339934399-Davranış-Bilimleri-1-Ders-Kitabı.docx

Full Transcript

T.C. ANADOLU ÜN‹VERS‹TES‹ YAYINI NO: 2709 AÇIKÖ⁄RET‹M FAKÜLTES‹ YAYINI NO: 1672 DAVRANIfi B‹L‹MLER‹-I Yazarlar Prof.Dr. Enver ÖZKALP (Ünite 1, 3, 4) Prof.Dr. M. Aytül KASAPO⁄LU (Ünite 2, 5) Doç.Dr. Feryal TURAN (Ünite 6) Doç.Dr. Z. Yonca ODABAfi (Ünite 7) Doç.Dr. Zerrin SUNGUR (Ünite 8) Editörler P...

T.C. ANADOLU ÜN‹VERS‹TES‹ YAYINI NO: 2709 AÇIKÖ⁄RET‹M FAKÜLTES‹ YAYINI NO: 1672 DAVRANIfi B‹L‹MLER‹-I Yazarlar Prof.Dr. Enver ÖZKALP (Ünite 1, 3, 4) Prof.Dr. M. Aytül KASAPO⁄LU (Ünite 2, 5) Doç.Dr. Feryal TURAN (Ünite 6) Doç.Dr. Z. Yonca ODABAfi (Ünite 7) Doç.Dr. Zerrin SUNGUR (Ünite 8) Editörler Prof.Dr. A. Çi¤dem KIREL Doç.Dr. Zerrin SUNGUR ANADOLU ÜN‹VERS‹TES‹ Bu kitab›n bas›m, yay›m ve sat›fl haklar› Anadolu Üniversitesine aittir. “Uzaktan Ö¤retim” tekni¤ine uygun olarak haz›rlanan bu kitab›n bütün haklar› sakl›d›r. ‹lgili kurulufltan izin almadan kitab›n tümü ya da bölümleri mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik kay›t veya baflka flekillerde ço¤alt›lamaz, bas›lamaz ve da¤›t›lamaz. Copyright © 2012 by Anadolu University All rights reserved No part of this book may be reproduced or stored in a retrieval system, or transmitted in any form or by any means mechanical, electronic, photocopy, magnetic tape or otherwise, without permission in writing from the University. UZAKTAN Ö⁄RET‹M TASARIM B‹R‹M‹ Genel Koordinatör Doç.Dr. Müjgan Bozkaya Genel Koordinatör Yard›mc›s› Yrd.Doç.Dr. ‹rem Erdem Ayd›n Ö¤retim Tasar›mc›lar› Doç.Dr. T. Volkan Yüzer Ö¤r.Gör. Orkun fien Grafik Tasar›m Yönetmenleri Prof. Tevfik Fikret Uçar Ö¤r.Gör. Cemalettin Y›ld›z Ö¤r.Gör. Nilgün Salur Dil Yaz›m Dan›flman› Okt. Mustafa Ever Grafikerler Ayflegül Dibek Aysun fiavl› Kitap Koordinasyon Birimi Uzm. Nermin Özgür Kapak Düzeni Prof. Tevfik Fikret Uçar Ö¤r.Gör. Cemalettin Y›ld›z Dizgi Aç›kö¤retim Fakültesi Dizgi Ekibi Davran›fl Bilimleri-I ISBN 978-975-06-1374-6 4. Bask› Bu kitap ANADOLU ÜN‹VERS‹TES‹ Web-Ofset Tesislerinde 45.000 adet bas›lm›flt›r. ESK‹fiEH‹R, Nisan 2014 ‹çindekiler ‹çindekiler iii Önsöz ix Sosyolojiye Girifl ve Yöntemi. 2 G‹R‹fi 3 SOSYOLOJ‹ NED‹R? 3 SOSYOLOJ‹K BAKIfi AÇISI 4 Neden Sosyoloji Çal›flmal›y›z? 5 SOSYOLOJ‹N‹N D‹⁄ER SOSYAL B‹L‹MLERLE ‹L‹fiK‹S‹ 7 TOPLUM VE TOPLUMSAL YAPI 8 Toplum Nedir? 9 Toplumsal Yap› 10 Toplumsal Yap›y› Oluflturan Parçalar 10 Kültür 10 Toplumsal s›n›f 10 Statü 11 Rol 11 Grup 12 Toplumsal Kurumlar 12 TOPLUM TÜRLER‹ 13 B‹L‹MSEL YÖNTEM VE AfiAMALARI 15 SOSYOLOJ‹N‹N ARAfiTIRMA YÖNTEM VE TEKN‹KLER‹ 18 Nicel Araflt›rma Teknikleri 19 Gözlem 19 Saha Araflt›rmas› (Survey) 20 Görüflme 20 Deney Tekni¤i 20 Nitel Araflt›rma Teknikleri 21 Derinlemesine Görüflme 21 Yaflam Öyküsü 21 Doküman ‹ncelemesi 21 Vaka ‹ncelemesi 22 ARAfiTIRMA ET‹⁄‹ 22 Özet 23 Kendimizi S›nayal›m 24 Yaflam›n ‹çinden 25 Kendimizi S›nayal›m Yan›t Anahtar› 25 S›ra Sizde Yan›t Anahtar› 26 Yararlan›lan ve Baflvurulabilecek Kaynaklar 26 iv ‹çindekiler 2. ÜN‹TE Sosyolojinin Tarihsel Geliflimi ve Kuramsal Yaklafl›mlar .... 28 SOSYOLOJ‹N‹N TAR‹HSEL GEL‹fi‹M‹ .......................................................... 29 Sosyolojinin Do¤uflu .................................................................................... 29 Sosyolojinin Öncüleri ................................................................................... 30 ‹bni Haldun ............................................................................................ 30 Henri de Saint Simon ............................................................................ 32 Auguste Comte ....................................................................................... 33 Karl Marx ................................................................................................ 35 Sosyolojin Kurucular› ................................................................................... 36 Emile Durkheim ..................................................................................... 36 Max Weber ............................................................................................. 38 SOSYOLOJ‹DE KURAMSAL YAKLAfiIMLAR ............................................... 40 Sembolik Etkileflimci Yaklafl›m..................................................................... 41 ‹fllevselci / Fonksiyonalist Yaklafl›m ............................................................ 42 Çat›flmac› Yaklafl›m ....................................................................................... 44 SOSYOLOJ‹YE ELEfiT‹REL BAKAN YAKLAfiIMLAR .................................... 45 Feminizm ....................................................................................................... 45 Farkl› Feminist Yaklafl›mlar .................................................................... 46 Post-modernizm............................................................................................. 48 Özet................................................................................................................ 51 Kendimizi S›nayal›m...................................................................................... 53 Okuma Parças› .............................................................................................. 54 Kendimizi S›nayal›m Yan›t Anahtar› ............................................................ 54 S›ra Sizde Yan›t Anahtar› .............................................................................. 55 Yararlan›lan ve Baflvurulabilecek Kaynaklar ............................................... 56 3. ÜN‹TE Kültür ve Kültürel De¤iflme ................................................... 58 KÜLTÜR NED‹R?............................................................................................ 59 Kültür, Ulus ve Toplum ................................................................................ 61 Kültürün Özellikleri....................................................................................... 62 KÜLTÜRÜ OLUfiTURAN PARÇALAR: D‹L, NORM VE DE⁄ERLER ............ 64 Dil ................................................................................................................. 64 Normlar .......................................................................................................... 66 De¤erler ......................................................................................................... 68 KÜLTÜREL FARKLILIKLAR ........................................................................... 70 Bask›n Kültür ............................................................................................... 71 Alt Kültür ...................................................................................................... 71 Karfl›t Kültür ................................................................................................. 