besin atıklarının dışkı yoluyla atılmasını sağlar. 4. Karaciğer Proteinlerin sindirilmesi sonucu oluşan amonyağı üreye çevirir. ……………..Notlarım……………. www.fenbilim.net V 20.0.4 3.Ünite: Kuvvet ve Hareket B- Newton nedir Konu: 6.3.1 Bileşke Kuvvet Kuvvetin birimi Newton'dur. Kısaca N harfi ile gösterilir. Gösterilmesi F veya F1 , F2... şeklindedir. Birden fazla kuvvet varsa 1.kuvvet olduğunu belirtmek A- Kuvvet nedir için F1, 2.kuvvet olduğunu belirtmek için F2 şeklinde isimlendirilir. Cisimleri hareket ettiren, hareket eden cismi durduran, hareket yönünü değiştirebilen, cisimlerin şekillerini Büyüklük Kuvvet değiştirebilen etkiye kuvvet denir. Sembolü F veya F1, F2... Kuvveti göremeyiz, sadece etkilerini hissedebiliriz. Kuvveti defterde, yazı tahtasında gösterebilmek için ok Birimi N (Newton) (→) işareti yerleştirilir. Okun uzunluğu kuvvetin büyüklüğünü gösterir. Not: Kuvvet sembolü olarak kullanılan F, İngilizce kuvvet kelimesi olan "Force" kelimesinin baş harfidir. Kuvvetin Temel Özellikleri nelerdir C- Dinamometre Nedir Kuvveti belirleyen dört temel özelliği vardır. Kuvvet ölçen araca Dinamometre denir. 1. Uygulama Noktası Dinamometre cisimlerin esneme özelliğinden Kuvvetin uygulandığı cisimdir. yararlanılarak yapılmıştır. Dinamometre içinde esnek bir yay bulunur. 2. Doğrultusu Dinamometredeki yaydaki uzama miktarı dinamometreye Kuvvetin yönü ve zıttı doğrultusunu verir. asılan cismin ağırlığı ile doğru orantılıdır. 3. Yönü Örnek Kuvvetin hangi yönde olduğunu belirtir. Harita üzerinde 10 Newton'luk kuvvet ile 1 cm uzama meydana geldi ise, kullanılan yönlerle aynıdır. 20 N'luk kuvvetle 2 cm uzama gerçekleşir. 4. Şiddeti(Büyüklüğü) Ölçülecek kuvvetin büyüklüğüne uygun dinamometre Kuvvetin dinamometre ile ölçülen büyüklüğüdür. seçilmelidir. Ölçüm aralığı 0-10 N olan dinamometre ile en fazla 10 N'luk kuvvet ölçülebilir. Dinamometre ile ölçülecek kuvvet büyük ise dinamometrenin kalın (sert) yaydan yapılmalıdır. Ölçülecek kuvvet hassas ölçülmesi için de ince (yumuşak) yay kullanılmalıdır. Dinamometre Kuvvetin Gösterilmesi D- Kuvvetin Yönü ve Doğrultusu Kuvvetle yaptığımız işlere örnekler Kuvvetin yön, doğrultu, büyüklük ve başlangıç noktası ▪ Topa vururken, belirtilmelidir. ▪ Kitabı açarken, ▪ Camı kırarken, Yön ve doğrultu aynı değildir. Yön tek, doğrultu çift ▪ Musluğu çevirirken, taraflıdır. Kuzey yön, kuzey-güney ise doğrultudur. ▪ Meyveyi soyarken kuvvet uygulanır. www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.3.1 Bileşke Kuvvet E- Bileşke Kuvvet Nedir İki ya da daha fazla kuvvetin bir cisme yaptığı etkiyi tek başına yapabilen kuvvete Net kuvvet (Bileşke Kuvvet) denir. Bileşke kuvvet R sembolü ile gösterilir. 1.kuvvet 2.kuvvet Net kuvvet (F1) (F2) (R) Doğrultu Doğu-Batı Doğu-Batı Doğu-Batı Bileşke kuvvet nasıl bulunur Yön Doğu Batı Doğu a- Aynı yöndeki kuvvetlerin bileşkesi Büyüklük 5N 3N 8N Bir cisme etki eden doğrultuları ve yönleri aynı kuvvetlerin bileşkesini bulmak için R= F1 - F2 = 5 N -3 N = 2 N ( Net kuvvet 2 N'dur.) kuvvetler toplanır. Cisim, bileşke kuvvetin yönünde hareket eder. Dengeleyici Kuvvet Bileşke Kuvvet (R)= F1 + F2 Dengeleyici kuvvet net kuvvetle aynı büyüklükte fakat zıt yöndedir. Örnek: Bir cismine aynı yön ve doğrultuda 5 N ve 3 Dengeleyici kuvvet cismin dengede kalmasını sağlar. N'luk kuvvetler etki ediyor.Cismin hareket yönü ve cisme etki eden net kuvvet nedir? F- Dengelenmiş ve Dengelenmemiş Kuvvetler a-Dengelenmiş kuvvet Bileşkeleri sıfır olan kuvvetlere dengelenmiş kuvvetler denir. Dengelenmiş kuvvetlerin etkisinde olan cisim ya hareketsizdir, ya da sabit süratle hareket eder. Net kuvvet 1.kuvvet (F1) 2.kuvvet (F2) (R) Doğrultu Doğu-Batı Doğu-Batı Doğu-Batı Yön Batı Batı Batı Dengelenmiş Kuvvet Büyüklük 5N 3N 8N Not: Cisim dengelenmiş kuvvetlerin etkisinde ise ya R= F1 + F2 = 4 N +3 N = 7N ( Net kuvvet 8 N dur.) durur, ya da sabit süratle hareket eder. b-Dengelenmemiş kuvvet b- Zıt