5 Yaşlılık ve Denge.pptx
Document Details

Uploaded by EfficaciousMaxwell3635
Full Transcript
Yaşlılık ve Denge • Denge, vücudun yer çekimi merkezini destek yüzeyi içerisinde minimal salınım ile sürdürebilme yeteneğidir. • Boy uzunluğuna kıyasla küçük bir destek yüzeyi üzerinde duran insan vücudu doğası gereği dengesizdir. • Bundan dolayı dikey postürün korunması ince ayarlamalar gerektire...
Yaşlılık ve Denge • Denge, vücudun yer çekimi merkezini destek yüzeyi içerisinde minimal salınım ile sürdürebilme yeteneğidir. • Boy uzunluğuna kıyasla küçük bir destek yüzeyi üzerinde duran insan vücudu doğası gereği dengesizdir. • Bundan dolayı dikey postürün korunması ince ayarlamalar gerektiren pek çok kompleks mekanizmaya bağlıdır. • Görsel ve vestibüler yollardan gelen duysal girişler kas iğciği ve eklem propriyoseptörleri merkezi olarak beyne bağlanır, veriler burada işlenir ve koordine motor cevap açığa çıkar. • Bir yerde ayakta dururken ya da otururkenki dengeyi (statik denge) sürdürme ile bir yerden bir yere giderkenki denge (dinamik denge) arasında fark vardır. • Statik dengede, destek yüzeyi sabittir sadece vücut kütle merkezi ufak hareketler yapar. Bu esnadaki denge görevi vücut kütle merkezini destek yüzeyi içinde ya da stabilite limitleri (vücut kütle merkezinin tahmini maksimal salınım açısı) içinde tutmaktır. • Ayak bileği kaslarının aktivitesi sakin bir şekilde ayakta dengede dururken çok önemlidir. Ancak dinamik dengede, hem destek yüzeyi hem vücut kütle merkezi hareket eder ve vücut kütle merkezi tek ayak üstüne basma fazında destek yüzeyinin içinde tutulamaz. • Dolayısıyla tek başına ayak bileği aktivitesi yürüme esnasında dengenin korunması için yeterli değildir. Bu yüzden yürüme sırasında dengenin korunabilmesi için farklı mekanizmaların da çalışıyor olması gerekir. • Dengenin sağlanmasında önemli rolü olan diğer faktörler aşağıda sıralanmıştır: Görme • Görme, dikey postürün korunmasında ve düzeltme reaksiyonlarında en önemli organdır. Yaşa bağlı olarak, basılan yer yüzeyinin özellikleri gibi uzaysal bilgiler ve mesafe gibi olgular yanlış yorumlanabilir. • Bunlar, görme keskinliğinin azalması, görme alanının daralması, ışığa aşırı duyarlılık, derinlik algısının azalması gibi durumlardan etkilenir ve anlık düşme tehlikelerinin algılanmasında sorunlara yol açabilir. Propriyosepsiyon • Propriyoseptör sistem stabiliteye; özellikle pozisyon değişiklikleri, yürüme veya düzgün olmayan yüzeylerde durma esnasında dengenin korunmasına katkıda bulunur. Diğer duyularda bozukluk olduğunda özellikle önem kazanır. • Periferik sinirlerde yaşa bağlı olarak gelişen nöropatiler (diabetes mellitus veya B12 vitamin eksikliğinde olduğu gibi) ve propriyoseptif anomaliler düşme için zemin hazırlayıcı faktörlerdir. • Servikal omurga mekanoreseptörleri statik postüral duyuya ve baş ve boyun hareketlerinin farkındalığına katkıda bulunurlar. Servikal spondiloz, artrit ya da yaralanmalar yüzünden oluşan servikal omurga dejenerasyonu, postüral kontrolü bozabilir ve apofizeal eklemlerdeki mekanoreseptörlerin hasarı yüzünden kişiler düşebilir Vestibüler fonksiyon • Vestibüler organ kemik labirent ve membranöz labirentten ibarettir ve organın fonksiyonel