71 Yüksek Kültür ve Popüler Kültür ............................................................... 72 KÜLTÜRÜN D‹⁄ER PARAMETRELER‹: KÜLTÜR fiOKU VE KÜLTÜR BOfiLU⁄U KAVRAMLARI ............................................................................ 74 Kültür fioku .................................................................................................. 74 Kültür Bofllu¤u veya Kültürel Gecikme ...................................................... 75 ‹çindekiler v ETNOSANTR‹ZM VE KÜLTÜREL RÖLAT‹V‹ZM 75 Etnosantrizm 75 Kültürel Rölativizm 76 KÜLTÜREL DE⁄‹fiME VE DE⁄‹fiME KAYNAKLARI 78 Özet 80 Kendimizi S›nayal›m 81 Yaflam›n ‹çinden 82 Kendimizi S›nayal›m Yan›t Anahtar› 82 S›ra Sizde Yan›t Anahtar› 83 Yararlan›lan ve Baflvurulabilecek Kaynaklar 83 Aile ve Toplumsal Gruplar 84 A‹LE KAVRAMI VE GLOBAL B‹R BAKIfi 85 A‹LE YAPILARI VE TÜRLER‹ 88 Çekirdek Aile 88 Geleneksel Genifl Aile 89 ENDÜSTR‹LEfiME SÜREC‹ VE ÇEK‹RDEK A‹LE ‹L‹fiK‹S‹ 91 A‹LE KURUMUNU AÇIKLAYAN SOSYOLOJ‹K KURAMLAR 92 Fonksiyonalist Yaklafl›m 92 Çat›flma Kuram› 94 Sembolik Etkileflim Kuram› 95 Feminist Bak›fl Aç›s› 95 EVL‹L‹K B‹Ç‹MLER‹ VE ANAL‹Z‹ 96 GÜNÜMÜZ A‹LES‹NDE FARKLILIKLAR 98 Tek Ebeveynli Aileler 98 Evlenmeden Birlikte Yaflama 99 Boflanma 99 Bireysel Nedenler 101 Toplumsal Nedenler 101 TÜRK TOPLUMUNDA A‹LE YAPISI 101 K›rsal Aile 102 Gecekondu Ailesi 103 Kentsel Aile 104 TOPLUMSAL GRUPLAR VE GRUP TÜRLER‹ 105 Grup Nedir? 105 GRUP TÜRLER‹ 107 Birincil Gruplar 107 ‹kincil Gruplar 108 ‹ç ve D›fl Gruplar 109 Referans Grubu 109 Elektronik Etkileflim Gruplar› 110 Özet 112 Kendimizi S›nayal›m 114 Yaflam›n ‹çinden 115 Kendimizi S›nayal›m Yan›t Anahtar› 115 vi ‹çindekiler S›ra Sizde Yan›t Anahtar› 115 Yararlan›lan ve Baflvurulabilecek Kaynaklar 116 Küreselleflme ve Ekonomi Kurumu 118 KÜRESELLEfiME ‹LE ‹LG‹L‹ KAVRAMLAR 119 Küreselleflme Elefltirisi 121 Küreselleflme Karfl›t› Yeni Toplumsal Hareketler 122 TOPLUMSAL YAPI VE KURUMLAR 123 Bir Sosyal Kurum Olarak Ekonomi 125 Kapitalizm 126 Sosyalizm 126 KAP‹TAL‹ZM‹N KÜRESELLEfiMES‹ 127 ‹fllevselcilere Göre Kapitalizmin Küreselleflmesi 127 Çat›flmac›lara Göre Kapitalizmin Küreselleflmesi 128 Kad›n ve Çal›flma Yaflam› 129 Özet 131 Kendimizi S›nayal›m 133 Yaflam›n ‹çinden 134 Okuma Parças› 134 Kendimizi S›nayal›m Yan›t Anahtar› 136 S›ra Sizde Yan›t Anahtar› 136 Yararlan›lan ve Baflvurulabilecek Kaynaklar 136 Toplumsal Eflitsizlik ve Tabakalaflma 138 G‹R‹fi 139 TOPLUMSAL TABAKALAfiMA OLGUSU 140 TOPLUMSAL TABAKALAfiMA S‹STEMLER‹ 141 Kast Sistemi 141 S›n›f Sistemi 144 TOPLUMSAL TABAKALAfiMA KURAMLARI 144 Çat›flma Kuram› 144 K. Marx ve S›n›f Çat›flmas› 144 R. Dahrendorf ve Çat›flman›n Kurumsallaflmas› 146 ‹fllevselci Kuram 147 T. Parsons ve Tabakalaflma 147 K. Davis ve W. Moore 148 Tabakalaflma Kuramlar›n›n De¤erlendirilmesi 149 TÜRK‹YE’DE GEL‹R Efi‹TS‹ZL‹⁄‹ 150 Özet 153 Kendimizi S›nayal›m 155 Yaflam›n ‹çinden 156 Okuma Parças› 157 Kendimizi S›nayal›m Yan›t Anahtar› 157 S›ra Sizde Yan›t Anahtar› 158 Yararlan›lan ve Baflvurulabilecek Kaynaklar 159 ‹çindekiler vii Toplumsal De¤iflme Sürecinde Kentleflme ve Nüfus 160 TOPLUMSAL DE⁄‹fiME KAVRAMI 161 Kültürel Etkenler 162 Fiziksel Etkenler 162 Siyasal Örgütlenmeler 162 Nüfus 162 Teknoloji 163 NÜFUS VE DEMOGRAF‹ 164 Nüfus ile ‹lgili Sorunlar 164 Nüfus, Göç, Toplumsal De¤iflme ve Kentleflme 167 KENT VE KENTLEfiMEYE SOSYOLOJ‹K BAKIfi 168 Kent Sosyolojisi 173 Kültürel Yaklafl›mlar 173 Yap›sal Yaklafl›mlar 174 Kent Sosyolojisinde Güncel Yaklafl›mlar 175 Kent Büyümesi Modelleri 176 Türkiye’de Kentleflme 178 Özet 180 Kendimizi S›nayal›m 182 Yaflam›n ‹çinden 183 Okuma Parças› 183 Kendimizi S›nayal›m Yan›t Anahtar› 184 S›ra Sizde Yan›t Anahtar› 184 Yararlan›lan ve Baflvurulabilecek Kaynaklar 185 Suç ve Sapk›n Davran›fllar 186 SAPKIN DAVRANIfi VE SUÇ 187 Sapk›n Davran›fl 187 Suç ve Nitelikleri 188 Kriminoloji 190 SUÇU AÇIKLAYAN KURAMLAR 193 Biyolojik Kuramlar 193 Psikolojik Kuramlar 195 Sosyolojik Kuramlar 195 Fonksiyonalist Kuramlar 196 Etkileflimci Kuramlar 201 Çat›flma Kuramlar› 203 Kontrol Kuramlar› 205 SUÇ TÜRLER‹ 206 Profesyonel Suçlar 207 Organize Suçlar 208 Beyaz Yakal› Suçlar 208 Siber Suç 208 Özet 211 viii ‹çindekiler Kendimizi S›nayal›m 212 S›ra Sizde Yan›t Anahtar› 213 Kendimizi S›nayal›m Yan›t Anahtar› 213 Yaflam›n ‹çinden 213 Yararlan›lan ve Baflvurulabilecek Kaynaklar 214 Sözlük 217 Önsöz Önsöz ix Davran›fl Bilimleri-I adl› bu bas›l› çal›flma; Anadolu Üniversitesi Aç›kö¤retim Fakültesi ö¤rencilerinin ders kitab› gereksinimlerinin karfl›lanabilmesi amac›yla haz›rlanm›flt›r. Konular ve içeri¤in belirlenmesi sürecinde ö¤rencilerin ders prog- ramlar› dikkate al›nm›flt›r. Bu kitapta sosyolojinin temel konular› ele al›nmaktad›r. Kitab›m›z›n ö¤rencilerimize oldu¤u kadar, konuyla ilgili olan di¤er kiflilere de fay- dal› olabilece¤ine inan›yoruz. Bu ders kitab› haz›rlan›rken “Sosyolojiye Girifl ve Yöntemi”, “Kültür ve Kültü- rel De¤iflme” ve “Aile ve Toplumsal Gruplar” bafll›kl› üç ünite Prof.Dr. Enver ÖZ- KALP taraf›ndan kaleme al›nd›. Prof.Dr. M. Aytül KASAPO⁄LU ise “Sosyolojinin Tarihsel Geliflimi ve Kuramsal Yaklafl›mlar” ve “Küreselleflme ve Ekonomi Kuru- mu” bafll›kl› iki üniteyle kitaba katk›da bulundu. “Toplumsal Eflitsizlik ve Tabaka- laflma” isimli ünite Doç.Dr. Feryal TURAN, “Toplumsal De¤iflme Sürecinde Kent- leflme ve Nüfus” isimli ünite Doç.Dr. Z. Yonca ODABAfi, “Suç ve Sapk›n Davra- n›fllar” bafll›kl› ünite de Doç.Dr. Zerrin SUNGUR taraf›ndan kaleme al›nd›. Bu kitab›n haz›rlanmas› sürecinde birçok kifli katk› sa¤lam›flt›r. Öncelikle Ana- dolu Üniversitesi yönetimine, Aç›kö¤retim, ‹ktisat ve ‹flletme Fakülteleri yönetim- lerine, kitaba katk›da bulunan yazarlara, kitab›n elimize gelinceye kadar geçirdi¤i tüm aflamalar›nda eme¤i geçen Üniversitemiz çal›flanlar›na teflekkür ediyoruz. Ki- tab›m›z›n ö¤rencilerimize ve bu kitaba baflvuracaklara faydal› olmas›n› diliyoruz. Editörler Prof.Dr. A. Çi¤dem KIREL Doç.Dr. Zerrin SUNGUR Bu üniteyi tamamlad›ktan sonra;  Sosyolojiyi tan›mlayarak ilgi alanlar›n› aç›klayabilecek,  Sosyolojinin bak›fl aç›s›n› aç›klayabilecek,  Sosyolojinin di¤er sosyal bilimlerle olan iliflkisini de¤erlendirebilecek,  Toplum ve toplumsal yap› kavramlar›n› aç›klayabilecek,  Sosyolojide kullan›lan araflt›rma yöntem ve tekniklerini aç›klayabileceksiniz. Anahtar Kavramlar Sosyoloji Toplum Toplumsal Yap› Bilimsel Yöntem ve Teknik ‹çindekiler G‹R‹fi Bu ünitede Davran›fl Bilimleri I dersi kapsam›nda Sosyoloji disiplini sizlere tan›- t›lmaya çal›fl›lacakt›r. Böylece sosyolojinin ne oldu¤u, sosyolojik düflünmenin na- s›l olmas› gerekti¤i hakk›nda bilgi verilerek, sosyolojik araflt›rmalarda kullan›lan bi- limsel yöntem anlay›fl› aç›klanmaya çal›fl›lacakt›r. SOSYOLOJ‹ NED‹R? Sosyoloji sosyal iliflkiler üzerinde odaklan›r ve sosyal iliflkilerin, bireylerin