yöndeki kuvvetlerin bileşkesi Bileşkeleri sıfırdan farklı olan kuvvetlere dengelenmemiş Bir cisme etki eden doğrultuları aynı yönleri zıt ise, kuvvetler denir. kuvvetlerin bileşkesini bulmak için kuvvetler çıkarılır. Cismin hareket yönü ile dengelenmemiş kuvvet aynı Bileşke kuvvetin yönü büyük kuvvetin yönüdür. Cisim, yönde ise cismin sürati artar, zıt yönde ise azalır. büyük kuvvetin yönüne doğru hareket eder. Bileşke Kuvvet (R)= F1 - F2 Örnek: Bir cismine aynı doğrultuda ve zıt yönde 5 N ve 3 N'luk kuvvetler etki ediyor. Cismin hareket yönü ve cisme etkiyen net kuvvet nedir? Dengelenmemiş Kuvvet Not: Cisim dengelenmemiş kuvvetlerin etkisinde ise ya hızlanır ya da yavaşlar. www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.3.2 Sabit Süratli Hareket A- Sürat Nedir Ortalama sürat Bir cismin birim zamanda aldığı yola sürat denir. Hareketlinin aldığı toplam yolun, toplam zamana Sürati hesap edebilmek için alınan yolu ve geçen zamanı bölünmesiyle bulunur. bilmek gerekir. Ölçülen her büyüklüğün mutlaka bir birimle belirtilmesi Not: Aynı yolu sürati daha fazla olan daha kısa sürede gerekir. tamamlar. Formula-1 yarışlarında sıralama turlarında, yarışçılar Alınan yol birimi aynı parkuru daha kısa sürede tamamlamak için çalışırlar. santimetre (cm), metre (m), kilometre (km) Zaman birimi saniye (sn), dakika (dk), saat (sa) olarak ifade edebiliriz. C- Grafikler Sürat birimi Yol - Zaman Grafiği Alınan yol metre, zaman saniye alınırsa sürat birimi metre/saniye olur. Kısaca m/sn olarak gösterilir. Hareketli, hareketi süresince eşit sürelerde eşit yollar Alınan yol kilometre, zaman saat alınırsa Sürat birimi alır ve bu nedenle sürati sabittir. kilometre/saat, kısaca km/h olur. Hareketlinin yol – zaman grafiğinden sürati bulunur. Grafikten seçilen her hangi bir noktanın zaman ve yol Bir cismin hareketi süresince aldığı toplam yolun, cismin eksenlerini kestiği noktalar bulunur. Bu noktalara karşılık toplam hareket süresine bölümü ile bulunur. gelen değerler sürat formülünde yerine yazılarak sürat hesaplanır. Yol - Zaman grafiği nasıl çizilir 1. Koordinat sistemi çizilir. 2. X eksenine(yatay) zaman, y eksenine(dikey) alınan yol ve birimleri yazılır. Sürat Formülü 3. Eksenler bölmelendirilir. 4. Tablodaki veriler grafiğe kaydedilir. B- Sürat Birimleri 5. Noktalar birleştirilerek grafik oluşturulur. Sürat birimi m/sn, km/sa, cm/sn, m/dk olarak kullanılabilir. Eğer sürat hesaplanırken verilen değerler farklı birimlerden ise uzunluk ve zaman çevirimleri yapılır. Yol Birimleri 1 km = 1000 m, 1 m = 100 cm Alınan yol - zaman grafiği Zaman Birimleri Sürat - Zaman Grafiği 1 sa = 60 dk, 1dk = 60 sn Hareketli, hareketi süresince eşit sürelerde eşit yollar 1 sa = 60 dk = 3600 sn alır ve bu nedenle sürati sabittir. Zaman değişse bile sürat değişmez. Hareketlinin sürat – zaman grafiğinden aldığı yol bulunur. Sabit süratli hareket Sürat – zaman grafiğinin altında kalan alan hareketlinin Bir hareketli eşit zaman aralıklarında eşit yol almasıdır. aldığı yolu verir. Hareket boyunca süratinde bir değişiklik olmaz. www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.3.2 Sabit Süratli Hareket Sürat - Zaman grafiği nasıl çizilir 1. Koordinat sistemi çizilir. 2. X eksenine(yatay) zaman, y eksenine(dikey) sürat ve birimleri yazılır. 3. Eksenler bölmelendirilir. 4. Tabloda sürat verilmiş ise grafiğe kaydedilir. Alınan yol verilmiş ise her zaman aralığı için sürat hesap edilir. 5.Noktalar birleştirilerek grafik oluşturulur. Sürat Zaman grafiği ……………..Notlarım……………. www.fenbilim.net V 20.0.4 4.