kısmını membranöz labirent oluşturur. Bu labirent duktus koklearis, üç semisirküler kanal ile utrikulus ve sakkulustan oluşmuştur. Bu yapılardan özellikle utrikulus, sakkulus ve semisirküler kanallar denge mekanizmasının birbirini • Semisirküler kanallar; başın boşluktaki dairesel ve açısal hareketlerindeki hızı, otolit organ ise düz hareketlerdeki değişiklik hızı ile uyarılmaktadır. Böylece bütün bu organlar denge reaksiyonlarından sorumludur. Yaşın ilerlemesi ile bu yapılarda anatomik değişiklikler gözlenmiştir. Santral işleme • Duysal bilgi beyne gelince serebrum, serebellum, bazal ganglia ve beyin sapı gibi farklı yapılarla iletişim kurar. Normal duysal girdi ve normal efektör organ fonksiyonu olduğu halde bilginin merkezi işlemesinde problem olabilir. • Dolayısıyla yaşlı bireylerde normal yürüme paterni görülebileceği gibi Alzheimer, Parkinson, inme gibi hastalıklar sonrası yürüme bozuklukları da görülebilir. Efektör cevap • Kişinin devamlı kas kontraksiyonu ile dikey postürünü koruyabilmesi için periferden alınan bilgi işlenir ve sinyaller spinal kord ve periferal sinirler aracılığıyla ekstremite ve gövde kaslarına iletilir. • Her hangi bir sebeple propriyosepsiyonu bozulmuş, artrit yüzünden ağrı çeken, uygunsuz ayakkabılar giyen, görme keskinliği azalmış, zemin algısı bozulmuş olan bireyler gün içinde dengelerini bozacak çevresel faktörler karşısında postürlerini koruyamayacak ve düşeceklerdir. Yaşlılarda Düşme ve Nedenleri • Düşme, kişinin bir olay vasıtasıyla istemeyerek, yerde ya da alçak seviyedeki bir yerde bilinçli veya bilinçsiz durur hale gelmesidir (Stern ve Jayasekara, 2009). Düşmeye sebep olan faktörler intrinsik ve ekstrinsik olmak üzere ikiye ayrılır. • İntrinsik faktörler kişinin kendine ait durumlar; örneğin, artmış yaş, daha önceden düşmüş olma, denge bozukluğu, alt ekstremitede (özellikle ayak bileği) kas güçsüzlüğü, yavaş yürüme hızıdır. • Yaşa bağlı fizyolojik değişiklikler, kronik hastalıklar, özellikle kardiyovasküler, nörolojik, muskuloskeletal ve ürolojik sistemlere ait bozukluklar da intrinsik faktörler arasındadır. • Yaşlılar arasında yaygın olarak görülen ortostatik hipotansiyon, sık karşılaşılan bir düşme sebebi değildir ancak hafif baş dönmesi sebebiyle kişinin kalktığı yere tekrar oturmasına sebep olur. • Geceleri sık tuvalete kalkma düşme sebepleri arasında olan bir intrinsik faktördür. • Odanın aydınlatmasının yetersiz oluşu, ayağın takılabileceği zeminler gibi ekstrinsik faktörlerle birlikte düşmeye zemin hazırlar. Akut hastalık ve polifarmasi (4 veya daha fazla ilaç kullanımı) de düşme sebepleri arasındadır. Son iki hafta içinde yeni bir ilaç kullanımına başlama ve ilaç kullanımındaki değişiklikler yaşlı bireylerde düşme • Ayrıca cinsler arasındaki farklılıklar söz konusu olduğunda kadın olmanın düşme riskini arttırdığını, kadın bireylerin erkeklere oranla daha fazla düştüklerini gösteren çalışmalar da literatürde bulunmaktadır. • Ekstrinsik faktörler ise çevreye bağlı olan, kaygan yüzeyler, kötü hava, kötü aydınlatma, alışılmamış merdiven ve yer döşemeleri, yerde takılacak eşyaların bulunması, ev içindeki eşyaların durumu, banyo ve tuvaletlerde yan barların olmayışı gibi durumlardır.