tutum ve davran›fllar› üzerindeki etkileri ve bu iliflkilerin toplam› olan toplumun oluflumu, geliflimi ve de¤iflimi üzerinde durur (Schaefer, 2010: 51). Sosyoloji böylece insan toplumlar›n› inceler. Toplum da onun içinde yaflayan insanlar›n davran›fllar›n›, inanç ve kifliliklerini flekillendirir. Toplumlar ise insanla- r›n oluflturdu¤u aile, topluluk, s›n›f, ulus gibi gruplardan meydana gelir. Toplum- lar ayn› zamanda çeflitli kurumlardan da oluflurlar. Toplumsal kurumlar insanlar›n çeflitli aktivitelerini organize ederler. Örne¤in e¤itim, sa¤l›k, siyaset, din, ekonomi gibi kurumlar toplumsal yaflam› biçimlendirirler. Toplumun içinde yaflayan insan- lar ortak inanç, ideal ve gelenekleri paylaflarak kültür yarat›rlar. Bir toplumdan söz etti¤imiz zaman genellikle akl›m›za ilk gelen fleylerden biri kültürdür. Sosyologlar bir toplum içinde yaflayan insanlar›n ö¤rendikleri ve paylaflt›klar› de¤er, inanç, ge- lenek ve görenekleri kültür olarak tan›mlarlar. Sosyoloji içinde yaflad›¤›m›z dünyay› ve kendimizi anlamam›za yard›mc› olan bir disiplindir. Çünkü, bizler içinde yaflad›¤›m›z dünyan›n ürünleriyiz. Yani yaflad›- ¤›m›z dünya ve çevre bizi etkileyerek de¤ifltirmekte, bizler de içinde yaflad›¤›m›z dünyaya uyum sa¤layarak yaflam›m›z› sürdürmekteyiz. Sosyolojinin ayn› zamanda çevremizde yer alan önemli de¤iflmelerin üzerimiz- deki etkilerini anlamam›zda da bir gücü vard›r. Örne¤in h›zla de¤iflen teknolojile- ri, yükselen küreselleflmeyi, artan nüfus ve kad›nlar›n toplum içinde farkl›laflan rol- lerini anlamam›zda katk›lar› vard›r. Bu de¤iflmeler yaflam›m›z› nas›l etkiliyor? Bu- gün de¤iflen teknolojiyle birlikte insanlarla yüz yüze görüflmek yerine ço¤u zaman cep telefonlar› ya da e-posta ile mesaj göndermeyi tercih ediyoruz. Bu daha m› ko- lay›m›za geliyor? Veya aile ve ifl yaflam›n›n bizden beklentilerini karfl›lamakta bu beklentileri dengede tutmakta zorlanabiliyoruz. Ayn› flekilde, geliflmifl ülkelerdeki teknolojilerin geliflmekte olan ülkelere kaymas›yla binlerce iflçinin geliflmekte olan ülkelere do¤ru gitti¤ini, bunun da bu ülkelerde ciddi iflsizlik sorununa yol açt›¤›n› Sosyoloji en basit tan›m›yla toplumsal davran›fl›n ve insan gruplar›n›n bilimsel olarak incelenmesidir. Kültür, sonradan ö¤rendi¤imiz ve paylaflt›¤›m›z her fleyi kapsar. Sosyoloji toplumun insanlar›n yaflamlar›n› nas›l etkiledi¤ini ö¤retir ve bunlar›n sonuçlar›n›n neler olabilece¤ini gösterir. (Andersen and Taylor, 2006: 2). 4 Davran› fl Bilimleri-I Sosyolojik bilinçlenme bireyin içinde bulundu¤u sosyal ortam›n bireyi nas›l etkiledi¤ini ve bu etkileflim sürecini incelemektedir (Mills [1959], 2000a). C. Wright Mills (1916-1962) sosyolojik analizle inceleyebiliyoruz. ‹stanbul’da yaflayan bir kar› kocan›n birbirle- riyle iliflkilerinin Hakkari’de veya Çin’de yaflayan bir kar› kocadan neden farkl› ola- bilece¤ini araflt›rabiliyoruz. Bütün bunlar bizlere rehberlik eden sosyolojik nitelik- li sorulard›r. Sosyoloji yukar›da bir k›sm›na de¤inilen toplumsal de¤iflmelerin ne- den ve sonuçlar›n› aç›klamaya çal›fl›r. Toplum devaml› bir de¤iflim sürecini yaflarken ayn› zamanda bir istikrar ve dü- zen içinde de bulunur. Toplum içinde yaflayan insanlar genelde insan davran›fllar› konusunda al›flm›fl olduklar› belirli kurallara uyarak yaflamlar›n› sürdürürler ve biz, belirli durumlar alt›nda insanlar›n ne tür davran›fllar gösterebilece¤ini afla¤› yukar› kestirebiliriz (Andersen and Taylor, 2006). Bu olgu sosyologlar›n do¤ru olarak sap- tad›klar› ilginç bir durumdur. Toplum bir yandan sürekli olarak de¤iflirken bir yan- dan da düzenli kalmaya, de¤iflmemeye çal›fl›r. Örne¤in, bir yandan cep telefonla- r›ndaki h›zl› de¤iflme temposundan, elektronik ve teknoloji kirlili¤inden söz eder- ken bir yandan da bu teknolojileri kullanmaya hatta yenileriyle de¤ifltirmeye, bun- lar›n insanlara birçok kolayl›k sa¤lamas› nedeniyle devam ediyoruz. Toplum da ayn› flekilde bir yandan belirli davran›fl kal›plar›na ba¤l› kalmaya ve onlar› koru- maya çal›fl›rken di¤er yandan da de¤iflmenin önüne geçilemez olufluyla yeni du- rumlara uyum sa¤lamaya çal›flmaktad›r. Bu iki olgu sosyolojik düflüncenin bir gös- tergesi olarak karfl›m›za ç›kmaktad›r. SOSYOLOJ‹K BAKIfi AÇISI Sosyologlar sosyal davran›fl› anlayabilmek için düzenli olmayan yarat›c› bir düflün- ce üzerinde odaklan›r ve ona ba¤l› kal›rlar. C.Wright Mills, bu düflünceye sosyolo- jik hayal gücü (imgelem) veya sosyolojik düflünce der. Sosyolojik düflünmek bu- güne kadar tart›flmas›z kabul edilen inançlar› elefltirme, kesin oldu¤u kabul edilen görüflleri çözümleme ve sorgulama al›flkanl›¤› kazanmakt›r (Bauman, 2004: 28). Bu düflünce, birey ile içinde yaflad›¤› toplum aras›ndaki iliflkilerin fark›nda olunmas›- n› içerir. Buradaki temel düflünce bireyin kendi içinde yaflad›¤› toplumu, kendi öznel de¤erleri veya kendi kültürel yanl›l›¤› aç›s›ndan de¤il, mümkün oldu¤unca bunla- r›n d›fl›nda kalarak bir yabanc› gibi görebilmesi veya izleyebilmesidir. Örne¤in, ül- kemizde insanlar futbol maçlar›na giderek, tak›mlar›n› alk›fllayarak tezahürat ya- parlar. Bu Bat› ülkelerinde de böyledir. Bali ve Endonezya’da ise, bir y›¤›n seyirci iplerle çevrilmifl bir alanda dövüflen horozlar› alk›fllayarak, onlar üzerine bahislere girerek bu oyunun sonucundan bir kazanç elde etmeye çal›fl›rlar. Bu nedenle bir ülkede normal olarak görülen bu spor olay› baflka bir ülkede normal olarak nite- lendirilmeyebilir. Endonezya’daki horoz dövüflleri veya Pakistan’daki köpek dö- vüflleri o ülkeler için normal bir spor olay› olarak görülürken bir baflka toplum için bir vahflet olarak de¤erlendirilebilir. ‹flte sosyolojik bak›fl aç›s› bizim deneyimleri- mizin ve gözlemlerimizin d›fl›nda daha genifl konular› anlamam›za ve görmemize yard›mc› olur (Schaefer, 2010: 5). Örne¤in bir çiftin boflanmas› kiflisel bir sorundur ama bir toplumda yap›lan evliliklerin büyük bir k›sm› boflanma ile sonuçlan›yorsa bu toplumsal bir sorundur. Ayn› flekilde iflsizlik de ifli olmayan kad›n ve erkek üze- rinde önemli etkileri ve zorluklar› olan toplumsal bir olgudur. ‹flsizlik, bireyin ge- lirini kaybetmesi yan›nda, onun aile içindeki statü ve sayg›nl›¤›n›n yitirilmesine de 1. Ünite - Sosyolojiye Giri fl ve Yöntemi 5 neden oldu¤u için toplumsal sonuçlar› olan bir olgu olarak da nitelendirilebilir. Ayn› flekilde, Mills daha önce de belirtildi¤i gibi sosyolojik düflünme aç›s›ndan bo- flanmalar›n da kar› kocan›n bir flahsi sorunundan çok toplumsal bir sorun oldu¤u- nu vurgulamaktad›r. Çünkü, boflanmalar›n sonuçlar› evli çiftleri etkiledi¤i gibi top- lumu da etkilemektedir. Özellikle boflanm›fl çiftlerin çocuklar› aç›s›ndan e¤itim sis- temini, sosyal hizmet kurumlar›n›, ifl hayat›n› hatta din kurumlar›n› bile etkilemesi anlam›nda boflanman›n toplumsal boyutlar›n› gözden kaç›rmamak durumunday›z. Böylece sosyoloji özel olan›n