ÜNİTE: Madde ve Isı Konu: 6.4.1 Maddenin Tanecikli Yapısı Bütün bu olaylar maddenin bütünsel değil taneciklerden oluştuğunu ispatlar. Madde içinde bulunan atomlar üç çeşit hareketleri A- Madde Nedir vardır. Kütlesi ve hacmi olan her şey maddedir. Bunlar titreşim, öteleme ve dönme hareketidir. Maddeyi oluşturan ve maddenin özelliğini gösteren en küçük kısma maddenin taneciği (atom) denir. Bütün maddeler tanecikli yapılıdır. Titreşim hareketi Isı, ışık, ses ve elektrik madde değil, enerjidir. Taneciklerin bulunduğu yerde sağa-sola, aşağı-yukarı ve Madde tanecikli yapıdadır. öne-arkaya hareket etmesine titreşim denir. Maddenin bütün hallerinde titreşim hareketi vardır. Maddenin taneciklerden oluştuğunu nasıl anlarız 1. Gaz maddelerin sıkıştırılabilmesi Şırınganın ağzını kapatıp pistona bastırdığımızda havanın Öteleme hareketi (Yer değiştirme) sıkıştığını gözleriz. Taneciklerin birbiri üzerinde kayarak yer değiştirmesine Hava taneciklerden oluşmuştur. Bu tanecikler arasındaki öteleme denir. boşluk çok fazla olduğu için kolaylıkla sıkışabilmektedir. Sıvı ve gazlar öteleme hareketi yapar. Gazların sıkışabilme özelliği araçların lastiğinde, yangın Oda içerisine parfüm sıkıldığında, suya şeker atıldığında tüplerinde, toplarda kullanılmaktadır. Gazlarda boşluk tanecikler öteleme hareketi yaparak dağılır. bulunması gazların bütünsel olmadığını gösterir. Dönme hareketi Kendi ekseni etrafında hareket etmedir. Sıvı ve gaz tanecikler dönme hareketi yapar. Havanın Sıkışması 2. İyodun alkolde dağılması İyot alkol içinde her yere dağılır. Maddenin Halleri Bunu renk değişiminden gözleriz. 3. Şekerin ve tuzun suda çözünmesi Şeker ve tuz su içinde dağılır, şeker ve tuzun tadını her yerde alabiliriz. B- Maddenin Halleri Tuz ve şekerin taneciklerinin su içerisinde dağılmasından kaynaklanmaktadır. Madde katı, sıvı ve gaz olarak üç halde bulunur. 4. Boyanın suda dağılması Boyayı su içerisine damlattığımızda tanecikleri her yere 1. Katı hal dağılır.  Maddenin en düzenli halidir.  Taneciklerin arasındaki boşluk çok azdır.  Sıkıştırılamaz.  Akışkan değildir.  Belirli bir şekli ve hacmi vardır.  Tanecikler titreşim hareketi yapar, öteleme ve dönme hareketi yapmaz. Boyanın suda dağılması www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.4.1 Maddenin Tanecikli Yapısı 2. Sıvı hal Sıvı madde ısı aldıkça tanecikler daha hızlı hareket eder.  Tanecikleri arasındaki boşluk katılara göre daha Sıvı içerisindeki tanecikler bir arada tutunamaz, fazladır. tanecikler birbirinden uzaklaşır.  Sıkıştırılamaz olarak kabul edilir. Sıvı madde buharlaşarak gaz hale geçer.  Akışkandır.  Belirli bir hacmi vardır. ……………..Notlarım…………….  Bulundukları kabın şeklini alır.  Tanecikleri titreşim, dönme ve öteleme hareketi yapar.  Sıvı tanecikleri birbirleri üzerinden kayma hareketleri yaparak akışkan özelliği kazanırlar. 3. Gaz hal  Maddenin en düzensiz halidir.  Tanecikler bağımsız hareket eder.  Tanecikleri arasında çok fazla boşluk vardır.  Sıkıştırılabilir.  Sıkıştırıldıkça (basınç arttıkça) taneciklerin arasındaki boşluk azalır.  Büyük bir kapta (basınç azaldıkça) taneciklerin arasındaki boşluk artar.  Akışkandır.  Belirli bir şekli ve hacmi yoktur.  Bulundukları kabın her tarafını doldurur.  Tanecikleri titreşim, dönme ve öteleme hareketi yapar. Not: Sünger gibi katı maddeler içerisinde boşluk bulunması ve esnek olmasından dolayı sıkışır. Tuzluktan akan tuz, katıların akışkan olduğunu göstermez, tanecik boyutunda tuz akışkan değildir Maddenin ısı alarak veya ısı vererek bir halden başka hale geçmesine hal değişimleri denir. Maddenin halleri Katı madde ısı alınca taneciklerin titreşim hareketi artar. Katı maddenin tanecikleri belirli bir sıcaklıktan sonra bir arada kalamaz. Katı madde eriyerek sıvı hale dönüşür. www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.4.2 Yoğunluk Kütle nedir Madde miktarına kütle denir. Kütle birimleri kilogram ve gramdır. Kütle eşit kollu terazi ile ölçülür. Yoğunluk = Kütle/ Hacim Kütle "m" sembolü ile gösterilir. Hacim nedir Maddenin uzayda kapladığı yere hacim denir. Hacim birimi mililitre (mL) ya da santimetreküp (cm3), Litre (L) ya da desimetreküp (dm3), ve metreküp (m3) kullanılır. d=m/v Hacim "v" sembolü ile gösterilir. Örnek: Kütlesi 600 gram, hacmi 300 cm3 olan cismin yoğunluğu nedir? A- Yoğunluk Nedir CEVAP Yoğunluk bir maddenin birim hacimdeki kütlesine yoğunluk denir. Yoğunluk saf maddeler için ayırt edici bir özelliktir. B- Kütle - Hacim - Yoğunluk Grafikleri Yoğunluk "d" sembolüyle gösterilir. Örnek: Sınıf içinde öğrenci sayısı artarsa yoğunluk artmış olur. Aynı yolda giden araç sayısı artarsa trafik yoğun deriz. Birim hacimde madde miktarı artarsa yoğunluk artar. Kütle – Hacim – Yoğunluk Grafikleri Yoğunluk nasıl hesap edilir  Kütle ve hacim doğru orantılıdır. Hacim arttıkça Yoğunluğu hesaplayabilmek için maddenin kütlesi ve kütlede artar. hacminin bilinmesi gerekir. Kütlenin hacme bölünmesi ile  Kütle arttıkça yoğunluk değişmez. yoğunluk bulunur.  Hacim arttıkça yoğunluk değişmez.  Bir bardak su ile bir bidon suyun yoğunluğu da Yoğunluk = Kütle / Hacim 1 g/cm3 tür. Kütlenin ya da hacmin artması yoğunluğu değiştirmez. d = m / v Kısaca ezberlemek için (dede muz böl ver) Yoğunluğun Formülü C- Farklı Maddelerin Yoğunlukları Maddeler Yoğunluk (g/cm3) Su 1 g/cm3 Etil Alkol 0,78 g/cm3 Benzin 0,7 g/cm3 Mazot 0,85 g/cm3 Tahta 0,8 g/cm3 Lastik 1,5 g/cm3 Ayçiçek Yağı 0,92 g/cm3 Mum 0,8 g/cm3 Yoğunluk Çinko 7 g/cm3 www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.4.2 Yoğunluk Demir 7,8 g/cm3 Birbirine karışmayan sıvıların yoğunlukları Bakır 8,9 g/cm3 Alüminyum 2,7 g/cm3 Altın 19,3 g/cm3 Gümüş 10,5 g/cm3 Cıva 13,6 g/cm3 Cam 2.4-2.8 g/cm3 Maddenin yoğunluğunun bulunması Bir maddenin yoğunluğunun bulunabilmesi için kütlesi ve Yağ Su Karışımı hacminin ölçülmesi gerekir. Şekilde görüldüğü gibi birbirine karışmayan su ve yağ aynı kaba konulduğunda, yoğunluğu büyük olan su altta, Cismin kütlesinin ölçülmesi yoğunluk küçük olan yağ ise üstte kalır.  Maddenin kütlesinin ölçülebilmesi için eşit kollu terazi veya elektronik terazi kullanılır. Cismin hacminin ölçülmesi  Sıvıların hacmini ölçmek için dereceli silindir kullanılır.  Gazların hacmi, içinde bulundukları kabın hacmi Şekilde birbirine karışmayan A, B, C, D sıvılarının kadardır. yoğunlukları D > C > B > A şeklindedir.  Katıların hacmini ölçmek için, eğer düzgün şekilli bir cisim ise hesaplama yapılır.  Katı düzgün değilse ve su içinde de çözünmüyorsa, E- Günlük Yaşamda Yoğunluğun Önemi cismi sıvı içerisine atıp taşan sıvının hacmi ölçülür. Taşan sıvının hacmi cismin hacmini verir. Uçak gibi hava araçlarında yoğunluğu az olan alüminyum gibi metaller kullanılır. Not: Bu nedenle uçak fazla ağır olmaz.  Aynı hacimde iki maddeden yoğunluğu fazla olanın Binalarda da gaz beton kullanılması binanın daha hafif kütlesi de fazladır. olmasını sağlar.  Aynı kütledeki iki cisimden yoğunluğu fazla olan cismin hacmi daha azdır.  Hacmi değişmeyen kapalı bir kaba gaz eklendiğinde, Yoğunluk Çevrimleri gazın yoğunluğu artar. SI birim sisteminde (Uluslar arası birim sistemi)  Isınan bir maddenin hacmi artar, yoğunluğu azalır. yoğunluk birimi kg/m3'tür. Sıcak havanın yoğunluğu, soğuk havanın Bunun yanında g/cm3 sıkça kullanılır. yoğunluğundan azdır. Yoğunluk çevirmelerinde g/cm3 , g / mL ve kg / L’ye eşittir. 1 g / cm3 = 1 g/ml = 1 kg / L D- Cisimlerin Suda Yüzme Şartı 1 g/cm3 = 1000 kg/m3 Bir cismin suda yüzebilmesi için yoğunluğunun sudan az olması gerekir. Tahta, yağ, köpük, buz gibi maddelerin Not: Suyun yoğunluğu, 4 °C'de 1 g/cm3 veya 1 g/ml veya yoğunlukları suyun yoğunluğundan azdır. Su donduğunda 1 kg / L’dir. kütlesi değişmez fakat hacmi atar. Bu nedenle buzun yoğunluğu sudan azdır. www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.4.2 Yoğunluk F- Su Yoğunluğunun Canlılar için Önemi Sıvı haldeki maddeler soğudukça tanecikleri yavaşlar, birbirine yakınlaşır, hacmi azalır ve yoğunluğu artar. Ancak bu duruma uymayan tek sıvı sudur. Su donarken hacmi artar, bu nedenle yoğunluğu azalır. Saf suyun yoğunluğu 4˚C'ta 1 g/cm3 iken buzun yoğunluğu 0,9 g/cm3 'tür. Suyun bu özel durumu canlılar için çok önemlidir. Buz tutan bir gölde, buz suyun üzerinden batmadan