içinde genel olan›; bireysel olan›n içinde toplumsal olan›, bir di¤er deyiflle kiflisel sorunlar›n arkas›ndaki toplumsal sorunlar› görmemi- ze yard›mc› olur (Gönç fiavran, 2009: 4). Böylece sosyolojik düflünme, çevremiz- deki olaylar› yeni bir bak›fl aç›s›yla görmemizi sa¤lamakta ve bizleri olanlar hak- k›nda bilgili k›lmaktad›r. Sosyolojik hayal gücü (veya sosyolojik imgelem) toplum- sal olaylar› anlamam›zda giderek güçlenen bir araç haline gelmektedir. Çünkü bizim s›n›rl› bir anlay›fl›n d›fl›nda, olaylar›n ard›ndaki gerçekleri genifl bir aç›dan görmemizi ve incelememizi sa¤lamaktad›r. Bu bak›fl aç›s› foto¤raf makinesinin ge- nifl aç›l› merce¤inden çevremizi görmemize benzer. Görüldü¤ü gibi sosyoloji kendimizi anlamam›za yard›mc› olan bir disiplindir. Düflünce biçimimiz, hissettiklerimiz ve kimli¤imiz, içinde yaflad›¤›m›z toplum tara- f›ndan etkilenir. Her birey toplumsallaflman›n ürünüdür. Bu süreçle birey içinde yaflad›¤› toplumun dilini ö¤renir, kültürünü içsellefltirir, kimlik oluflturur. Böylelik- le toplumun bir üyesi haline gelir. Toplumun insanlar› nas›l etkiledi¤i konusunda genifl bir anlay›fl getiren sosyoloji, insanlar›n kendilerini özgürlefltirmelerine de yard›mc› olur (Fulcher and Scott, 2006: 5). Neden Sosyoloji Çal›flmal›y›z? Sosyoloji hakk›nda en önemli fleylerden biri içinde yaflad›¤›m›z ve son derece h›z- l› bir biçimde de¤iflen dünyay› anlamam›za ve bu de¤iflimlere bir anlam vermemi- ze yard›mc› olmas›d›r. ‹çinde yaflad›¤›m›z dünyaya bir göz att›¤›m›z zaman temel de¤iflimlerin afla¤›daki olgulardan olufltu¤unu görmekteyiz: Ekonomik de¤iflim sonucu, eski endüstrilerin ortadan kalkmas›, hizmet ve biliflim sektörünün geliflimi, Kent merkezlerinin de¤iflimi sonucu, büyük al›flverifl merkezlerinin, hasta- nelerin, otel ve e¤lence merkezlerinin flehir d›fl›na tafl›nmas›, Aile hayat›ndaki biçimsel de¤iflimler sonucu özellikle kentsel yap›da ailenin küçülmesi, üyelerinin kendi bafllar›na yaflamalar›, kad›n›n çal›flma yaflam›na giderek daha fazla girmesi ve boflanma oranlar›n›n giderek yükselmesi, Çal›flma yaflam›n›n teknolojik geliflimlere paralel olarak farkl›laflmas›, daha az güvenli ancak daha esnek bir çal›flma, yar› zamanl› ve geçici çal›flma bi- çimlerinin giderek yayg›nlaflmas›, Bilgisayar ve iletiflim teknolojilerinin geliflimiyle çok önemli miktarlarda bil- gi ve paran›n an›nda dünyan›n en uzak bölgelerine transferinin mümkün ol- mas›, Yoksulluk ve d›fllanman›n sonucu olarak eflitsizli¤in artmas›, zengin ve yok- sul aras›ndaki gelir uçurumunun giderek aç›lmas›, Bireyin içinde yaflad›¤› toplumun üyesi oldu¤u, onun bir parças› haline geldi¤i ve ona göre davrand›¤› sürece toplumsallaflma diyoruz. 6 Davran› fl Bilimleri-I Sosyologlar›n yap› kavram› ile ifade ettikleri fley, insanlar aras›ndaki nispeten düzenli iliflkilerdir. Cinayet, fliddet ve uluslararas› terörün boyutlar›n›n giderek genifllemesi hat- ta terörün dünyay› tehdit eden bir tehlike olarak ortaya ç›kmas›d›r. Bu sorunlardan her biri kendi içinde belirgin özellikleri ve ay›r›c› nitelikleri olan faktörler olmas›na karfl›l›k çeflitli süreçler aç›s›ndan aralar›nda ortak noktalar ve iliflkiler bulunmaktad›r. ‹flte sosyoloji bu olgular› ve aralar›ndaki ortak iliflkileri anlamam›zda bizlere yard›mc› olmaktad›r. Sosyoloji ayr›ca bu dünyadaki yerimizin anlafl›lmas›nda, bizleri bilgili k›lmaktad›r. Ancak yerimizin neresi oldu¤u ile ifade etti¤imiz fley nerede yaflad›¤›m›z de¤ildir. Her ne kadar bu önemli ise de, önemli olan sosyal yap›daki iflgal etti¤imiz yerdir. Her grup ve örgütün (örne¤in aile veya okulun) bir sosyal yap›s› vard›r. Bunun d›fl›nda daha genifl kapsamda olan s›n›f, cinsiyet hatta baz› ülkelerde etnik temelli bir sosyal yap› bütün toplumu kapsayabilir. Bu iliflkiler içerisinde sosyoloji bize içinde yaflad›¤›m›z toplumun haritas›n› ç›kararak bu harita içinde nerede oldu¤u- muzu ve üzerimizde etkili olan sosyal güçleri anlamaya çal›fl›r (Fulcher and Scott, 2006: 5). “Sosyolojiye Davet” (1963) adl› kitab›nda Peter Berger insanlar›n kendi yaflan- t›lar› hakk›nda sorumluluk almalar›nda, toplumdaki durumlar›n›n fark›nda olmala- r›nda ve bir güç yaratmalar›nda sosyolojinin yard›mc› oldu¤unu ileri sürmektedir. Di¤er bir deyiflle insanlar›n do¤an›n bir parças› olmalar› veya kaç›n›lmaz olarak ya- flamda yer almalar› yerine toplumun insanlar› bir biçimde flekillendirdi¤ini ve in- sanlar›n bunun bilincinde olmalar›n› istemektedir. ‹nsanlar›n biyolojik olarak de¤il, genelde sosyal olarak belirli rolleri üstlendi¤i- ni savunan sosyoloji, toplum içinde yer alan birçok fonksiyonun bireyler taraf›n- dan yerine getirilmesinde toplumsal kal›plar›n önemine de¤inir. Örne¤in sosyolo- ji kad›nlar›n pilot, erkeklerin ise hemflire olamayaca¤›n› bunun biyolojik olarak mümkün olmad›¤›n› savunan bir inançta biyolojinin de¤il, toplumsal kal›plar›n be- lirgin oldu¤u görüflünü savunur. Bu kal›plar da zamanla toplumsal yap›n›n farkl›- laflmas›yla de¤iflmektedir. Nitekim günümüzdeki birçok kad›n, okullar›m›zda pilot olarak yetifltirilip uçarken birçok erkek de hastanelerde hemflire olarak görev ya- pabilmektedir. Böylece cinsiyete iliflkin roller de zamanla farkl› toplumsallaflma sü- reciyle de¤iflebilmektedir. Sosyoloji, toplumun nas›l iflledi¤i konusunda bizi ayd›nlat›p içinde yaflad›¤›m›z dünyay› tan›mam›za yard›mc› olurken hem teorik hem de uygulamal› çal›flmalar yapmaktad›r. Bu nedenle sosyolojik bilginin ifl dünyas›na da önemli katk›lar› ol- maktad›r. Bu sosyolojinin insana bir meslek ö¤retti¤i veya yöneltti¤i anlam›na gel- mez. Ancak, sosyoloji t›ptan, hukuka, ö¤retmenlikten mühendisli¤e kadar birçok mesle¤e yard›mc› olmakta ve katk› sa¤lamaktad›r. Sosyolojinin önemli katk›lar sa¤lad›¤› bir di¤er alan ise toplumsal sorunlar ko- nusundad›r. Bu konuda çal›flanlara, araflt›rma yapanlara ve çözümler getirme çaba- s›nda olanlara yard›mc› olmaya çal›fl›r. Örne¤in uyuflturucu kullananlar, cinayet, suç, aile sorunlar›, endüstriyel çat›flmalar ve zihin sa¤l›¤› gibi konularda çeflitli arafl- t›rmalar yap›larak bilgi toplan›r. Bunlar›n arkas›ndaki temel nedenleri aç›klama, kaynaklar›na yönelme, kaynak da¤›l›m› ve örgütlerin yap›lar› ile ilgili çal›flmalar yap›l›r. Örne¤in alkol kullanma sosyal kabul gören bir eylem olarak görülürken buna karfl›n afyonu sigaraya sararak içmenin neden suç teflkil etti¤inin araflt›rmas› yap›l›r (Fulcher and Scott, 2006: 6). Sosyoloji, çal›flma yaflam›nda yöneticilerin yetifltirilmesi ve onlar›n e¤itimine de insan konusundaki bilgi yap›s›yla çeflitli katk›larda bulunmaktad›r. Ünite - Sosyolojiye Giri fl ve Yöntemi 7 Sosyolojinin en temel görevi insan hakk›ndaki bilgilerin toplanmas›, analizi ve aç›klamas›d›r. Sosyolojinin insan hakk›ndaki bilgisi ça¤›m›zda birçok mesle¤in, ör- ne¤in pazarlama, halkla iliflkiler, medya, iletiflim, e¤itim, araflt›rma ve sosyal poli- tikan›n