yüzer. Gölün dipten donması önlenmiş olur. Bu sayede göl içerisindeki canlıların yaşaması sağlanmış olur. Not: Su donarak buza dönüştüğünde yoğunluğu azalır ve yüzer, zeytinyağ donarken yoğunluğu artar ve batar. ……………..Notlarım……………. www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.4.3. Madde ve Isı İletim yolu ile ısının yayılması Katı-Sıvı-Gaz Isı iletkeni Maddeyi oluşturan tanecikler hareketlidir. Isıyı iyi ileten maddelere ısı iletkeni denir. Katı maddenin tanecikleri yavaş, sıvı maddenin orta, gaz Metaller iyi bir ısı iletkenidir. maddenin ise hızlı hareket eder. Isı alan maddenin taneciklerinin hareketi artarken, ısı Isı yalıtkanı veren taneciklerin hareketi de azalır. Isıyı iletmeyen maddelere ısı yalıtkanı denir. Isı alma ve ısı verme sırasında tanecikler değişmez, Isı yalıtkanı olan maddenin tanecikleri arasındaki boşluk sadece tanecikler arası boşluk değişir. fazladır. Tamamen ısı yalıtkanı olan madde yoktur. A- Isı Nedir Not: Genel olarak elektriği iyi ileten maddeler ısıyı da iyi iletir. Metallerin ısı ve elektrik iletkenlikleri benzerdir. Sıcak olan maddeden soğuk olan maddeye aktarılan Ancak elmas ısı iletkeni olmasına rağmen elektrik enerjiye ısı denir. iletkeni değildir. Isı akış yönü sıcaktan soğuğa doğrudur. Isı iletkeni ve ısı yalıtkanlarına örnekler İletkenler Yalıtkanlar 1 Bakır Tahta (Ahşap) 2 Altın Hava 3 Demir Plastik Isı Akış Yönü 4 Alüminyum Kumaş Hızlı ve yavaş tanecikler birbirine çarparlar, çarpışma 5 Kurşun Saman sonucu hızlı olan tanecik yavaşlar yavaş olan tanecik 6 Çinko Cam yünü hızlanır. Taneciklerin hızları eşitleninceye kadar ısı akışı 7 Çelik Plastik köpük devam eder. 8 Gümüş Bakalit Isı akışı, ısı iletimidir. 9 Metal para Kağıt Not: Sıcak maddenin verdiği ısı ile soğuk maddenin 10 Platin Pamuk verdiği ısı birbirine eşittir. 11 Cıva Yün 12 Titanyum Deri  Kalorifer peteği üzerinde bulunan perdenin hareket etmesi, 13 Sodyum Elyaf  Suya atılan pamuk parçalarının ısındıkça hareketinin 14 Magnezyum Cam artması, 15 Kalsiyum Beton  Isıtıcı üzerindeki havanın dalgalanması, ısı alan 16 Kalay Su maddenin taneciklerinin hareketinin arttığını 17 Nikel Katran gösterir. 18 Kobalt Silikon yünü 19 Krom Kiremit B- Isı İletkenliği 20 Berilyum Gaz beton 21 Elmas Yağ Maddelerin sıcaktan soğuğa doğru ısı geçişine ısı iletkenliği denir. Isı alışverişini engellemeyen maddeler 22 Porselen ısı iletkenidir. 23 Tuğla www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.4.3. Madde ve Isı Maddelerin ısı yalıtımlarının karşılaştırılması Isı yalıtım malzemelerinin olması gereken özellikleri Boşluk > Strafor köpük > Hava > Yün > Ahşap >Kiremit > Su > Beton > Cam  Ekonomik olmalıdır.  Yanmaya karşı dayanıklı olmalıdır.  Zamanla beraber yapısında bozulma olmamalıdır. C- Binalarda Isı Yalıtımı  Mikroorganizma ve böcekler çoğalmamalıdır.  İnsan sağlığına ve doğaya zarar vermemelidir. Binanın dış cephe duvarlarında, pencere camlarında,  Çevre şartlarından olumsuz etkilenmemelidir. tavan ve zemin kısımlarında ısı yalıtımı yapılır. Yalıtım  Kullanımı kolay olmalıdır. sayesinde kışın üşümekten yazın ise terlemekten kurtuluruz. Binalarda yalıtım için plastik köpük, ahşap, taş yünü, katran, cam yünü ve silikon yünü kullanılır. Taş Yünü D- Binalarda Isı Yalıtımının Önemi Yanmaz, iç ve dış duvarlarda kullanılır, uzun ömürlüdür. 1. Aile ve ülke ekonomisine katkı sağlar. Strafor köpük 2. Doğal kaynakların tükenme hızını azaltır. Kolay yanar, iç ve dış duvarda kullanılır, uzun ömürlüdür. 3. İnsan sağlığını korur. 4. Evimiz yazın serin, kışın ise sıcak olur. Cam Yünü 5. Fosil yakıt kullanımı azalmasından dolayı çevre kirliliği Zor yanar, sıcak su borularında iç ve dış kaplamalarda azalır. kullanılır, uzun ömürlüdür. 6. Hava kirliliğine bağlı hastalıklar azalacaktır. 7. Bina içerisinde terleme, küflenme, boya kabarmaları Silikon Yünü olmayacaktır. Zor yanar, dış duvarda kullanılır, uzun ömürlüdür. 8. Binanın ömrünü uzatır. Ahşap Kolay yanar, iç duvarlarda kullanılır, kısa ömürlüdür. ……………..Notlarım……………. Asbest Yanmaz, iç ve döşemelerde kullanılır, uzun ömürlüdür. Katran Yanar, tavanlarda kullanılır, kısa ömürlüdür. Not: Strafor köpük yangına karşı dayanıklı olmadığı için artık gaz beton ve cam yünü tercih edilmektedir. Binada ısı kaybı www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.4.4 Yakıtlar bulunmamaktadır. Linyit evlerde ve termik santrallerde A- Yakıt nedir yakıt olarak kullanılır. Isı elde etmek, araç ve makineleri çalıştırabilmek için Taş Kömürü yakılan maddelere yakıt denir. Çok yüksek kalorili olduğu için evlerde yakıt olarak Evde kullandığımız odun, kömür, fuel oil yakıt olarak kullanılmaz. Demir-çelik fabrikalarında demiri eritmek kullanılmaktadır. amacı ile kullanılır. Taşıtlarda benzin, mazot, LPG yakıt olarak Kok Kömürü kullanılmaktadır. Taş kömüründen elde edilir. Taş kömürünün ısıtılması işleminden geçirilerek elde edilir. Yakıtların Kullanım Alanları Odun Kömürü Yakıtlar ısınma, ulaşım, elektrik üretimi, yemek pişirme, Odunun oksijensiz ortamda ısıtılması ile odun kömürü aydınlanma amacıyla kullanılır. elde edilir. Yakıtlar üç gruba ayrılır. Mangal yakmakta odun kömürü kullanılır. 2. Sıvı yakıtlar  Sıvı yakıtlar petrolden elde edilen benzin, motorin (mazot), kalorifer yakıtı, fuel oil, gaz yağı ve etil alkolden üretilen ispirto' dur.  Benzin, motorin(mazot), gaz yağı, fuel oil, ham petrolün rafinerilerde ayrılmasıyla üretilir.  Petrol, canlı atıklarının yer altında zamanla 1. Katı yakıtlar fosilleşmesi sonucu oluşur.  Dünya da enerji kaynaklarının %40' ı petrol  Odun, taş kömürü, linyit, kok kömürü, odun kömürü ürünlerinden kaynaklanmaktadır. katı yakıttır.  Ülkemizde petrol çıkmaktadır, fakat yeterli miktarda  Katı yakıtlar kül ve duman oluşturduğu için çevreye çıkmadığı için yurt dışından ithal etmek zorunda zarar verir. kalmaktayız.  Sıvı yakıtlar katı yakıtlara göre daha çabuk tutuşur. Odun Odun ısı elde etmek amaçlı sobalarda kullanılır. Odunun Not: LPG aslında sıvı yakıt değildir, üretilmesi ve ısı değeri fazla değildir. Odunlar ağaçlardan elde edildiği kullanımında gaz yakıt şeklindedir, ancak taşınmada için ormanların yok olmasına sebep olmaktadır. Kurumuş kolaylık olması açısından sıvılaştırılmıştır. ağaçlar kesilmeli, kesilen ağaçların yerine yenisi dikilmelidir. 3. Gaz yakıtlar Kömür Kömür yer altında madenlerden çıkarılır. Kömür bitki  LPG (Likit Petrol Gazı-Sıvılaştırılmış petrol gazı), atıklarının toprak altında uzun süre kalarak sıkışması doğal gaz, hava gazı, biyogaz, metan, etan gaz sonucu oluşur. Turba, linyit, taş kömürü, kok kömürü, yakıtlardır. antrasit kömür çeşitleridir.  Gaz yakıtlar kül ve duman oluşturmadığı için katı ve sıvı yakıtlara göre çevreye daha az zarar verir. Enerji verme sırası en çoktan en aza doğru Antrasit > Taş kömürü > Linyit > Turba şeklindedir. Doğal gaz Antrasit Ülkemizde ev ve sanayide yakıt olarak kullanılır. Ülkemizde Kastamonu'da çıkmaktadır, bir çeşit taş Doğal gaz kömür gibi havayı kirletmez, doğa dostudur. kömürüdür. Taş kömürü Zonguldak'ta, linyit ise pek çok Ayrıca doğal gazla çalışan otobüslerde vardır. yerde çıkmaktadır. Turbanın yakıt değeri ise Doğal gaz ülkemizde yeteri kadar çıkmadığı için komşu ülkelerden ithal edilmektedir. www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.4.4 Yakıtlar Rüzgar türbinleri elektrik enerjisi elde edilmesini sağlar. LPG (Likit Petrol Gazı) Sıvılaştırılmış petrol gazıdır. Petrolün rafinerilerde ayrılması sırasında gaz olarak açığa çıkar. Daha sonra sıvılaştırılarak tüp içerisinde saklanır. Mutfakta yemek yapmak amacıyla ve otomobillerde yakıt olarak kullanılır. Hava gazı Taş kömürünün ısıtılması ile elde edilir. Isınma ve aydınlanma amacıyla kullanılır. Günümüzde kullanımı çok yaygın değildir. Rüzgar Enerjisi Biyogaz Bitki ve hayvan atıklarının çürümesi sonucu oluşan gazdır. 