temel bilgi yap›s›n› oluflturdu¤undan, son derece önem tafl›r. Böylece, sos- yoloji hem kendimizi hem yaflad›¤›m›z dünyay› hem de onun içindeki yerimizi an- lamada bizlere katk›da bulunan temel bir disiplindir. SOSYOLOJ‹N‹N D‹⁄ER SOSYAL B‹L‹MLERLE ‹L‹fiK‹S‹ Sosyoloji bir bilim midir? Bilindi¤i gibi bilim bir bilgi yap›s›na sahip, bilginin sis- tematik gözleme dayanan bir yöntemle topland›¤› bir bütündür. Sosyoloji de di¤er disiplinler gibi inceledi¤i konular üzerinde, (buradaki anlam›yla insan davran›flla- r›), organize olmufl, sistematik çal›flmalar yapan, olaylar aras›ndaki iliflkileri anla- maya ve aç›klamaya çal›flan bir bilimdir (Schaefer, 2006: 5). Bütün bilimler ne ile ilgili olursa olsunlar ister ›fl›k h›z›n›, ister atomu, isterse de katillerin davran›fllar›n› incelesinler objektif yöntemlerle, do¤ru bilgileri toplama çabas›ndad›rlar. Bu ne- denle bilim adamlar› yapt›klar› gözlemleri do¤ru bir biçimde saklamak ve kaydet- mek durumundad›rlar. Görüldü¤ü gibi bilimin iki temel ö¤esi bilgi ve yöntemdir. Yani bilim, hem bilgi hem de bilgi üreten bir yöntemdir. Bilgiyle kastedilen, olay ve olgular aras›ndaki iliflkileri aç›klamak için gelifltirilen kuramlar; yöntemle kastedi- len de bilgi edinmek için kullan›lan her türlü yoldur (Kaptan, 1973: 5). Elbette sosyoloji ile fizik, psikoloji ile astronomi aras›nda büyük farkl›l›klar var- d›r. Bu nedenle bilimler do¤a bilimleri ve sosyal bilimler fleklinde ikiye ayr›l›r. Do- ¤a bilimleri fiziki olaylar›n do¤as›, etkileflimi ve de¤iflimi üzerinde dururlar. Biyo- loji, kimya, astronomi, jeoloji ve fizik do¤a bilimleridir. Sosyal bilimler ise insan ve toplumlar›n farkl› yönlerini ele al›r, insan iliflkilerinin etkileflim ve de¤iflimini ince- ler. Bunlar aras›nda sosyoloji, antropoloji, ekonomi, tarih, psikoloji ve politik bi- limler yer al›r. Sosyal bilimlerin insanlar›n toplumsal davran›fllar›n› incelemek gibi ortak bir ilgi alanlar› olmas›na karfl›l›k her birinin olaylara bak›fl aç›s› farkl›l›k tafl›r. Baflka bir deyiflle toplumsal yaflam, toplumsal davran›fl ve toplumsal tabakalaflma konular›nda çal›flan tek disiplin sosyoloji de¤ildir. Psikoloji, siyaset bilimi ve eko- nomi de toplumsal yaflamla ilgilenir. Sosyoloji ile di¤er disiplinler aras›ndaki fark konular›ndan de¤il, her disiplinin bak›fl aç›s›ndan kaynaklanmaktad›r (Gönç fiav- ran, 2009: 10). Örne¤in antropologlar geçmifl kültürleri, endüstri öncesi toplumla- r› ve onlar›n devam›n› incelerken ayn› zamanda insan›n kökenini de araflt›r›rlar. Sosyologlar da kültürü incelemekle beraber sadece kültüre odaklanmazlar. Ekono- mistler insan›n üretim, bölüflüm ve tüketim iliflkilerini incelerler, para ve di¤er kay- naklara odaklan›rlar. Tarihçiler; insanlar›, geçmifl olaylar› ve bu olaylar›n günümü- ze yans›malar›n› incelerler. Politik bilimciler uluslararas› iliflkiler, hükümetler, güç ve otorite konular› üzerine odaklan›rlar. Psikologlar kiflilik ve bireysel davran›fllar üzerinde dururlar. O halde sosyologlar›n ilgi oda¤› nedir? Sosyologlar toplumun in- sanlar›n davran›fl ve tutumlar› üzerine etkileri ve insanlar›n toplumu nas›l ve ne fle- kilde biçimlendirdi¤ini incelerler. ‹nsanlar›n sosyal canl›lar olmalar› nedeniyle, sos- yologlar bizlerin di¤er canl›larla olan sosyal iliflkilerini bilimsel bir biçimde inceler- ler (Schaefer, 2010: 6). fiimdi güncel bir olay olmas› ve yaflad›¤›m›z toplumun çok büyük bir bölümü- nü etkilemesi aç›s›ndan 23 Ekim 2011 tarihinde Van Ercifl’te meydana gelen orta- lama 7,2 büyüklü¤ündeki depremin farkl› sosyal bilimlerce nas›l ele al›nd›¤›n› gör- meye çal›flal›m. Do¤a bilimleri aç›s›ndan bu olay oradan geçen fay hatlar›n›n du- rumu ve oluflan bask›n›n sonucunda meydana gelen k›r›lma ile ilgilidir. Jeologlar Bilim, sistematik bir yöntemle olaylar aras›ndaki iliflkilerin incelenmesi ve bilgi toplanmas›d›r. Sosyolojinin belirleyici özelli¤i, insan eylemlerinin genifl çapl› oluflumlar›n karfl›l›kl› ba¤›ml›l›k iliflkisi içinde meydana geldi¤ini kabul etmesidir (Bauman, 2004: 16). 8 Davran› fl Bilimleri-I ve deprem bilimcileri olaya bu aç›dan bakarak, fay hatlar›n› bilimsel bir biçimde araflt›rmaktad›rlar. Tarihçiler, o bölgede olan di¤er depremlerle bu deprem aras›n- daki iliflkileri, zararlar› karfl›laflt›rmal› olarak incelemektedirler. Ekonomistler bu depremin o bölgenin ekonomik yaflam›na olan etkilerini ve o bölgenin refah dü- zeyine olan olumsuz sonuçlar›n› araflt›rmaktad›rlar. Bu olumsuzluklar sadece o bölgeyi de¤il, genelde toplumun bütününü hatta dünyay› bile etkileyebilmektedir. Çünkü dünyan›n birçok bölgesinden yard›m alma zorunlulu¤u ortaya ç›kmaktad›r. Psikologlar, o bölgede depremi yaflayan insanlar›n içinde bulunduklar› olumsuz duygular› ve bunlar›n insanlar üzerine olan yans›malar›n› incelemektedirler. Özel- likle, “post-travmatik stres” bozukluklar› o bölge insan›n›n içinde bulundu¤u ruh halinin en önemli yans›malar›d›r. Politik bilimciler kendilerine oy veren nüfusun içinde bulundu¤u durum, gelecekteki oy potansiyelleri, devlet ve belediye aras›n- daki politik iliflkiler ve dayan›flmalar üzerinde odaklanabilmektedirler. Hatta hükü- metlerin bu olaya getirdi¤i çözümler, yap›lan koordinasyon hatalar›, insanlara gö- türülen hizmetlerin nitelik ve niceli¤i konusunda da çal›flmaktad›rlar. O halde sosyologlar›n olaya yaklafl›m› nedir? Sosyologlar, depremin o bölgede yaflayan di¤er insanlara ve topluluklara etkisi, farkl› s›n›flar aç›s›ndan depremin ya- ratt›¤› sonuçlar, gelir durumlar›na göre insanlar›n bu felaketten etkilenme süreçle- rini incelemifllerdir. Komfluluk iliflkileri ve yak›n yerlerde yaflayan insanlar aras›n- daki dayan›flma olgusu, bu dayan›flman›n artt›r›lmas› yolundaki çabalar, ülke bü- tünüyle, deprem bölgesindeki insanlar aras›ndaki dayan›flman›n gelifltirilmesine iliflkin gösterilen ve yap›lan etkinlik ve faaliyetler üzerinde durmaktad›rlar. Dep- rem bölgesinin ülkemiz aç›s›ndan ekonomik yönden geliflmifl bir bölge olmamas›, gelir düzeyinin düflüklü¤ü ve bölgedeki yaflam koflullar›, sosyologlar›n dikkatini çeken di¤er önemli konular aras›ndad›r. Çünkü bu faktörler bölgenin içinde bu- lundu¤u sosyal ve ekonomik sorunlar›, evsizlik, hastal›k, bebek ve çocuk ölümle- ri göç ve afl›r› k›fl ortam›n›n yaratt›¤› olumsuzluklar› daha da güçlendirmektedir. Görüldü¤ü gibi sosyoloji ile insanlar›n toplumsal yaflam›na iliflkin di¤er bilim- ler aras›ndaki iliflki sosyal bilimlerin bir bütünü oluflturdu¤unu göstermektedir. Sosyoloji hem sosyal bilimlerin di¤er disiplinlerinden faydalan›p hem de di¤er di- siplinlerin incelemedi¤i konuya disiplinleraras› bir boyuta getirebilir. Günümüzde sosyal bilimlerdeki afl›r› uzmanlaflman›n giderek azalmakta oluflu, disiplinleraras› çal›flmalar›n önemini artt›rmaktad›r. Böylece, farkl› disiplinlerin güçlü yönlerinden faydalan›larak, sosyal olgular ve toplumsal olaylar daha sa¤l›kl› ve objektif bir bi- çimde incelenebilmektedir. SIRA S‹ZDE 2 ‹nsanlar›n yaflamda kalma stratejileri mikro sosyolojinin ilgi alan›d›r. Sosyolojinin di¤er disiplinlerden farkl› olan bak›fl aç›s›n› Türk aile yap›s›n› göz önüne alarak tart›fl›n›z. Burada sosyolojinin aileye bak›fl aç›s› antropoloji ve ekonomiden nas›l farkl›lafl›r? TOPLUM VE TOPLUMSAL YAPI fiimdiye kadar sosyolojinin toplumla do¤rudan iliflkili oldu¤unu, toplum ve birey aras›ndaki iliflkilerin yap›s› ve de¤iflimin sosyolojinin temel ilgi alan› oldu¤undan söz ettik. fiimdi, sosyolojiyi do¤rudan ilgilendiren bu iki kavram üzerinde dural›m. Sosyolojik analizlerin iki boyutu vard›r. Bunlar makro ve mikro sosyolojik yakla- fl›mlar veya analizlerdir. Sosyologlar t›pk› foto¤rafç›lar gibi toplumlar›n farkl› kesimlerini görmek ve in- celemek için farkl› mercekler kullan›rlar. Baz› mercekler daha mikroskobik yani daha küçük ve görünen parçalar› incelememize yard›mc› olur. Örne¤in, iki insan›n Ünite - Sosyolojiye Giri fl ve Yöntemi 9 birbirleriyle olan iletiflimleri gibi. Buna mikro düzeyde analiz diyoruz. Burada te- mel olan fley sosyal etkileflimlerdir. Yani insanlar bir araya geldiklerinde neler yap- maktad›rlar. ‹nsanlar›n k›z arkadafllar›yla, aileleri ile olan iliflkileri, nerede vakit ge- çirdikleri, neler yapt›klar›, kulland›klar› dil, evlerini döfleme stilleri, birbirlerinin dikkatlerini nas›l çektikleri, nas›l ilgi duyduklar› hep mikrososyolojik analizlerdir. Burada önemli olan fley insanlar›n yüz yüze olan etkileflimleridir (Henslin, 1997: 93). Makro sosyolojik analizler ise genifl aç›l› merceklere benzer. Burada, gözlem- lenen toplumun kendisi, nas›l organize oldu¤u ve nas›l de¤iflti¤idir. Bu tür analiz- lerde toplumsal etkileflimin daha genifl ve karmafl›k olan parçalar› incelenir. Örne- ¤in, toplumsal sorunlar, fakirlik, iflsizlik, evsizlik, kentsel suçlar ve aile içi fliddet gi- bi (Andersen and Taylor, 2006: 112). Çat›flma ve fonksiyonalist kuramc›lar analiz- lerinde daha çok makro sosyolojik yaklafl›m› tercih ederler. Esas›nda toplumu an- lamak için bu iki yaklafl›ma da ihtiyaç vard›r. Ancak, sosyologlar genelde bu iki yaklafl›mdan birini kullanarak toplumsal olaylar› incelerler. Sosyologlar alm›fl ol- duklar› e¤itim ve alt yap›sal özellikleri nedeniyle bu yaklafl›mlardan birini tercih et- mektedirler (Henslin, 1997: 93). Sosyoloji Derne¤i, 18.01.1990 tarihinde Ankara’da11 sosyolo¤un öncülü¤ünde kurulmufltur. ‹lk genel kurulunda 40 olan üye say›s›, bugün 400’ü aflm›flt›r. Merke- zi Ankara’da olan dernek, Bakanlar Kurulunun 10.02.1999 tarih ve 99/12405 say›l› karar› ile “Kamu yarar›na çal›flan dernek” statüsü kazanm›flt›r. Derne¤in amac›, tü- zü¤ünde; “Türkiye’de sosyolojinin anlafl›lmas›na, geliflmesine ve de yayg›nlaflmas›- na katk› yapmak, bu alanda bilimsel etkinliklerde ve yay›nda bulunmak, toplum- bilimciler aras›nda birlik ve dayan›flmay› sa¤lamak” olarak ifade edilmifltir. Toplum Nedir? Toplum sosyolojinin en temel kavramlar›ndan biridir. En genifl anlamda toplum insanlar› etkileyen iliflkiler bütünüdür. Ancak, toplum bireylerin toplam› demek de¤ildir. Yani toplum tek tek insanlar›n bireysel davran›fllar›ndan oluflmaz. Ünlü Frans›z sosyolog Durkheim’in de belirtti¤i gibi toplum sadece parçalar›n toplam› de¤ildir. Durkheim toplumu yaflayan bir organizma olarak görür. Nas›l organizma- y› oluflturan parçalar›n birbirleriyle kurmufl olduklar› iliflkilerin bütünü ile organiz- ma yaflayabiliyorsa toplum da onu oluflturan birey, grup ve kurumlar›n toplam› de- ¤il, bunlar›n birbirleriyle kurmufl olduklar› iliflkilerin bir bütünüdür (Andersen and Taylor, 2006: 112). Nas›l bir foto¤rafç› bir manzara resmi çekerken resim tek tek parçalardan, dereler, da¤lar ve a¤açlardan meydana gelmiyor, resmi bütün olarak görüp manzaray› oluflturan parçalar›n bütününü ve bunlar›n birbirleriyle iliflkileri- ni görüp resmi canland›rabiliyorsa, toplum da ancak parça ve bütün iliflkisi görü- lerek bir anlam tafl›maktad›r. Böylece, toplum karfl›l›kl› olarak birbirine ba¤l› olan toplumsal iliflkiler bütünüdür. Toplum tek bafl›na de¤il kendini oluflturan parçalar›n bütünüdür. O halde bu parçalar nelerdir? Bunlardan birincisi ortak toprak parças›na sahip olmakt›r. Bu- na, ülke, vatan veya o anlama gelen herhangi bir kavram› verebiliriz. ‹kincisi be- lirli bir idare biçimini benimseyip ona uymakt›r. Yani ortak politik otoriteye sayg› göstermektir. Bu otoritenin ne oldu¤u önemli de¤il, ancak bu otoriteyi paylaflmak önemlidir. Üçüncüsü ise ortak bir kültüre ya da yaflam biçimine sahip olmakt›r. ‹nsan toplumu bir sosyal etkileflim sistemi olmas› nedeniyle, toplum üyeleri ortak ‹nsanlar›n bir toplum içinde varolmalar›n› sa¤layan birbirleriyle her tür ve biçimde kurmufl olduklar› iliflkilerin bütünü toplumdur. Toplum ortak bir toprak parças›na sahip olan, burada yaflayan, ortak bir kültürü paylaflan ve ayn› politik otoriteye uyan insanlar›n aralar›nda kurmufl olduklar› karfl›l›kl› iliflkilerin bir bütünü olarak tan›mlanabilir. 10 Davran› fl Bilimleri-I Toplumsal yap› toplumdaki organize olmufl toplumsal iliflkilerin bir bütünüdür. bir kültürü, bölgesel farkl›l›klara ra¤men paylafl›rlar. Kültürü oluflturan parçalar olan norm, de¤er, gelenek, inanç ve dil toplumun en önemli ortak özellikleridir. Toplumsal Yap› Sosyologlar toplumdan söz ederken onun yap›s› üzerinde dururlar. Yap›, birbirle- riyle iliflkili olan birtak›m parçalar›n bir bütünüdür (Özkalp, 2008: 44). Her fleyin bir yap›s› vard›r. Örne¤in “otomobilin yap›s› nedir?” dedi¤imiz zaman akl›m›za onu oluflturan parçalar gelir. Yani; motoru, gövdesi, tekerlekleri, aktarma organlar›, elektrik sistemi ve süspansiyon sistemleri akl›m›za gelir. Bunlar›n tek tek çal›flma- s› otomobili harekete geçirmez, her parçan›n birbiriyle anlaml› iliflkisi vard›r. Mo- toru olmayan bir araba çal›flmaz, motoru çal›flt›racak bir elektrik gücü veya aküsü olmaz ise motor çal›flmaz. Motorun içine ya¤ konulmaz ise motoru yine çal›flt›ra- mazs›n›z. Araban›n her fleyi tamam olsa da içine motora güç verecek yak›t koy- mazsan›z araba yine çal›flmaz. Görüldü¤ü gibi her parçan›n araban›n yürüyebilme- si için özel bir görevi vard›r. Bu parçalar›n birbiriyle anlaml› iliflkileri ile araba ça- l›fl›r hâle gelir. Bu organize iliflkiler toplumdan topluma farkl› olmakla beraber kendi aralar›n- da bir bütündür. Toplumsal yap›lar, toplumsal yaflam› oluflturan ve toplumlar› birbirinden farkl›laflt›ran iliflkilerdir (Gönç fiavran, 2009: 6). Böylece toplumsal ya- p› toplumun bir çerçevesidir ve bu çerçeve bizler do¤madan önce, insanlar›n bir- birleriyle kurmufl olduklar› iliflkiler ve kal›plar taraf›ndan tayin edilir. T›pk› kad›n ve erkekler aras›ndaki veya ö¤retmenler ve ö¤renciler aras›ndaki iliflkilerde oldu- ¤u gibi (Henslin, 1997: 94). Toplumsal Yap›y› Oluflturan Parçalar Toplumsal yap›y› oluflturan