2. Güneş Enerjisi Biyogaz ile elektrik üretiminde ve ısınmada yararlanılır. Güneş enerjisi yeryüzündeki enerjilerin kaynağıdır. Güneş enerjisi sayesinde dünyamız ısınır ve aydınlanır. Canlıların yaşayabilmesi için güneş enerjisine ihtiyaç vardır. B- Fosil Yakıtlar Ayrıca güneş enerjisi ile evimizde sıcak su sağlanır, Bitki ve hayvan atıklarının zamanla toprak tabakaları seraların ısıtılması sağlanır, güneş enerjisi ile elektrik altında kalarak sıkışması sonucu fosil yakıtlar oluşur. elde edilir. Fosil yakıtlar milyonlarca yılda oluşur. Fosil yakıtların çevreye verdiği zarar  Fosil yakıtlar yakıldığında çevreye ve insan sağlığına zararlı gazlar çıkarır.  Dünya'nın ısınmasına (Küresel ısınma) neden olur.  Bacalardan çıkan gazlar asit yağmurlarına neden olur.  Kül ve gazlar çevre kirliliğine neden olur. Güneş Enerjisi Bu nedenle fosil yakıtların kullanımını en aza indirmek gerekir. 3. Hidroelektrik enerjisi Fosil yakıtlar içerisinde en az zararlı olan doğal gazdır. Akarsu üzerine kurulan hidroelektrik santralleri, elektrik enerjisi elde etmek için kullanılır. Güneş enerjisi ile buharlaşan su yağmur olarak yağar, C- Yenilenebilir Enerji Kaynakları akarsu üzerine kurulan hidroelektrik santralleri ile elektrik enerjisine dönüştürülür. Doğada miktarı azalmayan enerji kaynaklarına yenilenebilir enerji kaynakları denir. Bu enerjiyi sürekli kullanmamız azalmasına neden olmaz. Rüzgar enerjisi, güneş enerjisi, hidroelektrik enerji, biyokütle enerjisi, dalga enerjisi, jeotermal enerji yenilenebilir enerji kaynaklarıdır. 1. Rüzgar Enerjisi Yeryüzünde sıcaklık farkından dolayı rüzgarlar oluşur. Rüzgarın düzenli ve fazla estiği yerlerde, rüzgar Hidroelektrik Enerji türbinleri kurulur. www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.4.4 Yakıtlar 2. Nükleer enerji (Radyoaktif enerji) Nükleer enerji, atomun parçalanması ile oluşan enerjidir. 4. Jeotermal Enerjisi Uranyum, plütonyum gibi elementler yakıt olarak Yer altında bulunan magmadan elde edilen enerjidir. kullanılır. Dünya'nın merkezine inildikçe sıcaklık artar. Bu elementler tekrar oluşmadığı için yenilenemez enerji Yeryüzünde bulunan sular yer altına sızarak burada olarak kabul edilir. sıcaklığı artar. Nükleer santrallerde bu elementler parçalanması Bu sıcak sular ile elektrik üretimi, seracılık, binaların sonucu çok büyük bir enerji açığa çıkar. ısıtılması ve kaplıcalarda yararlanılır. Açığa çıkan bu enerji elektrik enerjisine çevrilir. E- Soba ve Gaz Zehirlenmeleri Ülkemizde soba gazı zehirlenmeleri haberlerini sıkça duymaktayız. Isınma amaçlı kullandığımız odun, kömür, doğal gazın yanması sonucu zehirli gazlar oluşur. Bu gazlardan en zehirlisi karbonmonoksit gazıdır. Renksiz kokusuz olan karbonmonoksit fark edilmediği için ölüme neden olmaktadır. Jeotermal Enerji Baca gazı zehirlenmeleri nasıl olur Gaz zehirlenmesine neden olan gaz karbonmonoksittir. 5. Biyokütle Enerjisi Karbonmonoksit renksiz, kokusuz bir gazdır. Bitki ve hayvan atıklarını kullanarak elde edilen Karbonmonoksit kana geçerek oksijenin taşınmasını enerjidir. engeller ve ölüme neden olur. Bitki ve hayvan atıkları bir tank içerisinde çürütülerek Karbonmonoksit baş ağrısı, karın ağrısı, bulantı, nefes gaz oluşumu sağlanır. darlığı ve sarhoşluk hissi verir. Buna biyogaz denir. Oluşan biyogaz evlerde yakıt olarak Gaz zehirlenmesi meydana gelmişse açık havaya veya elektrik enerjisi üretiminde kullanılır. çıkarılmalı ve hemen acil servis aranmalıdır. Bitkilerden ve atık yağlardan yakıt elde edilmektedir. Bu yağlar özel işlemlerden geçirilerek biyodizele ve biyobenzine çevrilmektedir. Baca gazı zehirlenmelerini engellemek için neler Biyodizel ve biyobenzin araçlarda yakıt olarak kullanılır. yapılmalıdır Hayvan atıkları(Tezek) yakıt olarak da kullanılmaktadır. 1. Sobadan çıkan gazların uygun bir baca sistemi ile dışarı atılması gerekir. 2. Yatmadan önce sobanın tamamen söndüğünden emin D- Yenilenemez enerji kaynakları olunmalıdır. 