parçalar kültür, toplumsal s›n›f, statü, rol, grup ve top- lumsal kurumlard›r. Bu kitab›n bütünü içerisinde bütün bu kavramlar yeterince in- celenmesine ra¤men k›saca bu kavramlar› tan›tmakta fayda bulunmaktad›r. Kültür toplumsallaflma sürecinde ö¤rendi¤imiz ve paylaflt›¤›m›z her fleydir. Toplumsal s›n›f insanlar›n toplumsal ve ekonomik pozisyonlar›na göre ister bu pozisyonun bilincinde olsun ister olmas›n bölünmeleridir. Kültür Bir toplum içinde yaflayan bireylerin ö¤rendikleri ve paylaflt›klar› her fley kültür- dür. Kültür bizim etraf›m›z› saran veya çevreleyen bir zarf gibidir. Sosyologlar›n kültür olarak adland›rd›klar› fley, grubun kulland›¤› lisan, de¤erler, inançlar, dav- ran›fllar hatta ifadelerdir. Di¤er bir deyiflle kültür, bizi saran insanlardan ö¤rendi¤i- miz toplumsal bir mirast›r. Kültür kal›plar› içerisinde bütün bu ö¤rendiklerimiz bi- zim gelecekte nas›l bir insan olaca¤›m›z› belirler. Yani Eskimolar, Japonlar, Ruslar, Türkler taraf›ndan yetifltirilmemiz, orada do¤up büyümemiz bizi Eskimo, Japon, Rus veya Türk yapar. Böylece biz Japonca veya Türkçe veya Rusça konuflur, onla- ra benzer, onlar gibi davran›r, onlar›n de¤erlerini benimser ve onlardan biri hâline geliriz. Sadece d›flsal benzerli¤imiz de¤il, hissettiklerimizle de yetiflti¤imiz kültüre benzeriz. Yani Eskimo veya Türk gibi düflünür ve onlar›n hissettiklerini, duygula- r›n› paylafl›r›z (Henslin, 1997: 95). Toplumsal s›n›f ‹nsanlar›n bir toplum içersinde bulunduklar› yer ve mevki de çok önemlidir. Çün- kü, her toplumsal s›n›f kendine özgü gelir, yaflam biçimi, yerleflim yeri, e¤itim Ünite - Sosyolojiye Giri fl ve Yöntemi 11 düzeyi ile belirginleflir. Günümüzde kalabal›k insan gruplar›, sahip olduklar› ben- zer gelir düzeyi, e¤itim, yapt›¤› iflin niteli¤i ile ilgili olarak karfl›laflt›r›labilir sayg›n- l›k ölçüleriyle kendilerini s›n›f olarak tan›mlamaktad›rlar. ‹çinde bulundu¤umuz s›- n›fsal yap› sadece davran›fl kal›plar›m›z› de¤il, fikir ve düflüncelerimizi de etkiler. Hangi s›n›f›n bir üyesi olarak kendimizi görüyorsak o s›n›fa ait düflünce, giyim, ku- flam, nezaket, okuma yazma al›flkanl›¤›, meslek seçimi hatta politik tutumlara sa- hip olup bunlara özgü davran›fllar gelifltirmekteyiz. Statü Yaflad›¤›m›z toplumda birey farkl› konumlar› iflgal eder. Örne¤in Cumhurbaflkan›, k›z evlat veya erkek evlat, ö¤retmen, ö¤renci, difl teknisyeni gibi. Bireylerin statü- leri, içinde yer ald›klar› kurumlardan oluflur. Örne¤in bir lise ö¤retmeninin statüsü e¤itim kurumu içinde anlam tafl›r. Ayn› kurum içinde ö¤renci, okul müdürü, mü- dür yard›mc›s› gibi çeflitli statüler de bulunur. Bireyler zamanla çeflitli statülere sa- hip olduklar› gibi, ayn› zamanda da bu statüleri benimserler. Birey evde anne, ça- l›flma yaflam›nda banka müdürü, bir müzik grubunda korist veya solist olarak çe- flitli statülere sahip olabilir. Bireyin statüsü onun kim ve nereye uygun oldu¤unu ve kimlerle iliflki kuraca¤›n› belirler. Bireyler toplum içindeki statülerini iki flekilde elde ederler. Bunlar; Edinilmifl ve Kazan›lm›fl statülerdir. Edinilmifl statüyü birey bir çaba göstermeden do¤umuyla edinir. Bireyin yete- neklerinin, çabalar›n›n söz konusu olmad›¤› statüsüdür. Örne¤in ›rk, cinsiyet, yafl gibi faktörler onun edinilmifl statüsüdür. Asalet de bireyin çabas› olmadan baba- dan gelen bir edinilmifl statüdür. Yafll›, genç, kad›n, erkek, siyah, beyaz gibi statü- ler buna örnek verilebilir. Kazan›lm›fl statüde ise bireyin kendi çabalar› sonucu, gönüllü olarak elde etti- ¤i statüdür. Bilgisayar uzman›, doktor, avukat, eczac›, mühendis, sosyal hizmet uz- man› gibi statüler buna örnek verilebilir. Bu statüye sahip olabilmek için bireyle- rin bir çaba içinde olmalar› gerekir. Örne¤in okula gitmek, bir beceri ö¤renmek, konservatuvara gitmek, bir fley icat etmek gibi. Ancak, unutmamak gerekir ki sa- hip oldu¤umuz edinilmifl statümüz, bizim kazan›lm›fl statümüzü etkileyebilir. E¤er erkek iseniz bu ilerideki sosyal yaflant›m›zda çocuk bak›m›yla daha az u¤raflaca¤›- n›z›n göstergesi olabilir. Orta Ça¤da ve geleneksel toplumlarda edinilmifl statüler önemliyken günümüzde kazan›lm›fl statüler önem kazanmaktad›r. Rol Yaflam›m›z boyunca toplum bizlerden belirli roller üstlenmemizi bekler. Belirli statüleri iflgal eden bireylerden olan beklenti kal›plar›na rol diyoruz (Schaefer, 2010: 101). Bir taksi floförünün bizi istedi¤imiz adrese götürmesini, bir polisin bir h›rs›za müdahale etmesini, bir sekreterin gelen telefon mesajlar›n› uygun bir biçim- de yöneticilere iletmesini ve telefonda konuflmay› bilmesini bekliyoruz. Her rolün bireyden beklentileri ve ona verdi¤i baz› imtiyazlar vard›r. Her rol bir statü ile ilifl- kilidir. ‹nsanlar belirli statüyü iflgal eder ve ona uygun rol davran›fllar› sergilerler. Örne¤in bir birey evde anne, iflyerinde difl hekimi, ailede k›z kardefl, kad›n plat- formunda aktif bir üye, apartman›nda ise yönetici olabilir. Bireyin tafl›d›¤› rollerinden biri bir di¤eriyle uyuflmad›¤› zaman rol çat›flmas› ya- flanabilir. Bir statüyü iflgal eden bir bireyden olan farkl› beklentiler bu durumu or- taya ç›kar›r. Çal›flan bir kad›n›n çal›flma yaflam›nda çok iyi bir yönetici, evde ise ço- Statü bireyin toplum içinde yer ald›¤› sosyal konumu ifade eder. Rol grup veya toplum içindeki insanlar›n s›n›rlar› belirlenmifl olarak oynad›klar› bir oyundur. 12 Davran› fl Bilimleri-I cuklar›yla ilgilenen fedakâr ve iyi bir anne olmas› isteniyorsa birey bu durumda ça- t›flmaya düflebilir. Roller toplumsal yap›n›n en önemli parçalar›ndan biridir. Bireylerin çeflitli rol davran›fllar› sergilemesi, bu rollerin bir araya gelip kaynaflmas›yla toplum oluflur. Rollerin bireyler için tafl›d›¤› sorumluluklar toplumsal kargaflay› önlerler. Belirli norm, de¤er ve beklentileri olan bireylerin düzenli etkileflimleri ile ortaya ç›kan ve belirli say›da üyeden oluflan birleflmelere grup diyoruz. Toplumsal kurumlar, toplum içinde yaflayan insanlar›n gereksinimlerini karfl›layan organize olmufl kal›p ve davran›fllar bütünüdür (Schaefer, 2010: 103). Grup Grup, statü ve rolleri aras›nda belirli iliflkiler olan, herhangi bir büyüklükteki in- sanlardan oluflur. ‹nsanlar›n bir grubu oluflturabilmeleri için aralar›nda düzenli bir iliflkinin olmas› gerekir. Örne¤in günün belirli saatinde televizyon bafl›nda toplana- rak belirli bir TV dizisini seyreden insanlar grup de¤illerdir. Her ne kadar evlerin- de belirli saatte bir yerde olsalar da aralar›nda bir iliflki olmad›¤› için grup olarak tan›mlanmazlar, sadece izleyici olarak tan›mlanabilirler. Ayr›ca gruptan söz edebil- mek için insanlar›n kendilerini grup olarak veya “biz” olarak nitelendirmeleri ge- rekir. Ama ayn› izleyici kesimi bir stüdyoda bir araya getirilip birbirleriyle iliflki ku- rar ve kendilerini “biz” olarak nitelerlerse bir grubu oluflturabilirler (Andersen and Taylor, 2010: 113). Toplumsal Kurumlar Toplumlar, kültürel karakteristikleri ve onu oluflturan toplumsal kurumlar tara- f›ndan tan›mlan›rlar. Örne¤in, toplumsal düzeni korumak (hükümetler), ölen üye- lerin yerine yenilerini koymak, yeni do¤an çocuklar› topluma kazand›rmak (aile) gibi. Toplumsal kurumlar bir toplum içinde mevcut olan norm, de¤er ve davran›fl- lar›n temel dokusudur. Daha önce de belirtildi¤i gibi kurumlar toplum üyelerinin temel gereksinimlerini karfl›larlar. Örne¤in aile, çocuklar›n bak›l›p korunmas› ve kültürün gelecek nesillere aktar›lmas› fonksiyonunu üstlenirken, din kurumu in- sanlar›n dini inançlar›n› organize eder ve düzenler; e¤itim kurumu ise toplumun üyelerine yeni beceri ve meslekler kazand›r›r. Grup davran›fllar›nda oldu¤u gibi, kurumlar da do¤rudan gözlemlenemez ancak topluma yans›yan etkileri ve yap›s› görülebilir. Yani elle tutulup gözle görülemezler. Kurumlar ayn› zamanda insanlar aras›ndaki sosyal iliflkilerin kal›plar›n› olufltururlar ve düzen oluflumuna yard›mc› olurlar. Bir di¤er deyiflle, toplumda yaflayan insanlar›n nas›l davranmalar› gerekti- ¤i konusunda kurallar olufltururlar. Bizler de bu kurallara daha öncekiler gibi uya- rak devam ettiririz. T›pk› büyüklere sayg›, küçüklere sevgi göstermek, trafik kural- lar›na uymak gibi. Kurumlar kendilerini oluflturan üyeleri öldükten sonra da var- l›klar›n› sürdürürler. T›pk› e¤itim kurumundaki ö¤rencilerin e¤itimlerini tamamla- y›p hayata at›ld›klar›nda e¤itim kurumunun fonksiyonlar›n› onlar›n b›rakt›¤› yerden devam ettirmesi gibi. Görüldü¤ü gibi her toplumsal kurumun günlük yaflam›m›zda çok büyük etkileri vard›r. ‹nsanlar› ilgilendiren, toplumun içeri¤ini oluflturan ve fle- killendiren toplumsal kurumlard›r. Toplumsal kurumlar farkl›laflt›kça onu oluflturan bizler de giderek farkl›lafl›r ona uygun hale geliriz. Çünkü hiçbir kurum ayn› özel- likleriyle varl›¤›n› sürdüremez. Bu nedenle kurumlar sosyal dünyaya uyum sa¤la- mam›z› kolaylaflt›rd›¤› gibi yaflama da uyum sa¤lamam›z› etkiler (Henslin, 1997: 100). Kurumlar de¤ifltikçe, yap›lar› farkl›laflt›kça bizler de farkl› insanlar oluruz. Genelde aile, e¤itim, ekonomi, politik, din, medya, askeri örgütler, bilim ve sa¤l›k gibi kurumlar en çok bilinen kurumlar olarak toplumda yer al›rlar. Ünite - Sosyolojiye Giri fl ve Yöntemi 13 TOPLUM TÜRLER‹ Sosyolog Gerhard Lenski toplum ve toplumsal yap› konusunda farkl› bir yaklafl›m- la toplumlar›n s›n›flamas›n› yapar (Lenski, Lenski and Nolan, 1991: 361). Lenski’ye göre toplumlar devaml› bir de¤iflim sürecini yaflarlar ve bu de¤iflim sosyo-kültürel evrim olarak nitelendirilir. Lenski’ye göre toplumun içinde bulundu¤u teknoloji düzeyi onun organize olmas›nda çok önemli bir yer tutar. Teknolojinin geliflimine paralel olarak toplumlar endüstri öncesi bir yap›dan endüstriyel toplum ve endüstri sonras› toplumlar haline dönüflürler. Endüstri Öncesi Toplumlar yaflam› veya geçimleri topra¤a ba¤l› olup topra- ¤› sürerek veya iflleyerek kullan›rlar. Endüstri öncesi toplumlar: Avc› ve toplay›c› (Hunters and gatherers) toplumlar, Çobanl›kla geçinen (Pastoral) toplumlar, ‹lkel tar›m toplumlar› (Horticultural), Tar›m toplumlar (Agricultural) olmak üzere dörde ayr›l›r. Avc›l›k ve toplay›c›l›k toplumlar› insanl›k tarihinde ilk öne ç›kan toplum biçimi- dir. Yaflamlar›n›n büyük bir k›sm›n› vahfli hayvanlar› avlamak ve yiyecek bulmak- la geçirirler. Burada teknoloji minimum düzeydedir. Kendi aralar›nda organize gruplar oluflturarak yiyecek bulmak amac›yla devaml› hareket içersindedirler. Çok az bir ifl bölümü mevcuttur. Akrabal›k ba¤lar› güçlüdür ve otoritenin kayna¤›d›r. Bu nedenle aile önemli bir role sahiptir. Üretim, koruma ve e¤itim aile içerisinde yerine getirilir. Kaynaklar›n nadir oluflu nedeniyle, mal ve hizmetler aç›s›ndan eflit- sizli¤in en az oldu¤u toplum biçimidir. 20. yy. sonunda art›k bu toplumlar ortadan kalkm›fllard›r (Lenski, Nolan and Lenski, 2000). Orta Afrika’da yaflayan pigmeler ve Avusturalya’da yaflayan Aborijinler buna örnek verilebilir. Göçebe ve çobanl›k toplumlar› yaflamlar› hayvan yetifltirmeye ve evcillefltirme- ye dayal› olan ilkel toplumlard›r. Bir di¤er deyiflle çobanl›k yaparak geçinirler. Bundan 10-12 bin y›l önce ortaya ç›km›fllard›r. Hayvanlar›na yeni otlaklar bulmak amac›yla göçebe bir yaflant›ya sahiptirler. Yetifltirdikleri hayvanlar›n et, süt ve de- risinden yararlan›rlar. Ev araç gereçleri, çad›r yap›m› ve basit el aletleri yap›m›nda ileri gitmifllerdir. Materyal zenginlikleri, mal ve mülk sahipli¤i k›s›tl›d›r. Afrika ve Ortado¤u’da yaflayan Bedeviler buna örnek verilebilir. Tar›m öncesi toplumlar bahç›van kültürü özelli¤i tafl›rlar. Küçük bir toprak par- ças› üzerinde kendi gelifltirmifl olduklar› ilkel tar›m ve el aletleriyle topra¤› ifllerler. Nispeten yerleflik bir yaflama sahiptirler, her sene kulland›klar› topra¤› yeniden ifl- lerler, sürerler. Meksika’da Aztekler ve Peru’da yaflam›fl olan ‹nkalar bu toplumla- ra örnek verilebilir. Tar›m toplumlar› geçimleri tar›ma ba¤l› olan, saban kullanarak topra¤›n hava- lanmas›n› sa¤layan, ekip biçen; saban› çekmede hayvan gücünden yararlanan top- lumlard›r. Bundan yaklafl›k 5000 y›l önce ortaya ç›km›fllard›r. Henüz mekanik tar›- m›n geliflmedi¤i, ayn› tar›m arazisinin y›llarca sürülerek bir nesilden bir nesile ak- tar›l›p tar›m›n yap›ld›¤› toplumlard›r. Ayr›ca, tar›mda gübre kullan›m›yla ayn› top- raktan uzun y›llar ürün elde etme olana¤› do¤mufltur. Nüfusun kalabal›klaflmas›y- la, bir k›s›m nüfus tar›m d›fl› aktivitelerde yer alarak zamanla ihtisaslaflm›fl ve de- mircilik, seyislik, berberlik gibi meslekler ortaya ç›km›flt›r. Tar›m toplumlar›n›n bir baflka özelli¤i ilk defa s›n›flar›n belirginleflmesine yol açmas›d›r. Özellikle feodal ça¤da asiller s›n›f› ve topra¤a ba¤l› olarak yaflayan köleli¤in artmas›nda önemli bir rol oynam›flt›r. G. Lenski (1924-) Dört farkl› biçimi olan endüstri öncesi toplumlar yaflam› veya geçimleri topra¤a ba¤l› olan toplumlard›r. 14 Davran› fl Bilimleri-I Endüstriyel Toplumlar ilk olarak ‹ngiltere’de 1760-1830 y›llar› aras›nda yaflanan endüstriyel devrimin sonucunda, insan eme¤inin yerini mekanik güce b›rakt›¤› bir sürecin ard›ndan ortaya ç›km›fl bir yap›d›r. Art›k bu toplumda mal ve hizmetlerin üretiminde mekanizasyon öne ç›karak, üretimde canl› kuvvet kaynaklar›na olan ba¤›ml›l›k son derece azalm›fl hatta ortadan kalkm›flt›r. Endüstriyel toplum, gelifli- mini yeni keflif ve icatlara dayand›ran bu yeniliklerin tar›msal ve endüstriyel üreti- mi artt›rd›¤› ve yeni enerji kaynaklar›n›n (buhar gibi) kullan›ld›¤› bir toplum çefli- didir. Bu toplumlar endüstri öncesi toplumlara k›yasla devaml› ve h›zl› bir de¤iflim temposu içinde yer al›rlar. Bu de¤iflimler sonucunda yeni bir toplumsal yap› biçi- mi ortaya ç›km›fl ve di¤er toplumlara da örnek oluflturmufltur. ‹fl bölümü ve ih

Use Quizgecko on...
Browser
Browser