3. Lodos ve fırtınalı havalarda soba yakılırken dikkatli Bir defa kullanıldığında tükenen yenisi yerine gelmeyen olunmalıdır. enerji kaynaklarıdır. Nükleer enerji de kullanılan 4. Soba bacaları düzenli aralıklarla temizlenmelidir. elementler bir süre sonra bittiği için yenilenemez enerji 5. Sobanın tutuşturulması, üstten olmalıdır. kaynağı olarak kabul edilir. 6. Şofben ve kombi bulunan odaların temiz hava alması sağlanmalıdır. 7. Gaz zehirlenmelerine karşı, gaz dedektörleri 1. Fosil Yakıtlar takılmalıdır. Kömür, petrol, doğal gaz yenilenemez enerji kaynağıdır. 8. Soba boruları uygun şekilde yapılmalı, fazla dirsek Fosil yakıtların oluşması milyonlarca yıl gerektirdiği için kullanılmamalıdır. yenilenemez enerji olarak kabul edilir. www.fenbilim.net V 20.0.4 5.Ünite: Ses ve Özellikleri 3. Plastik bardaktan telefon deneyi Konu: 6.5.1 Sesin Yayılması İki plastik bardak ortasından delinerek iple birbirine bağlanır. İp üzerinden sesin yayılması sağlanmış olur. Ağzımızdan çıkan ses plastik bardağa çarpar, bardaktan ipe iletilen A- Sesin Yayılması ses diğer bardakta tekrar sese dönüşür. Bu sayede bardak ve ipten sesin iletilmesi sağlanmış olur. Titreşen maddeler sesi oluşturur. Oluşan sesler dalgalar halinde yayılır. Ses dalgaları durgun suya atılan taşın oluşturduğu dalgalara benzetilebilir. Ses dalgalarının enerjisi vardır. Bu enerji ile etrafa yayılır. Kulağımızın duyamamış olduğu seslerde vardır. Ses boşlukta yayılmaz. Ses sadece maddesel ortamda (Katı-sıvı-gaz) yayılır. Bardak Telefon Ses en hızlı katılarda sonra sıvılarda en yavaş gazlarda yayılır. 4. Sıraya başımızı koyup, kalemle sıraya vurma Kulağımızı sıraya dayayarak kalem ya da herhangi bir cisimle sıraya vurduğumuzda sesi duyabiliriz. Sırada B- Sesin Katı Sıvı ve Gazlarda Yayılmasına oluşan ses kulağımızın içinde gibi hissederiz. Burada Örnekler oluşan ses daha iyi iletilmiştir. Ses katı sıvı ve gazlarda yayılmaktadır. 5. Bir matkapla duyarı delerken sesin yayılması Sesin yayılması en hızlı katılarda, sonra sıvılarda en azda Üst katta matkapla duvarı delen kişinin yaptığı ses evin gazlarda olur. her tarafında duyulur. Sesin yayılması ile ilgili örnekler aşağıda sıralanmıştır. 2. Sesin Sıvılarda Yayılması 1. Sesin Katılarda Yayılması 1. Su içinde bulunan yunus ve balinanın haberleşmesi 1. Sesin duvardan geçmesi Suda yaşayan canlılardan bazıları çıkardıkları sesler ile Yan dairede yaşayan komşunuzun sesini duymuşsunuzdur. haberleşmektedirler. Ses duvardan geçmesi, sesin katı maddelerde yayıldığını Yunus ve balina bu şekilde haberleşen canlılardır. gösterir. 2. Su içinde vurduğumuz taşların işitebilmemiz. 2. Tren raylarındaki sesler Su içerisinde yüzerken, suyun içine başınızı sokup iki Tren rayına kulağımızı dayadığımızda trenin sesini daha elimizle su içinde taşı birbirine vurduğumuzda taşların rahat duyarız. sesini duyabiliriz. 3. Gemilerde kullanılan sonar cihazı Gemilerde bulunan sonar cihazı sesin yansımasından yararlanılarak yapılmıştır. 4. Denizde yüzen taşıtların motor sesini su içinde iken duyabiliriz Deniz içindeki dalgıçlar suyun üzerinde çalışan motorun oluşturduğu sesi duyabilmektedirler. Ses Katı Maddelerde Daha Hızlı Yayılır www.fenbilim.net V 20.0.4 Konu: 6.5.1 Sesin Yayılması 3. Sesin Gazlarda Yayılması ……………..Notlarım……………. Hava ortamında çeşitli sesler duyarız. Duyduğumuz sesler sesin havada yayıldığını gösterir. 1. Konuşmaları duyabilmemiz İnsanların konuşmaları sesin havada yayılması ile gerçekleşmektedir. 2. Televizyon, radyo hoparlöründen çıkan sesler Hoparlörden çıkan sesler önce hoparlördeki kağıdı titreştirir. Bu kağıdın hareketi sonucu hava içindeki tanecikleri titreştirir. Bu şekilde oluşan ses dalgaları hava aracılığı ile kulağımıza kadar gelir. 3. Yıldırım ve şimşek olayı Gökyüzünde şimşek veya yıldırım olayı oluştuğunda, sesi her yere yayılır. Bu seslerin yayılması hava yolu ile olur. 4. Sokakta oluşan gürültü Sokakta çalış

Use Quizgecko on...
Browser
Browser